Erzincan'da Çobanin Süpheli Ölümünde 1 Tutuklama

Erzincan’in Kemaliye ilçesinde tüfekten çikan merminin isabet ettigi çoban hayatini kaybetti. Olay süpheli ölüm olarak degerlendirilirken, çobanin kardesi tutuklandi.

Olay, Kemaliye ilçesine bagli Kabatas köyü Karadag mevkiindeki yaylada saat 04.40 siralarinda meydana geldi. Alinan bilgiye göre, Diyarbakir’dan ailesiyle 1 yil önce gelip Erzincan’da çobanlik yapan 3 çocuk babasi Sefer Sen’in yaylada koyun sürüsünün yaninda tüfekten çikan mermiyle vurulmus cesedi bulundu. Sefer Sen’in kardesinin haber vermesi üzerine jandarma olay yerinde incelemelerde bulundu. Sen’in cenazesi otopsi için hastane morguna kaldirilirken, olay savcilik tarafindan süpheli ölüm olarak degerlendirilerek tahkikat baslatildi.

Çobanin kardesi kuvvetli suç süphesiyle tutuklandi

Olayin ardindan baslatilan genis çapli sorusturmada Sefer Sen’in kendisi gibi geçimini çobanlikla saglayan kardesi S.S. gözaltina alindi. S.S., sevk edildigi adliyede kuvvetli suç süphesiyle tutuklandi. S.S. üzerine atili suçlamalari kabul etmezken, agabeyinin sürüyü korumak için kurtlara yönelik kurdugu tertibat sonucu kazara kendi kendini vurmasi sonucu vefat ettigini ileri sürdü. S.S.’nin ilk ifadesinde sunlari söyledigi ögrenildi:

“Çobanlik yaparim. Agabeyim Sefer de çobanlik yapar. Birlikte son 1 aydir Kemaliye ilçesi Kabatas köyünde çobanlik yapariz. Agabeyim evli, 3 çocugu vardir. Kabatas köyü Karadag mevkiinde 6 çadirda kaliriz. Ancak ben ve agabeyim sürü basinda bulundugumuzdan geceleri hayvanlar nerede yayiliyorsa biz de onlarin yaninda merada kaliriz. Ruhsatli veya ruhsatsiz tüfegim yoktur, bir tane tüfek vardir. O da yivsiz av tüfegidir. Bu tüfegi genelde çobanlik yaparken ben kullanirim. Bazen Sefer’in de kullandigi olur. Olay gecesi tüfek Sefer’de idi. Saat 20.00 siralarinda bulundugumuz çadirdan çikarak sürüyle birlikte çadira 3-4 kilometre mesafedeki olay yerine 5 adet çoban köpegimizle birlikte geldik. Saat 01.00’e kadar hayvanlarimizi yaydik. Koyunlar doyunca koyunlari yatiracagimiz olay yerine geldik. Sonrasinda tam yatacagimiz esnada bulundugumuz yere yaklasik 1 kilometre mesafede bir kurt oldugunu el fenerlerimizle fark ettik. Agabeyim Sefer bana ’Sendeki av tüfegini bana ver, sen yat’ dedi.

Ben de bari sendeki ipi bana ver, ben o ipin bir ucunu koluma baglar, diger ucunu da koyuna baglarim. Bu sekilde kurt gelirse uyanmis olurum. Hatta zaten tüfek sende, hem tüfek hem ip sende olursa bu tehlikeli olur dememe ragmen bir sey olmaz, zaten ben yatmayacagim diyerek tüfegi de, ipi de kendisinde birakti. Sonrasinda ben uyudum. Dolayisiyla Sefer’in ipi koluna ve oradan tüfek tetik tertibatina, oradan kabzasina, oradan da koyunun boynuna nasil bagladigini bilmiyorum. Ben Sefer’den 20-30 metre ileride yattim. Bunun nedeni de sürüyü çevreleyip gelecek kurt tehlikesini bertaraf etmekti. Sabah 04.40 civarinda ben bir el silah sesine uyandim. Hemen Sefer’in yanina kostum. Sefer hareketsiz yüzüstü yatiyordu. Önce ipin baglanmis oldugu koyunun kafasindan ipi çikardim, sonra Sefer’in nabzina baktim. Nabzi atmiyordu ve vücudunun çesitli yerlerinde kan ve silah yarasi izleri vardi. 112’i aradim.”
Kaynak: İHA