Atatürk Havalimani'nin Dogu-Bati Pistleri Acil Kullanim Için Açik Tutulmaya Devam Edilecek
Ulastirma ve Altyapi Bakanligi, Atatürk Havalimani’nin kuzey-güney pistlerinin oldugu bölgenin millet bahçesi olarak hizmet verecegini, dogu-bati pistlerinin ise acil durumlarda kullanilmak üzere açik tutulacagini açikladi.
Ulastirma ve Altyapi Bakanligi, Atatürk Havalimani hakkinda bazi basin yayin organlarinda çikan haberlerin ve bazi siyasilerin iddialarinin gerçegi yansitmadigini açikladi.
Yapilan açiklamada Atatürk Havalimani’nin tamamen kaldirilmayacagi, dogu-bati pistlerinin acil durumlar için kullanilmaya devam edilecegi duyuruldu. Atatürk Havalimani’nin tasinmasinin sebeplerinin de yer verildigi açiklamada, “Türkiye’ye havacilik sektöründe büyük hizmetler sunarak kapasitesini doldurmus; simdi de Istanbul’a ihtiyaç duydugu yesil alanlari sunarak milletin hizmetinde kalmaya devam edecek Atatürk Havalimani ile ilgili kamuoyuna söylenen yalanlari bir kez daha düzeltme görevi, milletimizden aldigimiz onayla yeni Türkiye’yi insa eden bizlere düsmektedir. Ilk hali 1912 yilinda insa edilen, 1953 yilinda günümüzdeki havalimanlari fonksiyonlari ile kullanilmaya baslayan Atatürk Havalimani, 4 milyonluk nüfus yogunlugunun oldugu yogun yerlesim yerlerinin tam ortasinda kalmis. Konumu ve çevresindeki yogun yerlesim nedeniyle kullanim kapasitesini artirilamamis. Günlük bin 100 uçaga varan hava trafigi nedeniyle kapasitesinin kaldiramayacagi bir noktaya ulasmis. Kapasite asimi nedeniyle uçaklarin inisi öncesinde havada saatlere varan turlar atmasina yol açan yogunluga sahip. Havadaki yogunlugun yerdeki hareketlilige de yansidigi, böylece zaman, yakit kayiplari artan biçimde yerde de devam eden, sehrin araç trafik yogunlugunu ciddi biçimde etkileyen, yüksek karbon salinimi ve gürültü nedeniyle çevreye olumsuz etkileri üst düzeyde olan bir havalimanina dönüsmüstü. Bizler, gençlerimize ekonomi basta olmak üzere her açidan daha güçlü bir Türkiye emanet edebilmek için var gücümüzle çalisirken, birileri hep yaptiklari gibi iftira ve yalanlarla dolu haberleriyle milletimizi kandirabileceklerini düsünüyorlar” ifadeleri kullanildi.
“THY siradan bir havayolu markasina dönüsecekti”
Atatürk Havalimani bugün hala ‘havalimani olarak’ kullanilsaydi sikintilar yasanabilecegi belirtilen açiklamada su ifadelere yer verildi:
“Istanbullular trafikte saatler kaybedecekti: ‘29 Ekim 2018’de dünyanin hizmetine sunulan Istanbul Havalimani’nin açilisi ile birlikte D100 Topkapi - Yenibosna, Istoç - Kuyumcukent (Basin Ekspress) D100 Sefaköy - Ambarli güzergâhlarinda trafik sikisikligindan kaynakli zaman kaybinda yüzde 30’a varan iyilesmeler elde edildi.’
THY siradan bir havayolu markasina dönüsecekti: ‘Türkiye’nin hedeflerine ulasmasinda çok önemli roller üstlenen, dünya çapinda taninan ve tercih edilen ülkemizin en degerli markalarindan Türk Hava Yollari (THY), istikrarli büyümesini sürdürebilmek için 2010’lu yillarin ilk yarisinda uçus sayilari, tasidigi transit yolcu ve kargo miktarini artirmak için harekete geçti. Ülkeye döviz girdisini saglama ve kargo tasimaciligi ile küresel krizlere direncini artirma stratejileri ile THY, büyüyerek dünyanin en iyi havayolu sirketlerinden biri olmayi, dünyanin en çok noktasina uçabilmeyi basardi. THY’nin gelisimi, turizmden lojistige birçok sektöre, dolayisiyla da ülke ekonomisine dogrudan ve dolayli etki etmektedir. THY’nin bu gelisimini de destekleyen yatirimlar, Türkiye’nin, milletinin yararinadir. Gelisen sektörlerin, markalarin önünü kesmek akil disidir.’
Türkiye, havacilikta küresel bir merkeze dönüsemeyecekti: ‘Türkiye’nin bayrak tasiyicilarindan THY’nin bu stratejisi, Istanbul’u daha sik kullanilan bir havacilik merkezine dönüstürürken, 4,5 milyon ton ile Türkiye’nin toplam hava kargo kapasitesinin 3 katina tek basina sahip. Suan yillik kapasitesi 120 milyon olan, 200 milyona çikarilabilmesi mümkün olan Istanbul Havalimani ile ülkemiz, küresel bir havacilik merkezine dönüsmüstür.’
Bölge gürültü kirliliginde bogulacak, Istanbul nefes alamayacakti: ‘Türkiye’nin havacilikta vites yükseltmesi, THY’nin havacilik sektöründe küresel bir marka olmanin ötesindeki hedefleri, Atatürk Havalimani’ndaki yogunlugu, kapasitenin üzerine tasimistir. Her gün bin 100 uçagin inip kalkabildigi, yilda 460 binin üzerinde uçagi agirlayan Atatürk Havalimani, bu yogunlugu ile; 1 milyon ton karbon emisyonunu, Istanbul’da nüfusun en yogun oldugu bölgeye vermekte idi.’
Muazzam bir gürültü kirliligine sebep oluyor: ‘Sehrin 4 milyonluk nüfusun bulundugu bölge nefes alamiyordu. 305 bin agaca es deger olan karbon salinimi bugün ortadan kalkarken, her gün bin 100 uçagin sebep oldugu gürültü kirliligi de sona erdi. Yerine insa edilecek Millet Bahçesi ile sehrimiz ve bölgemiz devasa ölçekte bir yesil alana kavusacak. Böylece Atatürk Havalimani, fonksiyonu degistirilerek ‘yesil alan’ olarak milletimize hizmet sunmaya devam edecektir.’
Havada beklerken saatler kaybedilecekti: ‘Türkiye’nin sivil havacilikta büyümek için, dünyada sözü geçen bir havacilik ülkesi olabilmek için attigi adimlar, dönemin mevcut fiziki kosullari çerçevesinde yetersiz kalmaktaydi. Atatürk Havalimani’ndaki yogun hava trafigi uçaklarin havada 15 ila 60 dakika boyunca tur atmalarina, bu da zaman, çevre ve yakit maliyetlerinde önemli oranda bir artisa sebep olmaktaydi. Yerde yasanan yogunluk ise Istanbul’da Atatürk Havalimani’na inmek için uçaklarin kalkis izinlerinin vaktinde verilememesine, dolayisiyla uçuslarda saatler süren rötarlara da yol açmaktaydi. Istanbul Havalimani sayesinde uçaklarin uçus sayisi nedeniyle havada bekleme süresi ortadan kalkarken, rötar sürelerinde de uçus yogunlugu nedenli rötarlar tamamen ortadan kalkmistir."
“84 milyon yararina bir çivi dahi çakmayanlar, yalan üretmek yerine proje üretsinler”
Yapilan açiklamalar neticesinde milletin huzurunun kaçirilmak, Türkiye’nin büyümesine engel olmak istenildigi belirtilen açiklamada, “Türkiye’miz, 20 yillik AK Parti hükümetleri boyunca ulastirma ve altyapi alanina yapilan 1 trilyon 337 milyar lirayi asan yatirim sayesinde 100 yillik gelismeyi 20 yilda saglamistir. Sadece havacilik alaninda 20 yilda 147 milyar lirayi asan yatirimla Türkiye’yi küresel havacilik sektöründe bir markaya, havayolunu ise halkin yoluna dönüstürdük. 26 olan havalimani sayisini, 14 Mayis’ta açtigimiz Rize-Artvin Havalimani ile 58’e yükselttik. 100’üncü kurulus yil dönümüne gün sayan Türkiye Cumhuriyeti, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in liderliginde, dünyanin en büyük 10 ekonomisinden biri olabilmek için kutlu yürüyüsüne inanç, kararlilik ve ilk günkü heyecan ile devam etmektedir. Milletimizden aldigimiz onay ve takdir ile yatirimlarimizi bir bir hayata geçiriyor, sivil havacilik dahil olmak üzere ulastirma ve altyapisi alaninda Türkiye’nin 30 yil sonra nerede olacagina göre planlarimizi güncelliyoruz. Istiyoruz ki; ana muhalefetin temsilcileri basta olmak üzere, 84 milyon yararina bir çivi dahi çakmayanlar, yalan üretmek yerine proje üretsinler. Istiyoruz ki; muhalefet etmeyi devletine düsmanlik etmekle es tutanlar, varsin bu hatalarindan dönsün, 84 milyonun saygi duyacagi bir proje gelistirsinler, bizimle hizmette yarissinlar. Istiyoruz ki millete giden hizmetin önünü kesmeye çalismakla harcadiklari vakti, akli, daha iyisini vaat edebilmek için harcasinlar. Onlar ise Atatürk Havalimani üzerinden milletin gündeminde olmayan bir tartismayi üretmek istiyorlar. Asil sormak istedikleri ise sunlar: ‘Istanbul Havalimani’ni neden yaptiniz?’ ‘Neden ülkemizi havacilikta Avrupa birincilige yükselttiniz?’ Neden yaklasik yüzde 75’i dis hatlardan olmak üzere 107 milyon yolcu tasidiniz?’ ‘Millete neden hizmet götürüyorsunuz; Hazine’ye neden kazandiriyorsunuz?’ Asil dertleri bu. Onlar yapamadi, hayal bile edemedi; o zaman biz de yapmayalim istiyorlar. Siyaseti milletin huzurunu kaçiracak eylemlerle siyaseti kirletiyorlar” ifadelerine yer verildi.
“Dogu-bati pistleri ise acil durumlarda kullanilmak üzere açik tutulmaya devam edilecektir”
Atatürk Havalimani’nin tamamen kapatilmayacaginin belirtildigi açiklamada, “Atatürk Havalimani, bu ülkeye yillarca hizmet verdi. Bu sirada da Türkiye, özellikle de son 20 yilda onlarin istedigi gibi yerinde saymadi. Ekonomisi, turizmi, ticareti, nüfusu gelisti. Öyle olunca da yeni ve kapasitesi büyük bir havalimanina ihtiyaç dogdu. Ardi ardina basarilariyla ülkemizi gururlandiran Istanbul Havalimani çalismaya devam ederken, Atatürk Havalimani’nin kuzey-güney pistleri Istanbul Havalimani’nin kuzey-güney pistleri ile ayni eksende bulundugundan havacilik kurallari geregi kullanilamamasi sonucu inis pisti hüviyetini kaybetmis olup beton bir alana dönüsmüstür. Halihazirda kullanilmaya devam edilen dogu-bati pistleri ise acil durumlarda kullanilmak üzere açik tutulmaya devam edilecektir. Atatürk Havalimani’nda bulunan 3 adet pistten 05-23 Pisti halen genel havacilik uçuslari için aktif olarak kullanilmaktadir. 2 adet 17-35 paralel pistleri ise Nisan 2019 tarihinde Notam ile kullanim disi birakilmis olup, 16 Temmuz 2020 tarihinde de Havacilik Enformasyon Yayini (AIP) ile uluslararasi olarak havacilik sektörüne duyurulmustur. Çevre Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakanligi Milli Emlak Genel Müdürlügü tarafindan Atatürk Havalimani sahasi içerisinde yer alan tasinmazlar, Millet Bahçesi çalismalari kapsaminda 13 Mayis 2019 tarihi itibari ile Milli Emlak Genel Müdürlügü’ne devredilmistir. Atatürk Havalimani kuzey-güney pistlerinin oldugu bölge bundan böyle milletimize baska bir sekilde, Millet Bahçesi’yle hizmet edecek. Dogu-bati pisti acil durumlarda kullanilmak üzere açik tutulacak. Atatürk Havalimani, milletin kalmaya devam edecek. Bu kadar açik, bu kadar net. Maalesef karsimizdakiler, yalani, iftirayi, karalamayi bir ideoloji olarak benimsemis bu kisiler, bosa çikan her iddialarindan sonra yeni bir tanesine sarilarak ‘muhalefet yapiyormus’ gibi görünmeye çalismaktan vazgeçmiyor. Daha önce de söylemistik, yeniden tekrar edelim: Biz ne milletimize hizmet etmekten vazgeçeriz ne de bu müfterilerle mücadele etmekten” denildi.
Kaynak: İHA
Yapilan açiklamada Atatürk Havalimani’nin tamamen kaldirilmayacagi, dogu-bati pistlerinin acil durumlar için kullanilmaya devam edilecegi duyuruldu. Atatürk Havalimani’nin tasinmasinin sebeplerinin de yer verildigi açiklamada, “Türkiye’ye havacilik sektöründe büyük hizmetler sunarak kapasitesini doldurmus; simdi de Istanbul’a ihtiyaç duydugu yesil alanlari sunarak milletin hizmetinde kalmaya devam edecek Atatürk Havalimani ile ilgili kamuoyuna söylenen yalanlari bir kez daha düzeltme görevi, milletimizden aldigimiz onayla yeni Türkiye’yi insa eden bizlere düsmektedir. Ilk hali 1912 yilinda insa edilen, 1953 yilinda günümüzdeki havalimanlari fonksiyonlari ile kullanilmaya baslayan Atatürk Havalimani, 4 milyonluk nüfus yogunlugunun oldugu yogun yerlesim yerlerinin tam ortasinda kalmis. Konumu ve çevresindeki yogun yerlesim nedeniyle kullanim kapasitesini artirilamamis. Günlük bin 100 uçaga varan hava trafigi nedeniyle kapasitesinin kaldiramayacagi bir noktaya ulasmis. Kapasite asimi nedeniyle uçaklarin inisi öncesinde havada saatlere varan turlar atmasina yol açan yogunluga sahip. Havadaki yogunlugun yerdeki hareketlilige de yansidigi, böylece zaman, yakit kayiplari artan biçimde yerde de devam eden, sehrin araç trafik yogunlugunu ciddi biçimde etkileyen, yüksek karbon salinimi ve gürültü nedeniyle çevreye olumsuz etkileri üst düzeyde olan bir havalimanina dönüsmüstü. Bizler, gençlerimize ekonomi basta olmak üzere her açidan daha güçlü bir Türkiye emanet edebilmek için var gücümüzle çalisirken, birileri hep yaptiklari gibi iftira ve yalanlarla dolu haberleriyle milletimizi kandirabileceklerini düsünüyorlar” ifadeleri kullanildi.
“THY siradan bir havayolu markasina dönüsecekti”
Atatürk Havalimani bugün hala ‘havalimani olarak’ kullanilsaydi sikintilar yasanabilecegi belirtilen açiklamada su ifadelere yer verildi:
“Istanbullular trafikte saatler kaybedecekti: ‘29 Ekim 2018’de dünyanin hizmetine sunulan Istanbul Havalimani’nin açilisi ile birlikte D100 Topkapi - Yenibosna, Istoç - Kuyumcukent (Basin Ekspress) D100 Sefaköy - Ambarli güzergâhlarinda trafik sikisikligindan kaynakli zaman kaybinda yüzde 30’a varan iyilesmeler elde edildi.’
THY siradan bir havayolu markasina dönüsecekti: ‘Türkiye’nin hedeflerine ulasmasinda çok önemli roller üstlenen, dünya çapinda taninan ve tercih edilen ülkemizin en degerli markalarindan Türk Hava Yollari (THY), istikrarli büyümesini sürdürebilmek için 2010’lu yillarin ilk yarisinda uçus sayilari, tasidigi transit yolcu ve kargo miktarini artirmak için harekete geçti. Ülkeye döviz girdisini saglama ve kargo tasimaciligi ile küresel krizlere direncini artirma stratejileri ile THY, büyüyerek dünyanin en iyi havayolu sirketlerinden biri olmayi, dünyanin en çok noktasina uçabilmeyi basardi. THY’nin gelisimi, turizmden lojistige birçok sektöre, dolayisiyla da ülke ekonomisine dogrudan ve dolayli etki etmektedir. THY’nin bu gelisimini de destekleyen yatirimlar, Türkiye’nin, milletinin yararinadir. Gelisen sektörlerin, markalarin önünü kesmek akil disidir.’
Türkiye, havacilikta küresel bir merkeze dönüsemeyecekti: ‘Türkiye’nin bayrak tasiyicilarindan THY’nin bu stratejisi, Istanbul’u daha sik kullanilan bir havacilik merkezine dönüstürürken, 4,5 milyon ton ile Türkiye’nin toplam hava kargo kapasitesinin 3 katina tek basina sahip. Suan yillik kapasitesi 120 milyon olan, 200 milyona çikarilabilmesi mümkün olan Istanbul Havalimani ile ülkemiz, küresel bir havacilik merkezine dönüsmüstür.’
Bölge gürültü kirliliginde bogulacak, Istanbul nefes alamayacakti: ‘Türkiye’nin havacilikta vites yükseltmesi, THY’nin havacilik sektöründe küresel bir marka olmanin ötesindeki hedefleri, Atatürk Havalimani’ndaki yogunlugu, kapasitenin üzerine tasimistir. Her gün bin 100 uçagin inip kalkabildigi, yilda 460 binin üzerinde uçagi agirlayan Atatürk Havalimani, bu yogunlugu ile; 1 milyon ton karbon emisyonunu, Istanbul’da nüfusun en yogun oldugu bölgeye vermekte idi.’
Muazzam bir gürültü kirliligine sebep oluyor: ‘Sehrin 4 milyonluk nüfusun bulundugu bölge nefes alamiyordu. 305 bin agaca es deger olan karbon salinimi bugün ortadan kalkarken, her gün bin 100 uçagin sebep oldugu gürültü kirliligi de sona erdi. Yerine insa edilecek Millet Bahçesi ile sehrimiz ve bölgemiz devasa ölçekte bir yesil alana kavusacak. Böylece Atatürk Havalimani, fonksiyonu degistirilerek ‘yesil alan’ olarak milletimize hizmet sunmaya devam edecektir.’
Havada beklerken saatler kaybedilecekti: ‘Türkiye’nin sivil havacilikta büyümek için, dünyada sözü geçen bir havacilik ülkesi olabilmek için attigi adimlar, dönemin mevcut fiziki kosullari çerçevesinde yetersiz kalmaktaydi. Atatürk Havalimani’ndaki yogun hava trafigi uçaklarin havada 15 ila 60 dakika boyunca tur atmalarina, bu da zaman, çevre ve yakit maliyetlerinde önemli oranda bir artisa sebep olmaktaydi. Yerde yasanan yogunluk ise Istanbul’da Atatürk Havalimani’na inmek için uçaklarin kalkis izinlerinin vaktinde verilememesine, dolayisiyla uçuslarda saatler süren rötarlara da yol açmaktaydi. Istanbul Havalimani sayesinde uçaklarin uçus sayisi nedeniyle havada bekleme süresi ortadan kalkarken, rötar sürelerinde de uçus yogunlugu nedenli rötarlar tamamen ortadan kalkmistir."
“84 milyon yararina bir çivi dahi çakmayanlar, yalan üretmek yerine proje üretsinler”
Yapilan açiklamalar neticesinde milletin huzurunun kaçirilmak, Türkiye’nin büyümesine engel olmak istenildigi belirtilen açiklamada, “Türkiye’miz, 20 yillik AK Parti hükümetleri boyunca ulastirma ve altyapi alanina yapilan 1 trilyon 337 milyar lirayi asan yatirim sayesinde 100 yillik gelismeyi 20 yilda saglamistir. Sadece havacilik alaninda 20 yilda 147 milyar lirayi asan yatirimla Türkiye’yi küresel havacilik sektöründe bir markaya, havayolunu ise halkin yoluna dönüstürdük. 26 olan havalimani sayisini, 14 Mayis’ta açtigimiz Rize-Artvin Havalimani ile 58’e yükselttik. 100’üncü kurulus yil dönümüne gün sayan Türkiye Cumhuriyeti, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in liderliginde, dünyanin en büyük 10 ekonomisinden biri olabilmek için kutlu yürüyüsüne inanç, kararlilik ve ilk günkü heyecan ile devam etmektedir. Milletimizden aldigimiz onay ve takdir ile yatirimlarimizi bir bir hayata geçiriyor, sivil havacilik dahil olmak üzere ulastirma ve altyapisi alaninda Türkiye’nin 30 yil sonra nerede olacagina göre planlarimizi güncelliyoruz. Istiyoruz ki; ana muhalefetin temsilcileri basta olmak üzere, 84 milyon yararina bir çivi dahi çakmayanlar, yalan üretmek yerine proje üretsinler. Istiyoruz ki; muhalefet etmeyi devletine düsmanlik etmekle es tutanlar, varsin bu hatalarindan dönsün, 84 milyonun saygi duyacagi bir proje gelistirsinler, bizimle hizmette yarissinlar. Istiyoruz ki millete giden hizmetin önünü kesmeye çalismakla harcadiklari vakti, akli, daha iyisini vaat edebilmek için harcasinlar. Onlar ise Atatürk Havalimani üzerinden milletin gündeminde olmayan bir tartismayi üretmek istiyorlar. Asil sormak istedikleri ise sunlar: ‘Istanbul Havalimani’ni neden yaptiniz?’ ‘Neden ülkemizi havacilikta Avrupa birincilige yükselttiniz?’ Neden yaklasik yüzde 75’i dis hatlardan olmak üzere 107 milyon yolcu tasidiniz?’ ‘Millete neden hizmet götürüyorsunuz; Hazine’ye neden kazandiriyorsunuz?’ Asil dertleri bu. Onlar yapamadi, hayal bile edemedi; o zaman biz de yapmayalim istiyorlar. Siyaseti milletin huzurunu kaçiracak eylemlerle siyaseti kirletiyorlar” ifadelerine yer verildi.
“Dogu-bati pistleri ise acil durumlarda kullanilmak üzere açik tutulmaya devam edilecektir”
Atatürk Havalimani’nin tamamen kapatilmayacaginin belirtildigi açiklamada, “Atatürk Havalimani, bu ülkeye yillarca hizmet verdi. Bu sirada da Türkiye, özellikle de son 20 yilda onlarin istedigi gibi yerinde saymadi. Ekonomisi, turizmi, ticareti, nüfusu gelisti. Öyle olunca da yeni ve kapasitesi büyük bir havalimanina ihtiyaç dogdu. Ardi ardina basarilariyla ülkemizi gururlandiran Istanbul Havalimani çalismaya devam ederken, Atatürk Havalimani’nin kuzey-güney pistleri Istanbul Havalimani’nin kuzey-güney pistleri ile ayni eksende bulundugundan havacilik kurallari geregi kullanilamamasi sonucu inis pisti hüviyetini kaybetmis olup beton bir alana dönüsmüstür. Halihazirda kullanilmaya devam edilen dogu-bati pistleri ise acil durumlarda kullanilmak üzere açik tutulmaya devam edilecektir. Atatürk Havalimani’nda bulunan 3 adet pistten 05-23 Pisti halen genel havacilik uçuslari için aktif olarak kullanilmaktadir. 2 adet 17-35 paralel pistleri ise Nisan 2019 tarihinde Notam ile kullanim disi birakilmis olup, 16 Temmuz 2020 tarihinde de Havacilik Enformasyon Yayini (AIP) ile uluslararasi olarak havacilik sektörüne duyurulmustur. Çevre Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakanligi Milli Emlak Genel Müdürlügü tarafindan Atatürk Havalimani sahasi içerisinde yer alan tasinmazlar, Millet Bahçesi çalismalari kapsaminda 13 Mayis 2019 tarihi itibari ile Milli Emlak Genel Müdürlügü’ne devredilmistir. Atatürk Havalimani kuzey-güney pistlerinin oldugu bölge bundan böyle milletimize baska bir sekilde, Millet Bahçesi’yle hizmet edecek. Dogu-bati pisti acil durumlarda kullanilmak üzere açik tutulacak. Atatürk Havalimani, milletin kalmaya devam edecek. Bu kadar açik, bu kadar net. Maalesef karsimizdakiler, yalani, iftirayi, karalamayi bir ideoloji olarak benimsemis bu kisiler, bosa çikan her iddialarindan sonra yeni bir tanesine sarilarak ‘muhalefet yapiyormus’ gibi görünmeye çalismaktan vazgeçmiyor. Daha önce de söylemistik, yeniden tekrar edelim: Biz ne milletimize hizmet etmekten vazgeçeriz ne de bu müfterilerle mücadele etmekten” denildi.