DSÖ'den 'Rehavet' Uyarisi

DSÖ Avrupa Bölge Direktörü Dr. Hans Kluge ve DSÖ Türkiye Temsilcisi Dr. Batyr Berdyklychev, Kurban Bayrami öncesinde Covid-19 ile mücadelede rehavete kapilmama konusunda çagri yapan bir mesaj yayimladi. Söz konusu yazili mesajda, “Yaz aylari gelmis olabilir, ancak salgin henüz bitmedi. Pandemi yorgunlugu toplu ruh sagligimizi olumsuz etkiledi ve herkes için zorlu geçen bir dönemden sonra insanlarin rahatlamak istemesi çok dogal. Ancak geçen yaz yine ayni zamanlari yasadik. Bazi Avrupa ülkelerinde kisitlamalar çok hizli bir sekilde gevsetildiginde, Avrupa Bölgesi genelinde bizi tekrar karantina almaya zorlayan vaka artislari ve ölümlerde üzücü bir yükselis gözlemledik. Simdi, saglik sistemlerimiz, okullarimiz, geçim kaynaklarimiz, ekonomilerimiz, fiziksel ve zihinsel sagligimiz üzerindeki bir yildan fazla süren baskidan sonra, ayni hatayi yapmayi göze almamaliyiz” ifadeleri yer aldi.

“Avrupa Bölgesi’nde asilama hizla devam etse de, nüfusun büyük bir kismi asisiz kalirken, bulasiciligi oldukça yüksek varyantlarin dolasimda oldugunu görüyoruz”

Türkiye’nin de içinde bulundugu Avrupa Bölgesi’nde devam eden asilamanin yogunluguna dikkat çekilen mesajda, “Avrupa Bölgesi’nde asilama hizla devam etse de, nüfusun büyük bir kismi asisiz kalirken, bulasiciligi oldukça yüksek varyantlarin dolasimda oldugunu görüyoruz. Ayni zamanda, Covid-19 vakalarinda artisa yol açan halk sagligi ve sosyal önlemlerde gevseme görüyoruz; asilama oranlarinin yüksek olmadigi, özellikle en savunmasiz gruplar arasinda, bu düsük rakamlar, artan hastaneye yatislara, saglik sistemlerinde ek yüke ve can kayiplarina neden oluyor. Bu yil, hepimizin yazdan en iyi sekilde yararlanmasini isterken, yaz aylarini herkes için daha güvenli hale getirmek, daha fazla insanin gereksiz yere hastalanip ölmesini önlemek ve bu salgini daha erken sona erdirmek için herkesi dikkatli olmaya çagiriyoruz” denildi.

“Öncelikle asilarimizi eksiksiz yaptiralim”

Salginin kontrolünün saglanmasi için rehavet olusturabilecek durumlardan kaçinilmasi gerektiginin altinin çizildigi açiklamada ayrica su ifadeler yer aldi:

“Öncelikle asilarimizi eksiksiz yaptiralim. Ikincisi, seyahat etmek istiyorsak, gerekli olup olmadigini iyice degerlendirelim. Seyahat etmeye karar verdiysek, bunu olabildigince hem kendimiz hem de çevremizdekiler için en güvenli bir sekilde yapalim. Güvenli bir sekilde seyahat etmek, evden çiktigimiz andan varis noktamiza ulasana kadar Covid-19’a maruz kalma risklerimizi iyi degerlendirmek anlamina geliyor. Herkes kendi Covid-19 risk yöneticisi olmali, saglik risklerini degerlendirmeli ve her adimda fiziksel mesafe, kalabaliktan kaçinma ve maske takma gibi koruyucu önlemleri dikkate almali.

Üç K’den kaçinin; kapali, kisitli ve kalabalik ortamlar. Insanlarla tercihen dis mekanlarda, açik havada, ya da iyi havalandirilan ortamlarda bir araya gelmeye özen göstermek hepimizi korumaya yardimci olur ve virüs bulasma ihtimalini azaltir.

Büyük spor turnuvalari, festivaller ve kalabaliklari çeken etkinliklerin gerçeklesmesine bir süre ara vermek, onun yerine halk sagligi ve sosyal önlemleri artirarak virüsün süper yayici hale gelmesine izin vermememiz hepimizin sagligi için çok önemli.

Asilarin halihazirda toplumlarda olumlu etkisi oldugunu gözlemliyoruz ve hastaneye yatislari, ölümleri ve saglik sistemleri üzerindeki baskiyi azaltmak için daha da büyük bir etkisi olacagi süphesiz. Yine de, çogu hala ilk dozlarini bekleyen en yüksek risk altindakilere ulasmak için milyonlarca doz asiya daha ihtiyaç var. Hastaneye yatislarda ve ölümlerde devam eden bir düsüs görmek istiyorsak, saglik çalisanlari, yaslilar ve altta yatan risk faktörlerine sahip kisilere asilara erisim hakki daha fazla verilmelidir.”

“Su anda, Avrupa Bölgesi’ndeki nüfusun yüzde 37’si tek doz asi olurken, yüzde 23,9’u tam asilidir”

Avrupa Bölgesi’ndeki Covid-19 asilamasi hakkinda bilgilerin de yer aldigi açiklamada ayrica sunlar kaydedildi:

“Su anda, Avrupa Bölgesi’ndeki nüfusun yüzde 37’si tek doz asi olurken, yüzde 23,9’u tam asilidir. Veriler açik, asi kapsami yüksek olan ülkelerde bile pandemi bitmedi. Bölge genelinde asi esitsizligi en büyük zorluklarimizdan biri olmaya ne yazik ki devam ediyor.

Daha bulasici Delta varyanti, Avrupa Bölgesi’nde vakalarda ve hastaneye yatislarda artisa neden oluyor. Bu nedenle, bulasmayi önlemek ve hayat kurtarmak, halk sagligi ve sosyal önlemleri yerel dinamiklere uyarlamak ve adil, hizli asilamayi saglamak için elimizdeki araçlari kullanmak hayati önem tasiyor.

DSÖ Acil Kullanim Listesine sahip tüm asilar, dolasimdaki varyantlar da dahil olmak üzere, Covid-19’un daha agir geçirilmesini önlemede güvenli ve etkilidir.

Türkiye’de çok basarili bir asi kampanyasi oldugunu görüyoruz. Ancak bayram ve yaz tatili zamani nedeniyle asilamanin ve koruyucu önlemlere uymanin önemine bir kez daha vurgu yapma ihtiyaci kesinlikle yadsinamaz.

Sik sik bu salginin ne zaman bitecegi bizlere soruluyor. Bu soruya en kisa cevap, salginin sonlanmasinin zamaninin tamamen bizlere kalmis olmasidir. Pandeminin bitisi, bireylerin ve hükümetlerin elinde oldugunun gerçegidir. Neyin ise yaradigini biliyoruz; kanitimiz var. Umut var. Kendinizi ve çevrenizdekileri korumak, bu salgini kontrol altina almak ve sonunda pandemiyi bitirmek için çok önemli.

Uzun bir mücadele sürecinden geçtik ve tüm zorluklara dayandik. Simdi savunmamizi düsüremeyiz.

Hepinize saglikli, mutlu ve huzurlu bir Kurban Bayrami diliyoruz!”