AA'nin Fikir Babasi Yunus Nadi, Kalemiyle Katki Verdigi Milli Mücadele'nin Unutulmaz Isimlerinden Oldu
Anadolu Ajansinin kurucularindan, Kurtulus Savasi'nin önemli isimlerinden Yunus Nadi Abalioglu, vefatinin 76'nci yilinda aniliyor Yazilariyla Milli Mücadele'nin yurda yayilmasi için çalisan Yunus Nadi, Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatiyla 6 Nisan 1920'de kurulan AA'nin ilk çalismalarinda en ön saflarda yer aldi Ögrencilik yillarinda Malumat dergisinde yazin hayatina adim atan Yunus Nadi, Rumeli, Tasviri Efkar, Yeni Gün, Anadolu'da Yeni Gün ve Cumhuriyet gazetelerinde kuruculuk ve basyazarlik yapti.
Ögrencilik yillarindan itibaren pek çok gazete ve dergide kuruculuk ve basyazarlik yapan, Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatiyla Anadolu Ajansinin kurulusunda yer alan Kurtulus Savasi'nin önemli isimlerinden Yunus Nadi Abalioglu, vefatinin 76'nci yilinda aniliyor.
AA muhabirinin derledigi bilgilere göre, Yunus Nadi Abalioglu, 1 Temmuz 1879'da, o dönemde Aydin ilinin Mekri kazasinda bugünkü adiyla Fethiye'de dünyaya geldi.
Küçük yaslarda okumaya merakli olan Yunus Nadi "hususi bir muallimden" dini egitim, kiraat ve tecvit dersleri aldi.
Kisa sürede kiraati ve Kur'an-i Kerim'i ögrenen Yunus Nadi, babasinin yönlendirmesiyle 11 yasinda Rodos'a, o dönemki adiyla Mekteb-i Kudat'a, diger adiyla Medrese-i Süleymaniye'ye gönderildi.
Yunus Nadi, geleneksel ve yeni düsünceler arasindaki çeliskiyle, vatan ve özgürlük kavramlariyla ilk kez Rodos'ta tanisti.
Süleymaniye Medresesi'nden 1897'de birincilikle mezun olan Yunus Nadi, Galatasaray Sultanisinde (Lisesinde) ve Istanbul Hukuk Mektebi'nde egitimine devam etti.
Yunus Nadi, ögrenciligi sirasinda Malumat dergisinde yazi yazarak gazetecilik yasamina basladi.
"Hayat-i meslegim artik taayyün etmis gibiydi. Yalniz kendi halinde bir tahsil mizacima uymuyordu. Hem tahsil etmeli hem münakasa etmeliydim. Bütün hayatta en iyi münakasa sahasi ise ancak umuma hitap edecek olan matbuat meydani olabilirdi" sözleriyle gazetecilige girisini anlatan Yunus Nadi, çevirmen olarak ise basladigi Malumat'ta çalistigi üç buçuk yilin 2 yilindan fazlasinda yazarlik yapti, 21 yazi kaleme aldi.
II. Abdülhamid'e karsi dernek kurdugu gerekçesiyle 1901'de tutuklanan ve Midilli Kalesi'nde üç yil hapse mahkum edilen Yunus Nadi, cezasini Fethiye'de çekme istegi kabul görünce Fethiye'ye gitti ve mesrutiyetin ilanina kadar orada kaldi.
Ittihat ve Terakki Cemiyeti'ne 1908'de üye olan Yunus Nadi, Mesrutiyet'in ilani üzerine Istanbul'a geldi. Mahkumiyet nedeniyle yarim biraktigi Hukuk Mektebini ise ancak mesrutiyetin ilanindan sonra Istanbul'a döndügünde tamamlayabildi. Bu dönemde, Ikdam ve Tasvir-i Efkar gazetelerinde de çalisti.
- Mustafa Kemal ile Selanik'te tanisti
Selanik'e 1910'da giden Yunus Nadi, Ittihat ve Terakki Cemiyeti'yle yakin iliskisi nedeniyle bu cemiyetin Selanik'te çikan yayin organi Rumeli gazetesine basyazar oldu.
Yunus Nadi, ilerleyen yillarda Kurtulus Savasi'nda birlikte olacagi, Anadolu Ajansinin kurulusunda yer alacagi Mustafa Kemal ile Selanik'te tanisti ve bu ilk arkadaslik günlerini ilerleyen yillarda anilarinda söyle anlatti:
"Selanik'te bir Olympos Gazinosu vardir. Orada hemen hemen her aksam Gazi'nin etrafinda daima genisleyen bir halka teskil eder ve onu dinlerdik. Vatan isleri bugünkü Gazi olan o zamanki Kolagasi Mustafa Kemal'in lisaninda canlanir, o kadar ki irtifada olmayip daglarini çark ederdi. O zamanki Mustafa Kemal, bugünkü Gazi'den farksiz idi. Bugünkü Gazi o zamanki Mustafa Kemal'den baska bir sey degildir."
Mustafa Kemal ile Yunus Nadi arasindaki iletisim, ilerleyen yillarda da sürdü. Yunus Nadi, Sofya'da atasemiliter olarak görev yapan Mustafa Kemal ile mektuplasti ve Mustafa Kemal'in düsüncelerini basyazar oldugu Tasvir-i Efkar gazetesinde "Çelik Kalemle Yazilmis Çelik Fikirler" basligiyla yayinladi.
- Mustafa Kemal'in fotografini ilk yayinlayan Yunus Nadi oldu
Balkan Savasi baslayinca yeniden Istanbul'a dönen Yunus Nadi, 1912 Nisan-Agustos'ta Osmanli Meclis-i Mebusani'na Aydin Mebusu olarak girdi, bir yandan da Tasvir-i Efkar'da basyazilar yazmaya ve yazi islerini yönetmeye devam etti. Savas sirasinda isgale ugrayan Edirne'nin kurtarilmasi için kamuoyunu harekete geçirme görevi Ittihat ve Terakki tarafindan kendisine verildi ve bu amaçla basarili bir kampanya yürüttü.
Çanakkale Savasi'nda, Yunus Nadi'nin Selanik'ten tanidigi Mustafa Kemal'in ismi, halk arasinda dilden dile yayilmaya basladi. Fakat matbuatta, kahramanligi üzerine ne herhangi bir yazi yayinlanmis ne de tek bir fotografi yer almisti. Tasvir-i Efkar basinda, Mustafa Kemal'in Sofya'da atasemiliterken çektirdigi bir fotografini yayinlayan ilk Türk gazetesi oldu.
- Milli Mücadele'yi destekledigini Yeni Gün'de yazdi
Birinci Dünya Savasi'ndan sonra Tasvir-i Efkar gazetesinden ayrilan ve mesrutiyetin ilk anlarinda Osmanliciliga yakin olan Yunus Nadi'nin temel düsünsel yönelimleri Selanik'ten döndükten sonra Islamcilik ve Türkçülüge yakinlasti.
21 Kasim 1918'de Meclis-i Mebusan'in feshedilmesi ile Yunus Nadi'nin milletvekilligi görevi sona erdi. Yunus Nadi, yasami boyunca basin, siyaset ve düsünce dünyasindan kopmadan meslek hayatini sürdürdü.
Yunus Nadi, Türk basin tarihinde gerek Istanbul'da, gerekse Anadolu'da özellikli bir misyon üstlenecek, 2 Eylül 1918'de yayin hayatina baslayacak Yeni Gün gazetesini kurdu.
Ayni yil son Osmanli Meclis-i Mebusani'nda Izmir Mebusu seçilen Nadi, Anadolu'daki Milli Mücadele hareketini destekledigini Yeni Gün'de yazdi.
- Anadolu Ajansinin fikir babalarindan Yunus Nadi
Milli Mücadele döneminde Ankara'da propaganda gereksinimini karsilayacak, ulusal davayi hem yurt içinde hem de yurt disinda tanitacak ve haber akisini hizlandiracak bir örgütün yoksunlugu hissedildi.
Anadolu Ajansi tam da bu ihtiyaçlara yanit verecekti. Ajans, fikir ve isim olarak 1 Nisan 1920'de Istanbul'dan Ankara'ya geçmekte iken Geyve'nin Akhisar nahiyesi istasyonunda Yunus Nadi ile Halide Edip arasindaki sohbette dogdu. Ankara'da bir ajans örgütü olusturmasi gereksinimiyle sohbet eden yazarlardan Halide Edip'in "Türk Ajansi", "Ankara Ajansi", "Anadolu Ajansi" gibi isim önerileri arasindan "Anadolu Ajansi" ismi Yunus Nadi'ye cazip geldi, böylece birkaç gün sonra kurulacak ajansin cisminden önce fikri ve ismi dogdu.
Kafile Ankara'ya 1 Nisan aksami ulasti. Yunus Nadi'nin ifadesiyle 4 ve 5 Nisan aksami Mustafa Kemal'in karargahi Ziraat Mektebi'nde, yemekten sonra Anadolu Ajansinin kurulmasindan söz açildi.
Düsünceyi olumlu karsilayan Mustafa Kemal, Osmanli Bankasi'ndan temini mümkün olabilecek bir yazi makinesi ile ise baslanabilecegini söyledi ve 4 veya 5 Nisan aksami Ziraat Mektebi'ndeki karargahta ajans fikri kabul edildi.
Alinan karara göre, ilk gün Mustafa Kemal, ajansin kuruldugunu tüm yurda duyuracak, Yunus Nadi ve Halide Edip ise resmi ve resmi olmayan yerli ve yabanci haberleri toplayarak, günde en az iki servis yapmak üzere telgrafhaneye vereceklerdi.
Ilk çalismalari Yunus Nadi ve Halide Edip tarafindan baslatilan Anadolu Ajansi 6 Nisan 1920'de kuruldu. AA'nin TBMM'nin toplandigi 23 Nisan'a kadar olan kisa zaman araliginda yaptigi çalismalar, agirlikli olarak Türk kamuoyunu yaniltmaya yönelik iç-dis yalan haber ve kiskirtmalara karsi halki uyarmak ve ulusal kurtulus yolunda alinan karar ve girisimler konusunda kamuoyunu zamaninda haberdar etmek gibi konular üzerinde yogunlasti.
- Basyazilarini "düsman yikilmalidir, yikilacaktir" cümlesiyle bitirdi
AA'nin fikir babasi ve ilk çalismalarini yapan Yunus Nadi, 10 Agustos 1920'den itibaren gazetesini "Anadolu'da Yeni Gün" adiyla çikardi ve Anadolu'daki milli mücadeleyi desteklemeye devam etti. Gazete, 11 Mayis 1924'e kadar Ankara'da yayimlandi.
Yunus Nadi, Ankara'ya geldigi 1920'de Büyük Millet Meclisi'ne Izmir mebusu olarak girdi.
Birinci Inönü Muharebesi'nden sonra 1921 yili basinda Itilaf Devletleri'nin çagrisi ile gerçeklesen Londra Konferansi'nda Milli Hükümeti temsil eden delegeler arasinda yer aldi.
Ayni yilin temmuz ayinda, Kütahya-Eskisehir muharebelerinin Ankara hükümeti kuvvetlerince kaybedilmesinden sonra Mustafa Kemal'in baskomutanliga getirilmesi için mücadele etti, bu konuda milletvekillerini ikna etmek için konusmalar yapti, Yeni Gün'de yazilar yayimladi.
Savasin zaferle bitecegine inanan ve basyazilarinin çogunu, "Düsman yikilmalidir, yikilacaktir" cümlesiyle bitiren Yunus Nadi, 1922'de Sakarya Meydan Muharebesi'nin kazanilmasindan sonra Yeni Gün matbaasi önünde toplanan bir halk kitlesi tarafindan "Düsman yikildi" sesleriyle alkislandi.
1921 yili ortalarindan itibaren tamamen Mustafa Kemal'in politikalari ile paralel hareket etmeye baslayan Yunus Nadi, Meclis içi muhalefet ve Istanbul muhalefetine karsi, Kemalizm'in ön cephe kalemsorlarindan biri haline geldi.
- Cumhuriyet gazetesini kurdu, ilk sayida Mustafa Kemal ile röportaj yapti
29 Ekim 1923 günü Cumhuriyetin kuruldugunu bildiren anayasa degisikligini Anayasa Komisyonu baskani sifatiyla Meclis kürsüsünden okuyan kisi Yunus Nadi'ydi.
Yunus Nadi, Cumhuriyetin ilanindan sonra Istanbul'a giderek hilafet yanlisi Istanbul basinina karsi cumhuriyeti ve devrimleri savunacak bir yayin organi olarak Cumhuriyet gazetesini yayimlamaya basladi.
Gazete, Mustafa Kemal'in teklifi üzerine Hakimiyet-i Milliye ve Yeni Gün gazetelerinin birlestirilmesi ile dogmustu.
Gazetenin 7 Mayis 1924 günü yayimlanan ilk sayisinda Mustafa Kemal'le Milli Mücadele ve Kurtulus Savasi hakkinda yapilmis bir röportaja yer verildi.
Mugla mebusu olarak 1924'te Mecliste yer alan Yunus Nadi, bir yandan gazeteciligi sürdürürken altinci dönemin sonuna kadar TBMM'de Mugla mebusu olarak siyaset yapmaya devam etti.
Yunus Nadi, 1936'ya kadar Cumhuriyet'in basyazarligini yapti, Nebizade Hamdi ve Zekeriya Sertel'in ayrilmasindan sonra gazetenin tek sahibi oldu.
Usta gazeteci, Artemis, Ihtilal ve Inkilab-i Osmani, 40 Saat Graf Jeplin ile Havada kitaplarini da kaleme aldi.
Uzun süre devam eden hastaliginin tedavisi için gittigi Cenevre'de 28 Haziran 1945'te hayatini kaybeden Yunus Nadi'nin cenazesi, Istanbul'da Edirnekapi Sehitligi'ne defnedildi.
Kaynak: AA
AA muhabirinin derledigi bilgilere göre, Yunus Nadi Abalioglu, 1 Temmuz 1879'da, o dönemde Aydin ilinin Mekri kazasinda bugünkü adiyla Fethiye'de dünyaya geldi.
Küçük yaslarda okumaya merakli olan Yunus Nadi "hususi bir muallimden" dini egitim, kiraat ve tecvit dersleri aldi.
Kisa sürede kiraati ve Kur'an-i Kerim'i ögrenen Yunus Nadi, babasinin yönlendirmesiyle 11 yasinda Rodos'a, o dönemki adiyla Mekteb-i Kudat'a, diger adiyla Medrese-i Süleymaniye'ye gönderildi.
Yunus Nadi, geleneksel ve yeni düsünceler arasindaki çeliskiyle, vatan ve özgürlük kavramlariyla ilk kez Rodos'ta tanisti.
Süleymaniye Medresesi'nden 1897'de birincilikle mezun olan Yunus Nadi, Galatasaray Sultanisinde (Lisesinde) ve Istanbul Hukuk Mektebi'nde egitimine devam etti.
Yunus Nadi, ögrenciligi sirasinda Malumat dergisinde yazi yazarak gazetecilik yasamina basladi.
"Hayat-i meslegim artik taayyün etmis gibiydi. Yalniz kendi halinde bir tahsil mizacima uymuyordu. Hem tahsil etmeli hem münakasa etmeliydim. Bütün hayatta en iyi münakasa sahasi ise ancak umuma hitap edecek olan matbuat meydani olabilirdi" sözleriyle gazetecilige girisini anlatan Yunus Nadi, çevirmen olarak ise basladigi Malumat'ta çalistigi üç buçuk yilin 2 yilindan fazlasinda yazarlik yapti, 21 yazi kaleme aldi.
II. Abdülhamid'e karsi dernek kurdugu gerekçesiyle 1901'de tutuklanan ve Midilli Kalesi'nde üç yil hapse mahkum edilen Yunus Nadi, cezasini Fethiye'de çekme istegi kabul görünce Fethiye'ye gitti ve mesrutiyetin ilanina kadar orada kaldi.
Ittihat ve Terakki Cemiyeti'ne 1908'de üye olan Yunus Nadi, Mesrutiyet'in ilani üzerine Istanbul'a geldi. Mahkumiyet nedeniyle yarim biraktigi Hukuk Mektebini ise ancak mesrutiyetin ilanindan sonra Istanbul'a döndügünde tamamlayabildi. Bu dönemde, Ikdam ve Tasvir-i Efkar gazetelerinde de çalisti.
- Mustafa Kemal ile Selanik'te tanisti
Selanik'e 1910'da giden Yunus Nadi, Ittihat ve Terakki Cemiyeti'yle yakin iliskisi nedeniyle bu cemiyetin Selanik'te çikan yayin organi Rumeli gazetesine basyazar oldu.
Yunus Nadi, ilerleyen yillarda Kurtulus Savasi'nda birlikte olacagi, Anadolu Ajansinin kurulusunda yer alacagi Mustafa Kemal ile Selanik'te tanisti ve bu ilk arkadaslik günlerini ilerleyen yillarda anilarinda söyle anlatti:
"Selanik'te bir Olympos Gazinosu vardir. Orada hemen hemen her aksam Gazi'nin etrafinda daima genisleyen bir halka teskil eder ve onu dinlerdik. Vatan isleri bugünkü Gazi olan o zamanki Kolagasi Mustafa Kemal'in lisaninda canlanir, o kadar ki irtifada olmayip daglarini çark ederdi. O zamanki Mustafa Kemal, bugünkü Gazi'den farksiz idi. Bugünkü Gazi o zamanki Mustafa Kemal'den baska bir sey degildir."
Mustafa Kemal ile Yunus Nadi arasindaki iletisim, ilerleyen yillarda da sürdü. Yunus Nadi, Sofya'da atasemiliter olarak görev yapan Mustafa Kemal ile mektuplasti ve Mustafa Kemal'in düsüncelerini basyazar oldugu Tasvir-i Efkar gazetesinde "Çelik Kalemle Yazilmis Çelik Fikirler" basligiyla yayinladi.
- Mustafa Kemal'in fotografini ilk yayinlayan Yunus Nadi oldu
Balkan Savasi baslayinca yeniden Istanbul'a dönen Yunus Nadi, 1912 Nisan-Agustos'ta Osmanli Meclis-i Mebusani'na Aydin Mebusu olarak girdi, bir yandan da Tasvir-i Efkar'da basyazilar yazmaya ve yazi islerini yönetmeye devam etti. Savas sirasinda isgale ugrayan Edirne'nin kurtarilmasi için kamuoyunu harekete geçirme görevi Ittihat ve Terakki tarafindan kendisine verildi ve bu amaçla basarili bir kampanya yürüttü.
Çanakkale Savasi'nda, Yunus Nadi'nin Selanik'ten tanidigi Mustafa Kemal'in ismi, halk arasinda dilden dile yayilmaya basladi. Fakat matbuatta, kahramanligi üzerine ne herhangi bir yazi yayinlanmis ne de tek bir fotografi yer almisti. Tasvir-i Efkar basinda, Mustafa Kemal'in Sofya'da atasemiliterken çektirdigi bir fotografini yayinlayan ilk Türk gazetesi oldu.
- Milli Mücadele'yi destekledigini Yeni Gün'de yazdi
Birinci Dünya Savasi'ndan sonra Tasvir-i Efkar gazetesinden ayrilan ve mesrutiyetin ilk anlarinda Osmanliciliga yakin olan Yunus Nadi'nin temel düsünsel yönelimleri Selanik'ten döndükten sonra Islamcilik ve Türkçülüge yakinlasti.
21 Kasim 1918'de Meclis-i Mebusan'in feshedilmesi ile Yunus Nadi'nin milletvekilligi görevi sona erdi. Yunus Nadi, yasami boyunca basin, siyaset ve düsünce dünyasindan kopmadan meslek hayatini sürdürdü.
Yunus Nadi, Türk basin tarihinde gerek Istanbul'da, gerekse Anadolu'da özellikli bir misyon üstlenecek, 2 Eylül 1918'de yayin hayatina baslayacak Yeni Gün gazetesini kurdu.
Ayni yil son Osmanli Meclis-i Mebusani'nda Izmir Mebusu seçilen Nadi, Anadolu'daki Milli Mücadele hareketini destekledigini Yeni Gün'de yazdi.
- Anadolu Ajansinin fikir babalarindan Yunus Nadi
Milli Mücadele döneminde Ankara'da propaganda gereksinimini karsilayacak, ulusal davayi hem yurt içinde hem de yurt disinda tanitacak ve haber akisini hizlandiracak bir örgütün yoksunlugu hissedildi.
Anadolu Ajansi tam da bu ihtiyaçlara yanit verecekti. Ajans, fikir ve isim olarak 1 Nisan 1920'de Istanbul'dan Ankara'ya geçmekte iken Geyve'nin Akhisar nahiyesi istasyonunda Yunus Nadi ile Halide Edip arasindaki sohbette dogdu. Ankara'da bir ajans örgütü olusturmasi gereksinimiyle sohbet eden yazarlardan Halide Edip'in "Türk Ajansi", "Ankara Ajansi", "Anadolu Ajansi" gibi isim önerileri arasindan "Anadolu Ajansi" ismi Yunus Nadi'ye cazip geldi, böylece birkaç gün sonra kurulacak ajansin cisminden önce fikri ve ismi dogdu.
Kafile Ankara'ya 1 Nisan aksami ulasti. Yunus Nadi'nin ifadesiyle 4 ve 5 Nisan aksami Mustafa Kemal'in karargahi Ziraat Mektebi'nde, yemekten sonra Anadolu Ajansinin kurulmasindan söz açildi.
Düsünceyi olumlu karsilayan Mustafa Kemal, Osmanli Bankasi'ndan temini mümkün olabilecek bir yazi makinesi ile ise baslanabilecegini söyledi ve 4 veya 5 Nisan aksami Ziraat Mektebi'ndeki karargahta ajans fikri kabul edildi.
Alinan karara göre, ilk gün Mustafa Kemal, ajansin kuruldugunu tüm yurda duyuracak, Yunus Nadi ve Halide Edip ise resmi ve resmi olmayan yerli ve yabanci haberleri toplayarak, günde en az iki servis yapmak üzere telgrafhaneye vereceklerdi.
Ilk çalismalari Yunus Nadi ve Halide Edip tarafindan baslatilan Anadolu Ajansi 6 Nisan 1920'de kuruldu. AA'nin TBMM'nin toplandigi 23 Nisan'a kadar olan kisa zaman araliginda yaptigi çalismalar, agirlikli olarak Türk kamuoyunu yaniltmaya yönelik iç-dis yalan haber ve kiskirtmalara karsi halki uyarmak ve ulusal kurtulus yolunda alinan karar ve girisimler konusunda kamuoyunu zamaninda haberdar etmek gibi konular üzerinde yogunlasti.
- Basyazilarini "düsman yikilmalidir, yikilacaktir" cümlesiyle bitirdi
AA'nin fikir babasi ve ilk çalismalarini yapan Yunus Nadi, 10 Agustos 1920'den itibaren gazetesini "Anadolu'da Yeni Gün" adiyla çikardi ve Anadolu'daki milli mücadeleyi desteklemeye devam etti. Gazete, 11 Mayis 1924'e kadar Ankara'da yayimlandi.
Yunus Nadi, Ankara'ya geldigi 1920'de Büyük Millet Meclisi'ne Izmir mebusu olarak girdi.
Birinci Inönü Muharebesi'nden sonra 1921 yili basinda Itilaf Devletleri'nin çagrisi ile gerçeklesen Londra Konferansi'nda Milli Hükümeti temsil eden delegeler arasinda yer aldi.
Ayni yilin temmuz ayinda, Kütahya-Eskisehir muharebelerinin Ankara hükümeti kuvvetlerince kaybedilmesinden sonra Mustafa Kemal'in baskomutanliga getirilmesi için mücadele etti, bu konuda milletvekillerini ikna etmek için konusmalar yapti, Yeni Gün'de yazilar yayimladi.
Savasin zaferle bitecegine inanan ve basyazilarinin çogunu, "Düsman yikilmalidir, yikilacaktir" cümlesiyle bitiren Yunus Nadi, 1922'de Sakarya Meydan Muharebesi'nin kazanilmasindan sonra Yeni Gün matbaasi önünde toplanan bir halk kitlesi tarafindan "Düsman yikildi" sesleriyle alkislandi.
1921 yili ortalarindan itibaren tamamen Mustafa Kemal'in politikalari ile paralel hareket etmeye baslayan Yunus Nadi, Meclis içi muhalefet ve Istanbul muhalefetine karsi, Kemalizm'in ön cephe kalemsorlarindan biri haline geldi.
- Cumhuriyet gazetesini kurdu, ilk sayida Mustafa Kemal ile röportaj yapti
29 Ekim 1923 günü Cumhuriyetin kuruldugunu bildiren anayasa degisikligini Anayasa Komisyonu baskani sifatiyla Meclis kürsüsünden okuyan kisi Yunus Nadi'ydi.
Yunus Nadi, Cumhuriyetin ilanindan sonra Istanbul'a giderek hilafet yanlisi Istanbul basinina karsi cumhuriyeti ve devrimleri savunacak bir yayin organi olarak Cumhuriyet gazetesini yayimlamaya basladi.
Gazete, Mustafa Kemal'in teklifi üzerine Hakimiyet-i Milliye ve Yeni Gün gazetelerinin birlestirilmesi ile dogmustu.
Gazetenin 7 Mayis 1924 günü yayimlanan ilk sayisinda Mustafa Kemal'le Milli Mücadele ve Kurtulus Savasi hakkinda yapilmis bir röportaja yer verildi.
Mugla mebusu olarak 1924'te Mecliste yer alan Yunus Nadi, bir yandan gazeteciligi sürdürürken altinci dönemin sonuna kadar TBMM'de Mugla mebusu olarak siyaset yapmaya devam etti.
Yunus Nadi, 1936'ya kadar Cumhuriyet'in basyazarligini yapti, Nebizade Hamdi ve Zekeriya Sertel'in ayrilmasindan sonra gazetenin tek sahibi oldu.
Usta gazeteci, Artemis, Ihtilal ve Inkilab-i Osmani, 40 Saat Graf Jeplin ile Havada kitaplarini da kaleme aldi.
Uzun süre devam eden hastaliginin tedavisi için gittigi Cenevre'de 28 Haziran 1945'te hayatini kaybeden Yunus Nadi'nin cenazesi, Istanbul'da Edirnekapi Sehitligi'ne defnedildi.