Dede Atölyesi Ona Uluslararasi Sanat Eserlerinin Kapilarini Açti
Eskisehir’de yasayan ve 5 yasindan itibaren dedesinin atölyesine gidip geldigini belirten Haluk Riza Safak, 50 yildir tutku ile baglandigi ahsap sanatini sürdürüyor.
Uluslararasi sanatçi olan Haluk Riza Safak hem Eskisehir’in kültür ve sanat etkinliklerine çok kiymet verdigini belirtti hem de agaçlarin kiymetinden bahsetti. Safak, dedesinin Sivas’taki atölyesine gidip gelerek bu sanata tutku ile baglandigini belirtti.
Daha önce kuruyan bir agaca ‘Kültür ve Sanat Çinari’ adini vererek bir sanat eserine çevirdigini anlatan usta Safak, Eskisehir’deki kültür sanat etkinliklerini ve agaca olan sevgisini aktardi. Uluslararasi sanat sergilerinde ve Türkiye’nin birçok bölgesinde eserleri sergilenen Safak, “Bir nesneye odaklanmak yerine emek verdigim eserlerin felsefesine yönelip yorumluyorum”” seklinde konustu.
“Bu meslegin devami için agaca sahip çikmaliyiz”
“Heykelin her alaninda çalissam da ahsaba agirlik veriyorum” diyen Haluk Riza Safak, “Eserlerimde var olan nesneler üzerine çalismiyorum. Açikçasi ugrastigim sanatin felsefesine yöneliyorum çünkü herhangi bir sey üzerine çalismak beni tatmin etmiyor. Yaptigimiz isin özü olan agaç, yasamin olmazsa olmazidir. Yer ile gök arasinda bir direk görevi gören agaçlar hem topraga hem de havaya deger katiyor. Bu meslegi yasatmak istiyorsak eger agaca sahip çikmaliyiz. Bana zamaninda birisi, ‘Siz agaç düsmani misiniz ki agaçlari oyuyorsunuz, zarar veriyorsunuz’ dedi.
Ben de kendisine, atil durumdaki agaçlar ile çalistigimi ileterek ön yargisini kirmaya çalistim” diye ifade etti.
“Her agacin niteligi degerlendirilebilir”
Ahsap etkinlikleri için genellikle gürgen agaçlarinin tercih edildigini dile getiren usta Safak, “Gürgen ahsap için uygun olsa da sert ve canli bir yapidadir. Hava sartlarina göre nem alisverisi yapar ve hareketlenince de çatlamalar ile birlikte deformasyona ugrar. Ayni sekilde bir mobilya üzerine üretim yapiliyor ise ceviz agacini önerebilirim. Ardiç ise muhtesem ve dayaniklidir. Çok farkli teknikler ile üzerinde çalisilabilir. Özetle, kullanim yerlerine göre her agacin niteligi degerlendirilebilir” dedi.
“Buranin sembolü Yunus Emre’dir”
Eskisehir’in Türkiye için kültür sanat baskenti oldugunu vurgulayan Safak, “Eskisehir’e üç kere geldim ve burasi potansiyeli, cografyasi ve insani ile muazzam bir kent. Odunpazari basta olmak üzere bu sehrin tarihi ve mitolojisi her zaman ilgimi çekiyor. Ayni sekilde kadim bir kültüre sahip olan Eskisehir, yerlileri ile sanata karsi çok duyarlidir. Eskiden çok becerikli zanaatkârlar yetisiyordu fakat simdi bunlara imkân verilmiyor fakat bu bölge, gerçeklestirdigi sanat etkinlikleri ile unutulmaya yüz tutan meslekleri öne çikartabiliyor. Eger Eskisehir için tekrar bir çalisma yaparsam konusu kesinlikle Yunus Emre olacaktir. Dünyada kentler, içerisindeki eserler ile aniliyor ve buranin da sembolü kesinlikle Yunus Emre Hazretleri’dir” diyerek sözlerini tamamladi.
Kaynak: İHA
Daha önce kuruyan bir agaca ‘Kültür ve Sanat Çinari’ adini vererek bir sanat eserine çevirdigini anlatan usta Safak, Eskisehir’deki kültür sanat etkinliklerini ve agaca olan sevgisini aktardi. Uluslararasi sanat sergilerinde ve Türkiye’nin birçok bölgesinde eserleri sergilenen Safak, “Bir nesneye odaklanmak yerine emek verdigim eserlerin felsefesine yönelip yorumluyorum”” seklinde konustu.
“Bu meslegin devami için agaca sahip çikmaliyiz”
“Heykelin her alaninda çalissam da ahsaba agirlik veriyorum” diyen Haluk Riza Safak, “Eserlerimde var olan nesneler üzerine çalismiyorum. Açikçasi ugrastigim sanatin felsefesine yöneliyorum çünkü herhangi bir sey üzerine çalismak beni tatmin etmiyor. Yaptigimiz isin özü olan agaç, yasamin olmazsa olmazidir. Yer ile gök arasinda bir direk görevi gören agaçlar hem topraga hem de havaya deger katiyor. Bu meslegi yasatmak istiyorsak eger agaca sahip çikmaliyiz. Bana zamaninda birisi, ‘Siz agaç düsmani misiniz ki agaçlari oyuyorsunuz, zarar veriyorsunuz’ dedi.
Ben de kendisine, atil durumdaki agaçlar ile çalistigimi ileterek ön yargisini kirmaya çalistim” diye ifade etti.
“Her agacin niteligi degerlendirilebilir”
Ahsap etkinlikleri için genellikle gürgen agaçlarinin tercih edildigini dile getiren usta Safak, “Gürgen ahsap için uygun olsa da sert ve canli bir yapidadir. Hava sartlarina göre nem alisverisi yapar ve hareketlenince de çatlamalar ile birlikte deformasyona ugrar. Ayni sekilde bir mobilya üzerine üretim yapiliyor ise ceviz agacini önerebilirim. Ardiç ise muhtesem ve dayaniklidir. Çok farkli teknikler ile üzerinde çalisilabilir. Özetle, kullanim yerlerine göre her agacin niteligi degerlendirilebilir” dedi.
“Buranin sembolü Yunus Emre’dir”
Eskisehir’in Türkiye için kültür sanat baskenti oldugunu vurgulayan Safak, “Eskisehir’e üç kere geldim ve burasi potansiyeli, cografyasi ve insani ile muazzam bir kent. Odunpazari basta olmak üzere bu sehrin tarihi ve mitolojisi her zaman ilgimi çekiyor. Ayni sekilde kadim bir kültüre sahip olan Eskisehir, yerlileri ile sanata karsi çok duyarlidir. Eskiden çok becerikli zanaatkârlar yetisiyordu fakat simdi bunlara imkân verilmiyor fakat bu bölge, gerçeklestirdigi sanat etkinlikleri ile unutulmaya yüz tutan meslekleri öne çikartabiliyor. Eger Eskisehir için tekrar bir çalisma yaparsam konusu kesinlikle Yunus Emre olacaktir. Dünyada kentler, içerisindeki eserler ile aniliyor ve buranin da sembolü kesinlikle Yunus Emre Hazretleri’dir” diyerek sözlerini tamamladi.