YEE Baskani Seref Ates, Sinemanin Kültürel Etkilesimde Önemli Bir Araç Oldugunu Söyledi
Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Baskani Prof. Dr. Seref Ates, sinemanin kültürel etkilesimde önemli bir araç oldugunu belirterek "Bu sene Yunus Emre’nin vefatinin 700. yili, bu vesileyle de Yunus Emre’nin anlayisiyla sadece Türk edebiyatinin, kültür ve sanatinin degil genel olarak insanlar arasindaki estetik anlayisin ve bagin artirilmasi için çalisiyoruz." ifadesini kullandi.
YEE'den yapilan yazili açiklamaya göre, enstitü tarafindan düzenlenen "Orta Dogu Kuzey Afrika (ODKA) Kisa Film Haftasi" açilis programi gerçeklestirildi.
Çevrim içi düzenlenen program, Arap ülkelerinde bulunan YEE'nin sosyal medya hesaplarindan da canli yayimlandi.
Moderatörlügünü Istanbul Medeniyet Üniversitesi Ögretim Üyesi ve Yönetmen Koray Sevindi’nin yaptigi programa, YEE Baskani Ates, Sinema yazari Suat Köçer, Türk yönetmen Kaan Atilla Tas, Ürdünlü yönetmen Ahmed Jaber ve Fasli yönetmen Muhammed Reda Kouzi konuk olarak katildi.
ODKA çevrim içi kisa film haftasinda uluslararasi festivallere katilmis ödüllü 10 Türk ve 10 Arap kisa film, 7-11 Haziran'da "odka.eventive.org" adresinden izlenebilecek.
Her gün 4 film gösterimi yapilacak ve Arapça konusulan ülkeler, Orta Dogu ile Kuzey Afrika ülkelerinden de katilimcilara açik olacak.
- "Sinema ve film etkinlikleri, yazarlik etkinlikleri çok kiymetlidir"
Programda konusan Ates, YEE’nin Türkiye ile dünya arasinda köprü vazifesi gördügünü ve kültürel baglarin kurulmasina katki sundugunu söyledi.
Ates, Yunus Emre’nin "Gelin tanis olalim" sözünü hatirlatarak kültürel etkilesimde sinemanin en önemli araçlardan biri oldugunu vurguladi.
Yunus Emre’nin vefatinin 700. yili vesilesiyle Yunus Emre’nin anlayisiyla sadece Türk edebiyatinin, kültür ve sanatinin degil genel olarak insanlar arasindaki estetik anlayisinin ve bagin artirilmasi için çalistiklarini belirten Ates, "Bu anlamda 'Gelin tanis olalim' siariyla muhatap oldugumuz insanlarin her birini özü itibariyla can görüyoruz. Çünkü Anadolu’da bizim anlayisimiza göre, insanlar farkli dillerle farkli anlayislarla ve kültürlerle hatta dini inanislarla yaratilmistir. Fakat hepsi temelde insanin özünü ve diger canlilari tanimasi içindir." ifadesini kullandi.
Ates, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgin döneminde YEE olarak binlerce faaliyet gerçeklestirdiklerine isaret ederek temelde estetik anlayislarini, ihsani ve güzelligi sanat yoluyla paylasmak istediklerini anlatti.
Diger sanat dallarindan farkli olarak sinemanin kendi felsefeleriyle örtüstügünü vurgulayan Ates, sunlari kaydetti:
"Çünkü sinema, insani oldugu gibi tanimak ve oldugu gibi kabul etmektir. Özellikle sinema; insanlardaki hosgörüyü, anlayisi artirmaktadir. Her bir yönetmen, her bir senarist, her bir karakterin ayni zamanda avukatligini yapiyor adeta ve bakis açisini yansitiyor. O açidan sinema ve film etkinlikleri, yazarlik etkinlikleri çok kiymetlidir. Öte yandan 7 milyari askin insanlik aleminin baris içerisinde yasayabilmesi için yaraticilik ve soyut düsünceyi gelistirme açisindan çok kiymetlidir."
Ates, ileriki süreçte Yunus Emre’nin vefatinin 700. yili münasebetiyle uluslararasi bir kisa film yarismasi düzenlemek istediklerini söyledi.
- "Türk sinemacilarinin, Türk sinemasini en ileri noktalara götürmesi gerekiyor"
Sinema yazari Suat Köçer de konusmasinda, YEE'nin son yillarda kültür ve sanat alaninda katkilarina vurgu yaparak sinema alanindaki faaliyetlerine degindi.
Türk sinemasinin, son yillarda gösterdigi basariyla bütün dünyanin gündemine girdigini belirten Köçer, sinema sektöründe yasanan bu basarinin devamliliginin önemine isaret etti.
Köçer, Türk sinemasinin, teknik altyapi ve teknolojik yenilikler anlaminda kendi imkanlarini olusturmasi ve hizli sekilde bu gelismelere entegre olmasi gerektigini vurgulayarak "Türk sinemacilarinin sahip olduklari sorumlulugu, bu agir yükü fark etmeleri, bunun bilincine varmalari ve bu baglamda kendi temel problemlerini halledip uluslararasi arenada Türk sinemasini en iyi sekilde tasimalari ve en ileri noktalara götürmeleri gerekiyor." degerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
Çevrim içi düzenlenen program, Arap ülkelerinde bulunan YEE'nin sosyal medya hesaplarindan da canli yayimlandi.
Moderatörlügünü Istanbul Medeniyet Üniversitesi Ögretim Üyesi ve Yönetmen Koray Sevindi’nin yaptigi programa, YEE Baskani Ates, Sinema yazari Suat Köçer, Türk yönetmen Kaan Atilla Tas, Ürdünlü yönetmen Ahmed Jaber ve Fasli yönetmen Muhammed Reda Kouzi konuk olarak katildi.
ODKA çevrim içi kisa film haftasinda uluslararasi festivallere katilmis ödüllü 10 Türk ve 10 Arap kisa film, 7-11 Haziran'da "odka.eventive.org" adresinden izlenebilecek.
Her gün 4 film gösterimi yapilacak ve Arapça konusulan ülkeler, Orta Dogu ile Kuzey Afrika ülkelerinden de katilimcilara açik olacak.
- "Sinema ve film etkinlikleri, yazarlik etkinlikleri çok kiymetlidir"
Programda konusan Ates, YEE’nin Türkiye ile dünya arasinda köprü vazifesi gördügünü ve kültürel baglarin kurulmasina katki sundugunu söyledi.
Ates, Yunus Emre’nin "Gelin tanis olalim" sözünü hatirlatarak kültürel etkilesimde sinemanin en önemli araçlardan biri oldugunu vurguladi.
Yunus Emre’nin vefatinin 700. yili vesilesiyle Yunus Emre’nin anlayisiyla sadece Türk edebiyatinin, kültür ve sanatinin degil genel olarak insanlar arasindaki estetik anlayisinin ve bagin artirilmasi için çalistiklarini belirten Ates, "Bu anlamda 'Gelin tanis olalim' siariyla muhatap oldugumuz insanlarin her birini özü itibariyla can görüyoruz. Çünkü Anadolu’da bizim anlayisimiza göre, insanlar farkli dillerle farkli anlayislarla ve kültürlerle hatta dini inanislarla yaratilmistir. Fakat hepsi temelde insanin özünü ve diger canlilari tanimasi içindir." ifadesini kullandi.
Ates, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgin döneminde YEE olarak binlerce faaliyet gerçeklestirdiklerine isaret ederek temelde estetik anlayislarini, ihsani ve güzelligi sanat yoluyla paylasmak istediklerini anlatti.
Diger sanat dallarindan farkli olarak sinemanin kendi felsefeleriyle örtüstügünü vurgulayan Ates, sunlari kaydetti:
"Çünkü sinema, insani oldugu gibi tanimak ve oldugu gibi kabul etmektir. Özellikle sinema; insanlardaki hosgörüyü, anlayisi artirmaktadir. Her bir yönetmen, her bir senarist, her bir karakterin ayni zamanda avukatligini yapiyor adeta ve bakis açisini yansitiyor. O açidan sinema ve film etkinlikleri, yazarlik etkinlikleri çok kiymetlidir. Öte yandan 7 milyari askin insanlik aleminin baris içerisinde yasayabilmesi için yaraticilik ve soyut düsünceyi gelistirme açisindan çok kiymetlidir."
Ates, ileriki süreçte Yunus Emre’nin vefatinin 700. yili münasebetiyle uluslararasi bir kisa film yarismasi düzenlemek istediklerini söyledi.
- "Türk sinemacilarinin, Türk sinemasini en ileri noktalara götürmesi gerekiyor"
Sinema yazari Suat Köçer de konusmasinda, YEE'nin son yillarda kültür ve sanat alaninda katkilarina vurgu yaparak sinema alanindaki faaliyetlerine degindi.
Türk sinemasinin, son yillarda gösterdigi basariyla bütün dünyanin gündemine girdigini belirten Köçer, sinema sektöründe yasanan bu basarinin devamliliginin önemine isaret etti.
Köçer, Türk sinemasinin, teknik altyapi ve teknolojik yenilikler anlaminda kendi imkanlarini olusturmasi ve hizli sekilde bu gelismelere entegre olmasi gerektigini vurgulayarak "Türk sinemacilarinin sahip olduklari sorumlulugu, bu agir yükü fark etmeleri, bunun bilincine varmalari ve bu baglamda kendi temel problemlerini halledip uluslararasi arenada Türk sinemasini en iyi sekilde tasimalari ve en ileri noktalara götürmeleri gerekiyor." degerlendirmesinde bulundu.