Antalya'da Çocuklar Tarimi Ve Hayvanciligi Uygulamali Ögrendi

Zeytinpark’ta düzenlenen çalistayda; akademisyenler tarafindan çocuklara, geçmisten günümüze tarim, çevre, su ürünleri, hayvanlarin ve bitkilerin dünyasi konularinda egitimler verildi.

Egitimin ardindan çocuklar, ögrendiklerini kendi aralarinda tartisip, tarimla ilgili görüs ve önerilerini dile getirdi. Ayrica çalistayda gelecek nesillere tarimi tanitmak, tarimi sevdirmek, çocuklarin doga bilincini ve tarima olan ilgisini artirmak hedeflendi.

Çalistayda, Prof. Dr. Bülent Topkaya çevre egitimi, Prof. Dr. Jale Korun su ürünleri egitimi, Prof. Dr. Tuncay Neyisçi ekoloji egitimi, Doç. Dr. Askin Galiç hayvansal üretim egitimi, Doç. Dr. Nafiye Ünal bitkisel üretim egitimi verdi.

Antalya Il Tarim ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, bu yil 23 Nisan’da farkli bir etkinlik yapmak istediklerini belirterek, “ Antalya Ticaret Borsasi’yla birlikte çocuklarimiza yönelik tarimla ilgili tarim ve çocuk çalistayi düzenledik. Çocuklarimiza konusunda uzman üniversiteden hocalarimizla bitkiyi, tarimi, topragi, su ürünleri ve hayvanciligi anlatalim daha sonra çocuklarimiz bize öneri sunmasini istedik” dedi.



"Çocuklarin fikirlerinden yararlanmak istedik"

Dünyada en fazla konusulan konulardan birinin tarim oldugunun altini çizen Karaca, “ Dünyada suanda 800 milyon insan aç, bunun bir çok nedeni var. Kirsal nüfus sürekli azaliyor, gençler tarima ilgisi az. Çocuklarimiz ne düsünüyor, bizlere ne önerebilir ögrenmek istedik. Hem onlar tarimi sevdirelim hem de onlarin fikrilerinden yararlanmak için böyle bir çalisma yaptik. Salonlarda degil bunu dogada yapiyoruz” diye konustu.



"Çocuklarimiz tarimdan uzaklasti"

ATB Baskani Ali Çandir, pandeminden sonra iklim degisikligi ve son yasanilan savastan sonra tarimin gidaya erisimin öneminin bir kat daha arttigina dikkat çekti. Tarimda sürdürülebilirlikle ilgili bir sorun olduguna deginen Çandir, “ Bizde bu 23 Nisan’da Tarim ve Orman Il Müdürlügü, Il Milli Egitim Müdürlüyle Antalya’nin 2 bin 630 dönümlük yasam alaninda ögrencilerle bir araya geldik. Tarimi onlari anlatmak, onlarin bakis açilarindan tarima yön verecek bulgulara ulasmaya çalisiyoruz. Kentlesmenin, küresellesmenin getirdigi betonlasmayla birlikte çocuklar tarimdan uzaklasti, insanlar üretimi birakti. Biz simdi tekrar çocuklarla bu bagi kurabilir miyiz, onlarin yaklasimiyla tarima itibar kazandirabilir miyiz, gidaya erisimi yayginlastirabilir miyiz diye, çiktilar almaya çalisiyoruz. Buradan çikacak sonuç bildirgesinde yapabilecek olduklarimizi yapmaya çalisacagiz” dedi.



"Çocuklarimiz daha basarili olacak"

Bu çalistayin iyi bir baslangiç oldugunu belirten Çandir, “ Biz artik tüketmekten çok, üretmeye, yipratmaktan çok yenilemeye, yoketmekten çok gelistirmeye ihtiyacimizin oldugu dönemdeyiz. Özellikle çocuklarimiza, çevre bilincini, gidaya erisimi, tarimi verebilirsek önemli bir çikti elde etmis olacagiz. Bizler yeteri kadar sürdürülebilirlik noktasinda basarili olamadik, umuyoruz ki çocuklarimiz bizden da çok basarili olacaklar" diye konustu.



"Dogayi kendileri kesfetsin"

Türkiye Ormancilar Dernegi Bati Akdeniz Subesi Baskani, yangin ekolojisi uzmani ve çevre bilimci Prof. Dr. Tuncay Neyisçi, üniversite ögrencilerinden çok daha önemli bir hedef kitleye egitim vereceklerinin altini çizerek, bu tür egitimlerin ne kadar erken baslarsa o kadar basarili olabilecegini kaydetti.

Mümkün oldugunca çocuklarin kesfetmelerine yönelik egitim vereceklerini ifade eden Neyisçi, “ Tastan topraga nasil geçilmis, topraktan tarima nasil geçilmis, tarimla orman arasindaki iliski nelerdir, çocuklarin sorularin sorarak yaniti da kendilerinin verecegi bir sistem olacak. Çocuklarin görmesini istiyoruz. Dogayi kendisi kesfetsin, iliskileri kendisi bulmaya çalissin, ögreticisinden bagimsiz olarak”dedi.



"Ilk kez kuzu sevdim"

Ögrencilerden Fatma Betül Çolak, Kuzu seviyoruz. Burasi çok güzel hayvanlarla iç içeyiz. Ögretmenlerimiz çok güzel ders anlatiyor. Çevre bilincini, orman, tarimi ögrendik. Ilk kez kuzu seviyorum” diye konustu.