Bayramda Kurbanlik Sikintisi Yok
Antalya Ticaret Borsasi (ATB), Kurban Bayrami öncesinde “Hayvancilik ve Et Ticareti” baslikli sektörel analiz toplantisi düzenledi. Kurban Bayrami’nda kurbanlik konusunda sikinti olmayacagini söyleyen Antalya Tarim ve Orman Müdürlügü Hayvan Sagligi ve Yetistiriciligi Sube Müdürü Özlem Çagirici Armut, Antalya’da kurbanlik için 193 bin küçükbas, 13 bin 904 de büyükbas hayvan varliginin oldugunu, sehir disindan da kurbanliklarin gelecegini kaydetti.
Et açigi küçükbasla kapatilir
Doç. Dr. Taki Karsli, pandemide bitkisel üretimin yani sira hayvansal üretimin öneminin de kavrandigini söylerken, bitkisel üretimle hayvansal üretimin birbirini tamamladigina dikkat çekti. Küresel isinmayla birlikte önümüzdeki 40-50 yil içinde 3-5 derecelik sicaklik artisinin öngörüldügünü kaydeden Karsli, hayvancilikta sürdürülebilirligin önemli oldugunu, buna iliskin politikalar için gerekli adimlarin gecikmeden atilmasi gerektigini vurguladi.
Turizmin ve örtü alti tarimin baskenti olan Antalya’nin hayvan varliginda da iyi noktada oldugunu söyleyen Karsli, Antalya’da 800 bin keçi, 750 bin koyun, 200 bine yakin da sigir varligi oldugunu belirtti.
Karsli, İçel’den sonra en çok keçi varliginin Antalya’da olduguna dikkat çekti. “Et açigimiz küçükbasla kapatilir” diyen Karsli, bölgede küçükbas hayvan varliginin desteklenmesi gerektigini vurguladi. Karsli, hayvancilikta giderlerin yüzde 70’ini yemin olusturdugunu belirtirken, “Maliyetler nedeniyle besici büyükbastan kaçiyor. Yem maliyetleri azaltilirsa hayvancilik maliyetleri de azalir” dedi.
Kurbanlikta sikinti yok
Antalya Tarim ve Orman Müdürlügü Hayvan Sagligi ve Yetistiriciligi Sube Müdürü Özlem Çagirici Armut, Antalya’da 1 milyon 600 bine yakin küçükbas hayvan varliginin bulundugunu, desteklemeler ve projelerle bu sayini artirmayi hedeflediklerini kaydetti.
“Geleneksel olarak küçükbas hayvancilik sürdüren çok az ilden biriyiz. Bu potansiyeli degerlendirmek için yetistiricimizin yanindayiz” dedi.
Kurban Bayrami’nda kurbanlik konusunda sikinti olmayacagini söyleyen Özlem Çagirici Armut, Antalya’da kurbanlik için 193 bin küçükbas, 13 bin 904 de büyükbas hayvan varliginin oldugunu, sehir disindan da kurbanliklarin gelecegini kaydetti.
"Üreticiye iki elle sarilalim"
Ziraat Odasi Baskani Nazif Alp de, hayvanciliktaki girdi maliyetlerinin yüksekligine dikkat çekerken, “Yemin çuvali 160 TL, samanin tonu 1200 TL olmus. Bu girdilerle besici hayvanini nasil besleyecek. Kaba yemin yüzde 65’ini kendi üretemeyen besici hayvancilik yapamaz hale geldi. Besici artan maliyetler nedeniyle sektörden çekiliyor. Üreticiye artik bir elle degil iki elle sarilmaliyiz, iki gözle degil dört gözle bakmaliyiz. Üretmeyi birakirsak eti ithal etmek zorunda kaliriz. Bu döviz kurlariyla kaç gün et ithal edebiliriz, siz söyleyin” diye konustu.
Et açiginin küçükbas hayvancilikla kapatilacaginin söylendigini ancak küçükbasin beslenecegi mera alanlarinin bir bir yok edildigini kaydeden Alp, “Mera alanlari gelismedikçe küçükbasi nerede yetistirecegiz” dedi.
Diyanete kurbanlik çagrisi
ATB Meclis Üyesi Ata Sönmez ise, 1 kilogram etin maliyetinin 50 TL oldugunu söylerken, girdi maliyetleri karsisinda et fiyatinin yetersizligine dikkat çekti. Hayvanlarin bir bir kesime gittigini kaydeden Sönmez, “Etteki gidisat bizi ithalata götürüyor. Bu politikalarla sigir kesimine engel olmak mümkün degil. Ana olmadan dana olmaz. Önümüzdeki dönem etin fiyatini daha fazla konusuruz” dedi.
Ata Sönmez, süpermarketlerde kurban satisini elestirirken, “Dinimize göre sabah namazindan sonra hayvan kesilirse kurban olur. Ama bakiyoruz bayram sabahi saat 09.00’da etler paketlenmis evlere servis ediliyor. Ne zaman kesim yapildi, kesilen hayvan kurban mi, buna bakmak lazim. Diyanet Isleri Baskanligi bu konuda harekete geçmelidir” diye konustu.
Sönmez, kurbanlik satislarinin basladigini, canli kurbanliklarin kilogram fiyatinin 30-34 TL arasinda degistigini kaydetti.
Hayvancilik tarimin lokomotifi
Antalya Damizlik Sigir Yetistiricileri Birligi Sorumlu Müdürü Musa Toros, hayvanciligin tarimin lokomotifi oldugunu söyledi.
Avrupa Birligi ülkelerinde tarimsal desteklerin yüzde 70’inin hayvanciliga verildigini kaydeden Toros, sütün para etmedigi bir ülkede saglikli hayvancilik politikalarindan bahsedilemeyecegini vurguladi. “Ülkenin cografi yapisi geregi küçükbas üretecegiz ki büyükbas eti sanayide kullanabilelim” diyen Toros, küçükbasi yetistirecek mera alanlarinin korunmasi gerektigini söyledi.
Toros, ekonomik kosullar nedeniyle alim gücündeki azalmanin et ve et ürünleri, süt ve süt ürünlerine talebi azalttigina dikkat çekti.
Manavgat Kasaplar Odasi Baskani Hüseyin Ali Tunç, artan yem fiyatlariyla besicilik yapmanin mümkün olmadigini söyledi.
Tunç, besicilikteki sikintinin süte yeterli destek, yem ve mazot fiyatinin düsürülmesiyle asilabilecegini söyledi.