Milli Egitim Bakani Özer, 2021-2022 Egitim Ögretim Yili Açilis Programi'nda Konustu Açiklamasi
'Çocuklarimizin gelecegi için hepimiz büyük bir sorumluluk tasiyoruz. Okullari açmak sadece biz yöneticilerin veya hükümetin sorumlulugu degildir. Tüm toplum bu sorumlulugu üstlenmelidir' 'Türkiye, ögretmenleri asilamada öncelikli gruplardan biri olarak tanimlayan az sayidaki ülkeden biridir. Ögretmenlere verilen önemden dolayi Cumhurbaskanimiz Recep Tayyip Erdogan'a bir kez daha huzurlarinizda sükranlarimi arz ediyorum'
Milli Egitim Bakani Mahmut Özer, çocuklarin gelecegi için herkesin büyük sorumluluk tasidigini belirterek, "Okullari açmak sadece biz yöneticilerin veya hükümetin sorumlulugu degildir. Tüm toplum bu sorumlulugu üstlenmelidir." dedi.
Özer, Sultanahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde düzenlenen 2021-2022 Egitim Ögretim Yili Açilis Programi'nda, aileden sonra çocuklarin egitimi için en önemli kurumun okul oldugunu, okulun sadece bir egitim ögretim ortami degil ayni zamanda çocuklara yeni ufuklar açan, dis dünyayi tanimalarini saglayan mekan oldugunu anlatti.
Okullarin, akademik beceriler disinda çocuklara sosyal-duygusal, bilissel, fiziksel ve kültürel beceriler de kazandirdigini dile getiren Özer, "Okullar çocuklarimizin ögretmenleriyle bag kurmalarini, arkadaslari ile sosyallesmelerini saglayarak güven duygularini pekistirir. Bu baglamda egitim ve ögretimin okul çatisi altinda, sinif ortaminda sürdürülmesi ögrencilerimizin gelecegi için elzemdir." ifadelerini kullandi.
Özer, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan'in liderliginde Türkiye'nin güvenli asilari temin konusunda hizli davrandigini ve asilari uygulayan ilk ülkelerden biri oldugunu ifade ederek, "Türkiye, yaygin saglik agi sayesinde risk gruplarini belirlemis ve asilari kademe kademe toplumun tüm katmanlarina yaymistir. Türkiye ögretmenleri asilamada öncelikli gruplardan biri olarak tanimlayan az sayidaki ülkeden biridir. Ögretmenlere verilen önemden dolayi Cumhurbaskanimiz Recep Tayyip Erdogan'a bir kez daha huzurlarinizda sükranlarimi arz ediyorum. Türkiye'de gelinen nokta itibariyla, ögretmenlerin yaklasik yüzde 90'i en az bir doz asi olmus veya hastaligi atlatarak dogal yoldan bagisiklik kazanmistir. Asi sayesinde Türkiye adim adim toplumsal bagisikligi kazanmaya dogru gitmektedir." diye konustu.
Okullarin açik kalmasinin çocuklarin sadece akademik becerilerini gelistirmeleri için degil, onlarin sosyal, duygusal ve psikolojik gelisimleri açisindan oldukça faydali oldugunu dile getiren Özer, okullarin kapali kalmasinin ise çocuklari olumsuz etkiledigini kaydetti.
"Çocuklarimizin saglikli ve dengeli bir sekilde yetismeleri ve böylece toplumda yer edinebilmeleri için bugünden atacagimiz adimlar oldukça önemlidir. Bu baglamda okullarin ilk açilan ve en son kapatilan mekanlar olarak gören bir anlayisla yüz yüze egitimi sürdürmek istiyoruz. Bundan vazgeçemeyiz." diyen Özer, ögretmenlere de söyle seslendi:
"Çocuklarimiz sizleri çok özlediler. Çocuklarimiz arkadaslarini çok özlediler. Çocuklarimiz sizlerden bir seyler ögrenmeyi çok özlediler. Dolayisiyla okullarimizin açik kalmaya devam etmesi için hepimiz asi olmali ve böylece çocuklarimizin egitimlerini sürdürmesine katki vermeliyiz. Sizler asi olarak da çocuklarimiza ve topluma örnek olmalisiniz. Çocuklarimizin gelecegi için hepimiz büyük bir sorumluluk tasiyoruz. Okullari açmak sadece biz yöneticilerin veya hükümetin sorumlulugu degildir. Tüm toplum bu sorumlulugu üstlenmelidir. Toplum olarak çocuklarimizi korumak, onlara iyi bir egitim ve ögretim ortami saglamak zorundayiz. Bunun için veli, servis soförü, ögretmen ve müdürden güvenlik görevlisine kadar toplum olarak hepimize görevler düsmektedir. Sadece kendimizi korumak için degil, tüm çocuklarimizi korumak ve geleceklerini riske atmamak için yalnizca okullarda tedbirlere uymamiz yeterli degildir. Okul disindaki diger ortamlarda da tedbirlere harfiyen uymak zorundayiz."
Türkiye'nin aldigi tedbirlerle Kovid-19 salginini en az hasarla atlatabilecek bir kapasiteye sahip oldugunu belirten bakan Özer, "Bizim hiçbir çocugu kaybetme lüksümüz yoktur. Okula birakilan her bir çocuk ailelerinden bize bir emanettir. Her bir çocugumuzun güvenligi ve sagligi bizim için oldukça önemlidir. Sizler de çocuklarimizi korumak ve egitimlerine saglikli bir sekilde devam edebilmelerini saglamak için lütfen asilarinizi olunuz. Türkiye'nin geleceginin bugününden daha da parlak olmasi için en nitelikli egitimi tüm çocuklarimiza saglamaya devam edecegiz. Çocuklarimizin akademik olarak diger ülkelerdeki akranlarindan geri kalmamalarini saglayacagiz. Çocuklarimizin sosyal ve psikolojik yönlerden gelisimlerini destekleyecegiz. Çocuklarimizin iyi insanlar, ahlakli bireyler olarak yetismeleri için onlara örnek olacagiz." degerlendirmesini yapti.
Mahmut Özer, yeni egitim-ögretim yilinin hayirli olmasini temenni ederek konusmasini tamamladi.
Kaynak: AA
Özer, Sultanahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde düzenlenen 2021-2022 Egitim Ögretim Yili Açilis Programi'nda, aileden sonra çocuklarin egitimi için en önemli kurumun okul oldugunu, okulun sadece bir egitim ögretim ortami degil ayni zamanda çocuklara yeni ufuklar açan, dis dünyayi tanimalarini saglayan mekan oldugunu anlatti.
Okullarin, akademik beceriler disinda çocuklara sosyal-duygusal, bilissel, fiziksel ve kültürel beceriler de kazandirdigini dile getiren Özer, "Okullar çocuklarimizin ögretmenleriyle bag kurmalarini, arkadaslari ile sosyallesmelerini saglayarak güven duygularini pekistirir. Bu baglamda egitim ve ögretimin okul çatisi altinda, sinif ortaminda sürdürülmesi ögrencilerimizin gelecegi için elzemdir." ifadelerini kullandi.
Özer, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan'in liderliginde Türkiye'nin güvenli asilari temin konusunda hizli davrandigini ve asilari uygulayan ilk ülkelerden biri oldugunu ifade ederek, "Türkiye, yaygin saglik agi sayesinde risk gruplarini belirlemis ve asilari kademe kademe toplumun tüm katmanlarina yaymistir. Türkiye ögretmenleri asilamada öncelikli gruplardan biri olarak tanimlayan az sayidaki ülkeden biridir. Ögretmenlere verilen önemden dolayi Cumhurbaskanimiz Recep Tayyip Erdogan'a bir kez daha huzurlarinizda sükranlarimi arz ediyorum. Türkiye'de gelinen nokta itibariyla, ögretmenlerin yaklasik yüzde 90'i en az bir doz asi olmus veya hastaligi atlatarak dogal yoldan bagisiklik kazanmistir. Asi sayesinde Türkiye adim adim toplumsal bagisikligi kazanmaya dogru gitmektedir." diye konustu.
Okullarin açik kalmasinin çocuklarin sadece akademik becerilerini gelistirmeleri için degil, onlarin sosyal, duygusal ve psikolojik gelisimleri açisindan oldukça faydali oldugunu dile getiren Özer, okullarin kapali kalmasinin ise çocuklari olumsuz etkiledigini kaydetti.
"Çocuklarimizin saglikli ve dengeli bir sekilde yetismeleri ve böylece toplumda yer edinebilmeleri için bugünden atacagimiz adimlar oldukça önemlidir. Bu baglamda okullarin ilk açilan ve en son kapatilan mekanlar olarak gören bir anlayisla yüz yüze egitimi sürdürmek istiyoruz. Bundan vazgeçemeyiz." diyen Özer, ögretmenlere de söyle seslendi:
"Çocuklarimiz sizleri çok özlediler. Çocuklarimiz arkadaslarini çok özlediler. Çocuklarimiz sizlerden bir seyler ögrenmeyi çok özlediler. Dolayisiyla okullarimizin açik kalmaya devam etmesi için hepimiz asi olmali ve böylece çocuklarimizin egitimlerini sürdürmesine katki vermeliyiz. Sizler asi olarak da çocuklarimiza ve topluma örnek olmalisiniz. Çocuklarimizin gelecegi için hepimiz büyük bir sorumluluk tasiyoruz. Okullari açmak sadece biz yöneticilerin veya hükümetin sorumlulugu degildir. Tüm toplum bu sorumlulugu üstlenmelidir. Toplum olarak çocuklarimizi korumak, onlara iyi bir egitim ve ögretim ortami saglamak zorundayiz. Bunun için veli, servis soförü, ögretmen ve müdürden güvenlik görevlisine kadar toplum olarak hepimize görevler düsmektedir. Sadece kendimizi korumak için degil, tüm çocuklarimizi korumak ve geleceklerini riske atmamak için yalnizca okullarda tedbirlere uymamiz yeterli degildir. Okul disindaki diger ortamlarda da tedbirlere harfiyen uymak zorundayiz."
Türkiye'nin aldigi tedbirlerle Kovid-19 salginini en az hasarla atlatabilecek bir kapasiteye sahip oldugunu belirten bakan Özer, "Bizim hiçbir çocugu kaybetme lüksümüz yoktur. Okula birakilan her bir çocuk ailelerinden bize bir emanettir. Her bir çocugumuzun güvenligi ve sagligi bizim için oldukça önemlidir. Sizler de çocuklarimizi korumak ve egitimlerine saglikli bir sekilde devam edebilmelerini saglamak için lütfen asilarinizi olunuz. Türkiye'nin geleceginin bugününden daha da parlak olmasi için en nitelikli egitimi tüm çocuklarimiza saglamaya devam edecegiz. Çocuklarimizin akademik olarak diger ülkelerdeki akranlarindan geri kalmamalarini saglayacagiz. Çocuklarimizin sosyal ve psikolojik yönlerden gelisimlerini destekleyecegiz. Çocuklarimizin iyi insanlar, ahlakli bireyler olarak yetismeleri için onlara örnek olacagiz." degerlendirmesini yapti.
Mahmut Özer, yeni egitim-ögretim yilinin hayirli olmasini temenni ederek konusmasini tamamladi.