Karindaki Sislik Kilo Degil Miyom Olabilir

Kadinlarin genellikle karinda meydana gelen sislikleri kilo aldigini düsünerek ihmal ettigini belirten Kadin Hastaliklari ve Dogum Uzmani Prof. Dr. Selahattin Kumru, bu sisligin miyom kaynakli olabilecegini söyledi.

Karindaki Sislik Kilo Degil Miyom Olabilir
Miyomlarin genellikle ihmal edildigine dikkat çeken Kadin Hastaliklari ve Dogum Uzmani Prof. Dr. Selahattin Kumru, en sik görülen kadin hastaligi olan miyomlarin tedavisinin kolay oldugunu, tedavi edilmemesi durumunda ise büyük boyutlara ulasabilecegini ifade etti.

Kumru, kanama, kasik agrisi, kisirlik ve gebelik kaybina neden olabilen, miyom gibi görünen bazi rahim tümörlerinin nadir de olsa kanser hücresi tasiyabilecegini belirtti.

Her 3 kadindan 1’inde görülen miyomlarin en sik rahim tümörü oldugunun altini çizen Kumru, tam olarak neden ortaya çiktiginin hala tartismali oldugunu ancak genellikle iyi huylu tümörler oldugunu vurguladi. Miyom görünümünde olup içerisinde kötü hücre barindiran (kötü huylu/kanser) olgularin oldukça nadir karsilasildigini belirten Kumru, yine de takip sirasinda hizli büyüyen miyom görünümlü kitlelerde kanser açisindan dikkatli olunmasi gerektigi konusunda uyardi.

“Asiri adet kanamasi, asiri adet sancisi, idrar torbasina baski, kabizlik gibi sikayetler miyomdan kaynakli olabilir”

Prof. Dr. Selahattin Kumru, sürekli kasik agrisi çeken, karinda sislik, adet kanamasinin süresinde ya da miktarinda artma, ara kanamalar, sik idrara çikma, kabizlik, cinsel aktivite sirasinda agri gibi sikayetleri olan kadinlarin, mutlaka jinekolojik muayene ve ultrasonogafi ile degerlendirilmeleri gerektigini hatirlatti. Prof. Dr. Kumru, “Halk arasinda ultrasonografik olarak miyomu olan olgularda anormal asiri kanamalarin nedeninin genellikle miyomlara baglandigini, oysa hem miyomlarin bir kisminin gerçekte miyom görünümlü kanserler olmasi hem de miyomlar ile birlikte rahim içinde kalinlasma (endometrial hiperplazi) olmasi, miyomu olan olgularin dikkatli degerlendirilmesini zorunlu kildigini ifade etti.

Ihmal edilmis durumlarda geç kalma ve kanser ise ileri evrelere dönüsme riski mevcuttur” dedi.



“Karinda meydana gelen sislikleri kilo aldiginizi düsünerek ihmal etmeyin”

Prof. Dr. Kumru söyle devam etti: “Örnegin rahimin içine dogru büyüyen miyomlar düzensiz kanamalar, gebe kalmakta zorluklar ve düsük (gebelik kaybi) gibi sorunlara neden olurken disariya dogru büyüyen miyomlar sessizce kalabilirler ve tesadüfen fark edebilirler. Rahmin ön tarafinda bulunan idrar torbasina baski yapan miyomlar sik sik idrara çikma ve önde baski hissine neden olurken arka taraftaki bagirsaga dogru baski yapan miyomlar diskilama zorlugu, kabizlik, cinsel iliski sirasinda agri gibi sikayetlere neden olabilirler. Yine miyomlar büyüdükçe karinda sislik ve agriya neden olabilmektedirler. Bazi hastalar rahim büyüdügü için karinlarinda meydana gelen sislikleri kilo aldiklarini düsünerek ihmal ederler ve doktora basvurmakta geç kalirlar. Miyomlar nedeniyle asiri büyümüs rahimler, kalpten çikan kanin önemli bir kismi rahime gitmek zorunda oldugu için çabuk yorulma halsizlik, efor kapasitesinde azalma gibi sorunlar da yasamaktadirlar.”

“Miyom tedavisi zor degil, çesidine göre degismektedir”

Miyom tedavisinin genellikle hastalarin sorunlarina göre bireysellestirilerek yapildigina dikkat çeken Kumru, tesadüfen saptanan, hastada herhangi bir sikâyete ya da soruna neden olmayan küçük hacimli miyomlarin herhangi bir tedavi uygulamadan takip edildigini belirtti.

Kumru, ancak dogurganlik çaginda ve gebe kalmak istedigi halde gebe kalamayan bir hastada, gebe kalamamanin baskaca bir nedeni bulunamamis ve sorunun miyom ile iliskili olabilecegi düsünülmüs ise miyomun çikarilmasi gerektigini söyledi.



Adet düzensizligi ve kanama fazlaligi yakinmasi olan bir hastada yine rahim içinden örnekler alindiktan ve kötü bir hastalik olmadigindan emin olduktan sonra miyomlarin çikarilmasinin uygun olacagini belirten Prof. Dr. Kumru, "Sürekli ve uzun süreli kasik agrilarinin (kronik pelvik agri) nedeni büyük boyutlara ulasmis miyomlar ise yine miyom ameliyati uygun olur. Büyük boyutlara ulasmis miyomlar rahime giden kan akimi artisina bagli olarak çabuk yorulma, halsizlik, efor kapasitesinde azalma yapmakta ise yine miyomlarin ameliyat ile çikarilmasi hastanin hayatini daha konforlu hale getirecektir. Tüm bunlara ilave olarak büyük boyutlara ulasmis ve klasik miyom görünümünden farkli görünümdeki miyomlar da malignite (kanser) riski göz önüne alinarak dikkatli yönetilmelidirler. Sonuç olarak miyomlar, neden oldugu sorunlar, hastalarin yasi, tedaviden beklentileri gibi faktörler göz önüne alinarak yapilan bir degerlendirmeden sonra tedavi edilmeleri önem arz ediyor" diye konustu.



"Ilaç tedavisi yaygin uygulanilan ve etkili bir tedavi yöntemi degildir"

Miyomlar için çok farkli tedavi seçenekleri bulundugunu, bazi ilaçlarin miyomlarin küçülmesini saglayabildigini ancak ilaçlarin kesilmesinden sonra kisi menopoza girmeyecekse miyomlarin yeniden büyüdügünü belirten Prof. Dr. Selahattin Kumru; “O nedenle miyomlar için ilaç tedavisi yaygin uygulanilan ve etkili bir tedavi yöntemi degildir. Miyomlarin çikarilmasi (myomektomi) miyomlar için kalici tedavi firsati saglamaktadir. Bu ameliyatlarida çok kisa sürede, kolaylikla yapmaktayiz. Hastalarin korkacagi riskli bir durum bulunmamaktadir” dedi.

Sonuç olarak miyom tedavileri hastalarin gündelik hayatlarini kolaylastirdigi açikça görülmektedir. Miyom ameliyatlari farkli hastaliklarin tedavileri ile kiyaslandiginda riski daha az ve kolay bir sekilde yapiliyor, hastanin gündelik hayatina dönmesi de çok hizli bir sekilde oluyor.
Kaynak: İHA