'Bu Kez Onların Çocukları Başaramadı'
İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu: 'Buradan doğacak bir güç, bütün mazlum milletlere öz güven aşılıyor. 15 Temmuz bunun son denemesiydi. Türkiye'nin Türkiye'den yönetilmeme kararlılığının pekiştiği bir dönemde bunun önünü kesmek için düğmeye basıldı. Bu millet sokaklara döküldü. Güçlü bir liderlik ve devlet millet bütünleşmesiyle darbeyi püskürttü. İstiklal meşalesinin sonsuza kadar yaşatacağını dünyaya gösterdi' Gazeteci yazar İdris Kardaş: 'Bu kez 15 Temmuz'da onların çocukları başaramadı. 'Kaygılıyız', Türkiye'de demokrasi tehdit altında' minvalinde açıklamalar yaptılar'
İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, "Buradan doğacak bir güç, bütün mazlum milletlere öz güven aşılıyor. 15 Temmuz bunun son denemesiydi. Türkiye'nin Türkiye'den yönetilmeme kararlılığının pekiştiği bir dönemde bunun önünü kesmek için düğmeye basıldı." dedi.
15 Temmuz Derneğince Hafıza 15 Temmuz Müzesinde, 12 Eylül paneli düzenlendi. Televizyon sunucusu Zeynep Bayramoğlu'nun yönettiği panele konuşmacı olarak İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu ve gazeteci-yazar İdris Kardaş katıldı.
Hacısalihoğlu, 27 Mayıs ve 12 Eylül öncesi atmosferi ve yaşanan olayları anlatarak asker ve NATO içerisindeki yapı kullanılarak darbelerin gerçekleştirildiğini söyledi.
Türkiye'nin geleceğe dair iddialı olmaya başladığı dönemlerde karışıklık ve darbelerin gerçekleştiğini ifade eden Hacısalihoğlu, şöyle konuştu:
"Aynı silahla arkasındaki aynı kirli elin yazdığı senaryo ve karanlık ajandanın bir ürünü olarak bir sabah sağ ve sola ayrılmıştı gençlik. Bir sabah sağdan bir sabah soldan ama aynı silahla, aynı el ve aynı karanlık güçler bunu yaptırdılar. Cuntanın başındaki kişi şunu dedi: ‘Biz darbenin şartlarının oluşmasını bekledik.' Herkesin zihnine şu yerleşmişti: 'Canım ne yapsınlar her gün birileri ölüyor, buna el konulmalıydı.' Zihinlere bu algıyı yerleştirmek, meşruiyet kazandırmak için insafsızca ve alçakça bunu yaptılar."
Türkiye'nin tarihi önemi bulunduğunu vurgulayan Hacısalihoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buradan doğacak bir güç, bütün mazlum milletlere öz güven aşılıyor. 15 Temmuz bunun son denemesiydi. Türkiye'nin Türkiye'den yönetilmeme kararlılığının pekiştiği bir dönemde bunun önünü kesmek için düğmeye basıldı. Bu millet sokaklara döküldü. Güçlü bir liderlik ve devlet millet bütünleşmesiyle darbeyi püskürttü. İstiklal meşalesinin sonsuza kadar yaşatacağını dünyaya gösterdi. Şunu unutmayın, bir ülkenin geleceğinden ürkülüyorsa önce o ülkenin gençliğini öz güven kaybına uğratmakla ve tarihiyle bağının kopartılmasıyla işe başlanır."
- "Darbecilerin başarısız olmasına üzüldüler"
Gazeteci yazar Kardaş ise 12 Eylül öncesi istikrarsızlık, kurulan başarısız koalisyon hükumetleri, seçilemeyen cumhurbaşkanlığı krizlerinin darbenin meşruiyet zemini olarak gösterildiğini ama hiçbir darbenin asla meşru olamayacağını dile getirdi.
12 Eylül darbesi sonrası CIA Türkiye şefinin, dönemin ABD başkanına "Bizim çocuklar başardı" diye bilgi verdiğini belirten Kardaş, "Bu kez 15 Temmuz'da onların çocukları başaramadı. Sonra ABD ve Avrupa ülkeleri Türkiye'ye, seçilmiş iradeye destek vermediler. Darbecilerin başarısız olmasına üzüldüler. Bizim 27 Mayıslar, 12 Eylüller, 28 Şubatlar, 15 Temmuzların bir daha olmaması için bunları unutmamamız lazım." ifadelerini kullandı.
Program katılımcı öğrencilerin soru- cevaplarıyla tamamlandı.
Kaynak: AA
15 Temmuz Derneğince Hafıza 15 Temmuz Müzesinde, 12 Eylül paneli düzenlendi. Televizyon sunucusu Zeynep Bayramoğlu'nun yönettiği panele konuşmacı olarak İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu ve gazeteci-yazar İdris Kardaş katıldı.
Hacısalihoğlu, 27 Mayıs ve 12 Eylül öncesi atmosferi ve yaşanan olayları anlatarak asker ve NATO içerisindeki yapı kullanılarak darbelerin gerçekleştirildiğini söyledi.
Türkiye'nin geleceğe dair iddialı olmaya başladığı dönemlerde karışıklık ve darbelerin gerçekleştiğini ifade eden Hacısalihoğlu, şöyle konuştu:
"Aynı silahla arkasındaki aynı kirli elin yazdığı senaryo ve karanlık ajandanın bir ürünü olarak bir sabah sağ ve sola ayrılmıştı gençlik. Bir sabah sağdan bir sabah soldan ama aynı silahla, aynı el ve aynı karanlık güçler bunu yaptırdılar. Cuntanın başındaki kişi şunu dedi: ‘Biz darbenin şartlarının oluşmasını bekledik.' Herkesin zihnine şu yerleşmişti: 'Canım ne yapsınlar her gün birileri ölüyor, buna el konulmalıydı.' Zihinlere bu algıyı yerleştirmek, meşruiyet kazandırmak için insafsızca ve alçakça bunu yaptılar."
Türkiye'nin tarihi önemi bulunduğunu vurgulayan Hacısalihoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buradan doğacak bir güç, bütün mazlum milletlere öz güven aşılıyor. 15 Temmuz bunun son denemesiydi. Türkiye'nin Türkiye'den yönetilmeme kararlılığının pekiştiği bir dönemde bunun önünü kesmek için düğmeye basıldı. Bu millet sokaklara döküldü. Güçlü bir liderlik ve devlet millet bütünleşmesiyle darbeyi püskürttü. İstiklal meşalesinin sonsuza kadar yaşatacağını dünyaya gösterdi. Şunu unutmayın, bir ülkenin geleceğinden ürkülüyorsa önce o ülkenin gençliğini öz güven kaybına uğratmakla ve tarihiyle bağının kopartılmasıyla işe başlanır."
- "Darbecilerin başarısız olmasına üzüldüler"
Gazeteci yazar Kardaş ise 12 Eylül öncesi istikrarsızlık, kurulan başarısız koalisyon hükumetleri, seçilemeyen cumhurbaşkanlığı krizlerinin darbenin meşruiyet zemini olarak gösterildiğini ama hiçbir darbenin asla meşru olamayacağını dile getirdi.
12 Eylül darbesi sonrası CIA Türkiye şefinin, dönemin ABD başkanına "Bizim çocuklar başardı" diye bilgi verdiğini belirten Kardaş, "Bu kez 15 Temmuz'da onların çocukları başaramadı. Sonra ABD ve Avrupa ülkeleri Türkiye'ye, seçilmiş iradeye destek vermediler. Darbecilerin başarısız olmasına üzüldüler. Bizim 27 Mayıslar, 12 Eylüller, 28 Şubatlar, 15 Temmuzların bir daha olmaması için bunları unutmamamız lazım." ifadelerini kullandı.
Program katılımcı öğrencilerin soru- cevaplarıyla tamamlandı.