'12 Punto', Ödüllü Film Bal Ülkesi'nin Ödüllü Yönetmenlerini Agirladi
Etkinlikte film gösterimi yapildi, ardindan yönetmenler Tamara Kotevska ve Ljubomir Stefanov söylesiye katildi.
TRT tarafindan bu yil üçüncüsü düzenlenen "12 Punto TRT Senaryo Günleri"nde, iki Oscar adayligi bulunan ödüllü film "Bal Ülkesi" (Honey Land) gösterildi.
Feriye'deki gösterim sonrasi gerçeklestirilen söylesiye katilan filmin yönetmenleri Tamara Kotevska ve Ljubomir Stefanov, yapimla ilgili merak edilenleri anlatti.
92. Oscar ödüllerinde "En Iyi Uluslararasi Film" ve "En Iyi Belgesel" kategorilerinde yarisan TRT destekli Makedonya yapimi film, 3 yilda, 400 saatlik çekimler sonunda tamamlandi.
Açik havadaki gösterimde sinemaseverlerle bulusan yönetmenlerden Ljubomir Stefanov, pandemi dolayisiyla uzun zaman sonra bu tür bir etkinlige katildiklarini ve mutlu olduklarini dile getirdi.
Stefanov, Bal Ülkesinden daha önce kisa bir belgesel film için Kotevska ile bir yil boyunca çalistiklarini belirterek, "Ekibimizle aramizda bir güven ve birbirimizi daha iyi anlamak söz konusu oldu. Toplam 5 kisiydik. Bu ilk belgeseli bitirdikten sonra, merkez Makedonya'da terk edilmis alanlarda arastirmalara basladik. Hedefimiz, hikaye bulmakti. Orada 10-15 terk edilmis köy vardi. O bölgeye girdigimizde, kayalardaki delikleri gördük. Anladik ki hikayemizi bulmustuk." ifadelerini kullandi.
Kotevska, çekimlerin gerçeklestigi bölgedeki yasam kosullari, orada yasamayanlar için pek uygun olmadigina dikkati çekerek, su bilgileri verdi:
"Çadirlarimiz ve gidamizla tam anlamiyla hazirlikli olmamiz gerekiyordu. Aracimiz bir kerede 3 kisiyi ve ihtiyaç malzemelerini tasiyabiliyordu. Bu nedenle tüm ekibin bölgeye tasinmasi için iki defa aracin git gel yapmasi gerekiyordu. Tüm ihtiyaç malzemelerinin tükenmesi dolayisiyla her gidisimizde en fazla 3 aksam kalabiliyorduk. Hiçbir gidisimizde 3 aksamdan daha uzun kalamadik. 3 aksamdan sonra geri dönüp yeniden temel ihtiyaç malzemelerini alip geri dönüyorduk."
Ljubomir Stefanov da 3 yil süren çekimler sirasinda oradaki varliklarina alistirmak için sürekli gidip geldiklerini aktardi. Ihtiyaç olmasi dolayisiyla bazen bir haftada iki kez giderek, 4 gün çekim yaptiklarini ancak kimi zaman da 3-4 ay gidemediklerini, bu nedenle Hatice'nin hayatindaki önemli olaylarin bir kismini kaçirdiklarini ifade etti.
Kotevska, çekimler sirasinda Hatice'nin yasadigi sikintilarla ilgili bir soru üzerine, söyle konustu:
"Belgesel filmciligi ben doktorluga benzetiyorum. Çünkü bir noktada insan olarak kalmalisiniz ancak diger noktada ise olaylarin devam etmesi, o kisinin yasamini dogal olarak sürdürmesi için tüm insani duygularinizi durdurmaniz gerekiyor. Bu nedenle karakterinizle tam olarak empati kursaniz da olaylarin devami için, kameranin arkasinda duran bir robot gibi davranmak çok zor bir karardi. Bu tamamen kisisel bir tercih. Bir insan ne kadar ileriye gidebilir."
Belgeselde gerçeklesen olaylarin, kahramanlarin kendi tercihleri oldugunun altini çizen genç yönetmen Kotevska, "Örnegin komsularin, Hatice'nin balini satmasi, agaci kameralar önünde kesmesi, onlarin kisisel tercihi. Ben sadece bir aktariciyim. Bu nedenle sadece kayit edebilirim. Eger agaci kesmelerini söyleyen ben olsaydim, bu beni 'suçlu' yapardi, belgeselci degil." degerlendirmesinde bulundu.
Tamara Kotevska, filme yasam mücadelesi anlatilan bal üreticisi Hatice'nin yasaminin filmden sonra tamamen degistiginin altini çizerek, "Çok dolu bir yasami var. Her gün spora gidiyor. Arkadaslariyla vakit geçiriyor. Yasam tarzini tamamen degistirdi ve çok mutlu." dedi.
- Film hakkinda
Tamamen Türkçe konusulan belgesel, Avrupa’nin son kadin ari yetistiricilerinden Hatice Muratova’nin yasam mücadelesini ele aliyor. Kuzey Makedonya’nin orta kisimlarindaki bir köyde çekilen film, izleyiciye unutulmus eski bal toplama geleneklerini bir sanat icra edermisçesine uygulayan Hatice’nin dilinden sunarken, ekosistemin hikayesini naif bir dille anlatiyor.
Yapim, 2019 Sundance Film Festivali’nden Jüri Büyük Ödülü (Dünya Sinemasi-Belgesel), En Iyi Görüntü Yönetimi, Jüri Özel Ödülü’nü kazandi. Ardindan dünyada pek çok festivale katilip ödüller kazandi.
- 12 Punto TRT Senaryo Günleri
Sinemacilari senaryo asamasinda destekleyerek projelerinin gelistirilmesine katki saglayan "12 Punto TRT Senaryo Günleri" kapsaminda gerçeklestirilen etkinlikler devam ediyor.
TRT 2, 29 Haziran'a kadar 12 Punto TRT Senaryo Günleri'ne özel olarak her aksam canli yayinlari ve özel içerikleriyle sinemaseverlerle bulusacak. Saat 19.00'da baslayacak yayinlarda "12 Punto'da Neler Oluyor?" ve "12 Punto'da Yarin" isimli programlar etkinlikle ilgili bilgi akisi saglayacak.
"12 Punto Film Saati" kusaginda Nuri Bilge Ceylan'in her biri bir yönetmenlik dersi niteligindeki kamera arkasi belgeselleri gösterilecek. "Ahlat Agaci" filminin kamera arkasi görüntülerinden olusan 3 bölümlük "Ahlat'in Yolculugu" ve "Kis Uykusu" filminin kamera arkasi görüntülerinden olusan "Uzun Sürmüs Bir Kis" belgeselleri TV'de ilk kez TRT 2'de yayinlanacak.
"12 Punto Film Saati" kusaginda TRT Ortak Yapimi filmler "Honeyland", "Kapan" ve "Odaklan Babaanne" gösterimleri olacak.
Her aksam özel röportajlar ve Masterclass'larin da yer alacagi program, 29 Haziran aksami yayinlanacak kapanis programiyla son bulacak.
Kaynak: AA
Feriye'deki gösterim sonrasi gerçeklestirilen söylesiye katilan filmin yönetmenleri Tamara Kotevska ve Ljubomir Stefanov, yapimla ilgili merak edilenleri anlatti.
92. Oscar ödüllerinde "En Iyi Uluslararasi Film" ve "En Iyi Belgesel" kategorilerinde yarisan TRT destekli Makedonya yapimi film, 3 yilda, 400 saatlik çekimler sonunda tamamlandi.
Açik havadaki gösterimde sinemaseverlerle bulusan yönetmenlerden Ljubomir Stefanov, pandemi dolayisiyla uzun zaman sonra bu tür bir etkinlige katildiklarini ve mutlu olduklarini dile getirdi.
Stefanov, Bal Ülkesinden daha önce kisa bir belgesel film için Kotevska ile bir yil boyunca çalistiklarini belirterek, "Ekibimizle aramizda bir güven ve birbirimizi daha iyi anlamak söz konusu oldu. Toplam 5 kisiydik. Bu ilk belgeseli bitirdikten sonra, merkez Makedonya'da terk edilmis alanlarda arastirmalara basladik. Hedefimiz, hikaye bulmakti. Orada 10-15 terk edilmis köy vardi. O bölgeye girdigimizde, kayalardaki delikleri gördük. Anladik ki hikayemizi bulmustuk." ifadelerini kullandi.
Kotevska, çekimlerin gerçeklestigi bölgedeki yasam kosullari, orada yasamayanlar için pek uygun olmadigina dikkati çekerek, su bilgileri verdi:
"Çadirlarimiz ve gidamizla tam anlamiyla hazirlikli olmamiz gerekiyordu. Aracimiz bir kerede 3 kisiyi ve ihtiyaç malzemelerini tasiyabiliyordu. Bu nedenle tüm ekibin bölgeye tasinmasi için iki defa aracin git gel yapmasi gerekiyordu. Tüm ihtiyaç malzemelerinin tükenmesi dolayisiyla her gidisimizde en fazla 3 aksam kalabiliyorduk. Hiçbir gidisimizde 3 aksamdan daha uzun kalamadik. 3 aksamdan sonra geri dönüp yeniden temel ihtiyaç malzemelerini alip geri dönüyorduk."
Ljubomir Stefanov da 3 yil süren çekimler sirasinda oradaki varliklarina alistirmak için sürekli gidip geldiklerini aktardi. Ihtiyaç olmasi dolayisiyla bazen bir haftada iki kez giderek, 4 gün çekim yaptiklarini ancak kimi zaman da 3-4 ay gidemediklerini, bu nedenle Hatice'nin hayatindaki önemli olaylarin bir kismini kaçirdiklarini ifade etti.
Kotevska, çekimler sirasinda Hatice'nin yasadigi sikintilarla ilgili bir soru üzerine, söyle konustu:
"Belgesel filmciligi ben doktorluga benzetiyorum. Çünkü bir noktada insan olarak kalmalisiniz ancak diger noktada ise olaylarin devam etmesi, o kisinin yasamini dogal olarak sürdürmesi için tüm insani duygularinizi durdurmaniz gerekiyor. Bu nedenle karakterinizle tam olarak empati kursaniz da olaylarin devami için, kameranin arkasinda duran bir robot gibi davranmak çok zor bir karardi. Bu tamamen kisisel bir tercih. Bir insan ne kadar ileriye gidebilir."
Belgeselde gerçeklesen olaylarin, kahramanlarin kendi tercihleri oldugunun altini çizen genç yönetmen Kotevska, "Örnegin komsularin, Hatice'nin balini satmasi, agaci kameralar önünde kesmesi, onlarin kisisel tercihi. Ben sadece bir aktariciyim. Bu nedenle sadece kayit edebilirim. Eger agaci kesmelerini söyleyen ben olsaydim, bu beni 'suçlu' yapardi, belgeselci degil." degerlendirmesinde bulundu.
Tamara Kotevska, filme yasam mücadelesi anlatilan bal üreticisi Hatice'nin yasaminin filmden sonra tamamen degistiginin altini çizerek, "Çok dolu bir yasami var. Her gün spora gidiyor. Arkadaslariyla vakit geçiriyor. Yasam tarzini tamamen degistirdi ve çok mutlu." dedi.
- Film hakkinda
Tamamen Türkçe konusulan belgesel, Avrupa’nin son kadin ari yetistiricilerinden Hatice Muratova’nin yasam mücadelesini ele aliyor. Kuzey Makedonya’nin orta kisimlarindaki bir köyde çekilen film, izleyiciye unutulmus eski bal toplama geleneklerini bir sanat icra edermisçesine uygulayan Hatice’nin dilinden sunarken, ekosistemin hikayesini naif bir dille anlatiyor.
Yapim, 2019 Sundance Film Festivali’nden Jüri Büyük Ödülü (Dünya Sinemasi-Belgesel), En Iyi Görüntü Yönetimi, Jüri Özel Ödülü’nü kazandi. Ardindan dünyada pek çok festivale katilip ödüller kazandi.
- 12 Punto TRT Senaryo Günleri
Sinemacilari senaryo asamasinda destekleyerek projelerinin gelistirilmesine katki saglayan "12 Punto TRT Senaryo Günleri" kapsaminda gerçeklestirilen etkinlikler devam ediyor.
TRT 2, 29 Haziran'a kadar 12 Punto TRT Senaryo Günleri'ne özel olarak her aksam canli yayinlari ve özel içerikleriyle sinemaseverlerle bulusacak. Saat 19.00'da baslayacak yayinlarda "12 Punto'da Neler Oluyor?" ve "12 Punto'da Yarin" isimli programlar etkinlikle ilgili bilgi akisi saglayacak.
"12 Punto Film Saati" kusaginda Nuri Bilge Ceylan'in her biri bir yönetmenlik dersi niteligindeki kamera arkasi belgeselleri gösterilecek. "Ahlat Agaci" filminin kamera arkasi görüntülerinden olusan 3 bölümlük "Ahlat'in Yolculugu" ve "Kis Uykusu" filminin kamera arkasi görüntülerinden olusan "Uzun Sürmüs Bir Kis" belgeselleri TV'de ilk kez TRT 2'de yayinlanacak.
"12 Punto Film Saati" kusaginda TRT Ortak Yapimi filmler "Honeyland", "Kapan" ve "Odaklan Babaanne" gösterimleri olacak.
Her aksam özel röportajlar ve Masterclass'larin da yer alacagi program, 29 Haziran aksami yayinlanacak kapanis programiyla son bulacak.