Ankara'da Filistin zirvesi!
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara’da Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki ile ortak basın toplantısı düzenliyor
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara'da Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki ile ortak basın toplantısı düzenliyor.
Bakan Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları:
"Tüm gelişmeler ışığında elbette önümüzdeki süreçte İslam İşbirliği Teşkilatı İcra Komitesi'nin toplanması gerektiğine inanıyoruz. Doğu Kudüs Komitesi'nin de toplanmasında fayda var.
Doğu Kudüs'te elçilik açan ülkelerin bu kararını gözden geçirmesini istiyoruz. Filistin Devlet Başkanı'nın uluslararası konferans teklifi vardı. Türkiye olarak bu konferansa güçlü bir destek veriyoruz. Türkiye Filistin Ortak Komite toplantısının ilkini Ankara'da gerçekleştirmiştik. İkinci ortak komite toplantısını Ramallah'ta gerçekleştirmek istiyoruz.
Filistin ekonomisine katkımız devam edecek. Zorlu Covid sürecinde elimizden geldiği kadar Filistinli kardeşlerimize tıbbi malzeme, ayni ve yardım olmak üzere verdik. Filistin davasını yalnız bırakmadık, bundan sonraki süreçte de bırakmayacağız."
Riyad Al-Maliki de yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Burada sizlerle bir arada olduğum için özellikle Dışişleri Bakanlığı'nda Ankara olduğum için mutluyum. Bu iyi bir fırsattır. Biz sürekli dönemsel bir şekilde bir araya geliyoruz. Özellikle iki ülke arasında koordinasyon için. İlişkilerimiz yoğundur. Türkiye'nin özellikle sayın Erdoğan ve sayın Abbas'ın ilişkilerinde birbirine destek oluyor. Burada Ankara'da sizlerle bu atmosferde birlikteyiz. İki ülkeyi ilgilendiren konuları bir araya gelip ele aldığımız için mutluyum. Tekrar Türkiye'ye teşekkür etmek istiyorum. Cumhurbaşkanına, hükümetine ve halkına.
Türkiye'nin desteklerinden dolayı Filistin'e hem BM Filistin Yardım Ajansı'na destek verdiklerinden ötürü teşekkür ederim. Filistinli öğrencilere burslar verilmektedir bu bizim çok önemlidir. Bunu hiç unutmamamız lazım. Türkiye'nin siyasi tutumunu, gerçekten Filistin davasını, halkını sürekli desteklemektedir. Bu Türkiye'nin tutumu her zaman ve herkesten öndedir. Çok güçlü şekilde siyasi olarak bize ve Filistin halkına bütün alanlarda destek vermektedir. Türkiye her zaman bu destekleriyle öncü ülke olmuştur.
Filistinli olarak sizlerle birlikte olarak bir görevimizdir. Sayın Mahmud Abbas ve Filistin halkı adına burada bu duygularımızı dile getirmeyi bir borç biliyorum. Filistin halkı olarak orada direnmeye devam etmeliyiz. Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olması için çalışmaktayız. Kudüs şehrinin önemi ve bu kentin karşı karşıya kaldığı tehditler ve tehlikeler devam etmektedir. Kentin şahsiyetine, dokusuna dokunmaktadır. Uygarlığına, dinine dokunmaktadır. Bunun çok uzun yıllardır bir dokusu vardır. Mescid-i Aksa ilk kıblemizdir. Bu bizim için çok önemlidir.
Mescid-i Aksa'yı mekânsal ve dini olarak bölünmesine çalışılmaktadır. Kudüslüler burada bütün Arap ümmetinden, İslam aleminin yerine bu savunmayı yapmaktadırlar. Kudüs'e destek olmamız lazım. Şu anda Şeyh Cerrah semtinde olaylar meydana gelmektedir, insanlığa karşı orada cinayetler işlenmektedir. Başsavcı burada uluslararası ceza mahkemesine dava açtı. İsrail'in işgali Kudüs ve çevresinde yerleşim bölgelerine yapılmaktadır. 540 yeni yerleşim birimi yapılmasını Türkiye kınadı. Bizim için bu kınama çok önemlidir. Filistin devleti genel seçimleri erteledi.
İsrail taahhütlerine bağlı kalmayacağını söyledi. 1995'de taahhütleri vardı. Uluslararası toplumun baskılarını istemekteyiz. Biz de Filistinliler olarak seçimlerimizi şeffaf olarak işgal topraklarında yapalım. Bunun için de Kudüs'te var. Kardeşim Çavuşoğlu ile İslam İşbirliği Örgütü'nde beraber olalım diye sözleştik.
Kudüs sadece Filistin'in değil bütün Müslümanların başkentidir. Uluslararası bir konferansın yapılması için sayın Abbas bir çağrıda bulundu. Ankara'ya gelmeden önce Moskova'daydım. Orada meslektaşım Lavrov ile bir araya geldim. Orada bu konu üzerinde görüştük. Rusya'nın çabalarını, özellikle uluslararası bakanlık düzeyinde toplantı yapılması için var gücüyle çalışma yapılması konusunu ele aldık.
Çeşitli ülkelerin Kudüs'te büyükelçilik açmasını kınadık. Bu uluslararası yasalara ve BM kararlarına da aykırıdır. Burada diplomatik bürolar olabilir sadece. Ortak komitenin ikinci toplantısının Ramallah'ta yapılmasını, kardeşimiz Mevlüt'ü orada ağırlamaktan mutluluk duyacağız.
Türkiye'ye bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Türkiye'nin desteklerinden dolayı teşekkür etmek istiyorum. Bir kez daha bizi ağırladığınız için teşekkür ediyorum."
SORULAR VE YANITLAR
FİLİSTİNLİ BAKAN: Gerçekten uluslararası camiadan tepkiler var. Ancak tabii ki sadece söylemde kalmakta. Uluslararası toplum bizim için çok önemlidir. Orada İsrail işgali orada cinayetler işlemektedir. İsrail Kudüs'te bu seçimlerin yapılmasına engel oldu. Aynı zamanda ilhak yapmaktadır. Batı Şeria'da bunu yapmaktadır. Son dönemde çıkan birçok rapor var. Bunlara bakmamız lazım. Çok önemli bir rapor yayınlandı. İsrail devletinin ırksal ayrım ve zulüm uygulayan bir ülke olduğunu dile getirdiler. İsrail burada insanlığa karşı suçlar işledi. Dolayısıyla BM'nin de aynı şekilde komitesi var. Bu komite de aynı şekilde yayınladığı raporlarda da bunu dile getirmektedir. Uluslararası toplumun bu raporlara iyi bakması lazım. İsrail ırksal ayrımcılık uygulayan bir ülkedir.
Bakan Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları:
"Tüm gelişmeler ışığında elbette önümüzdeki süreçte İslam İşbirliği Teşkilatı İcra Komitesi'nin toplanması gerektiğine inanıyoruz. Doğu Kudüs Komitesi'nin de toplanmasında fayda var.
Doğu Kudüs'te elçilik açan ülkelerin bu kararını gözden geçirmesini istiyoruz. Filistin Devlet Başkanı'nın uluslararası konferans teklifi vardı. Türkiye olarak bu konferansa güçlü bir destek veriyoruz. Türkiye Filistin Ortak Komite toplantısının ilkini Ankara'da gerçekleştirmiştik. İkinci ortak komite toplantısını Ramallah'ta gerçekleştirmek istiyoruz.
Filistin ekonomisine katkımız devam edecek. Zorlu Covid sürecinde elimizden geldiği kadar Filistinli kardeşlerimize tıbbi malzeme, ayni ve yardım olmak üzere verdik. Filistin davasını yalnız bırakmadık, bundan sonraki süreçte de bırakmayacağız."
Riyad Al-Maliki de yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Burada sizlerle bir arada olduğum için özellikle Dışişleri Bakanlığı'nda Ankara olduğum için mutluyum. Bu iyi bir fırsattır. Biz sürekli dönemsel bir şekilde bir araya geliyoruz. Özellikle iki ülke arasında koordinasyon için. İlişkilerimiz yoğundur. Türkiye'nin özellikle sayın Erdoğan ve sayın Abbas'ın ilişkilerinde birbirine destek oluyor. Burada Ankara'da sizlerle bu atmosferde birlikteyiz. İki ülkeyi ilgilendiren konuları bir araya gelip ele aldığımız için mutluyum. Tekrar Türkiye'ye teşekkür etmek istiyorum. Cumhurbaşkanına, hükümetine ve halkına.
Türkiye'nin desteklerinden dolayı Filistin'e hem BM Filistin Yardım Ajansı'na destek verdiklerinden ötürü teşekkür ederim. Filistinli öğrencilere burslar verilmektedir bu bizim çok önemlidir. Bunu hiç unutmamamız lazım. Türkiye'nin siyasi tutumunu, gerçekten Filistin davasını, halkını sürekli desteklemektedir. Bu Türkiye'nin tutumu her zaman ve herkesten öndedir. Çok güçlü şekilde siyasi olarak bize ve Filistin halkına bütün alanlarda destek vermektedir. Türkiye her zaman bu destekleriyle öncü ülke olmuştur.
Filistinli olarak sizlerle birlikte olarak bir görevimizdir. Sayın Mahmud Abbas ve Filistin halkı adına burada bu duygularımızı dile getirmeyi bir borç biliyorum. Filistin halkı olarak orada direnmeye devam etmeliyiz. Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olması için çalışmaktayız. Kudüs şehrinin önemi ve bu kentin karşı karşıya kaldığı tehditler ve tehlikeler devam etmektedir. Kentin şahsiyetine, dokusuna dokunmaktadır. Uygarlığına, dinine dokunmaktadır. Bunun çok uzun yıllardır bir dokusu vardır. Mescid-i Aksa ilk kıblemizdir. Bu bizim için çok önemlidir.
Mescid-i Aksa'yı mekânsal ve dini olarak bölünmesine çalışılmaktadır. Kudüslüler burada bütün Arap ümmetinden, İslam aleminin yerine bu savunmayı yapmaktadırlar. Kudüs'e destek olmamız lazım. Şu anda Şeyh Cerrah semtinde olaylar meydana gelmektedir, insanlığa karşı orada cinayetler işlenmektedir. Başsavcı burada uluslararası ceza mahkemesine dava açtı. İsrail'in işgali Kudüs ve çevresinde yerleşim bölgelerine yapılmaktadır. 540 yeni yerleşim birimi yapılmasını Türkiye kınadı. Bizim için bu kınama çok önemlidir. Filistin devleti genel seçimleri erteledi.
İsrail taahhütlerine bağlı kalmayacağını söyledi. 1995'de taahhütleri vardı. Uluslararası toplumun baskılarını istemekteyiz. Biz de Filistinliler olarak seçimlerimizi şeffaf olarak işgal topraklarında yapalım. Bunun için de Kudüs'te var. Kardeşim Çavuşoğlu ile İslam İşbirliği Örgütü'nde beraber olalım diye sözleştik.
Kudüs sadece Filistin'in değil bütün Müslümanların başkentidir. Uluslararası bir konferansın yapılması için sayın Abbas bir çağrıda bulundu. Ankara'ya gelmeden önce Moskova'daydım. Orada meslektaşım Lavrov ile bir araya geldim. Orada bu konu üzerinde görüştük. Rusya'nın çabalarını, özellikle uluslararası bakanlık düzeyinde toplantı yapılması için var gücüyle çalışma yapılması konusunu ele aldık.
Çeşitli ülkelerin Kudüs'te büyükelçilik açmasını kınadık. Bu uluslararası yasalara ve BM kararlarına da aykırıdır. Burada diplomatik bürolar olabilir sadece. Ortak komitenin ikinci toplantısının Ramallah'ta yapılmasını, kardeşimiz Mevlüt'ü orada ağırlamaktan mutluluk duyacağız.
Türkiye'ye bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Türkiye'nin desteklerinden dolayı teşekkür etmek istiyorum. Bir kez daha bizi ağırladığınız için teşekkür ediyorum."
SORULAR VE YANITLAR
FİLİSTİNLİ BAKAN: Gerçekten uluslararası camiadan tepkiler var. Ancak tabii ki sadece söylemde kalmakta. Uluslararası toplum bizim için çok önemlidir. Orada İsrail işgali orada cinayetler işlemektedir. İsrail Kudüs'te bu seçimlerin yapılmasına engel oldu. Aynı zamanda ilhak yapmaktadır. Batı Şeria'da bunu yapmaktadır. Son dönemde çıkan birçok rapor var. Bunlara bakmamız lazım. Çok önemli bir rapor yayınlandı. İsrail devletinin ırksal ayrım ve zulüm uygulayan bir ülke olduğunu dile getirdiler. İsrail burada insanlığa karşı suçlar işledi. Dolayısıyla BM'nin de aynı şekilde komitesi var. Bu komite de aynı şekilde yayınladığı raporlarda da bunu dile getirmektedir. Uluslararası toplumun bu raporlara iyi bakması lazım. İsrail ırksal ayrımcılık uygulayan bir ülkedir.