Adalet Bakanı Gül Açıklaması '(İdam) Bu Konu Parlamentonun Vereceği Bir Karardır'

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, idam tartışmaları ile ilgili, "Bu konu parlamentonun vereceği bir karardır" dedi.

Adalet Bakanı Gül Açıklaması '(İdam) Bu Konu Parlamentonun Vereceği Bir Karardır'
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde Adalet Bakanlığı Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen "Denetimli Serbestlik Temiz Çevre Projesi" tanıtım etkinliğine katıldı.

Etkinlik çerçevesinde bir parkta bulunan çöpler hükümlüler tarafından tek tek temizlendi. Bakan Gül ve Bakan Kurum da parkta temizlik yapan hükümlülerle beraber çimlerin üzerinde bulunan çöpleri topladı. Gerçekleştirilen temizlik sonrasında konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, "Hükümlü kardeşlerimizle birlikte park temizliği yaptık. Amacımız, tüm Türkiye’ye parklarımızı, doğal güzelliklerimizi, meralarımızı, yaylalarımızı korumamız gerektiğini ve ecdadımızın, atalarımızın bize bir emanet olarak bırakmış oldukları bu doğal güzellikleri de aynı anlayışla koruyarak gelecek nesillere aktarmamız gerektiğini göstermek için böyle bir projeyi Adalet Bakanlığımız düzenledi" ifadelerini kullandı.

Projenin Türkiye genelinde gerçekleştirildiğini söyleyen Bakan Kurum, "Ankara’da 100, tüm Türkiye’de de 7 bin denetimli kardeşimizle birlikte şu anda ülkemizdeki park ve bahçelerde denetimli kardeşlerimiz bakanlık personelleriyle birlikte uygulamayı gerçekleştiriyorlar, bu uygulamayla birlikte hem denetimli kardeşlerimizin çevre bilincini artırmış oluyoruz ve buna benzer uygulamalarla tüm Türkiye’deki bu bilinci artırmaya yönelik çalışmaları yapıyoruz" diye konuştu.



"Geri dönüşüm 2002 yılında yüzde 1 iken, ’sıfır atık’ projesi sayesinde yüzde 13’lere geldi"

Çevreyi ve doğayı korumak adına birçok projeye imza attıklarını ve çalışmalarına devam ettiklerini hatırlatan Bakan Kurum, "Bu çerçevede ne kıyılarımızı ne doğal güzelliklerimizi ne yaylalarımızı ve meralarımızı kimsenin kirletmesine müsaade etmeyeceğiz. Bugüne kadar etmedik, bundan sonra da aynı anlayışla çevremizi ve doğamızı koruyacak şekilde bu çalışmaları yürüteceğiz. Bu kapsamda 2002 yılından bugüne düzenli depolama anlamında yüzde 75 nüfusumuza hizmet veriyoruz. Atık su arıtma tesisi anlamında nüfusumuzun yüzde 88’ine hizmet veriyoruz. Emine Erdoğan hanımefendinin himayelerinde gerçekleştirilen ’sıfır atık’ projemizle artık çöpleri kaynağında ayrıştırıyor ve ayrı toplayarak geri dönüşüme tabi tutuyoruz. Geri dönüşüm 2002 yılında yüzde 1 iken, bu proje sayesinde yüzde 13’lere geldi. Hedefimiz bu oranları çok daha yukarıya çekerek 2023 yılında tüm şehirlerde bu uygulamaya geçmek" dedi.



"Hedef ve amacımız doğamızı ve güzelliklerimizi koruyarak gelecek nesillere en iyi şekilde bırakmaktır"

Çevre Kanunu’na değinen Kurum, "Plastik poşetleri ve geri dönüşüme tabi tutulacak ürünlere ilişkin düzenlemeler yaptık. Millet bahçelerimizi ve yeşil alanlarımızı arttırıyoruz, kişi başı 15 metrekareye çıkarma hedefiyle yürüyoruz. Kıyılarımızdaki kaçak yapılarla mücadele konusunda hem kıyılarımızda hem de Türkiye genelinde ilgili bakanlıklarımızın da desteğiyle birlikte kaçak yapıyla mücadele etmeye de kararlıyız. Hedef ve amacımız doğamızı ve güzelliklerimizi koruyarak gelecek nesillere en iyi şekilde bırakmaktır" ifadelerini kullandı.

"Yüzü aşkın denetçi kıyılar ve sahillerde bulunan yapılara ilişkin sık bir denetim yapıyor"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kurum, Ege Bölgesi’nde kıyılarda gerçekleştirilen kıyı denetimlerine ilişkin soruya, "Geçtiğimiz hafta itibariyle Marmaris, Muğla, Datça, Fethiye bölgemizde şu anda bakanlığımızın 100’ü aşkın imar denetçisi kıyılarımızda ve sahillerimizde bulunan yapılara ilişkin denetimlerini sık bir şekilde yapmaktadırlar" yanıtını verdi.

Türkiye genelinde 20 binin üzerinde kaçak yapı olduğunu ve bu yapıların 260 tanesinin Muğla’da olduğunu aktaran Bakan Kurum, "Konutların ve otellerin olduğu 7 projeyi mühürleme kararı aldık ve ilgililerine imara aykırılıkları geçtiğimiz hafta tebliğ edildi. İlgililere de bu aykırılıkların giderilmesi için bir ay süre verildi ve bir ay içerisinde ruhsata, imara ve imar planına uymayan yapıların düzeltilmesi kendilerinden istendi. Yapmaları halinde işlerine devam edebilirler, imara aykırılıkları gidermemeleri halinde resen bakanlığımızın gidereceği söylendi ve süreç bu şekilde işliyor. Tespitler çerçevesinde bin 870 konut, 6 otel ve 18 projenin incelemesi tamamlandı. 18 projenin 12’si tespit edilen aykırılıklara ilişkin mühürlendi. Bu projeler çerçevesinde, 20 adet kıyı tesisinde imara aykırılıklar sebebiyle mühürleme yapıldı. Denetimler tüm kıyı kesiminde devam ediyor. Bugün yaptığımız proje gibi kıyılarımızı da doğal güzelliklerimizi de kimsenin bozmasına müsaade etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz. Kaçak yapıyla mücadele noktasında kararlıyız. Tespit ettiğimiz tüm kaçak yapıları da belirleyerek yıkımlarını süreç içerisinde gerçekleştireceğiz" dedi.



"Denetimli serbestlik mevzuatımıza girdiğinden beri, kamu yararına çalışarak da yükümlülükler yerine getirilmektedir"

Düzenlenen etkinlikte konuşan Adalet Bakanı Gül ise, "Bugün Türkiye’de 7 bin hükümlü kamu yararına faydalı bir işte çalışmak adına bu projeye destek vermektedirler. Denetimli serbestlik mevzuatımıza girdiğinden beri, kamu yararına çalışarak da yükümlülükler yerine getirilmektedir. Mahkemelerce verilen infaz hükümlerinin bir kısmı mevzuata uygun bir şekilde kamu yararına uygun bir şekilde ifade edilmektedir. Okulların boyanması, şehitliklerin temizlenmesi bu anlamda kamuya faydalı birçok projeyle hem infaz yerine getirilmekte hem de topluma karşı sorumlulukları yerine getirme, sorumluluk bilincini daha fazla elde etme adına çok önemli bir müessesedir. Bu müessesenin de kamuoyunda, toplumda birey için katkısı olduğunu hep beraber görmekteyiz" şeklinde konuştu.



"Anayasada amir bir hüküm olarak orman alanları hiçbir şekilde imara açılamamaktadır"

Son zamanlarda yaşanan orman yangınları sonrası arazilerin satılacağı söylentilerinin Anayasa’da yer almadığını aktaran Bakan Gül, "Anayasa’da amir bir hüküm olarak orman alanları hiçbir şekilde imara açılamamaktadır. ’Buralar yandı, şöyle oldu, böyle oldu, biz bunu imara açalım’ bir çivi bile çakmaya anayasa müsaade etmemektedir. Bu konuda gerek ilgili idare, gerek yargı mercileri hiçbir şekilde doğaya, tabiata, çevreye bu anlamdaki saldırıyı, tavrı kabul etmemektedir" diye konuştu.

Projede emeği geçenlere teşekkür eden Gül, "Çevre hepimize emanettir. Bizden sonrada yeni nesillere emanet edeceğimiz çevreyi, en güzel haliyle daha da güzelleştirerek bırakmak üzerimize vazifedir. Bunu hep birlikte sorumluluk duygusu içerisinde yapacağımıza inanıyoruz" dedi.



"Adalet hak ettiğine hak ettiğini vermektir"

Kırıkkale’de yaşanan Emine Bulut cinayetinin sorulması üzerine Bakan Gül, “Kadına yönelik şiddet ve cinayet, insana yönelik bu vahşi eylemler gerçekten insanlık dışı ve bunu şiddetle telkin ediyoruz. Bu tür görüntüleri, hadiseleri görmek ve yaşamak gerçekten insanlığımızdan utandığımız bir tablo, bu konuda hem idare hem de yargı mercileri kanunlarda düzenlenen tüm imkanları sonuna kadar kişinin hak ettiği cezayı verecek şekilde yapmaktadırlar. Adalet hak ettiğine hak ettiğini vermektir. Bu fiilleri yapanların hak ettikleri cezayı alması toplumun beklediği bir durumdur” ifadelerini kullandı.

"Bu konu parlamentonun vereceği bir karardır"

Son zamanlarda gündemde olan idam tartışmalarını değerlendiren Bakan Gül, şunları kaydetti:

“İdam konusunda kamuoyunda uzun süredir beklenti ve talep dillendirilmektedir. Cumhurbaşkanımızın da bu konudaki tutumu açıktır. Daha öncede söylediği gibi ‘Eğer Meclis bu konuda bir irade ortaya koyarsa ben onaylarım’ şeklinde olmuştur. Bu konu parlamentonun vereceği bir karardır. Anayasa değişikliği gereken bir konudur. Eğer parlamento bu konuda bir düzenleme yaparsa Cumhurbaşkanımız o tutumunu bir kez daha söylemiştir. Umarız, bu tür cezalara ve fiillere karşı hak edilen cezalar gecikmeksizin verilir ve bu tür tabloları, acı hadiseleri yaşamayız. Ne gerekiyorsa, kanun, uygulama, idari tedbirler, üzerimize düşen sorumluluğu da yerine getirmek hepimizin görevidir.”

"Meclis açıldığında da elbette her türlü bu şiddeti önleyici ne gibi ilave tedbirler gerekiyorsa üzerimize düşeni yapacağız"

Elektronik kelepçenin cinayetleri önlemede etkili olup olmayacağı sorusu üzerine Bakan Gül, "Tüm tedbirlerle alakalı hem istismar hem de şiddete yönelik her türlü tedbirler hem mevzuat hem de idare olarak gündemde olan bir konudur. Bu hususlarla ilgili AK Parti hükümetleri döneminde çok önemli mesafeler ve düzenlemeler yapılmıştı. Meclis açıldığında da elbette her türlü bu şiddeti önleyici ne gibi ilave tedbirler gerekiyorsa, üzerimize düşeni yapacağız" açıklamasını yaptı.

Konuşmaların ardından Adalet Bakanı Abdulhamit Gül etkinlik alanından ayrılırken, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum Ankara’nın denizi olarak nitelendirilen Mogan Gölü’nde tekne ile denetlemelerde bulundu.
Kaynak: İHA