'Kelaynakçı Mustafa', Hayatını 'Bereketin Sembolü' Kuşlara Adadı

Şanlıurfa'da çektiği 100 bini aşkın kelaynak fotoğraf koleksiyonuyla bilinen Mustafa Çulcuoğlu, bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlere nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalan kuşları tanıtıyor Mustafa Çulcuoğlu: 'Son 12 yıldır kendimi ömrümü kelaynaklara adadım onlarla birlikteyim. Arazide peşlerindeyim fotoğraflarını çekiyorum, gözlemler yapıyor görüntü ve kayıtlarını alıyorum' 'Öldükleri zaman çok üzülüyorum, çünkü onları çocuklarım gibi seviyor, büyütüyorum'

RAUF MALTAŞ - Şanlıurfa'da "Kelaynakçı Mustafa" diye bilinen Mustafa Çulcuoğlu, nesli tükenme tehlikesi altında kalan kelaynak kuşlarının korunması ve tanıtımı için mücadele veriyor.

Bölgede "bereketin sembolü" olarak nitelendirilen, dünyada popülasyonları sadece Fas ve Türkiye'de bulunan kelaynaklar, 1977'den bu yana Şanlıurfa'nın Birecik ilçesinde Fırat Nehri kenarındaki Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Kelaynak Üreme İstasyonu'nda koruma altında tutuluyor.

Birecik ilçesinde 51 yaşındaki Mustafa Çulcuoğlu, küçük yaşlardan itibaren Fırat Nehri kıyısında dedesinin tarlasının yakınlarında doğal ortamlarında gördüğü kelaynaklara ilgi duymaya başladı.

Yaşı ilerledikçe kelaynaklara olan ilgisi artan ve bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlere kuşları anlattığı için "Kelaynakçı Mustafa" olarak tanınmaya başlayan Çulcuoğlu, bu nadide kuşların soylarının tükenmemesi için kendi imkanları ölçüsünde büyük çaba gösteriyor.

Fahri av müfettişliği de yapan Çulcuoğlu, özellikle kuşların görüldüğü Fırat Havzası istasyon civarında teleskopla kelaynakların takibini yapıyor, hayvanların yem ve sularını da gönüllü olarak veriyor.

Çektiği 100 bini aşkın kelaynak fotoğraf koleksiyonuyla bilinen "Kelaynakçı Mustafa", bindiği kelaynak fotoğraflarıyla süslü otomobili, giydiği kelaynak desenli tişörtüyle doğa ve kuşçuların ilgisini çekiyor.

Çulcuoğlu, Kelaynak Üreme İstasyonu karşısında eşinin kelaynak desenli havlu, kupa ve anahtarlık gibi çok sayıda hatıra eşyalarını sergilediği cafede vakit geçirip, bölgeye gelen ziyaretçilere kuşları gönüllü olarak anlatıp, çay kahve ikram ediyor.

- "Ömrümü kelaynaklara adadım"

Mustafa Çulcuoğlu, AA muhabirine, 15 yaşına kadar dedesinin bahçesinin civarında gezen kelaynak kuşlarının içerisinde büyüdüğünü söyledi.

Daha sonra Ege denizinde gemi kaptanlığı yaptığını ancak çok sevdiği kelaynaklara kavuşmak için işini bırakıp memleketine yerleştiğini anlatan Çulcuoğlu, şöyle devam etti:

"Son 12 yıldır kendimi ömrümü kelaynaklara adadım, onlarla birlikteyim. Arazide peşlerindeyim fotoğraflarını çekiyorum, gözlemler yapıyor görüntü ve kayıtlarını alıyorum. Kuşlarla yaşamaya çalışıyorum. Dört kuşaktır kuşçuluktan gelen bir ailenin çocuğuyum. Küçüklüğümden beri kuşların içerisindeyim. Türkiye'deki kelaynaklara kendimi adadım. Kendi çocuğumu da bu kuşlara ilgili yetiştirmeye çalışıyorum. Kelaynaklar önemli bir değerimiz bayrak türümüz de diyebiliriz çünkü sadece belli bölgelerde yaşamını sürdürüyor. Şu an 278 kelaynak üremeleri için doğaya bırakıldı. İnşallah yeni yavrularıyla birlikte çoğalacaklar sayıları 300'leri geçer."

- "100 bin kelaynak fotoğrafım var"

Kelaynakların öldüğünü gördüğünde çok üzüldüğünü anlatan Çulcuoğlu, şunları kaydetti:

"Kelaynaklar tüm canlılar gibi doğup büyüyüp ölen bir varlık. Öldükleri zaman çok üzülüyorum, çünkü onları çocuklarım gibi seviyor, büyütüyorum. Doğada peşlerinde istasyonda yemlenmelerinde bakımlarında neredeyse her nefeslerinde yanlarındayım. Yaklaşık 160 bin fotoğraf karem var. Bunun hemen hemen 100 bini kelaynak kuşlarından oluşan dev bir koleksiyon. Ülkemizin birçok ilgili resmi kurumlarında hatta kitaplarda benim çektiğim kelaynak fotoğraflarım var. Dünya ile bu sevgimi ve eserlerimi paylaşıyorum. Gelecekte bu arşivimi daha güzelleştirip sergilemeyi de düşünüyorum. Biraz daha çalışmak ve peşlerinde olmak gerek. Bütün insanlığı doğaya bekliyoruz. Sadece seviyorum demekle olmaz koruyacağız, yaşatacağız gelecek nesillere bırakacağız. Nasıl geçmiş nesil bize bıraktıysa biz de gelecek nesillere bırakacağız. Çünkü bunlar bizim doğal mirasımız."

Kaynak: AA