Cumhurbaskanligi Iletisim Baskanligi 'Iletisim Ve Çeviri Çalistayi' Düzenledi

Cumhurbaskanligi Iletisim Baskani Fahrettin Altun: 'En temel amacimiz, her seyden önce Türkiye markasini güçlendirmek. Bu dogrultuda yürüttügümüz çalismalarla ülkemizin mevcut potansiyelini, kapasitesini ortaya koymaya ve bütün dünyaya Türkiye'nin bu gücünü ve kapasitesini en dogru ve güvenilir sekilde, en dogru araçlarla aktarmaya gayret ediyoruz' 'Yürüttügümüz çalismalarda devletimizin söylem birligini tesis etmek en önemli gayretlerimizden biri' 'Bölgesel ve küresel anlamda sahip oldugumuz özgüven, kültürel anlamda da çok daha güçlü bir sekilde karsiligini buldugunda ülkemiz daha da güçlenecek, daha da büyüyecektir' 'Gerek farkli dillerden Türkçemize yapilacak olan çeviriler gerekse de Türkçemizin temel metinleri basta olmak üzere kültür dünyamizin seçkin eserlerinin birçok farkli dile çevirisi son derece hayatidir. Bu noktada yürütülen faaliyetlerin zenginlestirilmesi, egitim faaliyetlerinin köklestirilmesi önemlidir' AA Genel Müdürü Serdar Karagöz: 'Türk medyasinda Türkçe dilini en fazla, en dogru kullanmasi gereken bir kurum olarak, bu çalistayin çiktilarini yakindan takip edecegiz ve bir paydasi olarak kendi dil protokolümüze sonuçlarini ekleyecegiz'

Cumhurbaskanligi Iletisim Baskani Fahrettin Altun, "En temel amacimiz, her seyden önce Türkiye markasini güçlendirmek. Bu dogrultuda yürüttügümüz çalismalarla ülkemizin mevcut potansiyelini, kapasitesini ortaya koymaya ve bütün dünyaya Türkiye'nin bu gücünü ve kapasitesini en dogru ve güvenilir sekilde, en dogru araçlarla aktarmaya gayret ediyoruz." dedi.

Altun, Cumhurbaskanligi Iletisim Baskanliginda düzenlenen "Çeviride Söylem Birligi ve Ortak Dilin Insasi" temali "Iletisim ve Çeviri Çalistayi"nin açilisinda konustu.

Konusmasina, çalistayin, çeviri bilim çalismalarina, akademi camiasina hayirlar getirmesi, Türkiye kültür hayatina olumlu katkilarda bulunmasi temennisinde bulunarak baslayan Altun, çeviri çalismalarinin, kültürel alanin zenginlesmesinin en önemli teminatlarindan oldugunu vurguladi.

Çevirinin, küresel alanda ve anlamda karsilikli etkilesimi içeren, dinamik, kültürler arasi müzakereyi, entelektüel dünyanin zenginlesmesini temin eden hayati bir iletisim çalismasi oldugunu belirten Altun, bu yönüyle sadece yikici etkileriyle öne çikan degil, ayni zamanda pozitif yönleriyle öne çikan, kültürel anlamda insa özellikleri olan iletisim çalismalariyla da ilgili olduklarini söyledi.

Iletisimin, kültürel dünyalari zenginlestiren boyutuyla yakindan ilgilendiklerini, bu konuyu toplumun gündemine daha fazla tasimaya çalistiklarini dile getiren Altun, bu kapsamda birçok çalismaya imza attiklarini aktardi.

Hazirladiklari "Engelsiz Erisim ve Iletisim" çalismasinin, toplumun farkli kesimlerinin iletisimine gösterdikleri ilgiye bir örnek oldugunu ifade eden Altun, bununla Hacettepe Üniversitesinin katkisiyla gerek görme engelliler gerekse isitme engelliler için iletisimin nasil toplumsal dünyada kolaylastirilabilecegiyle ilgili bir çerçeve olusturmaya çalistiklarini kaydetti.

Çalistayin, bütüncül iletisim stratejisinin geregi olarak Türkiye'ye, kültür dünyasina ve entelektüel dünyaya çok olumlu katkilarda bulunacagini düsündüklerini dile getiren Altun, "Iletisim Baskanligi olarak yürüttügümüz çalismalarda her seyden önce bütüncül iletisim stratejisini bir yaklasim olarak benimsiyoruz ve gerek kamu diplomasisi gerek halkla iliskiler gerek basin alaninda yürüttügümüz çalismalarda bu bütüncül iletisim stratejisini benimsemeye çalisiyoruz." dedi.

Fahrettin Altun, kamu kurum ve kuruluslari, özel sektör, sivil toplum kuruluslari ve üniversitelerle is birligi içerisinde bu iletisim çalismalarini yürüttüklerini ifade ederek söyle konustu:

"En temel amacimiz, her seyden önce Türkiye markasini güçlendirmek. Bu dogrultuda yürüttügümüz çalismalarla ülkemizin mevcut potansiyelini, kapasitesini ortaya koymaya ve bütün dünyaya Türkiye'nin bu gücünü ve kapasitesini en dogru ve güvenilir sekilde, en dogru araçlarla aktarmaya gayret ediyoruz. Yürüttügümüz çalismalarda devletimizin söylem birligini tesis etmek en önemli gayretlerimizden bir tanesidir. Türkiye markasini güçlendirmek ve devletin söylem birligini tesis etme amacina uygun olarak bir diger gayretimiz de kurumsal, kamusal iletisim standartlarini belirlemek ve bunlari koordine etmek, devletimizin ilgili kurum ve kuruluslariyla birlikte esgüdüm halinde bu alanda çalismalar sürdürmek. Esas itibariyla biz, çeviride ortak dil ve söylem birligini bu çerçevede degerli görüyoruz ve Tercüme Dairesi Baskanligimizin öncülük ettigi bu çalistayi son derece önemli buluyoruz."

- "Türkiye" ibaresi kullanin çagrisi

Iletisim Baskani Altun, "Kamu Terim Bankasi" isimli önemli bir çalismalarinin daha oldugunu aktararak farkli kurum ve kuruluslarin temsilcilerinin katilimiyla 7 bin terimle basladiklari çalismayi 10 bin terime çikardiklarini söyledi. Kamu diplomasisinden hukuk alanina, siyaset biliminden ekonomi ve sosyolojiye 11 alt kategoride temel terimlerin ortak bir perspektif ve kavramsal çerçeveye oturtulmasiyla ilgili önemli bir gayret ortaya koyduklarini anlatan Altun, çalismaya katki verenleri tebrik etti.

Kamu diplomasisi adina, bir süredir Türkiye'nin adinin uluslararasi platformlarda Türkiye olarak kullanimina yönelik çalismalar yaptiklarina isaret eden Altun, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan'in imzasiyla yayimlanan genelgeyle Türkiye'nin kurum ve kuruluslarinin diger devletlerle, uluslararasi kurumlarla sürdürdükleri iletisim faaliyetlerinde "Türkiye" ibaresinin kullanilacagini hatirlatti.

Akademi dünyasina, sivil toplum kuruluslarina, kamu personellerine, medya mensuplarina, stratejik düsünce kuruluslarina, bütün uluslararasi platformlarda ürettikleri metinlerde, yazismalarda "Türkiye" ibaresini kullanmalari çagrisinda bulunan Altun, böylece Türkiye'nin isminin uluslararasi platformlarda dogru sekilde telaffuz edileceginin altini çizdi. Fahrettin Altun, bu konunun, Türkiye markasinin daha da güçlendirilmesi ve söylem birligi adina önemli oldugunu vurguladi.

Türkiye markasinin daha da güçlendirilmesi için yürüttükleri bir baska projenin ise Yunus Emre Enstitüsü ile Türkiye'deki uluslararasi medya mensuplarina verdikleri Türkçe egitimi oldugunu kaydeden Altun, 9 ay süren bu egitimle Türkiye'de faaliyet gösteren uluslararasi medya mensuplarinin Türkçe ögrenmelerini temin ettiklerini belirtti. Altun, basin mensuplarinin, Türkiye'yi Türkçe takip etmelerini önemsediklerini, böylece kültürel anlamda yakinlik temin ederek Türkiye'yi dogru bir sekilde dünyaya aktarabileceklerini ifade etti.

Bu kapsamda Istanbul Bölge Müdürlügünde egitimi basariyla tamamlayan uluslararasi basin mensuplarina sertifikalarini verdiklerini dile getiren Altun, burada son derece olumlu bir etkilesimin oldugunun altini çizdi.

- "Türkiye, barisa önemli katkida bulunan bir ülke"

Çalistayla iletisim ve diger diplomasi alanlarinda çeviri faaliyetlerine dair farkindaligi artirmak, kamu kurumlarindaki çeviri süreçlerinde yasanan sorunlari tespit ederek çözüm önerileri gelistirmek istediklerini aktaran Altun, burada konusulacak konularin politikaya dönmesi için gayret edeceklerini söyledi.

Türkiye'nin bölgesinde kendi aleyhine kurulan stratejik oyunlari bozma kapasitesine sahip, güçlü bir bölgesel aktör olduguna dikkati çeken Fahrettin Altun, söyle konustu:

"Sadece bu anlamda oyun bozan degil, ayni zamanda düzen kuran, istikrar saglayan, bölge barisina olumlu katkilarda bulunan bir ülke konumundadir. Ve yine bu dogrultuda Cumhurbaskanimizin liderliginde ülkemiz, küresel meselelere de taraf olan, hatta küresel vicdanin sesi olan bir ülke konumundadir. Bölgesel ve küresel anlamda sahip oldugumuz bu özgüvenin, en önemli sermayelerden biri oldugunu düsünüyoruz. Inaniyorum ki bölgesel ve küresel anlamda sahip oldugumuz bu özgüven, kültürel anlamda da çok daha güçlü bir sekilde karsiligini buldugunda ülkemiz daha da güçlenecek daha da büyüyecektir. Hepimiz sunun farkindayiz ki çeviri faaliyeti artik içinde bulundugumuz uluslararasi ortamda tek tarafli bir faaliyet olamaz. Sadece Batili metinlerin Türkiye'ye, Türk kültür dünyasina tasindigi bir faaliyet olamaz. Eger kültürel zenginligimizi, çesitliligimizi önemsiyorsak bu noktada çeviri faaliyetinin çok tarafli olmasi, kültürler arasi etkilesimi gerçek anlamda temin eden önemli iletisim araçlarindan biri olmasi gerekir. Bu yönüyle biz, bir dilden bir dile degil, birçok farkli dil arasinda gerçeklesmesi gereken bir etkinlik olarak çeviri faaliyetini görüyoruz. Bu yönüyle de kültürel hayatimizin zenginlesmesine çok önemli bir katkida bulundugunu düsünüyoruz. Gerek farkli dillerden Türkçemize yapilacak çeviriler gerekse de Türkçemizin temel metinleri basta olmak üzere kültür dünyamizin seçkin eserlerinin birçok farkli dile çevirisi son derece hayatidir. Bu noktada, gerek yürütülen faaliyetlerin zenginlestirilmesi gerekse de egitim faaliyetlerinin bu dogrultuda köklestirilmesi, daha da genislemesi önemlidir.

- "Dilimizi korumak en önemli vazife"

Türkiye'nin kültürel zenginliginin bütün dünyaya anlatilmasinin önemine isaret eden Altun, Iletisim Baskanligi olarak kamu diplomasisi stratejik iletisim aygitlari araciligiyla bunu yapmaya çalistiklarini kaydetti.

Çeviri faaliyetlerinin bu noktada önemli oldugunun altini çizen Altun, "Çeviri faaliyetinin en önemli unsuru dil. Bu noktada dilimizi korumak, yasatmak, dilimizin daha da muhkemlesmesini temin etmek hiç kuskusuz kültür insanlarinin en önemli vazifelerinden bir tanesi." dedi.

Fahrettin Altun, geçmiste oldugu gibi dile yönelik ideolojik kaynakli, sosyal mühendislik projelerinden arindirilmis, yabanci dillerin istilasina yönelik güçlü bir koruma kalkani olusturulmus bir sekilde Türkçenin korunmasi yönünde gayretlerin sürdürülmesi gerektigini vurguladi.

Çalistayin, Türkiye'nin kültürel zenginliginin pekistirilmesi, çeviri bilim alaninin, iletisim çalismalarinin daha da zenginlestirilmesi adina önemli bir kazanim oldugunu belirten Altun, katilimcilara tesekkür etti.

- "Toplanti çok büyük önem arz ediyor"

Anadolu Ajansi Yönetim Kurulu Baskani ve Genel Müdürü Serdar Karagöz de çalistayin en önemli hazine olan dilin yasamasi, gelecek kusaklara aktarilmasi, medeniyet ve kültürün yeniden insasi için çok büyük önem arz ettigini söyledi.

Çalistayda çeviri konusu bütün boyutlariyla ele alinirken çok önemli bir seyin insa edilecegini ifade eden Karagöz, büyük düsünür Heidegger'in "Dil yuvamizdir, dil dünyamizdir, dil alemimizdir." dedigini hatirlatti.

Vefat eden Prof. Dr. Teoman Durali'nin ise "Dil bir milletin her seyidir, onu yitirdigimiz zaman her seyimizi yitiririz. Onsuz düsünemeyiz." ifadelerini kullandigini aktaran Karagöz, dilin, sadece konusmak, iletismek için degil, ayni sekilde düsünmek, bir kültür ve medeniyet insa etmek için en temel enstrüman oldugunu vurguladi. Dil yitirildiginde bilincin yitirilecegine, medeniyet degerlerinin kaybedilecegine isaret eden Karagöz, sunlari kaydetti:

"Dillerin birbirleriyle etkilesimi, iletisimi ve yeniden üretilmesi noktasinda çeviri bu tartismanin tam merkezinde duruyor. Biz AA olarak, Türk medyasinda Türkçe dilini en fazla, en dogru kullanmasi gereken bir kurum olarak, bu çalistayin çiktilarini yakindan takip edecegiz ve bir paydasi olarak kendi dil protokolümüze sonuçlarini ekleyecegiz. Iletisim Baskanligimiz tarafindan düzenlenen bu çalistayin dilimize, medyamiza, ülkemizin kültürüne ve medeniyet degerlerine çok büyük katki saglayacagini düsünüyorum. Söylem birligini insa ettigimiz zaman, bir disiplini insa ediyoruz. Dilde disiplin olmadigi zaman, düsüncede disiplin olmuyor. Düsüncede disiplin olmadigi zaman, eylemde disiplin olmuyor. Biz, dilde disiplini, düsüncede disiplini ve eylemde disiplini sagladigimiz zaman kültür ve düsünce dünyamizdaki daginikliklar derleniyor, toplaniyor. Bu açidan bugün burada yaptigimiz toplanti çok büyük önem arz ediyor."

Katilimcilara tesekkür eden Karagöz, çalistayin hayirli, ugurlu olmasini diledi.
Kaynak: AA