Çin savaş ilan etti!

31 Aralık 2019 günü Çin'in dünyaya duyurduğu gelişmenin insanlığın kaderini sonsuza kadar alt üst edeceğini kimse tahmin etmemişti, koronavirüs yalnızca 6,5 ayda yeryüzünü diz çöktürdü.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) günlük vakaların ilk kez çeyrek milyonu geçtiğini resmen açıkladı.

WHO, yaklaşık 260 bin pozitif testin çoğunun beklendiği gibi ABD, Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika'da kayıtlara geçtiğini bildiriyor.

BBC, WHO'nun yalnızca bir gün önce yeni güncel rekoru açıkladıktan 24 saat sonra çeyrek milyon barajının geçildiğini aktarıyor.

Vaka artış hızı o kadar yüksek ki, uluslararası haber ajansı Reuters yalnızca 100 saat içerisinde (yaklaşık 4 gün) dünya genelinde 1 milyon testin pozitif çıktığını 'son dakika' koduyla duyurdu.

Dünya genelinde 10 Mayıs tarihinden bu yana en fazla Cumartesi günü görüldü. Bir günde 7 bin 360 can kaybı gerçekleşti.

ABD, hafta boyunca üst üste rekorlar ilan etti. John Hopkins Üniversitesi'nin verilerine göre, vaka sayısının 3 milyon 700 bini geçtiği ABD'de, Covid-19 kurbanları da 140 bini aştı.

ABD'nin güney eyaletleri ve en kalabalık eyaleti California'da koronavirüsün önüne geçilemiyor. Cumartesi günü 19 eyalette bir gün içindeki en yüksek vaka artışı kayıtlara girdi, 71 bin 558 test pozitif çıktı.

Başta Teksas ve Florida olmak üzere birçok eyaletteki artış nedeniyle hastanelerin yoğun bakım servisleri vakalara yetişmekte zorlanıyor. Bazı yataklar hastane koridorlarına yerleştirilirken, hemşireler çift mesai ile hastalara yetişmeye çalışıyor.

Arizona'da ise yoğun bakım ünitelerinin yüzde 89'u doldu, Cuma günü itibarıyla eyalet genelinde 3 bin 238 Covid-19 hastası yoğun bakımda. 147 ölüm ise, Arizona'da bugüne kadar gerçekleşen en yüksek günlük can kaybı oldu.

ABD'den sonra tarihi salgının en fazla etkilediği ülke olan Brezilya'da vaka sayısı 2 milyon 75 bine ulaşırken, koronavirüsü hafife alan aşırı sağcı Jair Bolsonaro yine skandal sözler sarfetti.

Kendisi de koronavirüse yakalanan Bolsonaro, daha önce salgın için 'Basit bir grip' ifadesini kullanmış, mahkeme kararıyla maske takmaya zorlanmıştı.

Yeryüzünün en kalabalık ikinci ülkesi Hindistan'da ise koronavirüs salgını tsunami gibi ilerliyor. Hindistan'da 39 bin pozitif sonuç veren testle günlük vaka sayısında rekor artış görüldü.

Koronavirüse yakalananların sayısının 1 milyon 77 bin olduğu Hindistan, salgına karşı en uzun süre sokağa çıkma yasağı uygulayan ülkelerden biriydi. Mayıs ayı ortasından itibaren normalleşmeye geçilmesiyle ülke kısa sürede dünya üçüncüsü konumuna yükseldi.

Salgının Afrika kıtasındaki merkez üssü Güney Afrika ise, günlük 13 binlerde seyreden pozitif testlerle neredeyse bir ay gibi bir sürede dünya sıralamasında beşinciliğe yerleşti.

45 bini aşkın ölümle ABD ve Brezilya'dan sonra can kayıplarında üçüncü sırada yer alan İngiltere'de ise, bazı kasaba ve şehirlerde karantinanın geri gelmesi üzerine gözler Başbakan Boris Johnson'a çevrildi.The Sunday Telegraph gazetesine konuşan Johnson, tüm ülkeyi kapsayan karantina uygulamasını 'nükleer caydırıcılığa' benzeterek, 'Kesinlikle kullanmak istemiyorum ve kullanma durumunda olacağımızı da sanmıyorum' dedi.

ÇİN'DEN ÜRKÜTÜCÜ HABER

İnsanların gruplar halinde bir araya gelmesinin yasaklandığını bildiren Çin Devlet Televizyonu CCTV, halktan zorunlu olmadıkça Urumçi dışına çıkmamalarını istedi. Urumçi dışına seyahat edecekler, koronavirüs testi yaptırmak zorunda.

Çinli yetkililer, atılan adımları 'savaş zamanı' önlemleri olarak adlandırıyor. BBC Çin muhabiri Stephen McDonell, Çin'in en hassas bölgesi olan Şincan'da milyonlarca Müslüman Uygur'un kamplarda tutulduğunu ve salgının kamplara ulaşması halinde hızla yayılabileceğini belirtiyor.

McDonell, ayrıca Pekin yönetiminin Müslüman Uygur Türklerinin çocuklarını zorla ellerinden aldığı Şincan'ndaki sorunun son dönemde ABD ve Çin arasındaki en önemli gerilim alanı olduğunu, geçen hafta Washington'ın yeni yaptırımlar açıkladığını vurguluyor.