Erzurum'un Simgelerinden Çifte Minareli Medrese, 'Vakif Eserleri Müzesi' Olarak Misafirlerini Agirlayacak
Erzurum Vakiflar Bölge Müdürlügü Sanat Tarihçisi Bayram Çelik: 'Bu yaptigimiz çalismalarla Erzurum turizm potansiyelini çok daha yükseklere tasiyip maddi manevi olarak ekonomisine ve kültürüne katki saglamak istiyoruz. Özellikle burasi dünyaca bilinen bir yer ve biz bu yapinin bilinirliligiyle mevcut durumundan yararlanarak turist sayisini çok daha yükseklere tasiyacagimizi düsünüyoruz'
Essiz mimarisi ve estetik motifleriyle Erzurum'un simgelerinden Selçuklu döneminden kalma Çifte Minareli Medrese, Vakif Eserleri Müzesi'ne dönüstürülmesiyle tarihi eserlerin sergilenecegi önemli bir yer olacak.
Kentin sembolü haline gelen, dengeli mimarisi ve iri motifli süslemeleriyle yerli ve yabanci misafirlerin dikkatini çeken medrese bünyesindeki müzede koruma altina alinmak üzere kent genelindeki tarihi eserlerle ilgili Erzurum Vakiflar Bölge Müdürlügü bir süre önce çalisma baslatti.
Kuzeydogu Anadolu Kalkinma Ajansi'nin da (KUDAKA) destekleriyle protokol imzalanan çalisma kapsaminda, özellikle camilerde 2 binin üzerinde tarihi eser tespit edildi.
Bunlardan yaklasik 500 civarinda eserin gün yüzüne çikmasi için çalisma yapan Vakiflar Bölge Müdürlügü yetkilileri, olusturduklari iki atölyede hummali bir çalisma yürütüyor.
Erzurum Vakiflar Bölge Müdürlügü Sanat Tarihçisi Bayram Çelik, AA muhabirine yaptigi açiklamada, Erzurum'un köklü bir geçmise sahip oldugunu belirtti.
Yetki alani açisindan genis bir alana hitap ettiklerini belirten Çelik, "Bu 4 yillik bir süreç ve özellikle camilerden tasinir teberrükat esya dedigimiz tarihi eserlerimiz var. Bunlar hali, kilim, el yazmalari, saatler, maden dedigimiz samdanlarimiz ve ahsap eserler." dedi.
Çelik, çalisma neticesinde birçok tarihi eserin tespit edildigini ifade ederek, "Bölge alani içindeki tarihi eserlerimizi gezdik ve bir eser havuzu olusturmaya çalistik. Yapmis oldugumuz taramalarda 2 binin üzerinde eser tespiti yaptik ve müzede sergilenebilecek nitelikte dedigimiz eserlerin bir kismini teshir havuzu dedigimiz havuz içinde topladik. Taramalarimiz devam ediyor ve su anda havuz içinde yaklasik 500 civarinda eser var." diye konustu.
Toplanan eserlerin gerekli bakim onarimlarini yaptiklarini dile getiren Çelik, söyle devam etti:
"Iki atölyemiz var bir tanesinde büyük çapli eserlerin kaba temizligini yapiyoruz yani araziden getirdigimizde bakteriden, nemden, rutubetten ve güveden temizlenip arindirilmasi kurutulmasi islemleri yapiliyor. Detay için buradaki atölyemize aliyoruz. Burada da özellikle bizim alanimiz konservasyon. Hat ve el yazmalarinda kismi restorasyonlarimiz var. 500 eserin büyük bir kismini özellikle el yazmalariyla olan kismini Vakiflar Genel Müdürlügü'ne ait atölyelerimize gönderiyoruz. Bunlar bizim göz bebegimiz gibi. Bir an önce bunlarin çok daha saglikli ortamlarda muhafaza edilmesini amaçliyoruz."
Çelik, KUDAKA destek talep ettiklerini dile getirerek, "Erzincan Kemaliye'den ve Pasinler'den çok nitelikli küçük bir eser grubumuz geldi. Teshir havuzumuza aldik, konservasyonlarina devam ediyoruz. Muhtemelen Agustos sonuna kadar teshir havuzumuzdaki eserlerimizin konservasyonlari bitmis olacak ama bu eklemeler devam edecek. Müzeyi temmuz sonu agustos basi gibi açmayi planliyoruz." ifadelerini kullandi.
Uygulamaya geçen birçok tarih eserin hazir oldugunu anlatan Çelik, müzenin açilmasiyla kentin turizmine önemli katki saglayacagini aktardi.
Çelik, sözlerini söyle tamamladi:
"Bu süreçte müzemize kazandirdigimiz eserlerimiz var. 3 farkli depomuz var hali, kilim ayri metalleri ayri el yazmalari ve hat levhalari da ayri bir yere aliyoruz. Bunlarin bakim onarimlari yapildiktan sonra su anda uygulamaya geçmis 70 civarinda eserimiz vitrinlere yerlestirildi. Maksimum 80 civarinda eserimiz teshire çikacak. Bunu biz daha sonraki süreçlerle destekleyecegiz. Bu yaptigimiz çalismalarla Erzurum turizm potansiyelini çok daha yükseklere tasiyip maddi manevi olarak ekonomisine ve kültürüne katki saglamak istiyoruz. Özellikle burasi dünyaca bilinen bir yer ve biz bu yapinin bilinirliligiyle mevcut durumundan yararlanarak turist sayisini çok daha yükseklere tasiyacagimizi düsünüyoruz."
Kaynak: AA
Kentin sembolü haline gelen, dengeli mimarisi ve iri motifli süslemeleriyle yerli ve yabanci misafirlerin dikkatini çeken medrese bünyesindeki müzede koruma altina alinmak üzere kent genelindeki tarihi eserlerle ilgili Erzurum Vakiflar Bölge Müdürlügü bir süre önce çalisma baslatti.
Kuzeydogu Anadolu Kalkinma Ajansi'nin da (KUDAKA) destekleriyle protokol imzalanan çalisma kapsaminda, özellikle camilerde 2 binin üzerinde tarihi eser tespit edildi.
Bunlardan yaklasik 500 civarinda eserin gün yüzüne çikmasi için çalisma yapan Vakiflar Bölge Müdürlügü yetkilileri, olusturduklari iki atölyede hummali bir çalisma yürütüyor.
Erzurum Vakiflar Bölge Müdürlügü Sanat Tarihçisi Bayram Çelik, AA muhabirine yaptigi açiklamada, Erzurum'un köklü bir geçmise sahip oldugunu belirtti.
Yetki alani açisindan genis bir alana hitap ettiklerini belirten Çelik, "Bu 4 yillik bir süreç ve özellikle camilerden tasinir teberrükat esya dedigimiz tarihi eserlerimiz var. Bunlar hali, kilim, el yazmalari, saatler, maden dedigimiz samdanlarimiz ve ahsap eserler." dedi.
Çelik, çalisma neticesinde birçok tarihi eserin tespit edildigini ifade ederek, "Bölge alani içindeki tarihi eserlerimizi gezdik ve bir eser havuzu olusturmaya çalistik. Yapmis oldugumuz taramalarda 2 binin üzerinde eser tespiti yaptik ve müzede sergilenebilecek nitelikte dedigimiz eserlerin bir kismini teshir havuzu dedigimiz havuz içinde topladik. Taramalarimiz devam ediyor ve su anda havuz içinde yaklasik 500 civarinda eser var." diye konustu.
Toplanan eserlerin gerekli bakim onarimlarini yaptiklarini dile getiren Çelik, söyle devam etti:
"Iki atölyemiz var bir tanesinde büyük çapli eserlerin kaba temizligini yapiyoruz yani araziden getirdigimizde bakteriden, nemden, rutubetten ve güveden temizlenip arindirilmasi kurutulmasi islemleri yapiliyor. Detay için buradaki atölyemize aliyoruz. Burada da özellikle bizim alanimiz konservasyon. Hat ve el yazmalarinda kismi restorasyonlarimiz var. 500 eserin büyük bir kismini özellikle el yazmalariyla olan kismini Vakiflar Genel Müdürlügü'ne ait atölyelerimize gönderiyoruz. Bunlar bizim göz bebegimiz gibi. Bir an önce bunlarin çok daha saglikli ortamlarda muhafaza edilmesini amaçliyoruz."
Çelik, KUDAKA destek talep ettiklerini dile getirerek, "Erzincan Kemaliye'den ve Pasinler'den çok nitelikli küçük bir eser grubumuz geldi. Teshir havuzumuza aldik, konservasyonlarina devam ediyoruz. Muhtemelen Agustos sonuna kadar teshir havuzumuzdaki eserlerimizin konservasyonlari bitmis olacak ama bu eklemeler devam edecek. Müzeyi temmuz sonu agustos basi gibi açmayi planliyoruz." ifadelerini kullandi.
Uygulamaya geçen birçok tarih eserin hazir oldugunu anlatan Çelik, müzenin açilmasiyla kentin turizmine önemli katki saglayacagini aktardi.
Çelik, sözlerini söyle tamamladi:
"Bu süreçte müzemize kazandirdigimiz eserlerimiz var. 3 farkli depomuz var hali, kilim ayri metalleri ayri el yazmalari ve hat levhalari da ayri bir yere aliyoruz. Bunlarin bakim onarimlari yapildiktan sonra su anda uygulamaya geçmis 70 civarinda eserimiz vitrinlere yerlestirildi. Maksimum 80 civarinda eserimiz teshire çikacak. Bunu biz daha sonraki süreçlerle destekleyecegiz. Bu yaptigimiz çalismalarla Erzurum turizm potansiyelini çok daha yükseklere tasiyip maddi manevi olarak ekonomisine ve kültürüne katki saglamak istiyoruz. Özellikle burasi dünyaca bilinen bir yer ve biz bu yapinin bilinirliligiyle mevcut durumundan yararlanarak turist sayisini çok daha yükseklere tasiyacagimizi düsünüyoruz."