Bakan Özer eleştirilere TBMM kürsüsünden yanıt verdi: Bakanlık olayın vuku bulduğu anda soruşturmayı açtı

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, muhalefetin Bursa’daki Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeninin Alevilere karşı aşağılayıcı yaklaşımına bakanlık tarafından hiçbir işlem yapılmadığına ilişkin eleştirilere yanıt verdi. Bakan Özer, "Milli Eğitim Bakanlığı olayın vuku bulduğu anda soruşturmayı açmıştır." ifadelerini kullandı.

Bakan Özer eleştirilere TBMM kürsüsünden yanıt verdi: Bakanlık olayın vuku bulduğu anda soruşturmayı açtı
Bakan Özer eleştirilere TBMM kürsüsünden yanıt verdi: Bakanlık olayın vuku bulduğu anda soruşturmayı açtı
Bakan Özer, TBMM Genel Kurulunda, Millî Eğitim Bakanlığının 2023 yılı bütçesine ilişkin konuşmasına, Gaziantep Karkamış'ta terör saldırısında hayatını kaybeden öğretmen Ayşenur Alkan'a rahmet dileyerek başladı. Özer, konuşmasında; ülkelerin en önemli ve sürdürülebilir sermayesinin beşeri sermayesi olduğunu belirterek beşeri sermayelerinin niteliğini artırmada sahip oldukları en önemli aracın da eğitim olduğunu söyledi.

Ülkemizin hedeflediği sürdürülebilir kalkınmayı sağlamanın ve rekabetçi ekonomiye sahip bir bilgi toplumuna dönüşmenin yolunun bilişsel ve bilişsel olmayan becerileri yüksek, kültürünü içselleştirmiş ve evrensel kültüre sahip sağlıklı bir nesil yetiştirmekten geçtiğini ifade ederek, 'Bu inançla, okul öncesi eğitimden başlayarak eğitim ve öğretimin her kademesinde bütün bireylerin nitelikli eğitime eriştiği bir eğitim sistemi oluşturmayı hedeflemekteyiz. Bütün çalışmalarımızı bu hedefe uygun olarak yürütmekte, eğitim politikalarımızı bu doğrultuda şekillendirmekteyiz.' dedi.

Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan öncülüğünde 2000'li yıllardan itibaren eğitim sisteminin birçok bileşeninde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen tarihi bir dönüşüm sürecine girdiğini kaydeden Özer, şunları söyledi:

'Eğitimin tüm kademelerinde bir taraftan okullaşma oranlarının artırılması aracılığıyla eğitim kitleselleştirilirken diğer taraftan derslik başına ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı önemli ölçüde azaltılarak OECD ortalamasına ulaştırılmıştır. Dolayısıyla bu dönüşüm, bir yandan eğitim sisteminde evrenselleşmeyi sağlarken diğer yandan da niteliğin artmasına imkân vermiştir yani son yirmi yıldaki eğitimdeki kitleselleşme kaliteye rağmen değil, kalite merkezli, kalite odaklı bir şekilde gerçekleşmiştir. Yaşanan bu dönüşüm sürecinde ana hedeflerden bir tanesi eğitimde fırsat eşitliğini artırmaktır. Eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmek için 2000'li yıllardan itibaren çok sayıda sosyal politika kararlı bir şekilde yürürlükte, uygulanıyor. Bunlar, şartlı eğitim yardımından pansiyon kapasitesinin ve burslarının artırılmasına, ücretsiz yemek hizmetinden ücretsiz ders kitapları ve yardımcı kaynaklara kadar çok kapsamlı sosyal politikalar olarak ifade edilebilir. Bu sosyal politikaların son yirmi yıldaki rakamlarının günümüze uyarlanmış miktarı yaklaşık 525 milyar TL'dir. Bu sosyal politikaların uygulanması çeşitli dezavantajlara sahip öğrenciler ve başta kızlarımız olmak üzere, toplumun tüm kesimlerinin eğitim faaliyetlerinden eşit bir şekilde, kapsayıcı bir şekilde yararlanmasını sağlamıştır.'

Son yirmi yılda 'Neoliberal eğitim politikalarını uygulanmış olsaydı bu sosyal politikalara yer vermezdi' diyen Bakan Özer, 'Biz biliyoruz ki neoliberal politikalarda eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için yapılan sosyal yardımlar kamu zararı olarak değerlendirilir. Ama son yirmi yılda kapsayıcılık, eğitimde fırsat eşitliği ve kalite odaklı bir şekilde büyümeyle toplumun sosyoekonomik seviyesi en dezavantajlı kesimler ve kızlarımız bu sosyal politikalardan yararlanmıştır. Bu politikaların desteğiyle bu politikaların desteğiyle cumhuriyet tarihinde ilk kez eğitim kademelerinin tümünde okullaşma oranları yüzde 95'in üzerine çıkmıştır.' diye konuştu.

Bakan Özer eleştirilere TBMM kürsüsünden yanıt verdi: Bakanlık olayın vuku bulduğu anda soruşturmayı açtı

'OLAY VUKU BULDUĞU AN SORUŞTURMA BAŞLATILDI'

Bakan Özer, Bursa'da Alevilere yönelik sözleri ile gündeme gelen öğretmen hakkında Milli Eğitim Bakanlığının hiçbir işlem yapmadığı yönünde iddiaların ortaya atıldığını ancak bunun doğru olmadığını söyledi.

Olay vuku bulduğu andan itibaren soruşturma açtığını kaydeden Özer, 'Söz konusu öğretmene en üst ceza olan kademenin ilerlemesi cezası verilmiştir. Ayrıca öğretmen hakkında başsavcılık tarafından başlatılan işlem devam etmektedir.' diye konuştu.

Bakan Özer, Konya'daki istismar iddialarına ilişkin de okul müdürü ve yöneticilerle ilgili olarak bakanlık olarak soruşturma açtıklarını, adı geçen şahısın da tutuklandığı kaydetti.