Bitlis Domatesten Yılda 200 Milyon TL Kazanıyor
Bölgenin yüzde 30 Türkiye’nin ise yüzde 4 ihtiyacını karşılayan domatesten Bitlis yılda 200 milyon TL kazanıyor.
Tatvan ve Ahlat ilçeleri arasında bulunan Van Gölü’ne yakın tarlalarda yetiştirilen domatesler, kızarmaya başlamasıyla birlikte mevsimlik işçiler tarafından toplanmaya başlandı. Tek tek dallarından koparılarak kasalara konulan domatesler, araçlar vasıtasıyla iç piyasaya veriliyor. Domates hasadı istihdama da katkı sağlayarak mevsimlik yaklaşık 10 bin kişi bu işte para kazanıyor. Domates hasadını yerinde incelemek üzere Tatvan ve Ahlat ilçelerine giden Bitlis Tarım ve Orman Müdürü Rıfat Çelik, yılın ilk hasadı olan domates tarlalarını inceledi. Yetiştirilen domatesin bu yıl verimli olduğunu belirten Çelik, ilçede bu yıl yaklaşık olarak 240 bin tona yakın verim alacaklarını söyledi.
“Bu yıl Bitlis’teki domates üretimi 240 bin ton”
Bitlis’te domates hasadının birkaç gündür başladığını ifade eden Müdür Çelik, "Çok hızlı bir şekilde de devam ediyor. Tarım müdürlüğü ve teknik personel olarak sahadayız. Çiftçilerimizin üretimlerini gözlemliyoruz. Bu sene çok şükür gördüğümüz kadarı domates verimi çok iyidir. Bitlis genelinde 2019 yılı itibari ile toplamda 20 Bin dekarlık alanda domates üretimi mevcut. Sahada gözlemlediğimiz kadarı ile dönüm başına 8-10 ton düşmektedir. Buda ilimizin genel rekoltesinin 240 Bin ton olması demektir” diye konuştu.
“Sulu tarım daha çok kazandırıyor”
Sulu tarıma geçmeden önce domates yerine yem bitkileri üretildiğini belirten Çelik, “2006 yılında Tarım ve Orman Bakanlığımızın başlatmış olduğu Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında basınçlı sulama sistemleri ile ilgili proje uygulamaları ile birlikte bölgemizde sulu tarıma geçilmiş oldu. Bu alanlarda suyun gelmesi ile birlikte çiftçinin ekim ve üretim alışkanlıklarında bir değişiklik oldu. Daha az maliyetle birim alanında daha fazla verim elde edebileceği alanlara yöneldiler. Bizlerde onların destekçileri olduk. Siirt, Batman, Diyarbakır ve Şanlıurfa gibi illerden de talepleri karşılamak üzere çok yoğun bir şekilde domates üretimi yapılıyor. Şuanda gayri safi hasıla anlamında ise ilimizin yıllık geliri 200 milyon TL civarındadır” dedi.
“Domates fidelerini artık dışarıdan almayıp Bitlis’te üreteceğiz”
Domates fidelerinin il dışında geldiğini ifade eden Bitlis Tarım ve Orman Müdürü Rıfat Çelik, “Çiftçilerimizle yaptığımız görüşmelerde fideleri de kendi ilimizde üretmek üzere Kırsal Kalkınma Projeleri kapsamında fide yetiştirilecek seraları teşvik edecek onlara yüzde 50 hibe desteği sağlayacağız. 2020 üretim sezonundan itibaren biz kendi fidemizi kendimiz üretmiş olacağız. Bölgede daha önce benim projemle kurulmuş olan bir salça fabrikası vardı. Yaptığımız araştırmada sermaye yetersizliğinden dolayı iki yıldır atıl durumda. Yatırımcı kardeşlerimle bir daha görüşeceğim inşallah bu sene bu fabrikamızın gerekli moderizasyonunu da yapıp salça fabrikamızı da tekrardan faaliyete geçireceğiz” diye konuştu.
“Türkiye genelinde Bitlis, son turfanda yeridir”
Bitlis’in iklim ve coğrafi yapısına göre son turfanda yeri olduğunu söyleyen Çelik, “Bitlis Türkiye’nin diğer coğrafi bölgelerine göre iklim ve coğrafi etkileri bakımından son turfanda yeridir. Türkiye’de üretilen özellikle açıkta sebze yetiştiriciliği son turfanda durumundayız. Bir buradan Türkiye’nin batı illerine de pazara mal arz etmekteyiz. Bölgemizin domates ihtiyacının yüzde 30’unu Bitlis karşılamaktadır. Ülkemizin de yaklaşık olarak yüzde 4’ünü karşılıyoruz. Domates üretimi Nisan ve Mayıs ayından itibaren başlar. Takriben bir beş aylık çalışma süreci var. Komşu illerden bize mevsimlik işçi göçü de mevcuttur. Aynı zamanda ilimizdeki işsizlerin istihdamı da burada sağlanmaktadır. Tarlalarımızda sadece domates alanlarında Mayıs ayından Ekim ayına kadar yaklaşık olarak 10 bin işsizimiz iş bulmaktadır” şeklinde konuştu.
“Tarım işçilerinin eğitim ve sağlık durumlarını da göz ardı etmiyoruz”
Aynı zamanda tarlada çalışan ve ailesi olan işçilerin çocuklarının eğitim ve sağlık durumlarında da yardımcı olduklarını belirterek şunları ifade eden Müdür Çelik, “Ailesi olan işçi kardeşlerimizin ailesinin sağlık ve eğitim durumlarını da göz ardı etmedik. Özel idare kaynaklı mevsimlik tarım işçilerinin rehabilitasyon projesini yaptık. Ahlat’ta belirli merkezde bulunan yaşam alanlarını oluşturduk. Milli Eğitim ve Sağlık Müdürlüğümüzle beraber koordineli yaptığımız çalışmalarda okur yaşında olan çocuklarımızın okula gitmelerini sağladık. Sağlık taramalarını gerçekleştirdik. Onların mağduriyetlerini bir nebzede olsa düzelttik” diye konuştu.
Kaynak: İHA
“Bu yıl Bitlis’teki domates üretimi 240 bin ton”
Bitlis’te domates hasadının birkaç gündür başladığını ifade eden Müdür Çelik, "Çok hızlı bir şekilde de devam ediyor. Tarım müdürlüğü ve teknik personel olarak sahadayız. Çiftçilerimizin üretimlerini gözlemliyoruz. Bu sene çok şükür gördüğümüz kadarı domates verimi çok iyidir. Bitlis genelinde 2019 yılı itibari ile toplamda 20 Bin dekarlık alanda domates üretimi mevcut. Sahada gözlemlediğimiz kadarı ile dönüm başına 8-10 ton düşmektedir. Buda ilimizin genel rekoltesinin 240 Bin ton olması demektir” diye konuştu.
“Sulu tarım daha çok kazandırıyor”
Sulu tarıma geçmeden önce domates yerine yem bitkileri üretildiğini belirten Çelik, “2006 yılında Tarım ve Orman Bakanlığımızın başlatmış olduğu Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında basınçlı sulama sistemleri ile ilgili proje uygulamaları ile birlikte bölgemizde sulu tarıma geçilmiş oldu. Bu alanlarda suyun gelmesi ile birlikte çiftçinin ekim ve üretim alışkanlıklarında bir değişiklik oldu. Daha az maliyetle birim alanında daha fazla verim elde edebileceği alanlara yöneldiler. Bizlerde onların destekçileri olduk. Siirt, Batman, Diyarbakır ve Şanlıurfa gibi illerden de talepleri karşılamak üzere çok yoğun bir şekilde domates üretimi yapılıyor. Şuanda gayri safi hasıla anlamında ise ilimizin yıllık geliri 200 milyon TL civarındadır” dedi.
“Domates fidelerini artık dışarıdan almayıp Bitlis’te üreteceğiz”
Domates fidelerinin il dışında geldiğini ifade eden Bitlis Tarım ve Orman Müdürü Rıfat Çelik, “Çiftçilerimizle yaptığımız görüşmelerde fideleri de kendi ilimizde üretmek üzere Kırsal Kalkınma Projeleri kapsamında fide yetiştirilecek seraları teşvik edecek onlara yüzde 50 hibe desteği sağlayacağız. 2020 üretim sezonundan itibaren biz kendi fidemizi kendimiz üretmiş olacağız. Bölgede daha önce benim projemle kurulmuş olan bir salça fabrikası vardı. Yaptığımız araştırmada sermaye yetersizliğinden dolayı iki yıldır atıl durumda. Yatırımcı kardeşlerimle bir daha görüşeceğim inşallah bu sene bu fabrikamızın gerekli moderizasyonunu da yapıp salça fabrikamızı da tekrardan faaliyete geçireceğiz” diye konuştu.
“Türkiye genelinde Bitlis, son turfanda yeridir”
Bitlis’in iklim ve coğrafi yapısına göre son turfanda yeri olduğunu söyleyen Çelik, “Bitlis Türkiye’nin diğer coğrafi bölgelerine göre iklim ve coğrafi etkileri bakımından son turfanda yeridir. Türkiye’de üretilen özellikle açıkta sebze yetiştiriciliği son turfanda durumundayız. Bir buradan Türkiye’nin batı illerine de pazara mal arz etmekteyiz. Bölgemizin domates ihtiyacının yüzde 30’unu Bitlis karşılamaktadır. Ülkemizin de yaklaşık olarak yüzde 4’ünü karşılıyoruz. Domates üretimi Nisan ve Mayıs ayından itibaren başlar. Takriben bir beş aylık çalışma süreci var. Komşu illerden bize mevsimlik işçi göçü de mevcuttur. Aynı zamanda ilimizdeki işsizlerin istihdamı da burada sağlanmaktadır. Tarlalarımızda sadece domates alanlarında Mayıs ayından Ekim ayına kadar yaklaşık olarak 10 bin işsizimiz iş bulmaktadır” şeklinde konuştu.
“Tarım işçilerinin eğitim ve sağlık durumlarını da göz ardı etmiyoruz”
Aynı zamanda tarlada çalışan ve ailesi olan işçilerin çocuklarının eğitim ve sağlık durumlarında da yardımcı olduklarını belirterek şunları ifade eden Müdür Çelik, “Ailesi olan işçi kardeşlerimizin ailesinin sağlık ve eğitim durumlarını da göz ardı etmedik. Özel idare kaynaklı mevsimlik tarım işçilerinin rehabilitasyon projesini yaptık. Ahlat’ta belirli merkezde bulunan yaşam alanlarını oluşturduk. Milli Eğitim ve Sağlık Müdürlüğümüzle beraber koordineli yaptığımız çalışmalarda okur yaşında olan çocuklarımızın okula gitmelerini sağladık. Sağlık taramalarını gerçekleştirdik. Onların mağduriyetlerini bir nebzede olsa düzelttik” diye konuştu.