13. Istanbul Edebiyat Festivali'nin Açilisi AKM'de Yapildi
Kültür ve Turizm Bakanligi ile Sultanbeyli Belediyesinin destekleriyle Türkiye Yazarlar Birligi Istanbul Subesi tarafindan düzenlenen ve 7 gün boyunca devam edecek 13. Istanbul Edebiyat Festivali basladi Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Ahmet Misbah Demircan: 'Bütünü gören insan az. Sezai Karakoç, çok yönlü bir insandi. Hem zamanin ruhuydu hem de bunu çok iyi aktariyordu. Birisi siirinden birisi edebiyatindan etkileniyor. Ben onun erdemli sehirden bahsettigi konulardan etkileniyordum' Türkiye Yazarlar Birligi Istanbul Sube Baskani Mahmut Biyikli: 'Yazdiklarini yasayan, yasadiklarini yazan büyük sair sözünün eri olarak 88 yillik ömründe insanlik düsmanlarina karsi kayalar gibi dikilmis daima dik durmustur'
Türkiye Yazarlar Birligi Istanbul Subesi tarafindan düzenlenen 13. Istanbul Edebiyat Festivali, Atatürk Kültür Merkezi'ndeki (AKM) açilis programiyla basladi.
Kültür ve Turizm Bakanligi ile Sultanbeyli Belediyesinin destekledigi festival, bu yil Türk edebiyatinin önemli isimleri arasinda yer alan mütefekkir, sair ve yazar Sezai Karakoç anisina düzenleniyor.
Festivalin açilisinda konusan Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Ahmet Misbah Demircan, Sezai Karakoç'un anildigi bir festivalde olmanin gururunu yasadigini belirterek, "Hangi asirda olursa olsun gök kubbede sorulmamis soru, verilmedik cevap kalmamistir. Insanoglu binlerce yillik serüveninden bu yana kainata ve insana dair her ne soru varsa sormus ve düsünmüstür." dedi.
Hayata bütüncül bakis açisiyla bakabilmenin önemine deginen Demircan, modern insanin temel sorununun bütünü görmemek oldugunu söyledi. Demircan, "Bütünü gören insan az. Sezai Karakoç, çok yönlü bir insandi. Hem zamanin ruhuydu hem de bunu çok iyi aktariyordu. Birisi siirinden birisi edebiyatindan etkileniyor. Ben onun erdemli sehirden bahsettigi konulardan etkileniyordum." degerlendirmesinde bulundu.
- "Karakoç'un siiri kendi gerçek degeriyle genç kusaklar tarafindan anlasilacak"
AK Parti Eskisehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avci, bu festivalle gençlerin Sezai Karakoç'u daha iyi taniyacaklarini ifade ederek, "Geriye dönüp baktigimda Sezai Karakoç'u ilk taniyisimin 50 yildan fazlaya uzandigini hatirliyorum. Babiali'de Sabah gazetesinde 'Sütun' basligiyla yazdigi yazilarla tanidim." dedi.
Gençlere yazar Stefan Zweig'in "Dünün Dünyasi" kitabini okumalarini tavsiye eden Avci, sözlerini söyle sürdürdü:
"Bu eserde Zweig, entelektüel ve sanat muhitlerinden yola çikarak dünyanin nasil degistigini çok dokunakli bir sekilde anlatir. Ben de bu konusmayi zihnimde çevirirken Zweig'in o döneme dair anlattiklarinin bize de çok sey söyledigini fark ettim. Bizim yetisme çagimizda Sezai Karakoç gibi sair ve düsünürlerin eserlerini ürettikleri dönem bugün artik gençlerin tahayyül edemeyecegi kadar uzakta kaldi. "
Karakoç'un dergicilik yönüne de isaret eden Avci, "Dergiler entelektüel dayanismalarin en güzel ortamlarini olustururlardi. Sezai Karakoç'un siirini geçmisle irtibatli olarak bizim kusagimiz okumaya devam edecek. Bizim için onun siiri hatiralariyla da bir anlam ve derinlik kazaniyor. Gelecek kusaklar için Sezai Karakoç'un siiri saf siir olarak okunmaya ve sevilmeye baslayacak. Yani Sezai Karakoç'un siiri kendi gerçek degeriyle genç kusaklar tarafindan anlasilacak." seklinde konustu.
- "Karakoç, bu çagda insanlik vicdaninin ortak sesi olmustur"
Türkiye Yazarlar Birligi Istanbul Sube Baskani Mahmut Biyikli ise 13. Istanbul Edebiyat Festivali'nin Istanbullulara bir edebiyat bayrami olarak her sene yapildigina dikkati çekerek, Sezai Karakoç'un eserlerini yeni nesillerle bulusturmaya devam edeceklerini söyledi.
Biyikli, edebiyatçilarin son yüzyilda toplumu toparlama vazifesini üstlendigine isaret ederek, Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazil Kisakürek ve Sezai Karakoç'un bu vazifeyi layikiyla yaptiklarini dile getirdi.
Sezai Karakoç'un eserlerinin bütün dillere tercüme edilmesi gerektigine de vurgu yapan Mahmut Biyikli, sunlari kaydetti:
"Sezai Karakoç, 'Insanligi dünya cehennemine ve kiyametine yuvarlayanlarin önüne kayalar gibi dikilmelidir' der. Yazdiklarini yasayan, yasadiklarini yazan büyük sair sözünün eri olarak 88 yillik ömründe insanlik düsmanlarina karsi kayalar gibi dikilmis daima dik durmustur. Bu çagda insanlik vicdaninin ortak sesi olmustur. Karakoç, kendinden ve insandan yola çikarak en yakin çevreyi sonra ülkeyi ve dünyayi askla onarmaya ant içen bir mustucudur. O, yasadigi çagda siirini besleyen derin iç dünyasiyla sarsilmaz inanç yapisiyla tek basina bir varolusu temsil etmistir. Yasantisindaki tevazusu dünya nimetlerine bigane kalisiyla da ahlak aniti olarak görülmüstür. Sezai Karakoç sehirli bir sairdir. Dirilis düsüncesini bir medeniyet tasavvuru olarak ele aldigimizda sehir ve medeniyet iliskisi varolussal bir anlam kazanir. O, sehri, medeniyeti var kilan ögelerden bir olarak görür. Islam medeniyeti bu açidan sehir kurucu bir medeniyettir."
Etkinlige, Sultanbeyli Belediye Baskani Hüseyin Keskin, Sultanbeyli Kaymakami Kemal Sahin, Istanbul Kültür ve Turizm Müdürü Coskun Yilmaz, Istanbul Il Milli Egitim Müdürü Levent Yazici ve sair Ali Ural'in yani sira çok sayida edebiyatsever katildi.
Konusmalarin ardindan, Sezai Karakoç'un hayatini anlatan belgesel gösterimi ile sair ve sunucu Ibrahim Sadri'nin, Karakoç’un siirlerini okudugu bir dinleti gerçeklestirildi.
Düzenlenen ödül töreninde ise Mehmet Erdogan "Sezai Karakoç'un Düsünce Ufuklari", Mustafa Kirenci "Sabah Yildizi", Prof. Dr. Münire Kevser Bas "Dirilis'in Yapitaslari" ve Doç. Dr. Gökhan Tunç "Çagdas Mesnevinin Pesinde" isimli eserleriyle ödüle layik görüldü.
Festival kapsaminda siir dinletilerinin yani sira "Türk Siirinin Hiziri: Sezai Karakoç", "Sezai Karakoç'la Ayni Çagda Yasamak", "Sezai Karakoç ve Dirilis Gençligi", "Bir Gençlik Önderi olarak Sezai Karakoç", "Sezai Karakoç Düsüncesinin Odagindaki Kavram Üçlüsü: Sehir-Kimlik ve Medeniyet", "Hikmetin Burcunda Bir Sair: Sezai Karakoç" ve "Sezai Karakoç'tan Bize Kalanlar"in bulundugu birçok söylesi yapilacak.
Söylesilerde konusmaci olarak ise aralarinda Prof. Dr. Nabi Avci, Prof. Dr. Hasan Akay, Prof. Dr. Fatih Andi, Dr. Savas Barkçin, Prof. Dr. Sükrü Karatepe, Doç. Dr. Osman Bayraktar ve Prof. Dr. Tahsin Görgün'ün bulundugu birçok isim yer aliyor.
Kaynak: AA
Kültür ve Turizm Bakanligi ile Sultanbeyli Belediyesinin destekledigi festival, bu yil Türk edebiyatinin önemli isimleri arasinda yer alan mütefekkir, sair ve yazar Sezai Karakoç anisina düzenleniyor.
Festivalin açilisinda konusan Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Ahmet Misbah Demircan, Sezai Karakoç'un anildigi bir festivalde olmanin gururunu yasadigini belirterek, "Hangi asirda olursa olsun gök kubbede sorulmamis soru, verilmedik cevap kalmamistir. Insanoglu binlerce yillik serüveninden bu yana kainata ve insana dair her ne soru varsa sormus ve düsünmüstür." dedi.
Hayata bütüncül bakis açisiyla bakabilmenin önemine deginen Demircan, modern insanin temel sorununun bütünü görmemek oldugunu söyledi. Demircan, "Bütünü gören insan az. Sezai Karakoç, çok yönlü bir insandi. Hem zamanin ruhuydu hem de bunu çok iyi aktariyordu. Birisi siirinden birisi edebiyatindan etkileniyor. Ben onun erdemli sehirden bahsettigi konulardan etkileniyordum." degerlendirmesinde bulundu.
- "Karakoç'un siiri kendi gerçek degeriyle genç kusaklar tarafindan anlasilacak"
AK Parti Eskisehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avci, bu festivalle gençlerin Sezai Karakoç'u daha iyi taniyacaklarini ifade ederek, "Geriye dönüp baktigimda Sezai Karakoç'u ilk taniyisimin 50 yildan fazlaya uzandigini hatirliyorum. Babiali'de Sabah gazetesinde 'Sütun' basligiyla yazdigi yazilarla tanidim." dedi.
Gençlere yazar Stefan Zweig'in "Dünün Dünyasi" kitabini okumalarini tavsiye eden Avci, sözlerini söyle sürdürdü:
"Bu eserde Zweig, entelektüel ve sanat muhitlerinden yola çikarak dünyanin nasil degistigini çok dokunakli bir sekilde anlatir. Ben de bu konusmayi zihnimde çevirirken Zweig'in o döneme dair anlattiklarinin bize de çok sey söyledigini fark ettim. Bizim yetisme çagimizda Sezai Karakoç gibi sair ve düsünürlerin eserlerini ürettikleri dönem bugün artik gençlerin tahayyül edemeyecegi kadar uzakta kaldi. "
Karakoç'un dergicilik yönüne de isaret eden Avci, "Dergiler entelektüel dayanismalarin en güzel ortamlarini olustururlardi. Sezai Karakoç'un siirini geçmisle irtibatli olarak bizim kusagimiz okumaya devam edecek. Bizim için onun siiri hatiralariyla da bir anlam ve derinlik kazaniyor. Gelecek kusaklar için Sezai Karakoç'un siiri saf siir olarak okunmaya ve sevilmeye baslayacak. Yani Sezai Karakoç'un siiri kendi gerçek degeriyle genç kusaklar tarafindan anlasilacak." seklinde konustu.
- "Karakoç, bu çagda insanlik vicdaninin ortak sesi olmustur"
Türkiye Yazarlar Birligi Istanbul Sube Baskani Mahmut Biyikli ise 13. Istanbul Edebiyat Festivali'nin Istanbullulara bir edebiyat bayrami olarak her sene yapildigina dikkati çekerek, Sezai Karakoç'un eserlerini yeni nesillerle bulusturmaya devam edeceklerini söyledi.
Biyikli, edebiyatçilarin son yüzyilda toplumu toparlama vazifesini üstlendigine isaret ederek, Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazil Kisakürek ve Sezai Karakoç'un bu vazifeyi layikiyla yaptiklarini dile getirdi.
Sezai Karakoç'un eserlerinin bütün dillere tercüme edilmesi gerektigine de vurgu yapan Mahmut Biyikli, sunlari kaydetti:
"Sezai Karakoç, 'Insanligi dünya cehennemine ve kiyametine yuvarlayanlarin önüne kayalar gibi dikilmelidir' der. Yazdiklarini yasayan, yasadiklarini yazan büyük sair sözünün eri olarak 88 yillik ömründe insanlik düsmanlarina karsi kayalar gibi dikilmis daima dik durmustur. Bu çagda insanlik vicdaninin ortak sesi olmustur. Karakoç, kendinden ve insandan yola çikarak en yakin çevreyi sonra ülkeyi ve dünyayi askla onarmaya ant içen bir mustucudur. O, yasadigi çagda siirini besleyen derin iç dünyasiyla sarsilmaz inanç yapisiyla tek basina bir varolusu temsil etmistir. Yasantisindaki tevazusu dünya nimetlerine bigane kalisiyla da ahlak aniti olarak görülmüstür. Sezai Karakoç sehirli bir sairdir. Dirilis düsüncesini bir medeniyet tasavvuru olarak ele aldigimizda sehir ve medeniyet iliskisi varolussal bir anlam kazanir. O, sehri, medeniyeti var kilan ögelerden bir olarak görür. Islam medeniyeti bu açidan sehir kurucu bir medeniyettir."
Etkinlige, Sultanbeyli Belediye Baskani Hüseyin Keskin, Sultanbeyli Kaymakami Kemal Sahin, Istanbul Kültür ve Turizm Müdürü Coskun Yilmaz, Istanbul Il Milli Egitim Müdürü Levent Yazici ve sair Ali Ural'in yani sira çok sayida edebiyatsever katildi.
Konusmalarin ardindan, Sezai Karakoç'un hayatini anlatan belgesel gösterimi ile sair ve sunucu Ibrahim Sadri'nin, Karakoç’un siirlerini okudugu bir dinleti gerçeklestirildi.
Düzenlenen ödül töreninde ise Mehmet Erdogan "Sezai Karakoç'un Düsünce Ufuklari", Mustafa Kirenci "Sabah Yildizi", Prof. Dr. Münire Kevser Bas "Dirilis'in Yapitaslari" ve Doç. Dr. Gökhan Tunç "Çagdas Mesnevinin Pesinde" isimli eserleriyle ödüle layik görüldü.
Festival kapsaminda siir dinletilerinin yani sira "Türk Siirinin Hiziri: Sezai Karakoç", "Sezai Karakoç'la Ayni Çagda Yasamak", "Sezai Karakoç ve Dirilis Gençligi", "Bir Gençlik Önderi olarak Sezai Karakoç", "Sezai Karakoç Düsüncesinin Odagindaki Kavram Üçlüsü: Sehir-Kimlik ve Medeniyet", "Hikmetin Burcunda Bir Sair: Sezai Karakoç" ve "Sezai Karakoç'tan Bize Kalanlar"in bulundugu birçok söylesi yapilacak.
Söylesilerde konusmaci olarak ise aralarinda Prof. Dr. Nabi Avci, Prof. Dr. Hasan Akay, Prof. Dr. Fatih Andi, Dr. Savas Barkçin, Prof. Dr. Sükrü Karatepe, Doç. Dr. Osman Bayraktar ve Prof. Dr. Tahsin Görgün'ün bulundugu birçok isim yer aliyor.
