CHP'li Torun Açıklaması 'Salgın Nedeniyle İşinden Olan İnsanlara Bir Umut Işığı Olduk'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, partisine mensup belediye başkanlarının koranovirüs salgını nedeniyle aldığı tedbirlere ilişkin, "Bizim belediyelerimizin kapısı işini, aşını kaybedene açık. Salgın nedeniyle işinden olan insanlara bir umut ışığı olduk." ifadesini kullandı.
Torun, yazılı açıklamasında, koronavirüs (Kovid-19) önlemleri kapsamında hükümetin açıkladığı paketlerin ihtiyacı karşılamaktan çok uzak olduğunu savundu.
İktidarın salgının yayılmasını engelleyecek sokağa çıkışı sınırlandırma tedbirlerini vaktinde alamadığını ileri süren Torun, "Çünkü parası yok. Çünkü kaynaklar gösterişli saraylara, kimsenin geçmediği yollara ve köprülere, hiç ihtiyacımız olmayan bir havaalanına harcandı. İktidar, halkın bütün kaynaklarını buralara harcadığı için bugün 'topluma evde otur, seni mağdur etmeyeceğim, işsiz bırakmayacağım, maaşını ben ödeyeceğim, elektriğini suyunu bedava vereceğim' diyemiyor. Saray geçmişteki akılsız, büyük, devasa maliyetli projelerini sürdürmeye devam ediyor. Yurttaşlarımız işsizlik ve geçim kaygısı yaşarken saray yandaşı zengin edecek Kanal İstanbul peşinde." değerlendirmesinde bulundu.
Bu zor günlerde CHP'li belediyelerin halkın yanında olduğunu belirten Torun, koronavirüs salgını dolayısıyla CHP'li belediyelerde hayata geçirilen bazı uygulamaları da hatırlattı.
Partisine mensup belediye başkanlarının salgının yarattığı mağduriyetleri azaltmak için adımlar attığını aktaran Torun, şöyle devam etti:
"Vatandaşlara akıl veren değil, destek sağlayan bir tutum içinde davrandık. İşini kaybedene hükümet sahip çıkmıyor. Bizim belediyelerimizin kapısı işini, aşını kaybedene açık. Belediyelerimiz 'salgın zamanında senin yükünü ben omuzluyorum, paraysa para, yiyecekse yiyecek vereceğim.' dedi ve uygulama da başladı. Salgın nedeniyle işinden olan insanlara bir umut ışığı olduk. Daha salgının ilk günlerinde su aboneliklerinde borçlardan dolayı kesinti olmayacağı duyuruldu. Aylık abonman kartlarının mevcut bakiyelerinin süreleri uzatıldı. Kovid-19 salgını karşısında, başta yaşlılar olmak üzere diğer dezavantajlı gruplara yönelik çalışmalar da önemliydi. 65 yaş grubundan vatandaşlar için destek hatlarının kurulması, ihtiyaçlarının ve alışverişlerinin giderilmesi ve psikososyal destekler sunulması gibi adımlar ilgiyle karşılandı."
- "İnsanlık tarihinin en zor sınavlarından biri"
CHP'li büyükşehir belediyelerinin hem halk sağlığı hem de sağlık çalışanlarına yönelik çalışmalara önem verdiğinin altını çizen Torun, "Belediyelerimiz sahra hastaneleri kuruyor. Belediyeler hastane ve aile sağlık merkezlerindeki eksikliklerin giderilmesine katkıda bulunmak üzere kendi imkanlarını kullanarak maske ve dezenfektan üretimine geçti. Bunun yanı sıra sağlık çalışanları ve eczane çalışanlarının hayatlarını kolaylaştırmak için toplu taşıma ve otopark hizmetlerini ücretsiz hale getirdi ve sağlık çalışanlarının ailelerinden uzakta karantinaya girebilmelerini sağlamak için turizm sektörü ile iş birlikleri geliştirdi." bilgisini paylaştı.
İnsanlık tarihinin en zor sınavlarından birinden geçildiğini kaydeden Torun, koronavirüsün insanlığı dil, din, ırk, millet, cinsiyet ayrıt etmeksizin tehdit ettiğini vurguladı. Virüsün aynı zamanda sahip olunan kıt kaynakların nasıl kullanılması gerektiğini öğrettiğine işaret eden Torun, virüsün demokrasinin, şeffaflığın, bilginin ne kadar zaruri bir ihtiyaç olduğunu da gösterdiğini belirtti.
Kaynak: AA
İktidarın salgının yayılmasını engelleyecek sokağa çıkışı sınırlandırma tedbirlerini vaktinde alamadığını ileri süren Torun, "Çünkü parası yok. Çünkü kaynaklar gösterişli saraylara, kimsenin geçmediği yollara ve köprülere, hiç ihtiyacımız olmayan bir havaalanına harcandı. İktidar, halkın bütün kaynaklarını buralara harcadığı için bugün 'topluma evde otur, seni mağdur etmeyeceğim, işsiz bırakmayacağım, maaşını ben ödeyeceğim, elektriğini suyunu bedava vereceğim' diyemiyor. Saray geçmişteki akılsız, büyük, devasa maliyetli projelerini sürdürmeye devam ediyor. Yurttaşlarımız işsizlik ve geçim kaygısı yaşarken saray yandaşı zengin edecek Kanal İstanbul peşinde." değerlendirmesinde bulundu.
Bu zor günlerde CHP'li belediyelerin halkın yanında olduğunu belirten Torun, koronavirüs salgını dolayısıyla CHP'li belediyelerde hayata geçirilen bazı uygulamaları da hatırlattı.
Partisine mensup belediye başkanlarının salgının yarattığı mağduriyetleri azaltmak için adımlar attığını aktaran Torun, şöyle devam etti:
"Vatandaşlara akıl veren değil, destek sağlayan bir tutum içinde davrandık. İşini kaybedene hükümet sahip çıkmıyor. Bizim belediyelerimizin kapısı işini, aşını kaybedene açık. Belediyelerimiz 'salgın zamanında senin yükünü ben omuzluyorum, paraysa para, yiyecekse yiyecek vereceğim.' dedi ve uygulama da başladı. Salgın nedeniyle işinden olan insanlara bir umut ışığı olduk. Daha salgının ilk günlerinde su aboneliklerinde borçlardan dolayı kesinti olmayacağı duyuruldu. Aylık abonman kartlarının mevcut bakiyelerinin süreleri uzatıldı. Kovid-19 salgını karşısında, başta yaşlılar olmak üzere diğer dezavantajlı gruplara yönelik çalışmalar da önemliydi. 65 yaş grubundan vatandaşlar için destek hatlarının kurulması, ihtiyaçlarının ve alışverişlerinin giderilmesi ve psikososyal destekler sunulması gibi adımlar ilgiyle karşılandı."
- "İnsanlık tarihinin en zor sınavlarından biri"
CHP'li büyükşehir belediyelerinin hem halk sağlığı hem de sağlık çalışanlarına yönelik çalışmalara önem verdiğinin altını çizen Torun, "Belediyelerimiz sahra hastaneleri kuruyor. Belediyeler hastane ve aile sağlık merkezlerindeki eksikliklerin giderilmesine katkıda bulunmak üzere kendi imkanlarını kullanarak maske ve dezenfektan üretimine geçti. Bunun yanı sıra sağlık çalışanları ve eczane çalışanlarının hayatlarını kolaylaştırmak için toplu taşıma ve otopark hizmetlerini ücretsiz hale getirdi ve sağlık çalışanlarının ailelerinden uzakta karantinaya girebilmelerini sağlamak için turizm sektörü ile iş birlikleri geliştirdi." bilgisini paylaştı.
İnsanlık tarihinin en zor sınavlarından birinden geçildiğini kaydeden Torun, koronavirüsün insanlığı dil, din, ırk, millet, cinsiyet ayrıt etmeksizin tehdit ettiğini vurguladı. Virüsün aynı zamanda sahip olunan kıt kaynakların nasıl kullanılması gerektiğini öğrettiğine işaret eden Torun, virüsün demokrasinin, şeffaflığın, bilginin ne kadar zaruri bir ihtiyaç olduğunu da gösterdiğini belirtti.