Hürmüz Boğazındaki Tansiyon İskenderun Limanı'nda Yük Trafiğini Arttıracak
İskenderun Limanı Transit Bölge İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Ünlü, Hürmüz Boğazında ABD, İngiltere ve İran üçgeninde yaşanan gerilimden dolayı İskenderun Körfezi’nden Ortadoğu’ya yük trafiğinin artacağını söyledi.
Mehmet Ünlü, nakliye ve lojistik sektöründe faaliyet gösteren iş adamlarıyla bir araya geldiği toplantıda, ABD, İngiltere ve İran üçgeninde yaşanan sorunların lojistik sektörünü ciddi anlamda etkilediğini söyledi.
Özellikle Avrupa ve ABD’den çıkarak Süveyş kanalını geçerek Arap Yarımadasını dolanıp Hürmüz Boğazına gelip Tahran’a veya Bağdat’a giden yüklerin navlun fiyatlarının sigorta maliyetlerinden dolayı arttığını belirten Ünlü, "Bu durum İskenderun Limanının tarihte olduğu gibi önemini ortaya koymaktadır. İskenderun Limanı konumu itibariyle tüm Ortadoğu coğrafyasına hatta İran’ın orta kesimlerine kadar alternatif olarak özellikle batıdan gelen yüklere hizmet verebilecek noktadadır. İskenderun Limanına yaptığımız yatırımlar transit ticaret anlamında bu gibi sıkıntılar neticesinde İskenderun Limanının tarihte olduğu gibi önemini yeniden gündeme getireceği düşünülerek planlanmıştır. Ve bu zamanın geldiğini düşünüyoruz. Hürmüz bölgesinde bir sıkışıklık söz konusu bizde Bağdat, Erbil, Tahran ve Tebriz noktalarına ağırlık vermiş durumdayız. Oradaki sorunları biliyoruz ve tıkanıklık olduğunda İskenderun Limanı bölgedeki en hazır liman olarak özelliğini yeniden kazanacaktır" dedi.
"İran ve Irak pazarındaki potansiyeli Türkiye’ye kazandırmalıyız"
Mehmet Ünlü, hem İskenderun anlamında hem Türk yatırımcılar anlamında İran ve Irak bölgesinde ciddi bir potansiyel olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Lojistik olarak baktığımızda bu bölgelerde ciddi bir ticaret hacmi var. Suriye’de yaşanan savaşın sona ermesi ve yeniden yapılanma sürecinin başlaması da göz önünde bulundurulacak olursa İskenderun Limanı üzerinden ciddi bir ticaret trafiği olacağını görmekteyiz. İskenderun Limanı olarak Basra’dan, Bender Abbas Limanından veya Cebel Ali Limanından daha iyi hizmet verebilecek konumdayız. Örneğin Rotterdam Limanından çıkan bir yük 40 gün gibi sürelerde Bender Abbas Limanına ulaşmakta iken aynı yük bize 14 günde gelmekte ve buradan karayolu ile gideceği yere 7 günde ulaşmaktadır. Bu açıdan baktığımızda hem maliyet hem de zaman açısından İskenderun Limanı avantajlı konumda olmaktadır. Bizim burada gözlemlediğimiz risk eğer Hürmüz Boğazında bir tıkanıklık yaşanır ise bu bölgeden giden tüm yükler bizim üzerimizden gidecektir. Bizler de bu durumu hızlandırmaya çalışıyoruz. 30-40 yıl önce Irak’a giden tüm yükler İskenderun Limanı üzerinden giderken bugün İskenderun Limanına geç yatırım yapıldığından dolayı unutulmuş durumda ve biz tekrar limanın farkındalığını arttırmaya çalışıyoruz."
Kaynak: İHA
Özellikle Avrupa ve ABD’den çıkarak Süveyş kanalını geçerek Arap Yarımadasını dolanıp Hürmüz Boğazına gelip Tahran’a veya Bağdat’a giden yüklerin navlun fiyatlarının sigorta maliyetlerinden dolayı arttığını belirten Ünlü, "Bu durum İskenderun Limanının tarihte olduğu gibi önemini ortaya koymaktadır. İskenderun Limanı konumu itibariyle tüm Ortadoğu coğrafyasına hatta İran’ın orta kesimlerine kadar alternatif olarak özellikle batıdan gelen yüklere hizmet verebilecek noktadadır. İskenderun Limanına yaptığımız yatırımlar transit ticaret anlamında bu gibi sıkıntılar neticesinde İskenderun Limanının tarihte olduğu gibi önemini yeniden gündeme getireceği düşünülerek planlanmıştır. Ve bu zamanın geldiğini düşünüyoruz. Hürmüz bölgesinde bir sıkışıklık söz konusu bizde Bağdat, Erbil, Tahran ve Tebriz noktalarına ağırlık vermiş durumdayız. Oradaki sorunları biliyoruz ve tıkanıklık olduğunda İskenderun Limanı bölgedeki en hazır liman olarak özelliğini yeniden kazanacaktır" dedi.
"İran ve Irak pazarındaki potansiyeli Türkiye’ye kazandırmalıyız"
Mehmet Ünlü, hem İskenderun anlamında hem Türk yatırımcılar anlamında İran ve Irak bölgesinde ciddi bir potansiyel olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Lojistik olarak baktığımızda bu bölgelerde ciddi bir ticaret hacmi var. Suriye’de yaşanan savaşın sona ermesi ve yeniden yapılanma sürecinin başlaması da göz önünde bulundurulacak olursa İskenderun Limanı üzerinden ciddi bir ticaret trafiği olacağını görmekteyiz. İskenderun Limanı olarak Basra’dan, Bender Abbas Limanından veya Cebel Ali Limanından daha iyi hizmet verebilecek konumdayız. Örneğin Rotterdam Limanından çıkan bir yük 40 gün gibi sürelerde Bender Abbas Limanına ulaşmakta iken aynı yük bize 14 günde gelmekte ve buradan karayolu ile gideceği yere 7 günde ulaşmaktadır. Bu açıdan baktığımızda hem maliyet hem de zaman açısından İskenderun Limanı avantajlı konumda olmaktadır. Bizim burada gözlemlediğimiz risk eğer Hürmüz Boğazında bir tıkanıklık yaşanır ise bu bölgeden giden tüm yükler bizim üzerimizden gidecektir. Bizler de bu durumu hızlandırmaya çalışıyoruz. 30-40 yıl önce Irak’a giden tüm yükler İskenderun Limanı üzerinden giderken bugün İskenderun Limanına geç yatırım yapıldığından dolayı unutulmuş durumda ve biz tekrar limanın farkındalığını arttırmaya çalışıyoruz."