Türk Vatandaslari 48 Saatten Fazla Ukrayna-Polonya Sinirinda Mahsur Kaldi
Rusya’nin Ukrayna’yi isgal etmesinin ardindan ülkede mahsur kalan Türk vatandaslarinin Polonya’ya tahliyesi devam ederken 48 saatten fazla Ukrayna-Polonya sinirinda mahsur kalan Türk vatandaslarindan Metecan Çarkli ve Umut Kanber, Türk kafilesinin Ukrayna’dan Polonya’ya sinir geçis sürecini anlatti.
Rus isgal harekati sonrasinda Ukrayna’da mahsur kalan ve ülkeyi terk etmeye çalisan Türk vatandaslarinin Ukrayna’ya komsu ülkelerden Polonya’ya tahliyesi devam ediyor. Tahliyeler kapsaminda yola çikan Türk kafileleri ise Ukrayna-Polonya sinirinda zor anlar yasarken, Polonya’ya dogru 25 Subat günü yolculuga baslayan bir grup vatandasimiz, 28 Subat günü sabaha karsi saat 3 sularinda Polonya’ya giris yapti. Sonrasinda Türk kafilesi, Polonya’nin baskenti Varsova’da Polonya Türk Is Adamlari Dernegi (POTIAD) tarafindan tahliye merkezi olarak tahsis edilen otele yerel saatle 11.00 sularinda ulasti. Kafilede yer alan ve kafilenin sinir kapisinda yasadigi sikintilarin sosyal medya üzerinden duyulmasini saglayan Metecan Çarkli ve Umut Kanber, Ukrayna’dan Polonya’ya sinir geçis sürecini anlatti. Ukrayna’dan Polonya’ya geçiste yasadiklari olaylari ve Ukrayna güvenlik güçlerinin göstermis oldugu tepkilere iliskin açiklamada bulunan Çarkli, "Biz 25 Subat Cuma günü saat öglen 2 itibariyle kendi imkanlarimizla Lviv’den yola çiktik. Iki otobüs yaklasik 80 kisi kadar. Bunun üzerine Lviv’den yaklasik 80 kilometre mesafedeki bu Medyka sinir kapisina ulastik. Ama Medyka sinir kapisina ulasmadan önce yaklasik yani bu sinir kapisindan yaklasik 4,5-5 kilometre öncesinde Ukrayna askerinin kontrol noktasinda durdurulduk. Otobüsümüzün daha fazla ileri gitmesine izin verilmedi. Orada indirildik, yaya olarak devam etmemiz söylendi. Geceyi burada geçirdik, yaklasik 10 saatten fazla süre burada geceyi ayakta, aç ve susuz halde geçirdik. Ukrayna askeri hiçbir sekilde buradan sinir kapisina geçmemize izin vermedi. Geceyi burada geçirdikten sonra bir sekilde askerin de artik gösterdigi müsamaha sonrasinda kontrol noktasindan geçtikten sonra sinir kapisina 4,5 kilometre olan mesafeyi yaya olarak 80 kisi bavullarla beraber yürüdük, sinir noktasina ulastik. Sinir noktasina ulastiktan sonra bize verilen bilgi önce Polonya’nin bizi almadigina dairdi. Fakat biz daha sonra ögrendik ki, bizim geçemememizin asil nedeni Ukrayna tarafinin bizi Polonya sinirina geçirmemesiymis. Ukrayna askeri hiçbir sekilde bizim Polonya sinirina geçmemize izin vermedi" ifadelerini kullandi.
48 saatten fazla süre isitmasi dahi olmayan bir binada kaldilar
Sinir bölgesinde zor sartlar altinda kaldiklarini ve siginmak için ev dahi bulmakta sikinti çektiklerini belirten Çarkli, sinirda kaldiklari sürecin nasil ilerledigini ve sinirdan geçis anlarini da açikladi.
Çarkli, "Zordu, zor bela ve para karsiligi bunun adina rüsvet mi dersiniz, ne dersiniz bilmiyorum ama para karsiligi bir siginabilecegimiz bir binaya kendimizi atabildik. 48 saatten fazla süreyi burada geçirdik ve bu binada hiçbir sekilde isitma yoktu, su yoktu, tuvalet ihtiyacimizi bu binanin bitisigindeki farkli bir binada karsiliyorduk ve tuvaletten bile para aldilar bizden. Sigindigimiz binanin içerisinde sadece sabah ve aksam olmak üzere iki ögün yemek veren bir aile isletmesi gibi yemek veren bir isletme vardi. Bizden buradan da para talep edildi. Bunun ardindan ikinci günün bitmesi ve üçüncü günün baslamasiyla sesimizi sosyal medya veya medya kuruluslari üzerinden duyurma ihtiyaci duyarak, artik bir seyler yapmamiz gerektigini düsündük. Bunun üzerine basta sosyal medya olmak üzere tüm ekip olarak kisisel çabalarimizla sesimizi duyurmaya çalistik ve karsiliginda bazi medya kuruluslarindan geri dönüsler aldik. Bizim kendi kisisel çevremizden baska bizim orada ne yasadigimizi bilen baska kimse yoktu. Medya kuruluslari sayesinde, bu çabamiz sayesinde birazcik sesimiz duyulmaya baslandi ve çok da fazla zaman geçmeden, o bahsettigim günün gece saatlerinde bir haber geldi. Ukrayna askerinin, sadece bizim ekibimiz için bir geçis izni olusturacagina dair bir bilgi aldik. Toparlandik ve geçisimiz saglandi. Ama bu süre zarfinda Ukrayna’nin, Ukrayna askerinin veya Ukrayna devletinin neden böyle bir muamele yaptigini hala bilmiyoruz. Çünkü biz Ukrayna’da kaçak insanlar degildik, biz Ukrayna hükümetinin de onayiyla çalisma izni ve oturum izni olan insanlardik. Geçisten sonra Polonya’nin bize yaptigi muamele kolay ve insancil gözüküyordu. Çünkü Ukrayna’dan geçtikten sonra Polonya tarafinda hiçbir sekilde sikinti yasamadik. Zordu, atlattik, emegi geçen herkese tesekkür ediyoruz. Gergin ve stresli günler yasadik. Su an Varsova’dayiz, otelimizdeyiz. Umariz en kisa zamanda ülkeye dönecegiz" dedi.
Sosyal medyadan yardim istediler
Polonya-Ukrayna sinir kapsisinda mahsur kaldiklari süreç içinde yetkililerden yardim istemek ve seslerini duyurmak amaciyla Çarkli, yasadiklari anlari kayda alarak bu görüntüleri sosyal medya üzerinden paylastiklarini ifade etti.
Yardim istedigi görüntüler de ise Çarkli, "Su anda Ukrayna-Polonya sinir kapisindayiz. Lviv’e yaklasik 80 kilometre mesafedeki Medyka sinir kapisindayiz. Dün itibariyle buradaydik. Ukrayna vatandaslari disinda kimsenin, hangi milletten olursa olsun, yaya olarak Polonya tarafina geçmesine izin vermiyorlar. Bu nedenle yaklasik 24 saattir burada Medyka sinir kapisinda mahsur durumdayiz. Surada görmüs oldugunuz yesil binada geceyi geçirdik, isitma yok, su yok. Ayri bir tarafta tuvalet imkani var ama tuvaletten bile para aliyorlar, tuvaletler çok kötü. Bu binanin içerisinde bir mutfak alani var ama mutfak da bir isletme gibi kullaniliyor. Hani para karsiligi sadece hizmet veren bir yer. Burada yaklasik 70 kisiyiz, 70 Türk’üz, dün gece itibariyle 7 kisiyi tahliye edebildik. Bazi diplomatik imkanlar dahilinde ama bu 7 kisiyi tahliye ederken çok zorluk çektik. Ukrayna askeri tarafindan araba içine silah dogrultmaya kadar giden bazi olaylar yasandi. Hatta ilk grup bu sebep nedeniyle geri döndü. Bir mutfak, para karsiligi kahvalti gibi imkanlar sunabiliyor ama çok komik seyler yiyoruz. Bir bu kadar insan da disarda var. Bunlarin hepsi Türk degil tabii ki, farkli milletten de insanlar var. Bu sekilde Medyka sinir kapisinda yardim bekliyoruz. Açiz, yorgunuz, psikolojik olarak tükenmis durumdayiz. Umutlanmak istiyoruz. Somut adimlar, bize bilgi verilmesi, bir gelisme. Sesimizi duyurmaya çalisiyoruz dört bir koldan. Umarim en kisa zamanda güvenle Türkiye’ye döneriz. Buradaki tek amacimiz Polonya sinirina geçip Varsova’ya ulasmak çünkü Türkiye’ye en kolay dönebilme imkanimiz Varsova havalimanindan olabilecek ilk uçusu yakalamak ama Polonya sinirina geçemedigimiz için kitlenmis durumdayiz. Durum bundan ibaret, 24 saattir buradayiz 48 saattir yoldayiz. 25 Subat öglen saatlerinde Lviv’den yola çiktik" ifadelerini kaydetmisti.
"Türk vatandaslari olarak devletimizden yardim istedik"
Polonya sinirindan geçis anlarini anlatan Umut Kanber ise yasadiklarini, "Subat ayinin 25’inde 14.00’da Lviv’den hareket ettik. Lviv kentinde yasayan arkadaslarla gruplar üzerinden toplanarak, kendi imkanlarimizla otobüsler kaldirarak ülkeden çikmaya çalistik ve Polonya sinirina geçtik. Geçislerin kolay olacagi söylenmisti. Fakat biz sinira yaklastigimiz zaman Ukrayna askerlerinin sinirin önüne bir kontrol noktasi kurdugunu gördük. Bu kontrol noktasinda yaklasik olarak 10 saat sogukta ayakta bekledik. Yanimizda sadece erkekler degil, kadinlar, baskalarinin çocuklari ve evcil hayvanlar dahi vardi. Biz orada çok uzun bir kalabalik olarak kuyrukta beklerken, otobüslerle Ukrayna vatandaslari yanimizdan geçirildi ve 02.00’dan, 10.30-12.00’a kadar bu görüntülerle karsi karsiya kaldik. Tabii ki, hiçbiri hiçbir sekilde iletisim yok, sadece bizi itip kakiyorlar ve durduruyorlar, hiçbir açiklama yok" seklinde ifade etti.
Sabah saatlerinde sinir kapisina giden arkadaslarinin, kalabalik bir sirayi geçtikten sonra sinira vardigini belirten Kanber, "Sirada sadece Türk vatandaslari yok, Nijerya, Pakistan, Hindistan vatandaslari çok fazlaydi. Bu kalabaligin içerisinden sora bekleyip, sinir kapisina geçmeye çalisiyoruz. Tabii ki, bu sirada Ukrayna vatandaslari kadinlar ve çocuklar özellikle ayri kapilardan geçiyordu. Ukrayna devletinin kendi vatandaslarini birçok noktadan öncelik tanimasi çok normal fakat biz de bu alandan çikarilmak için bürokratik olarak ve Türk vatandaslari olarak devletimizden yardim istedik. Arkadaslarimiz 12 saat boyunca bu sirada kaldilar izdihamin içerisinde kiz arkadaslarimizi korumakla, kendi canlarini korumakla ve esyalarini korumakla sinandilar. Hiçbir sekilde kapinin açilmamasi nedeniyle sinir kapisindan geçemeyip bizim yanimiza döndüler. Ukrayna askerleri ile herhangi bir iletisim kurmaya çalistigimizda, çevirme programlari tarafindan bile konusmaya çalistigimizda hiçbir sekilde iletisim kurmadilar bizimle. Askerler ile tekrardan konusulmaya gidildiginde, son bir kez daha artik yardim istedigimizde bu sefer bize sadece bizim ekibimizin geçmesi için yardim saglanacagi söylendi. Bizi o siraya sokmadan, bahsettigim Ukraynali kadinlarin ve çocuklarin geçtigi, özel araçlarin geçtigi alandan bizi geçirdiler. Üç günlük eziyetin sonunda bizi güzel bir sekilde geçirdiler. Polonya tarafinda zaten hiçbir zaman sikinti olmadi. Bu süreç boyunca biz basinda kendimize yer edinmeye çalisirken, sesimizi duyurmaya çalisirken, basinda hep Polonya tarafinda bütün destegin saglandigi bilgisi veriliyordu ama bizim hiçbir zaman Polonya ile ilgili bir sikintimiz olmadi. Ukrayna devleti bizim çikisimizi vermedigi için bu krizi yasadik. Sonunda geçebildik. Bu süreçte bize destek olan, sosyal medyadan bize yardimci olan, sesimizi duyurmamizda destek olan herkese de çok tesekkür ederiz" dedi
Kaynak: İHA
48 saatten fazla süre isitmasi dahi olmayan bir binada kaldilar
Sinir bölgesinde zor sartlar altinda kaldiklarini ve siginmak için ev dahi bulmakta sikinti çektiklerini belirten Çarkli, sinirda kaldiklari sürecin nasil ilerledigini ve sinirdan geçis anlarini da açikladi.
Çarkli, "Zordu, zor bela ve para karsiligi bunun adina rüsvet mi dersiniz, ne dersiniz bilmiyorum ama para karsiligi bir siginabilecegimiz bir binaya kendimizi atabildik. 48 saatten fazla süreyi burada geçirdik ve bu binada hiçbir sekilde isitma yoktu, su yoktu, tuvalet ihtiyacimizi bu binanin bitisigindeki farkli bir binada karsiliyorduk ve tuvaletten bile para aldilar bizden. Sigindigimiz binanin içerisinde sadece sabah ve aksam olmak üzere iki ögün yemek veren bir aile isletmesi gibi yemek veren bir isletme vardi. Bizden buradan da para talep edildi. Bunun ardindan ikinci günün bitmesi ve üçüncü günün baslamasiyla sesimizi sosyal medya veya medya kuruluslari üzerinden duyurma ihtiyaci duyarak, artik bir seyler yapmamiz gerektigini düsündük. Bunun üzerine basta sosyal medya olmak üzere tüm ekip olarak kisisel çabalarimizla sesimizi duyurmaya çalistik ve karsiliginda bazi medya kuruluslarindan geri dönüsler aldik. Bizim kendi kisisel çevremizden baska bizim orada ne yasadigimizi bilen baska kimse yoktu. Medya kuruluslari sayesinde, bu çabamiz sayesinde birazcik sesimiz duyulmaya baslandi ve çok da fazla zaman geçmeden, o bahsettigim günün gece saatlerinde bir haber geldi. Ukrayna askerinin, sadece bizim ekibimiz için bir geçis izni olusturacagina dair bir bilgi aldik. Toparlandik ve geçisimiz saglandi. Ama bu süre zarfinda Ukrayna’nin, Ukrayna askerinin veya Ukrayna devletinin neden böyle bir muamele yaptigini hala bilmiyoruz. Çünkü biz Ukrayna’da kaçak insanlar degildik, biz Ukrayna hükümetinin de onayiyla çalisma izni ve oturum izni olan insanlardik. Geçisten sonra Polonya’nin bize yaptigi muamele kolay ve insancil gözüküyordu. Çünkü Ukrayna’dan geçtikten sonra Polonya tarafinda hiçbir sekilde sikinti yasamadik. Zordu, atlattik, emegi geçen herkese tesekkür ediyoruz. Gergin ve stresli günler yasadik. Su an Varsova’dayiz, otelimizdeyiz. Umariz en kisa zamanda ülkeye dönecegiz" dedi.
Sosyal medyadan yardim istediler
Polonya-Ukrayna sinir kapsisinda mahsur kaldiklari süreç içinde yetkililerden yardim istemek ve seslerini duyurmak amaciyla Çarkli, yasadiklari anlari kayda alarak bu görüntüleri sosyal medya üzerinden paylastiklarini ifade etti.
Yardim istedigi görüntüler de ise Çarkli, "Su anda Ukrayna-Polonya sinir kapisindayiz. Lviv’e yaklasik 80 kilometre mesafedeki Medyka sinir kapisindayiz. Dün itibariyle buradaydik. Ukrayna vatandaslari disinda kimsenin, hangi milletten olursa olsun, yaya olarak Polonya tarafina geçmesine izin vermiyorlar. Bu nedenle yaklasik 24 saattir burada Medyka sinir kapisinda mahsur durumdayiz. Surada görmüs oldugunuz yesil binada geceyi geçirdik, isitma yok, su yok. Ayri bir tarafta tuvalet imkani var ama tuvaletten bile para aliyorlar, tuvaletler çok kötü. Bu binanin içerisinde bir mutfak alani var ama mutfak da bir isletme gibi kullaniliyor. Hani para karsiligi sadece hizmet veren bir yer. Burada yaklasik 70 kisiyiz, 70 Türk’üz, dün gece itibariyle 7 kisiyi tahliye edebildik. Bazi diplomatik imkanlar dahilinde ama bu 7 kisiyi tahliye ederken çok zorluk çektik. Ukrayna askeri tarafindan araba içine silah dogrultmaya kadar giden bazi olaylar yasandi. Hatta ilk grup bu sebep nedeniyle geri döndü. Bir mutfak, para karsiligi kahvalti gibi imkanlar sunabiliyor ama çok komik seyler yiyoruz. Bir bu kadar insan da disarda var. Bunlarin hepsi Türk degil tabii ki, farkli milletten de insanlar var. Bu sekilde Medyka sinir kapisinda yardim bekliyoruz. Açiz, yorgunuz, psikolojik olarak tükenmis durumdayiz. Umutlanmak istiyoruz. Somut adimlar, bize bilgi verilmesi, bir gelisme. Sesimizi duyurmaya çalisiyoruz dört bir koldan. Umarim en kisa zamanda güvenle Türkiye’ye döneriz. Buradaki tek amacimiz Polonya sinirina geçip Varsova’ya ulasmak çünkü Türkiye’ye en kolay dönebilme imkanimiz Varsova havalimanindan olabilecek ilk uçusu yakalamak ama Polonya sinirina geçemedigimiz için kitlenmis durumdayiz. Durum bundan ibaret, 24 saattir buradayiz 48 saattir yoldayiz. 25 Subat öglen saatlerinde Lviv’den yola çiktik" ifadelerini kaydetmisti.
"Türk vatandaslari olarak devletimizden yardim istedik"
Polonya sinirindan geçis anlarini anlatan Umut Kanber ise yasadiklarini, "Subat ayinin 25’inde 14.00’da Lviv’den hareket ettik. Lviv kentinde yasayan arkadaslarla gruplar üzerinden toplanarak, kendi imkanlarimizla otobüsler kaldirarak ülkeden çikmaya çalistik ve Polonya sinirina geçtik. Geçislerin kolay olacagi söylenmisti. Fakat biz sinira yaklastigimiz zaman Ukrayna askerlerinin sinirin önüne bir kontrol noktasi kurdugunu gördük. Bu kontrol noktasinda yaklasik olarak 10 saat sogukta ayakta bekledik. Yanimizda sadece erkekler degil, kadinlar, baskalarinin çocuklari ve evcil hayvanlar dahi vardi. Biz orada çok uzun bir kalabalik olarak kuyrukta beklerken, otobüslerle Ukrayna vatandaslari yanimizdan geçirildi ve 02.00’dan, 10.30-12.00’a kadar bu görüntülerle karsi karsiya kaldik. Tabii ki, hiçbiri hiçbir sekilde iletisim yok, sadece bizi itip kakiyorlar ve durduruyorlar, hiçbir açiklama yok" seklinde ifade etti.
Sabah saatlerinde sinir kapisina giden arkadaslarinin, kalabalik bir sirayi geçtikten sonra sinira vardigini belirten Kanber, "Sirada sadece Türk vatandaslari yok, Nijerya, Pakistan, Hindistan vatandaslari çok fazlaydi. Bu kalabaligin içerisinden sora bekleyip, sinir kapisina geçmeye çalisiyoruz. Tabii ki, bu sirada Ukrayna vatandaslari kadinlar ve çocuklar özellikle ayri kapilardan geçiyordu. Ukrayna devletinin kendi vatandaslarini birçok noktadan öncelik tanimasi çok normal fakat biz de bu alandan çikarilmak için bürokratik olarak ve Türk vatandaslari olarak devletimizden yardim istedik. Arkadaslarimiz 12 saat boyunca bu sirada kaldilar izdihamin içerisinde kiz arkadaslarimizi korumakla, kendi canlarini korumakla ve esyalarini korumakla sinandilar. Hiçbir sekilde kapinin açilmamasi nedeniyle sinir kapisindan geçemeyip bizim yanimiza döndüler. Ukrayna askerleri ile herhangi bir iletisim kurmaya çalistigimizda, çevirme programlari tarafindan bile konusmaya çalistigimizda hiçbir sekilde iletisim kurmadilar bizimle. Askerler ile tekrardan konusulmaya gidildiginde, son bir kez daha artik yardim istedigimizde bu sefer bize sadece bizim ekibimizin geçmesi için yardim saglanacagi söylendi. Bizi o siraya sokmadan, bahsettigim Ukraynali kadinlarin ve çocuklarin geçtigi, özel araçlarin geçtigi alandan bizi geçirdiler. Üç günlük eziyetin sonunda bizi güzel bir sekilde geçirdiler. Polonya tarafinda zaten hiçbir zaman sikinti olmadi. Bu süreç boyunca biz basinda kendimize yer edinmeye çalisirken, sesimizi duyurmaya çalisirken, basinda hep Polonya tarafinda bütün destegin saglandigi bilgisi veriliyordu ama bizim hiçbir zaman Polonya ile ilgili bir sikintimiz olmadi. Ukrayna devleti bizim çikisimizi vermedigi için bu krizi yasadik. Sonunda geçebildik. Bu süreçte bize destek olan, sosyal medyadan bize yardimci olan, sesimizi duyurmamizda destek olan herkese de çok tesekkür ederiz" dedi