Bomba iddia! Çin ve DSÖ virüsü bilinçli olarak mı yaydı?
Gazeteci Mehmet Ali Önel, Beyaz TV'de katıldığı Beyaz TV'deki 'Ne Var Ne Yok" adlı programda koronavirüs salgınına ilişkin iki çarpıcı iddiayı gündeme getirdi.
Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs salgını ile ilgili bugüne kadar birçok iddia ortaya atıldı. Şu ana kadar 2 milyon 700 bin kişinin hastalanmasına, 190 bini aşkın kişinin de ölmesine yol açan virüsün laboratuvar ürünü olduğu önemli bilim insanlarınca da ile sürülse Dünya Sağlık Örgütü bunlara hep karşı çıktı. Bugüne kadar bilinen virüsün ilk kez Aralık 2019'da ortaya çıktığı ve Ocak ayından itibaren de salgına dönüştüğü yönündeydi.
Peki, gerçek bu mu? Virüs aslında çok daha önce ortaya çıkmış ancak bilinçli olarak dünyaya yayılması için beklenmiş olabilir miydi?
Gazeteci Mehmet Ali Önel, Beyaz TV'de Türker Akıncı'nın hazırlayıp sunduğu 'Ne Var Ne Yok' adlı programda bu sorulara yanıt olacak çok kritik bir bilgiyi paylaştı.
Daha doğrusu virüsün ilk görüldüğü ileri sürülen aralık ayından tam 6 ay önce 6 Haziran 2019 ile 16 Temmuz 2019 aralığında bir Türk doktor tarafından sosyal medya hesabından paylaşılmış 3 ayrı tweeti Beyaz TV ekranlarına getirdi.
Önel'in paylaştığı tweetlerden ilkinde Çin'in Wuhan şehrinde enteresan şeyler dönüyor diyerek söze başlıyor Türk doktor. Sonra da bugün başımıza bela olan koronavirüsün yol açtığı semptomları anlatmaya başlıyor. Hastaneye başvuran kişilerin akciğer ve kalp kaslarında enfeksiyon olduğunu ancak grip testlerinin negatif çıktığını ifade ediyor. 'Muhtemelen SARS benzeri corona ailesinden bir virüs' sözleri ile de bundan tam 10 ay önce aslında salgının adını koymuş oluyor.
Aynı gün ilk tweetten sadece 40 dakika sonra yaptığı ikinci paylaşımda bazı vakaların hastalık öyküsüne ulaştığını belirtiyor ve 'kesinlikle bu bir corona' diyerek teşhisi koyuyor. Sonra da sözlerine 'Eğer yeni tip hele bir de mutasyon geçirebilen bir tip ise dünyanın başına iş açar. Normalde beklenmez ama mutasyon diyorum çünkü semptomlar çok farklı' diye devak ediyor.
Ve 40 gün sonra 3. tweeti attığında resim daha da netleşiyor. Türk doktor bu kez 'Geçenlerde yazdığım Wuhan'da ki anlamsız tanımsız pnomoni benzeri vakalar ve testlerde sebebi teşhis edilemeyen zaturreler bir kaç arkadaş ile konuştum Türkiye'de de mevcut. İtalya ve Belçika'da da mevcut. Bilmeden konuşmak istemiyorum ama tanımsız viral enfeksiyon sıkıntılıdır' diyor.
İşte o tweetler;
Mehmet Ali Önel, Türk doktorun paylaştığı bu bilgileri Çin'in, DSÖ'nün ve hatta ABD'nin bilmemesinin imkansız olduğunu vurgulayarak aslında küresel bir savaş yaşandığını ifade ediyor.
'Neden bu 6 ay boyunca gizlendi.' diye soran Önel, 'Bir amaç olmalı, varılmak istenen bir hedef olmalı. Eğer bu doğal yollardan oluşan bir virüs olsa, DSÖ gider el koyar, tüm dünya uyarılırdı. Ama saklanıyor, gizleniyor. Bu bir savaşsa silahlarınızı açık etmezsiniz. Bu virüs bir silahsa 6 ay boyunca ortaya çıkarmaz gizlersiniz. Sağlık Bakanlığı da bu Türk doktordan bilgi alabilir. Türkiye'deki uzmanlar da bilgi alabilir. Almalı da hatta. Çünkü ben Türkiye'nin de Çin'den gelen bilgilere daha mesafeli olması gerektiğine inanıyorum. Aralık ayından bu yana bunu söylüyorum. Çünkü Çin tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye'yi de kandırdı.' diye konuştu.
Çin'in hesap ödemek zorunda olduğunun altını çizen Önel, 'Bu kadar büyük bir kaosun, savaşın bedelini Çin'in ödemesi gerekmez mi? Kaçınılmaz bir şekilde hesap sorulacak. Bu sıcak bir savaşa mı evrilecek, yoksa ekonomik darbelerle Çin köşeye mi sıkıştırılacak?' sorularını yönelttikten sonra DSÖ'nün salgın ilk ortaya çıktığında attığı 'virüs insandan insana geçmiyor' mesajı hatırlattı.
Salgın karşısında en güvenilir yerin şu anda Çin olduğuna dikkat çeken Önel, 'Dünya kavrulurken Çin yakında üretime de başlar' dedi.
Sonra da Washington Post'ta yer alan bir haberi hatırlatan Önel, bu habere göre USA Hacker adlı bir grubun küresel çok önemli şirketler ile Wuhan'daki virüsün çıktığı kaynak olarak gösterilen laboratuvarın da aralarında olduğu birçok kurumu hacklediği ve aralarında yazışmaların da olduğu 25 bine yakın belgeyi ele geçirdiğini söyledi.
Önel, bu belgelerden birinin de Wuhan'daki laboratuvarda çalışan Dr. Zhengli Shi'ye ait bir fotoğraf olduğunu, fotoğrafta tren istasyonunda elinde bir poşet buz ile görüntülenen Shi'nin bu fotoğrafının doğru olması halinde virüsün nasıl yayıldığını da ortaya koyduğunu belirtti.
Dr. Shi'nin içinde virüslü buz olduğu ileri sürülen poşeti istasyonun havalandırma mazgalına bıraktığı, buz eriyince ortaya çıkan virüsün ise salgını başlattığını ifade eden Önel, sonra da ekledi:
'Bu fotoğraf doğruysa savaş nedenidir. ABD ile Çin arasında hatta bütün ülkelerle Çin arasında bir savaş nedenidir.
Bu ne demek, Çin hazırlıklı bir şekilde bütün önlemlerini alıyor, virüsü enterne ediyor. Hubey eyaleti ile içerideki trafiği kesiyor Çin. Ama aynı zamanda Wuhan'dan başta İstanbul olmak üzere Avrupa'ya Amerika'ya, dünyanın dört bir yanına Çinliler turist olarak gidiyor. Ama Çin kendi içinde virüsü yaymıyor. Pekin'de Şangay'da virüs yok denecek kadar az. Ama Paris'te Ankara'da var. Bu nasıl oluyor? O tarihlerde Wuhan'dan iç hat uçuşu yok ama dünyanın dört bir yanına uçuş var. Bu, virüsü planlayarak bütün dünyaya yaymak demektir.'
Bu noktada DSÖ'nün de Çin ile birlikte cephede savaştığını belirten Önel, bu kurumu aralarında Bill Gates, Rockfeller gibi küresel sermayedarların desteklediğine dikkat çekerek, 'Savaşın yanında Çin varsa, yanında DSÖ varsa doğal olarak bu küreselci iş adamları da var. Çünkü DSÖ bunlara çalışıyor.' İfade etti.
Peki, gerçek bu mu? Virüs aslında çok daha önce ortaya çıkmış ancak bilinçli olarak dünyaya yayılması için beklenmiş olabilir miydi?
Gazeteci Mehmet Ali Önel, Beyaz TV'de Türker Akıncı'nın hazırlayıp sunduğu 'Ne Var Ne Yok' adlı programda bu sorulara yanıt olacak çok kritik bir bilgiyi paylaştı.
Daha doğrusu virüsün ilk görüldüğü ileri sürülen aralık ayından tam 6 ay önce 6 Haziran 2019 ile 16 Temmuz 2019 aralığında bir Türk doktor tarafından sosyal medya hesabından paylaşılmış 3 ayrı tweeti Beyaz TV ekranlarına getirdi.
Önel'in paylaştığı tweetlerden ilkinde Çin'in Wuhan şehrinde enteresan şeyler dönüyor diyerek söze başlıyor Türk doktor. Sonra da bugün başımıza bela olan koronavirüsün yol açtığı semptomları anlatmaya başlıyor. Hastaneye başvuran kişilerin akciğer ve kalp kaslarında enfeksiyon olduğunu ancak grip testlerinin negatif çıktığını ifade ediyor. 'Muhtemelen SARS benzeri corona ailesinden bir virüs' sözleri ile de bundan tam 10 ay önce aslında salgının adını koymuş oluyor.
Aynı gün ilk tweetten sadece 40 dakika sonra yaptığı ikinci paylaşımda bazı vakaların hastalık öyküsüne ulaştığını belirtiyor ve 'kesinlikle bu bir corona' diyerek teşhisi koyuyor. Sonra da sözlerine 'Eğer yeni tip hele bir de mutasyon geçirebilen bir tip ise dünyanın başına iş açar. Normalde beklenmez ama mutasyon diyorum çünkü semptomlar çok farklı' diye devak ediyor.
Ve 40 gün sonra 3. tweeti attığında resim daha da netleşiyor. Türk doktor bu kez 'Geçenlerde yazdığım Wuhan'da ki anlamsız tanımsız pnomoni benzeri vakalar ve testlerde sebebi teşhis edilemeyen zaturreler bir kaç arkadaş ile konuştum Türkiye'de de mevcut. İtalya ve Belçika'da da mevcut. Bilmeden konuşmak istemiyorum ama tanımsız viral enfeksiyon sıkıntılıdır' diyor.
İşte o tweetler;
Mehmet Ali Önel, Türk doktorun paylaştığı bu bilgileri Çin'in, DSÖ'nün ve hatta ABD'nin bilmemesinin imkansız olduğunu vurgulayarak aslında küresel bir savaş yaşandığını ifade ediyor.
'Neden bu 6 ay boyunca gizlendi.' diye soran Önel, 'Bir amaç olmalı, varılmak istenen bir hedef olmalı. Eğer bu doğal yollardan oluşan bir virüs olsa, DSÖ gider el koyar, tüm dünya uyarılırdı. Ama saklanıyor, gizleniyor. Bu bir savaşsa silahlarınızı açık etmezsiniz. Bu virüs bir silahsa 6 ay boyunca ortaya çıkarmaz gizlersiniz. Sağlık Bakanlığı da bu Türk doktordan bilgi alabilir. Türkiye'deki uzmanlar da bilgi alabilir. Almalı da hatta. Çünkü ben Türkiye'nin de Çin'den gelen bilgilere daha mesafeli olması gerektiğine inanıyorum. Aralık ayından bu yana bunu söylüyorum. Çünkü Çin tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye'yi de kandırdı.' diye konuştu.
Çin'in hesap ödemek zorunda olduğunun altını çizen Önel, 'Bu kadar büyük bir kaosun, savaşın bedelini Çin'in ödemesi gerekmez mi? Kaçınılmaz bir şekilde hesap sorulacak. Bu sıcak bir savaşa mı evrilecek, yoksa ekonomik darbelerle Çin köşeye mi sıkıştırılacak?' sorularını yönelttikten sonra DSÖ'nün salgın ilk ortaya çıktığında attığı 'virüs insandan insana geçmiyor' mesajı hatırlattı.
Salgın karşısında en güvenilir yerin şu anda Çin olduğuna dikkat çeken Önel, 'Dünya kavrulurken Çin yakında üretime de başlar' dedi.
Sonra da Washington Post'ta yer alan bir haberi hatırlatan Önel, bu habere göre USA Hacker adlı bir grubun küresel çok önemli şirketler ile Wuhan'daki virüsün çıktığı kaynak olarak gösterilen laboratuvarın da aralarında olduğu birçok kurumu hacklediği ve aralarında yazışmaların da olduğu 25 bine yakın belgeyi ele geçirdiğini söyledi.
Önel, bu belgelerden birinin de Wuhan'daki laboratuvarda çalışan Dr. Zhengli Shi'ye ait bir fotoğraf olduğunu, fotoğrafta tren istasyonunda elinde bir poşet buz ile görüntülenen Shi'nin bu fotoğrafının doğru olması halinde virüsün nasıl yayıldığını da ortaya koyduğunu belirtti.
Dr. Shi'nin içinde virüslü buz olduğu ileri sürülen poşeti istasyonun havalandırma mazgalına bıraktığı, buz eriyince ortaya çıkan virüsün ise salgını başlattığını ifade eden Önel, sonra da ekledi:
'Bu fotoğraf doğruysa savaş nedenidir. ABD ile Çin arasında hatta bütün ülkelerle Çin arasında bir savaş nedenidir.
Bu ne demek, Çin hazırlıklı bir şekilde bütün önlemlerini alıyor, virüsü enterne ediyor. Hubey eyaleti ile içerideki trafiği kesiyor Çin. Ama aynı zamanda Wuhan'dan başta İstanbul olmak üzere Avrupa'ya Amerika'ya, dünyanın dört bir yanına Çinliler turist olarak gidiyor. Ama Çin kendi içinde virüsü yaymıyor. Pekin'de Şangay'da virüs yok denecek kadar az. Ama Paris'te Ankara'da var. Bu nasıl oluyor? O tarihlerde Wuhan'dan iç hat uçuşu yok ama dünyanın dört bir yanına uçuş var. Bu, virüsü planlayarak bütün dünyaya yaymak demektir.'
Bu noktada DSÖ'nün de Çin ile birlikte cephede savaştığını belirten Önel, bu kurumu aralarında Bill Gates, Rockfeller gibi küresel sermayedarların desteklediğine dikkat çekerek, 'Savaşın yanında Çin varsa, yanında DSÖ varsa doğal olarak bu küreselci iş adamları da var. Çünkü DSÖ bunlara çalışıyor.' İfade etti.