Bakan Kirisci Açiklamasi 'Türkiye, Tarim Ve Orman Sektörlerinde Kendine Yeten Net Ihracatçi Bir Ülkedir'

Tarim ve Orman Bakani Vahit Kirisci, “Türkiye, tarim ve orman sektörlerinde kendine yeten net ihracatçi bir ülkedir. 207 ülkeye iki binden fazla tarimsal ürün ihracati gerçeklestirmekteyiz” dedi.

Bakan Kirisci Açiklamasi 'Türkiye, Tarim Ve Orman Sektörlerinde Kendine Yeten Net Ihracatçi Bir Ülkedir'
Tarim ve Orman Bakanligi ile Avrupa Birligi (AB) Yüksek Düzeyli Tarim Diyalog Toplantisi düzenlendi.

Ilk olma özelligi tasiyan toplantiya Tarim ve Orman Bakani Vahit Kirisci ve AB Tarimdan Sorumlu Komisyon Üyesi Janusz Wojciechowski baskanlik ederken, Disisleri Bakan Yardimcisi Faruk Kaymakci, AB Türkiye Delegasyonu Baskani Nikolaus Meyer-Landrut, Tarim ve Orman Bakan Yardimcisi Nihat Pakdil, Tarim ve Orman Bakanligi Tarimsal Arastirmalar ve Politikalar Genel Müdürü (TAGEM) Nevzat Birisik, Doga Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü Ismail Üzmez, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Gida ve Kontrol Genel Müdürü Durali Koçak, Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mehmet Hasdemir de toplantida yer aldi.

“Türkiye AB için yalnizca komsu bir ülke ya da önemli bir ortak degildir”

Bakan Kirisci yaptigi açilis konusmasinda, AB üyeliginin Türkiye için stratejik bir hedef olmaya devam ettigine vurgu yaparak, “Bu yolda sürdürdügümüz katilim müzakereleri ise iliskilerimizi adeta bel kemigidir. Türkiye AB için yalnizca komsu bir ülke ya da önemli bir ortak degildir. Türkiye’nin en önemli özelligi müzakere eden aday ülke olmasidir” dedi.



“AB’nin artik iliskilerimizin önünü açacak sekilde somut ve anlamli adimlar atmasini bekliyoruz”

Kirisci, Rusya-Ukrayna savasinin ve Türkiye bölgesinde meydana gelen gelismelerin Türkiye’nin AB için basta güvenlik ve enerji olmak üzere pek çok alanda önemini teyit ettigini belirterek, “Içinde bulundugumuz jeopolitik sinamanin ciddiyeti, AB’nin küresel konularda Türkiye’yi yaninda tutmasi ve dahil etmesi geregini açikça ortaya koymaktadir. Üyelik dayanismasi ve veto hakkini kötüye kullaniminin AB’nin stratejik çikarlarina zarar vermesine izin vermemesinin temenni ediyoruz. Tüm bunlarla beraber AB’nin artik iliskilerimizin önünü açacak sekilde somut ve anlamli adimlar atmasini bekliyoruz” diye konustu.

Covid-19 pandemisinin, iklim degisikliginin ve savas gibi küresel krizlerin sürdürülebilir gida sistemine geçiste yakin is birliginin önemini ortaya koyduguna dikkati çeken Kirisci, “Gida güvenliginin tüm dünyanin gündeminde önemli bir yer tuttugu bu dönemde tarim alaninda is birligimizin gelistirilmesine özel önem veriyoruz. Türkiye aday ülke ve Gümrük Birligi ortagi olarak Avrupa Yesil Mutabakati ve Ukrayna Savasi kapsaminda AB’nin tarim ve gida güvencesi politikalarindaki gelismeleri yakindan takip etmektedir” ifadelerini kullandi.

“Is birligimizi gelistirmek için aday ülkelerin katildigi önemli etkinliklere ülkemizin de davet edilmesinden memnuniyet duyacagiz”

Türkiye’nin ve AB Komisyonu’nun gida ve tarim sektörlerindeki sorunlarin ele alindigi birçok platformda yakin temas içinde oldugunu savunan Bakan Kirisci, “Bu yakin is birligini gelecekte de sürdürmek istiyoruz. Ayrica is birligimizi gelistirmek için aday ülkelerin katildigi önemli etkinliklere ülkemizin de davet edilmesinden memnuniyet duyacagiz. Bunun altini israrla çizmek istiyorum” dedi.



“Türkiye ile Avrupa Birligi’nin en üst siralardaki ihracatçilarindan ve ithalatçilarindan biri”

AB Tarimdan Sorumlu Komisyon Üyesi Janusz Wojciechowski, söz konusu toplantinin, tarim alaninda Türkiye ile AB arasindaki düzenlenen ilk düzey diyalog toplantisi oldugunu belirterek, “Çok uzun süreden bu yana planlanan bir diyalog. Bugün bir arada oldugumuz için çok memnuniyet duyuyorum. Avrupa Birligi ve Türkiye’nin tarim alaninda çok uzun bir geçmise sahip bir ticari iliskisi ve karsilikli bagimliligi var. Avrupa Birligi, Türkiye’nin en büyük ortagi. Öte yandan Türkiye ile Avrupa Birligi’nin en üst siralardaki ihracatçilarindan ve ithalatçilarindan biri” diye konustu.



“(Türkiye’nin ihraç ettigi mallarda) Halen birtakim kisitlar mevcut”

Türkiye ile AB’nin ticari geçmisinin 1969 yilinda imzalanan Ankara Anlasmasi’na dayandigini hatirlatan Wojciechowski, söyle devam etti:

“Bu anlasmanin imzalanmasi ile birlikte 1996 yilinda Gümrük Birligi’nin kurulusunun temelleri atilmis oldu. Bu vesileyle ekonomik ve ticari politikalarimizin ayni çizgide bulusmasi saglandi. Gümrük Birligi sayesinde ikili ticaret hacmimiz geçtigimiz 20 yil içerisinde 7 kat artis kaydetti.

Her iki tarafin çikarina bir artis söz konusu oldu. Bu kapsamda sadece islenmis tarim ürünleri kapsama alinmisti. Bu bizim için kaygi uyandirici. Tarim ürünleri daha sonraya birakilmisti. Bu boslugu doldurabilmek için tarim ürünleri alisverisimize tercihli bir rejim olusturduk 1998 yilinda. Bu rejim sayesinde genel itibariyla ticaret akisinda güzel sonuçlar elde ettik. Buna karsi, halen birtakim kisitlar mevcut. Belirli ürünler için örnegin sigir ve canli büyükbas hayvan gibi zaten bu konulari da gündemimize alacagimizi düsünüyorum.”

Iki taraf arasindaki ticari iliskilerin, ekonominin genel durumu açisindan büyük hassasiyet gösterdigine vurgu yapan Wojciechowski, “Liranin deger kaybi ve bunun ticaret dengemiz üzerindeki etkisiyle de bunu bir kez daha görmüs olduk” dedi.



“Türkiye’deki çiftçiler Avrupa Birligi’ndeki çiftçileri yakin bir noktada duruyor”

Wojciechowski, sunlari söyledi:

“Bakan, Türkiye’nin Avrupa Birligi üyesi olmasi konusunda kararliligini dile getirdiniz. Bu süreci daha güçlü bir sekilde ilerletme arzumu ben de dile getirmek istiyorum. Hem kendi güvenligimiz hem de gida güvenligi için konusmak gerekirse, Türkiye’deki çiftçiler, Avrupa Birligi’ndeki çiftçilere yakin bir noktada duruyor. Iste bu nedenle bu isi gelistirmek hepimizin çikarina.”

Açilis konusmalarinin ardindan Bakan Kirisci ve Wojciechowski, ortak basin toplantisi toplantisi düzenledi.



“Üyelik perspektifinin güçlendirilmesi ve ilerletilmesi büyük önem tasimaktadir”

Bakan Kirisci ortak basin toplantisinda yaptigi konusmasinda, toplanti boyunca mevcut küresel gelismeleri göz önünde bulundurup Türkiye ile AB arasindaki diyalogu ve is birligini daha da ileriye tasimanin yollarini el aldiklarinin bilgisini vererek, “Çünkü biliyoruz ki, Türkiye ile Avrupa Birligi’nin menfaatleri, Türkiye’nin Avrupa Birligi üyeligi ekseninde, birbirini tamamlar ve güçlendirir niteliktedir. Bu nedenle üyelik perspektifinin güçlendirilmesi ve ilerletilmesi büyük önem tasimaktadir” dedi.

Bakan Kirisci, Türkiye’nin tarimsal hasila açisindan Avrupa’da birinci, dünyada ise ilk 10 ülke arasinda yer aldigini ifade ederek, son üç yil boyunca tarim ve ormancilik sektörlerinin istikrarli bir sekilde büyümeye devam ettigini söyledi.



“Türkiye, tarim ve orman sektörlerinde kendine yeten net ihracatçi bir ülkedir”

Bakan Kirisci, söyle devam etti:

“Türkiye, tarim ve orman sektörlerinde kendine yeten net ihracatçi bir ülkedir. 207 ülkeye iki binden fazla tarimsal ürün ihracati gerçeklestirmekteyiz. 17,7 milyar dolari son üç yilda olmak üzere, 19 yilda 85,3 milyar dolar dis ticaret fazlasi verdik. Hepimizin tanik oldugu gibi, 2020’nin basindan bu yana devam eden Covid-19 salgini, dünyada tarim ve gidanin önemini ortaya çikardi. Hem salgin hem de savas gibi yasanan diger krizler sebebiyle dünya genelinde, gida tedarikinde ciddi sorunlar yasanmaya devam etmektedir. Çok sükür, aldigimiz tedbirler sonucu gida arzinda hiçbir sikinti yasamadik, bundan sonra da yasamayacagimizi ifade etmek isterim.”

Kirisci, hiçbir kaynagin sonsuz olmadigina vurgu yaparak, “Dünyanin dogal kaynaklarini yarin yokmusçasina tüketerek, biyoçesitliligin yok olmasina göz yumarak, küresellesen dünya yaklasiminin; çevre ve iklim degisikligi konusunda neler yapabilecegini biliyoruz” diye konustu.

Kirisci’nin ardindan konusan Wojciechowski, Türkiye ile AB’nin dis ticaretinin 7 kat arttigina dikkati çekerek, “Iki tarafinda faydasini gördügü bir artis oldu bu. Buna karsin halen belirli ürünlerle ilgili birtakim kisitlamalarla karsi karsiyayiz. Sigir eti gibi. Bu hususu toplantida ayrintili bir sekilde ele aldik. Bu sorunlari en kisa sürede çözecegimizden benim hiç süphem yok” dedi.



“(Türkiye’nin) Hem finansman hem de IPARD Programi’nin kapsami açisindan bir genisleme talebini tam anlamiyla destekliyorum”

Wojciechowski, sunlari söyledi:

“Baska önemli gündem programimizda IPARD Programi idi. Uzun yillardan bu yana kapasite gelistirme konusunda, IPARD Programi ile yürüttügümüz faaliyetlerde çok basarili sonuçlar elde ettik. Türkiye’de 21 binin üzerinde proje gerçeklestirildi IPARD Programlari kapsaminda. 85 binin üzerinde yeni istihdam olusturuldu. Bu bir basari öyküsü. Bu çalismalarimiza devam edecegiz Türk tarafi ile. IPARD III Programi’nin genisletilmesi ile yönünde bir talep oldu. Hem finansman hem de IPARD Programi’nin kapsami açisindan bir genisleme talebi geldi. Bunu fikir olarak tam anlamiyla destekliyorum. Ancak Avrupa Komisyonu tam olarak nasil bir genisleme yapilabilecegi hususu tartisilacaktir.”

Toplantida gida güvenligi konusunu da masaya yatirdiklarini dile getiren Wojciechowski, “Özellikle Rusya’nin Ukrayna’ya yönelik saldirganligi isiginda bu konuyu ele aldik. Bu savasin küresel gida güvenligi bakimindan olusturdugu riskleri konustuk. Ukrayna özellikle bugday, misir, ayçiçegi gibi ürünlerde çok önemli bir ihracatçi konumunda. Bu konu basligi kapsaminda gida güvenligini küresel düzeyde nasil güvence altina alabilecegimizi konustuk” diye konustu.

Basin toplantisi, Bakan Kirisci’nin Wojciechowski’ye göbekli tepe sembolü bulunan bir tablo hediye etmesinin ardindan son buldu.
Kaynak: İHA