Tarim Ve Orman Bakani Pakdemirli Agrigenomik Merkezi Açilisinda Konustu Açiklamasi
'ArGe çalismalarina yillik yaklasik 1 milyar lira kaynak ayiriyoruz, yilda yaklasik 2 bin ArGe projesi yürütüyoruz'.
Tarim ve Orman Bakani Bekir Pakdemirli, Ar-Ge alanindaki yatirimlarin önemine deginerek, "Ar-Ge çalismalarina yillik yaklasik 1 milyar lira kaynak ayiriyoruz, yilda yaklasik 2 bin Ar-Ge projesi yürütüyoruz." dedi.
Pakdemirli, Sanayi ve Teknoloji Bakanliginin Rekabetçi Sektörler Programi kapsaminda desteklenen, Avrupa Birligi ve Türkiye Cumhuriyeti tarafindan finanse edilen ve Ankara Üniversitesi Teknokent’in yararlanicisi oldugu “Agrigenomik Merkezi – Hayvan ve Bitki Genomik Arastirmalari Inovasyon Merkezi” Projesi açilis toplantisina katildi.
Ar-Ge ve inovasyonun, ekonomideki tüm sektörlerin dinamosu oldugunu belirten Pakdemirli, tarimsal Ar-Ge alaninda yapilan her bir yatirimin, ülkenin gelecegine yapilan bir yatirim oldugunu çok iyi bildiklerini kaydetti.
Ar-Ge çalismalarina yillik yaklasik 1 milyar lira kaynak ayirdiklarini vurgulayan Pakdemirli yilda yaklasik 2 bin Ar-Ge projesi yürüttüklerini aktardi.
Pakdemirli "Cuma günü lansmanini yapacagimiz Elektronik Hayvan Takip Sistemimiz, yani diger adiyla Elektronik Küpe ülkemizin milli sermaye ve milli Ar-Ge ile gelistirilen ilk hayvan takip sistemidir. Bu çalismalarimizin yani sira, E-tarim Portali, Tarim Orman Akademisi, akilli tarim uygulamalari, gezer sagim makinasi ve otonom ilaçlama makinalari gibi birçok teknolojiyi tarim ve hayvancilik sektörüyle bulusturduk ve bulusturmaya devam edecegiz." seklinde konustu.
Açilisi gerçeklestirilen merkezin gida güvenligi alaninda önemli çalismalara imza atacagini kaydeden Bakan Pakdemirli, 6 laboratuvari olan merkezin üretimde verimliligi ve kaliteyi saglayacak alt yapiya sahip oldugunu söyledi. Pakdemirli söyle devam etti:
"Merkezimizdeki çalisma konulari içerisinde yer alan ve bizim de Bakanlik olarak üzerinde özellikle durdugumuz hayvan ve bitki yetistiriciliginde islah çalismalari, tarimsal üretimin gelismesi için büyük önem tasiyor. Son 19 yilda bitki ve hayvan islahi üzerine yaptigimiz çalismalar sayesinde hem bitkisel üretim hem de hayvancilikta önemli verim artislari yasandi. Bu teknolojilerin, çiftçiler ve diger faydalanicilarin ihtiyaçlarina cevap verecek nitelikte olmasi da teknoloji ve üretimi dogrudan bulusturmasi açisindan kiymetli."
- "Ar-Ge teknolojileri sayesinde tohum verimliginde önemli bir asama kaydettik"
Pakdemirli, Ar-Ge teknolojileri sayesinde tohum verimliginde önemli bir asama kaydettiklerini, gelecegin gidasini garanti altina almak için çalismalarini sürdürdüklerini belirtti. Bakan Pakdemirli söyle konustu:
“Son 19 yilda, bugday verimi yüzde 41, sekerpancari verimi yüzde 54, ayçiçegi verimi yüzde 84, misir verimi yüzde 124 artti. 10 dönüm tarlasi olan bir bugday üreticisinin tarlasi simdi 14 dönüme, sekerpancari üreticisinin 15 dönüme, ayçiçegi üreticisinin 18 dönüme, misir üreticisinin 24 dönüme denk gelmektedir. Bunu da ilave bir tarla almadan, cebinden para harcamadan yapti. Hayvancilikta da benzer tablolari görüyoruz. Son 19 yilda sigirda ortalama et verimi yüzde 60 artisla 296 kilograma, süt verimi yüzde 85 artisla 3 bin 158 litreye yükseldi. Artik yetistiricimiz, 4 hayvandan 7 hayvana denk süt, 2 sigirdan 3 sigira denk et alabiliyor. Gelistirdigimiz teknolojilerle bir hayvandan daha fazla verim aliyor, hem üreticiye hem üretime katki sagliyoruz.”
Pakdemirli, Bakanlik bünyesinde biyojeknoloji alaninda toplam 27 laboratuvar bulundugunu animsatarak “Laboratuvarlarimizda yapilan çalismalar neticesinde bitki islah sürecimiz 3’te 1 veya 4’te 1 oraninda azalmistir. Bu demek oluyor ki degisen iklim kosullarina karsi kurakliga toleransli bitki gelistirmek için bitki islah çalismalarini daha kisa zamanda yapiyoruz. Böylece; yeni bitki çesitlerini daha kisa zamanda üreticimizin istifadesine sunuyoruz. Ankara Üniversitesi ile Akademik ve Ar-Ge inovasyon alaninda is birligi protokolü ile de bu alanda çalismalarimizi güçlendirecegimize inaniyorum. Ayni zamanda genetik alaninda verilecek egitimler ile fikre özel projeler gelistirilerek; daha verimli, düsük maliyetli ve sürdürülebilir üretim odakli bir süreç izlenmis olacak. Bu Merkez ile gida, tarim, hayvancilik, orman ve su alanlarinda sinirlarimizi asabilecegimizi, dolayisiyla yapilacak çalismalarin gelecegimiz ve kaynaklarimiz için ne denli önemli oldugunu bir kez daha vurgulamak istiyorum.” ifadelerini kullandi.
Ankara Üniversitesi Rektörü Necdet Ünüvar da merkezin yerli ve milli tarim alanindaki gelismelere büyük katki saglayacagini söyledi.
Kaynak: AA
Pakdemirli, Sanayi ve Teknoloji Bakanliginin Rekabetçi Sektörler Programi kapsaminda desteklenen, Avrupa Birligi ve Türkiye Cumhuriyeti tarafindan finanse edilen ve Ankara Üniversitesi Teknokent’in yararlanicisi oldugu “Agrigenomik Merkezi – Hayvan ve Bitki Genomik Arastirmalari Inovasyon Merkezi” Projesi açilis toplantisina katildi.
Ar-Ge ve inovasyonun, ekonomideki tüm sektörlerin dinamosu oldugunu belirten Pakdemirli, tarimsal Ar-Ge alaninda yapilan her bir yatirimin, ülkenin gelecegine yapilan bir yatirim oldugunu çok iyi bildiklerini kaydetti.
Ar-Ge çalismalarina yillik yaklasik 1 milyar lira kaynak ayirdiklarini vurgulayan Pakdemirli yilda yaklasik 2 bin Ar-Ge projesi yürüttüklerini aktardi.
Pakdemirli "Cuma günü lansmanini yapacagimiz Elektronik Hayvan Takip Sistemimiz, yani diger adiyla Elektronik Küpe ülkemizin milli sermaye ve milli Ar-Ge ile gelistirilen ilk hayvan takip sistemidir. Bu çalismalarimizin yani sira, E-tarim Portali, Tarim Orman Akademisi, akilli tarim uygulamalari, gezer sagim makinasi ve otonom ilaçlama makinalari gibi birçok teknolojiyi tarim ve hayvancilik sektörüyle bulusturduk ve bulusturmaya devam edecegiz." seklinde konustu.
Açilisi gerçeklestirilen merkezin gida güvenligi alaninda önemli çalismalara imza atacagini kaydeden Bakan Pakdemirli, 6 laboratuvari olan merkezin üretimde verimliligi ve kaliteyi saglayacak alt yapiya sahip oldugunu söyledi. Pakdemirli söyle devam etti:
"Merkezimizdeki çalisma konulari içerisinde yer alan ve bizim de Bakanlik olarak üzerinde özellikle durdugumuz hayvan ve bitki yetistiriciliginde islah çalismalari, tarimsal üretimin gelismesi için büyük önem tasiyor. Son 19 yilda bitki ve hayvan islahi üzerine yaptigimiz çalismalar sayesinde hem bitkisel üretim hem de hayvancilikta önemli verim artislari yasandi. Bu teknolojilerin, çiftçiler ve diger faydalanicilarin ihtiyaçlarina cevap verecek nitelikte olmasi da teknoloji ve üretimi dogrudan bulusturmasi açisindan kiymetli."
- "Ar-Ge teknolojileri sayesinde tohum verimliginde önemli bir asama kaydettik"
Pakdemirli, Ar-Ge teknolojileri sayesinde tohum verimliginde önemli bir asama kaydettiklerini, gelecegin gidasini garanti altina almak için çalismalarini sürdürdüklerini belirtti. Bakan Pakdemirli söyle konustu:
“Son 19 yilda, bugday verimi yüzde 41, sekerpancari verimi yüzde 54, ayçiçegi verimi yüzde 84, misir verimi yüzde 124 artti. 10 dönüm tarlasi olan bir bugday üreticisinin tarlasi simdi 14 dönüme, sekerpancari üreticisinin 15 dönüme, ayçiçegi üreticisinin 18 dönüme, misir üreticisinin 24 dönüme denk gelmektedir. Bunu da ilave bir tarla almadan, cebinden para harcamadan yapti. Hayvancilikta da benzer tablolari görüyoruz. Son 19 yilda sigirda ortalama et verimi yüzde 60 artisla 296 kilograma, süt verimi yüzde 85 artisla 3 bin 158 litreye yükseldi. Artik yetistiricimiz, 4 hayvandan 7 hayvana denk süt, 2 sigirdan 3 sigira denk et alabiliyor. Gelistirdigimiz teknolojilerle bir hayvandan daha fazla verim aliyor, hem üreticiye hem üretime katki sagliyoruz.”
Pakdemirli, Bakanlik bünyesinde biyojeknoloji alaninda toplam 27 laboratuvar bulundugunu animsatarak “Laboratuvarlarimizda yapilan çalismalar neticesinde bitki islah sürecimiz 3’te 1 veya 4’te 1 oraninda azalmistir. Bu demek oluyor ki degisen iklim kosullarina karsi kurakliga toleransli bitki gelistirmek için bitki islah çalismalarini daha kisa zamanda yapiyoruz. Böylece; yeni bitki çesitlerini daha kisa zamanda üreticimizin istifadesine sunuyoruz. Ankara Üniversitesi ile Akademik ve Ar-Ge inovasyon alaninda is birligi protokolü ile de bu alanda çalismalarimizi güçlendirecegimize inaniyorum. Ayni zamanda genetik alaninda verilecek egitimler ile fikre özel projeler gelistirilerek; daha verimli, düsük maliyetli ve sürdürülebilir üretim odakli bir süreç izlenmis olacak. Bu Merkez ile gida, tarim, hayvancilik, orman ve su alanlarinda sinirlarimizi asabilecegimizi, dolayisiyla yapilacak çalismalarin gelecegimiz ve kaynaklarimiz için ne denli önemli oldugunu bir kez daha vurgulamak istiyorum.” ifadelerini kullandi.
Ankara Üniversitesi Rektörü Necdet Ünüvar da merkezin yerli ve milli tarim alanindaki gelismelere büyük katki saglayacagini söyledi.