16 Üniversiteden 36 Kursiyer Belgelerini Aldi

Insan ve hayvan sagiliginda kullanilan asilarin gelistirilme sürecinde faz çalismalarina geçmeden önceki son asama olan hayvan deneyleri için açilan ilk kursa 16 farkli üniversiteden 38 kursiyer katildi.

24 Mayis-3 Haziran tarihleri arasinda düzenlenen kursa ise 15’i diger üniversitelerden olmak üzere toplam 26 kursiyer katildi.

Kurs hakkinda bilgi veren Mugla Sitki Koçman Üniversitesi Rektör Yardimcisi ve Milas Veterinerlik Fakültesi Dekani Prof. Dr. Artay Yagci, “24 Mayis-3 Haziran tarihleri arasinda gerçeklestirilen kursumuza toplam 36 kursiyerimiz katildi.

Kursa katilan kursiyerlerimizin 32’si yüksek lisans ve doktora ögrencisi genç arkadaslarimizdan olusuyor. Bu yil içerisinde iki kursumuza katilarak sertifika almaya hak kazanan kursiyer sayimiz 74’e ulasti. Deney hayvanlari bugün saglik bilimleri alaninda basta patolojik, farmakolojik, toksikolojik, genetik ve immünolojik çalismalarda yaygin olarak kullanilmaktadir. Basta zoonotik hastalik olmak üzere enfeksiyöz hastaliklarin biyolojilerinin aydinlatilmasina yönelik çalismalar, bu hastaliklara karsi etkili tedavi seçenekleri gelistirilmesi ve mücadele stratejilerinin belirlenmesinde deney hayvanlarinin rolü büyüktür. Ayrica insan ve hayvan sagliginda kullanilan asilarin gelistirilme sürecinde faz çalismalarina geçmeden önceki asamada olan preklinik asamanin öneli bir kismi deney hayvanlarinda gerçeklestirilmektedir. Ülkemizin 2023 stratejik hedeflerinde özellikle biyoteknolojik ürünlerde disa bagimliligi azaltmak adina basta ilaç, asi ve tani kitleri olmak üzere yerli ve milli ürünlerin gelistirilmesine yönelik çalismalara gereken destek verilmektedir” dedi.

Mugla Sitki Koçman Üniversitesi’nin bir AR-GE Üniversitesi olma yolunda önemli adimlarla ilerledigini belirten Üniversite Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Çiçek, “Mugla Sitki Koçman Üniversitesi kendisine kaliteli egitim ögretim yapabilmenin ve öz güveni yüksek ögrenci yetistirmenin yani sira, ayni zamanda AR-GE Üniversitesi olma olunda kendisine hedf olarak belirlemis bir üniversitedir. Son alinan veriler itibari ile ilk 10’a oynayan ve zorlayan, geçen hafta itibari ile TÜBITAK ögrenci projelerinde Türkiye 2’nciligi alabilen bir Üniversitedir. Oldukça güçlü bir altyapiya sahibiz. Her seyden önemlisi tüm bu altyapiyi herkes ile paylasmak istiyoruz. Yani karsilik beklemeden paylasacagimizi beyan ettik. Hedefe bir sekilde ulasabilirsiniz. Ama bunlarin sadece makale seklinde kalmasi bizim için geçerli degil. Çevresine etki edebilen, teorik olarak ürettigi seyleri praktikte de ürürler seklinde sergileyebilen bu bir ürün olur, malzeme olur, kimyasal olur. Geçen hafta uygulamali olarak bir yangin egitimi verdik. Bu da bir çiktidir. Çikti odakli üniversite olmak gerekiyor. Artik Türkiye’mizin de kaybedecek zamani yok. Jeopolitik konumdan dolayi her zaman hedefte olan bir ülkeyiz. Dolayisi ile çok güçlenmemiz gerekiyor. Bilgi gerektiren ürünlerde hizla yol kat etmemiz ve ülkemizi bunlari kazandirmamiz gerekiyor. Bu baglamda neydi bizim eksik olan tecrübemiz geregi. Disiplinler arasi yaklasimdir, paylasmaktir. Bunlari yapmaya çalisiyoruz. Ama hedefe giderken, ürüne giderken çok önemli artilardan birisi” dedi.

Konusmalarindan ardindan kursa katilan yükseklisans ve doktora ögrencilerinin sertifikalari verildi.