Yusufeli'ye Özgü 'Butko Zeytini' Türkiye'nin Dört Bir Yaninda Sofralari Süslüyor
Artvin'in Yusufeli ilçesinde, Çoruh Vadisi'nin mikroklima ikliminin etkin oldugu 806 dekar alanda üretilen, kendine has aromasiyla dikkati çeken zeytinden yillik yaklasik 220 ton elde ediliyor Zeytin üreticisi Özcan Tosun: 'Butko zeytininin üretiminde hiçbir kimyasal madde ya da tarim ilaci kullanilmiyor. Tamamen organik üretildigi için lezzetli ve asit orani çok düsüktür'
YUSUF OKUR - Artvin'in Yusufeli ilçesinde yetistirilen "Butko zeytini"nin hasadinda sona gelindi.
Çoruh Vadisi'ndeki mikroklima iklimin elverisli hale getirdigi zeytin üretimi, 806 dekar alanda, yaklasik 22 bin agaçla gerçeklestiriliyor.
Düsük asit orani ve kendine has aromasiyla dikkati çeken Butko zeytininden yillik ortalama 220 ton ürün elde ediliyor. Her yil kasim ayinin ilk haftalarinda baslayan zeytin hasadi, rekolteye göre aralik ayinin ortalarina kadar sürüyor.
Yüzde 70'lere varan egimli arazide, yüksekligi 10 metreyi asan agaçlardan elle toplanan ürünün bir kismi sofralik zeytin olarak tüketilirken, kalani yag haline getiriliyor.
Çin'in baskenti Pekin'de 2006'da düzenlenen Uluslararasi Zeytinyagi Fuari'nda üstün lezzet ödülüne layik görülen zeytinyagi Türkiye'nin dört bir yanindan ragbet görüyor.
Ilçede en fazla zeytin üretimi yapilan köylerden Demirkent'te yasayan üretici Özcan Tosun, AA muhabirine, finans sektöründen emekli olduktan sonra köyüne gelerek 5 yildir zeytin ürettigini söyledi.
Hem zeytin yetistiriciligi yaptigini hem de köydeki zeytinyagi üretim tesisinde çalistigini anlatan Tosun, tesisin bölgedeki iki tesisten birisi oldugunu belirtti.
Tosun, bölgede üretilen zeytinlerin büyük bir kisminin burada islenerek zeytinyagina dönüstürüldügünü ifade ederek, tesise getirilen yillik ortalama 60 ton zeytinden 20 ton zeytinyagi elde edildigini kaydetti.
- "Müsteri bana bir sene öncesinden siparis veriyor"
Ilçedeki en yaygin zeytin türünün Butko zeytini olduguna isaret eden Tosun, "Bu zeytinimiz dünyaca ünlü, zeytinyagi lezzet ödülü almis bir türdür. Butko zeytininin üretiminde hiçbir kimyasal madde ya da tarim ilaci kullanilmiyor. Tamamen organik üretildigi için lezzetli ve asit orani çok düsüktür. Bundan dolayi da kaliteli zeytin ve zeytinyagina sahibiz." dedi.
Tosun, zeytinlerin yaglik ve sofralik olarak ikiye ayrildigini belirterek, sunlari söyledi:
"Lezzetli ve kaliteli oldugu için ürünlerimiz hemen bitiyor. O kadar talep var ki müsteri bana bir sene öncesinden siparis veriyor. Bu talep sofralik zeytin için de zeytinyagi için de geçerli. Bundan dolayi pazar sikintisi çekmiyoruz. Üretici kendi ihtiyacini ayirdiktan sonra kalani satiyor. Özellikle köyümüz için zeytin olmazsa olmazlardan. Köylünün bir numarali gelir kaynagi."
Ahmet Ekçi ise zeytin bahçesinden yilda ortalama 1,5 ton civarinda ürün aldigini ifade ederek, "Bir kismini kendimiz yiyoruz, bir kismini satiyoruz. Kalanini da zeytinyagi yaptiriyoruz. Zeytin, Yusufeli'nin marka degeri, soframizin bas taci." diye konustu.
- "Çok kaliteli, dogal zeytinimiz var"
Nebahat Akdeniz de bu seneki zeytin hasadini tamamladigini kaydederek, "Çok kaliteli, dogal zeytinimiz var. Iki engelli çocugum var. Onlarin dogal ve saglikli beslenmesine özen gösteriyorum. Zeytinyagimizi, zeytinimizi onlarla kis boyu afiyetle yiyecegim." ifadesini kullandi.
Kadriye Büyükbas ise köyde tek basina yasadigini ve zeytinlerini toplamak için isçi tuttugunu belirterek, kendine yetecek kadarini ayirdiktan sonra birazini Bursa, Istanbul ve Almanya'da yasayan kardeslerine gönderdigini, kalanini da sattigi söyledi.
Zeytin hasadi yapan Yilören Özder de 5 dönümlük arazide zeytin yetistiriciligi yaptigini aktararak, sunlari kaydetti:
"Agaçlara merdivenlerle çikip zeytini tek tek topluyoruz. Ezilen, yere düsen ve ihtiyaç fazlasi zeytinleri yag fabrikasina götürüyoruz. Arazi çok sarp ve yamaç, agaçlar çok yüksek. 10-12 metre yüksekliginde agaçlar var. Çok zor sartlarda hasat yapiyoruz. Bu sene rekolte az. Seneye insallah daha fazla verecektir. Biz de hasadimizi bitirip zeytinligimizin bakimini yapacagiz."
Kaynak: AA
Çoruh Vadisi'ndeki mikroklima iklimin elverisli hale getirdigi zeytin üretimi, 806 dekar alanda, yaklasik 22 bin agaçla gerçeklestiriliyor.
Düsük asit orani ve kendine has aromasiyla dikkati çeken Butko zeytininden yillik ortalama 220 ton ürün elde ediliyor. Her yil kasim ayinin ilk haftalarinda baslayan zeytin hasadi, rekolteye göre aralik ayinin ortalarina kadar sürüyor.
Yüzde 70'lere varan egimli arazide, yüksekligi 10 metreyi asan agaçlardan elle toplanan ürünün bir kismi sofralik zeytin olarak tüketilirken, kalani yag haline getiriliyor.
Çin'in baskenti Pekin'de 2006'da düzenlenen Uluslararasi Zeytinyagi Fuari'nda üstün lezzet ödülüne layik görülen zeytinyagi Türkiye'nin dört bir yanindan ragbet görüyor.
Ilçede en fazla zeytin üretimi yapilan köylerden Demirkent'te yasayan üretici Özcan Tosun, AA muhabirine, finans sektöründen emekli olduktan sonra köyüne gelerek 5 yildir zeytin ürettigini söyledi.
Hem zeytin yetistiriciligi yaptigini hem de köydeki zeytinyagi üretim tesisinde çalistigini anlatan Tosun, tesisin bölgedeki iki tesisten birisi oldugunu belirtti.
Tosun, bölgede üretilen zeytinlerin büyük bir kisminin burada islenerek zeytinyagina dönüstürüldügünü ifade ederek, tesise getirilen yillik ortalama 60 ton zeytinden 20 ton zeytinyagi elde edildigini kaydetti.
- "Müsteri bana bir sene öncesinden siparis veriyor"
Ilçedeki en yaygin zeytin türünün Butko zeytini olduguna isaret eden Tosun, "Bu zeytinimiz dünyaca ünlü, zeytinyagi lezzet ödülü almis bir türdür. Butko zeytininin üretiminde hiçbir kimyasal madde ya da tarim ilaci kullanilmiyor. Tamamen organik üretildigi için lezzetli ve asit orani çok düsüktür. Bundan dolayi da kaliteli zeytin ve zeytinyagina sahibiz." dedi.
Tosun, zeytinlerin yaglik ve sofralik olarak ikiye ayrildigini belirterek, sunlari söyledi:
"Lezzetli ve kaliteli oldugu için ürünlerimiz hemen bitiyor. O kadar talep var ki müsteri bana bir sene öncesinden siparis veriyor. Bu talep sofralik zeytin için de zeytinyagi için de geçerli. Bundan dolayi pazar sikintisi çekmiyoruz. Üretici kendi ihtiyacini ayirdiktan sonra kalani satiyor. Özellikle köyümüz için zeytin olmazsa olmazlardan. Köylünün bir numarali gelir kaynagi."
Ahmet Ekçi ise zeytin bahçesinden yilda ortalama 1,5 ton civarinda ürün aldigini ifade ederek, "Bir kismini kendimiz yiyoruz, bir kismini satiyoruz. Kalanini da zeytinyagi yaptiriyoruz. Zeytin, Yusufeli'nin marka degeri, soframizin bas taci." diye konustu.
- "Çok kaliteli, dogal zeytinimiz var"
Nebahat Akdeniz de bu seneki zeytin hasadini tamamladigini kaydederek, "Çok kaliteli, dogal zeytinimiz var. Iki engelli çocugum var. Onlarin dogal ve saglikli beslenmesine özen gösteriyorum. Zeytinyagimizi, zeytinimizi onlarla kis boyu afiyetle yiyecegim." ifadesini kullandi.
Kadriye Büyükbas ise köyde tek basina yasadigini ve zeytinlerini toplamak için isçi tuttugunu belirterek, kendine yetecek kadarini ayirdiktan sonra birazini Bursa, Istanbul ve Almanya'da yasayan kardeslerine gönderdigini, kalanini da sattigi söyledi.
Zeytin hasadi yapan Yilören Özder de 5 dönümlük arazide zeytin yetistiriciligi yaptigini aktararak, sunlari kaydetti:
"Agaçlara merdivenlerle çikip zeytini tek tek topluyoruz. Ezilen, yere düsen ve ihtiyaç fazlasi zeytinleri yag fabrikasina götürüyoruz. Arazi çok sarp ve yamaç, agaçlar çok yüksek. 10-12 metre yüksekliginde agaçlar var. Çok zor sartlarda hasat yapiyoruz. Bu sene rekolte az. Seneye insallah daha fazla verecektir. Biz de hasadimizi bitirip zeytinligimizin bakimini yapacagiz."