Kocaeli'de '6. Uluslararasi Deprem Mühendisligi Ve Sismoloji Konferansi' Basladi
Gebze Teknik Üniversitesi ev sahipliginde, yurt içi ve yurt disindan deprem mühendisligi alaninda uzman bilim insanlarinin katilimiyla düzenlenen konferans 3 gün sürecek Rektör Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan: 'Bu bölgede ulusal deprem test merkezinin kurulmasinin son derece faydali olacagi kararini verdik. Bu deprem test merkezinde aslinda çok farkli alanlarda ölçümler yapilacak. Burasi uluslararasi seviyede hizmet verecek bir yapi olusturulacak'
Türkiye Deprem Mühendisligi Dernegince düzenlenen "6. Uluslararasi Deprem Mühendisligi ve Sismoloji Konferansi", Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) ev sahipliginde basladi.
GTÜ Kongre Merkezi'nde gerçeklestirilen ve bu yilki ana temasi "Afetlere Hazirlik Yili Kapsaminda Afet Risklerinin Azaltilmasinda Yenilikçi Teknolojiler" ve "Sismik Dirençlilik" olarak belirlenen konferansta bir konusma yapan GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan, Kocaeli'nin 17 Agustos 1999 Marmara Depremi'ni en siddetli yasayan il oldugunu söyledi.
Aslan, GTÜ'nün deprem mühendisligi ve yapi mühendisligi programiyla beraber 1999'dan bu yana hem ilçeye hem de ülkeye hizmet verdigini anlatti.
GTÜ'nün bu alanda hayata geçirdigi projelere deginen Aslan, sunlari söyledi:
"Dogu Marmara Kalkinma Ajansi (MARKA) ile yürüttügümüz proje çerçevesinde bir fizibilite yaptik. Aldigimizi sonuçlara göre, bu bölgede ulusal deprem test merkezinin kurulmasinin son derece faydali olacagi kararini verdik. Bu deprem test merkezinde aslinda çok farkli alanlarda ölçümler yapilacak. Burasi uluslararasi seviyede hizmet verecek bir yapi olusturulacak. Bununla ilgili en son Japonya ile bir görüsmemiz oldu. Japonya'nin da paydas olmasini arzu ediyoruz. Üniversite olarak ulusal test merkezinin üniversitemizde kurulmasini arzu ediyoruz. Bu konuda yetkililerden destek bekliyoruz." diye konustu.
Aslan, Türkiye'nin her an bir afete maruz kalabileceginin farkinda olduklarini dile getirerek, yasanan afetlerin sayisinin da her geçen gün artigini kaydetti.
Türkiye Deprem Mühendisligi Dernegi Baskani Prof. Dr. Bilge Siyahi de dernegin 2 senede bir deprem mühendisligi ve sismoloji alaninda konferanslar düzenledigini söyledi.
Siyahi, depremle ilgili çalismalar yapan disiplinlere bakildiginda çok genis bir yelpazenin söz konusu oldugunu aktararak, "Amacimiz; tüm bu çalismalari yapan arkadaslari bir araya getirmek, herkesin kendi bakis açisini anlamak ve tartismak. Konferansin basarili geçecegine ve katki sunacagina inaniyoruz." dedi.
Gebze Belediye Baskani Zinnur Büyükgöz ise GTÜ'nün bu alanda kayda deger birçok çalisma gerçeklestirdigini belirterek, "Ancak asil mesele; sonuç itibariyla depremden etkilenen insan. 'Bireyler bu konuda hazirlikli mi?' derseniz, psikolojik ve sosyolojik olarak maalesef hazirlikli durmuyorlar." ifadesini kullandi.
Büyükgöz, 1999 Marmara Depremi'nde yasanan acilara deginerek, söyle dedi:
"Buna ragmen insanimiz konforlu dairede, büyük dairede yasamak, lüks dairede yasamak gibi önceliklerini masada tutuyor. Bu, üzücü bir realite. Evet, maddi açidan bu tercihleri karsilayabiliyorsa sorun yok. Diger taraftan gerçek anlamda yapi stokunun yüzde 50-60'lik oraninin depreme dayanikli olmadigini bildigimiz bölgemizde, insanlarin önceligini güvenli konutlarda oturmaya dogru yönlendirmeleri gerekir. Büyüklük, konfor ve diger tercihlerinin yaninda güvenli konutta oturup oturmadigini tercihinin en önce yapmali diye düsünüyoruz."
Programda, afet yönetimi ve risk, geoteknik deprem mühendisligi, gözlemsel sismoloji, performans esasli tasarim, tarihi yapilar, erken uyari sistemleri, yapisal saglik izlemesi, deprem yönetmelikleri, kritik altyapi tesislerinin deprem performanslari ve tasarimi gibi bilim dallarinda birçok özel oturum ve sunum gerçeklestirilecek.
Yurt disindan katilimcilarin çevrim içi, yurt içindeki katilimcilarin ise yüz yüze katildigi konferans 3 gün sürecek.
Kaynak: AA
GTÜ Kongre Merkezi'nde gerçeklestirilen ve bu yilki ana temasi "Afetlere Hazirlik Yili Kapsaminda Afet Risklerinin Azaltilmasinda Yenilikçi Teknolojiler" ve "Sismik Dirençlilik" olarak belirlenen konferansta bir konusma yapan GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan, Kocaeli'nin 17 Agustos 1999 Marmara Depremi'ni en siddetli yasayan il oldugunu söyledi.
Aslan, GTÜ'nün deprem mühendisligi ve yapi mühendisligi programiyla beraber 1999'dan bu yana hem ilçeye hem de ülkeye hizmet verdigini anlatti.
GTÜ'nün bu alanda hayata geçirdigi projelere deginen Aslan, sunlari söyledi:
"Dogu Marmara Kalkinma Ajansi (MARKA) ile yürüttügümüz proje çerçevesinde bir fizibilite yaptik. Aldigimizi sonuçlara göre, bu bölgede ulusal deprem test merkezinin kurulmasinin son derece faydali olacagi kararini verdik. Bu deprem test merkezinde aslinda çok farkli alanlarda ölçümler yapilacak. Burasi uluslararasi seviyede hizmet verecek bir yapi olusturulacak. Bununla ilgili en son Japonya ile bir görüsmemiz oldu. Japonya'nin da paydas olmasini arzu ediyoruz. Üniversite olarak ulusal test merkezinin üniversitemizde kurulmasini arzu ediyoruz. Bu konuda yetkililerden destek bekliyoruz." diye konustu.
Aslan, Türkiye'nin her an bir afete maruz kalabileceginin farkinda olduklarini dile getirerek, yasanan afetlerin sayisinin da her geçen gün artigini kaydetti.
Türkiye Deprem Mühendisligi Dernegi Baskani Prof. Dr. Bilge Siyahi de dernegin 2 senede bir deprem mühendisligi ve sismoloji alaninda konferanslar düzenledigini söyledi.
Siyahi, depremle ilgili çalismalar yapan disiplinlere bakildiginda çok genis bir yelpazenin söz konusu oldugunu aktararak, "Amacimiz; tüm bu çalismalari yapan arkadaslari bir araya getirmek, herkesin kendi bakis açisini anlamak ve tartismak. Konferansin basarili geçecegine ve katki sunacagina inaniyoruz." dedi.
Gebze Belediye Baskani Zinnur Büyükgöz ise GTÜ'nün bu alanda kayda deger birçok çalisma gerçeklestirdigini belirterek, "Ancak asil mesele; sonuç itibariyla depremden etkilenen insan. 'Bireyler bu konuda hazirlikli mi?' derseniz, psikolojik ve sosyolojik olarak maalesef hazirlikli durmuyorlar." ifadesini kullandi.
Büyükgöz, 1999 Marmara Depremi'nde yasanan acilara deginerek, söyle dedi:
"Buna ragmen insanimiz konforlu dairede, büyük dairede yasamak, lüks dairede yasamak gibi önceliklerini masada tutuyor. Bu, üzücü bir realite. Evet, maddi açidan bu tercihleri karsilayabiliyorsa sorun yok. Diger taraftan gerçek anlamda yapi stokunun yüzde 50-60'lik oraninin depreme dayanikli olmadigini bildigimiz bölgemizde, insanlarin önceligini güvenli konutlarda oturmaya dogru yönlendirmeleri gerekir. Büyüklük, konfor ve diger tercihlerinin yaninda güvenli konutta oturup oturmadigini tercihinin en önce yapmali diye düsünüyoruz."
Programda, afet yönetimi ve risk, geoteknik deprem mühendisligi, gözlemsel sismoloji, performans esasli tasarim, tarihi yapilar, erken uyari sistemleri, yapisal saglik izlemesi, deprem yönetmelikleri, kritik altyapi tesislerinin deprem performanslari ve tasarimi gibi bilim dallarinda birçok özel oturum ve sunum gerçeklestirilecek.
Yurt disindan katilimcilarin çevrim içi, yurt içindeki katilimcilarin ise yüz yüze katildigi konferans 3 gün sürecek.