Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşuyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır annelerini İstanbul'daki iftar organizasyonunda konuk ediyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşuyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşuyor
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan çocuklarına kavuşma ümidiyle HDP il binası önünde oturma eylemi yapan Diyarbakır anneleriyle Vahdettin Köşkü'nde iftar yemeğinde bir araya geldi.
 
Erdoğan'a, eşi Emine Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da eşlik etti.
 
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır anneleri ile iftar programında önemli açıklamalarda bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
 
Terör örgütünün elindeki son evladımız da ailesine kavuşana kadar bu mücadelemizi sürdüreceğiz.
 
Türkiye'de başaramadıklarını Suriye'de yapmaya çalışanları hayal kırıklığına uğratacağız.
 
Kandil'i çökerteceğiz, Kandil onlara karanlık olacak. Terör örgütü artık zor duruma düşmüştür.
 
PKK'nın şu anda dertleri büyük, sıkıntıları büyük. Artık kaçacak delik arıyorlar.
 
Terör örgütü içindeki tüm gençlerimize sesleniyorum. Yarın Anneler Günü, annelerinizi üzmeyin. Ne yapıp ne edin annelerinize dönün.
 
Türkiye kendisini bu bataklıktan kurtarmak isteyen her gence adli konudan yeni bir hayat konusunda destek verecektir.
 
Bin yıllık ortak coğrafyamızı türlü hile ve desiselerle parçalara ayırıp hem fiziken hem zihnen sömürme peşinde olanlara meydanı bırakmayacağız.
 
Onlar kaçacak biz kovalayacağız, Kandil'i de bunlara zindan edeceğiz. Belki zor olacak ama zafer siz inanan annelerin olacaktır.
 
İsrail'in saldırıları
Mukaddes şehir Kudüs'ün şerefini korumak her bir Müslüman'ın boynunun borcudur. Orada yapılan her saldırı bizlere yapılmıştır.
 
Buradan tüm dünyayı Mescid-i Aksa'ya, Filistinlilere saldırılara karşı harekete geçmeye çalışıyorum. İsrail'in saldırılarına sessiz kalarak dolaylı şekilde destek veren herkes yaşanan zulme ortaktır.
 
Tüm halkı Müslüman olan ülkelere sesleniyorum; bir olma, beraber olma zamanında İsrail'in temel insan hakları ve uluslararası hukuka aykırı eylemleri derhal durdurma konusunda çalışmalarıdır.
 
Biz Türkiye olarak üstümüze düşeni yaptık, yapıyoruz, yapacağız.