Çocuklari Gülümseten 'Güler Yüzlü Masallar'

Turkcell, Çocuk Için Içerik Dernegi (ÇIÇEK) ile ‘Güler Yüzlü Masallar’ projesine imza atti. Proje kapsaminda masallarin büyülü dünyasinda rastlanmayan fiziksel ve zihinsel çesitlilikler, Güler Yüzlü Masallar ile kendilerine yer buldu. Engelliler Haftasi’nda çocuklar ve ebeveynlerle bulusan Güler Yüzlü Masallar, ayrica Turkcell Hayal Ortagim uygulamasi, Dergilik ve fizy’de de yayinlanacak.

Çocuklari Gülümseten 'Güler Yüzlü Masallar'
Toplumsal fayda odakli çalismalarini sürdüren Turkcell, Çocuk Için Içerik Dernegi (ÇIÇEK) ile ‘Güler Yüzlü Masallar’ isimli sosyal sorumluluk projesini hayata geçirdi. Masal dünyasinda pek rastlanmayan fiziksel ve zihinsel çesitlilikler, Güler Yüzlü Masallar’la birlikte büyülü dünyada kendilerine özel bir yer buldu. Proje kapsaminda 6 farkli masal, 10-16 Mayis Engelliler Haftasi’nda tüm çocuklar ve ebeveynlerle bulustu.

Verilen bilgilere göre Turkcell Hayal Ortagim uygulamasi, Dergilik ve fizy platformlarinda da yayinlanacak projedeki 6 masalda görüntüleri veya algilari çesitlilik gösteren karakterler, güçlerini ve orijinal yeteneklerini bu farkliliklarindan aliyor. Masallardaki karakterlerin çesitlilikleri özel olarak vurgulanmadan, ayristirici bir dil kullanilmadan, yasamin içinde olmasi gerektigi gibi aktariliyor. 6 masalda dogustan 4 bacakli karinca, albino baykus, otizm spektrumlu bir papagan, görme engelli küçük bir kiz, kekeme bir çocuk ve isitme engelli yarasa ana karakterler olarak konumlandirildi. Tüm karakterler sahip olduklari bu çesitliliklerini, kendilerine has bir özellik olarak kullanarak, her bireyin toplum içinde özel bir rolü oldugunu gösteriyor.

Alper Ergenekon: “Güler Yüzlü Masallar, her canlinin içinde kendine has bir potansiyel tasidigini vurguluyor”

Çocuklarin masal dünyasina farkli bir yaklasim getirdiklerini belirten Turkcell Genel Müdür Yardimcisi Alper Ergenekon, sunlari söyledi: “Her çocuk, masallarin büyülü dünyasinda kendisine özel bir yer bulmak ister, o dünyayla gerçek hayati bagdastirmak için birtakim çabalar gösterir. Biz de masallarin hayali evrenine gerçek hayattan da kesitler aktarabilmek amaciyla 7’den 70’e herkese hitap eden sosyal sorumluluk çalismalarimiza bir yenisini daha ekledik ve ÇIÇEK Dernegi’yle birlikte çocuklarin hayal dünyasina ayri bir renk kattik. Turkcell’in destegiyle ÇIÇEK Dernegi tarafindan özel olarak yazilan ve klasik masallardan çok daha farkli içeriklere sahip Güler Yüzlü Masallar, çesitliligin zenginlik oldugunu ve her canlinin içinde kendine has bir potansiyel tasidigini vurguluyor. 6 farkli masaldan olusan bu projeyle birlikte masallarin büyülü dünyasi artik tüm çocuklara gülümsüyor. Turkcell olarak çocuklarin yüzlerini güldürebiliyorsak, onlara masallarin hayali dünyasinda gerçek hayattan yansimalar aktarabiliyorsak ne mutlu bize diyoruz.”

Sezen Güngör: “Çocuklarin yüzlerinde bir gülümseme yaratmayi istedik”

ÇIÇEK Dernegi Baskani Sezen Güngör, masallari yazma amaçlarini söyle anlatti: “Amacimiz çocuklara, engellerin hayatin dogal bir parçasi oldugunu ve farkliliklarinin onlari ayristirmadigini, tam tersine olanaklar sundugunu bu yasta göstererek, gelecekte yasayacaklari toplumda engellilere yönelik önyargisiz bir tutum gelistirmelerine destek vermek. Bugüne kadar klasik masallarda gördügümüz idealize edilmis, bu nedenle de çocuklari zaman zaman mutsuz ve yetersiz hissettirebilecek karakterleri, hayatin dogalligi içindeki gerçek karakterlerle degistirerek, sahip olduklari potansiyelleri ön plana çikarmayi ve tüm çocuklarin yüzlerinde bir gülümseme yaratmayi istedik. Bu sayede çocuklarin, masallarin hayali evreninde gerçek yasamdan yansimalar görerek, birlestirici ve empatiyle yaklasmalarini ön planda tutan, çesitliliklerle gülümseten bir masal dünyasinin kapilarini aralamayi hedefledik.”

Dilek Büyük: “Gerçek hayattaki ihtiyaçlari masallara yansitabilmek zor bir deneyimdi”

Masallarin yazari Dilek Büyük ise yazim sürecinin düsündügünden daha fazla dikkat gerektirdigini, gerçek hayattaki ihtiyaçlari masallara yansitabilmenin daha zor bir deneyim oldugunu paylasarak sunlari söyledi: “Sanirim en zor tarafi bireyin farkliligini anlatmaya çalisirken, ayristirilmis hissettirecegimiz endisesiydi. Yasarken hayatin normali olarak gördügümüz bu zenginlikleri yaziya dökerken hassasiyetleri zedeleyebilecegimiz kaygisini hissettik. Gerçek yasamda hayati ya da sorumluluklari çogu kez zorlanmadan paylasabildigimiz halde bunlari yazi diline geçirirken, kullandigimiz ifadelerde ayni duyguyu yasatip yasatmadigimizi tekrar tekrar düsünmemiz gerekti.”
Kaynak: İHA