Ticaret Bakanı Pekcan Esnafın Derdini Dinledi
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Zor bir dönemden geçiyoruz. Biliyorum ki hepinizin çok sıkıntıları var. Bunların da farkındayız ve elimizden geldiği kadar bunları nasıl yenebiliriz diye çalışmalar yapıyoruz” dedi.
Ticaret Bakanı Pekcan, 81 ilin esnaf ve sanatkarlar odaları birlik başkanlarıyla Ankara’da düzenlenen “İstişare Toplantısı”nda bir araya geldi. Bir kısmı basına açık olan programda Pekcan, esnafın sıkıntılarını tek tek not alarak değerlendirmelerinin ardından yazılı dönüş yapacağını söyledi.
Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğini ifade eden Pekcan, bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için çalışmaların sürdürüldüğünü ifade etti.
Pekcan, "Zor bir dönemden geçiyoruz. Biliyorum ki hepinizin çok sıkıntıları var. Bunların da farkındayız ve elimizden geldiği kadar bunları nasıl yenebiliriz diye çalışmalar yapıyoruz. Bugün bu toplantıyı arkadaşlarımdan ben istedim. Sizlerle bir kere daha bir araya gelip, dertleri, sıkıntıları paylaşayım istedim. Çünkü Bakanlığa geldiğim günden itibaren bütün iş dünyasının temsilcilerini istişare kurulu yardımıyla sıkıntılarını ve önerilerini getiriyorlar. Biz de bu sıkıntılar için çözüm üretmeye çalışıyoruz. Esnaflarımızın ne cumartesi, pazarı var ne bayramı ne yılbaşısı var, her zaman çalışıyorlar. Ustalıklarını konuşturuyorlar, aynı zamanda da Ahi Evran’ın 21’inci yüzyıldaki temsilcilerisiniz. Bizler de fırsat buldukça bütün iş dünyası temsilcileri ve esnaflarıyla bir araya gelmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
“Esnaf şehirlerin can damarı”
Şehrin kültürünü gelen turiste esnafın aktardığını söyleyen Pekcan, “Dünya bir dijital dönüşümden geçiyor. E- ticaretten en çok esnafımız etkileniyor. Türkiye de değişiyor, ekonomi de değişiyor. Biz de esnaflarımız için neler yapabiliriz onları çalışıyoruz. Dünyada değişmeyen bir şey var. En zengin ekonomilere de baktığınız zaman; Paris’e, Londra’ya, New York’a, İstanbul’a gidin o şehri ayakta tutan, o şehrin can damarı o şehrin esnafı. O şehrin kültürünü gelen turiste de, yerli halkına da yansıtan her zaman esnaflarımız. Biz de güçlü esnaf, güçlü Türkiye vizyonundan yola çıkarak bu yolda çalışmalarımızı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
“Cumhurbaşkanı her zaman esnafın yanında”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da esnaf ve sanatkarlara çok önem verdiğini söyleyen Pekcan, “Cumhurbaşkanımız her zaman esnafın yanında oluyor. Bu vizyonla bir benden bir senden diyerek iki kişiyi işe alan esnafımız, bir kişinin primlerine vergi desteği vermektedir. Bunun dışında genç girişimcileri desteklemek için üç vergi dönemi boyunca 75 bin liraya kadar olan kazançlarını vergiden muaf tutmuş durumdayız. Bununla beraber esnafımızın 11 bin liraya kadar olan kazançlarına vergi indirimi uyguluyoruz. İlk defa sigortalı olan esnafların ve ilk defa sigortalı olan gençlerin 1 yıllık sigorta primlerini Maliye ve Hazine Bakanlığı tarafından ödeniyor. Biz de bakanlık olarak talepleri tek tek inceliyoruz. En son yemek kartlarıyla ilgili sıkıntılar vardı. Onların komisyon oranları çok yüksekti. Bunu düzeltme yönünde çalışmalar yaptık. Bu konuda çok eleştiri aldık ama çalışmalar yaptık. En geç 30 gün içerisinde geri ödeme yapılması konusunda çalışmalar yaptık. Ama bunların ne kadarı size zamanında ödendi bilemiyoruz” diye konuştu.
“Buluşmalara devam edeceğiz”
Cumhuriyet tarihinde ilk defa esnaf ve sanatkarların sektör analizlerinin yapıldığını belirten Pekcan, “Bendevi Palandöken’in de altını çizdiği üzere esnaflarımıza 1 yıla kadar olan kredilerde yüzde 7 faizde, bir yıldan fazla olanlara ise yüzde 8 faizle kredi imkanı tanıdık. Kredi limitleri arttırıldı. İşletme kredileri için 200 bin liraya kadar, yatırım kredileri için alım satım, araç alımlarında 500 bin liraya kadar kredi limitleri tamamlandı. Gene esnaflarımızın uzun vadeli ve sürdürülebilir politikalarla desteklenmesi ve güçlenmesi için çalışıyoruz. Cumhuriyet tarihinde ilk defa esnaf ve sanatkarlarımız için sektör analizleri çalışmasını tamamladık. Üniversitelerin de desteğiyle 8 sektörün incelenmesi ve analizlerini yapmış bulunuyoruz. Bugün burada sizlerin taleplerini toplayacağız, oldukça da kalabalığız ama tek tek cevaplamaya süremiz yetmeyebilir ama daha sonra mutlaka hepsine yazılı geri dönüş yapacağız. Bu buluşmalara gerek Ankara’da, gerekse Anadolu’da devam edeceğiz” dedi.
Esnafa yönelik markalaşma ve pazara giriş için çalışmalar yürütüldüğünü söyleyen Pekcan, “Bakanlık olarak hem iç ticaret hem dış ticaret hem gümrükleri tek çatı altında toplanmış durumda. Bunu esnafımız için fırsata dönüştürmeyi düşünüyorum. Bu doğrultuda da esnaflarımızın sadece yerel bir işletme olmasından ziyade esnaflarımızı nasıl uluslararası bir işletme yapabiliriz bu konu üzerinde çalışacağız. Eğitim hizmetlerimize bu doğrultuda devam edeceğiz. Artık sizlerin rakipleri arka sokaktaki esnaf olmayacak, dünyanın herhangi bir yerindeki esnaf olacak. E-ticaret bizim rakibimizse, biz o e-ticareti kullanarak esnafımızı uluslararası arenada nasıl rekabetçi kılarız. Bu konuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Esnafımıza yönelik markalaşma ve pazara giriş projesini hayata geçirdik. UR-GE Projesi var Bakanlığımızın, bu uygulamayı esnaflar üzerine nasıl uygularız diye arkadaşlarımız çalışmaya devam ediyor” şeklinde konuştu.
“Haksız rekabetle karşı karşıyayız”
"31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçimler ve akabinde yenilenen İstanbul seçimlerinden sonra artık geçim dönemine girdik" diyen Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken ise, “Yerel seçimlerin ardından ülkemizde seçim dönemi bitti. Artık sayın bakanım geçim dönemi. Ekmek parası. Bizim tek beklentimiz kepengimizin açık kalması, devlete yük olmadan kendi maharetimizle zanaatımızla ayakta kalabilme. Takdir edersiniz ki bu bizim yaşam hakkı. Esnaf ve sanatkarlar hiçbir zaman devletine yük olmadı, olmayacağız. Ama gerçekten haksız rekabetle karşı karşıyayız. Günümüzün modası olan perakende sektöründeki düzenlenen yasa tasarısı bile bizim ayakta kalabilmemize yeterli çare olmadı” dedi.
“Yüreğimize su serptirilmeli”
TESK olarak sayılarının giderek azaldığını söyleyen Palandöken, esnafın sokağın simgesi olduğunu vurguladı. Palandöken, “Kabinede de konuşulurken özellikle milletvekilleri, ‘Biz esnaf ve sanatkar çocuğuz’ diye konuşurlar. Esnaf bir sokağın simgesi, markası. En zengin tüccara sorsanız yine ‘Esnafım’ der. Ama esnafla olan mücadelede en önde yer alıyor. Bu bizi incitiyor, acıtıyor. Biz onlar için emek sarf ediyoruz, mücadele ediyoruz, onların ürününü satıyoruz onlar da bizim rakibimiz olmasın. TESK olarak sayımız her gün azalıyor. 4 milyon, 3 milyon diye telaffuz ettiğimiz kesim neredeyse bizim kadar diğer mesleki odalara gitmek suretiyle bir haksız rekabet doğruluyor. Tamam, tüzel kişiler emin ama şirketler fark edilmeli. Bir an evvel bu mesele çözülmeli en azından yüreğimize su serptirilmeli” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğini ifade eden Pekcan, bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için çalışmaların sürdürüldüğünü ifade etti.
Pekcan, "Zor bir dönemden geçiyoruz. Biliyorum ki hepinizin çok sıkıntıları var. Bunların da farkındayız ve elimizden geldiği kadar bunları nasıl yenebiliriz diye çalışmalar yapıyoruz. Bugün bu toplantıyı arkadaşlarımdan ben istedim. Sizlerle bir kere daha bir araya gelip, dertleri, sıkıntıları paylaşayım istedim. Çünkü Bakanlığa geldiğim günden itibaren bütün iş dünyasının temsilcilerini istişare kurulu yardımıyla sıkıntılarını ve önerilerini getiriyorlar. Biz de bu sıkıntılar için çözüm üretmeye çalışıyoruz. Esnaflarımızın ne cumartesi, pazarı var ne bayramı ne yılbaşısı var, her zaman çalışıyorlar. Ustalıklarını konuşturuyorlar, aynı zamanda da Ahi Evran’ın 21’inci yüzyıldaki temsilcilerisiniz. Bizler de fırsat buldukça bütün iş dünyası temsilcileri ve esnaflarıyla bir araya gelmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
“Esnaf şehirlerin can damarı”
Şehrin kültürünü gelen turiste esnafın aktardığını söyleyen Pekcan, “Dünya bir dijital dönüşümden geçiyor. E- ticaretten en çok esnafımız etkileniyor. Türkiye de değişiyor, ekonomi de değişiyor. Biz de esnaflarımız için neler yapabiliriz onları çalışıyoruz. Dünyada değişmeyen bir şey var. En zengin ekonomilere de baktığınız zaman; Paris’e, Londra’ya, New York’a, İstanbul’a gidin o şehri ayakta tutan, o şehrin can damarı o şehrin esnafı. O şehrin kültürünü gelen turiste de, yerli halkına da yansıtan her zaman esnaflarımız. Biz de güçlü esnaf, güçlü Türkiye vizyonundan yola çıkarak bu yolda çalışmalarımızı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
“Cumhurbaşkanı her zaman esnafın yanında”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da esnaf ve sanatkarlara çok önem verdiğini söyleyen Pekcan, “Cumhurbaşkanımız her zaman esnafın yanında oluyor. Bu vizyonla bir benden bir senden diyerek iki kişiyi işe alan esnafımız, bir kişinin primlerine vergi desteği vermektedir. Bunun dışında genç girişimcileri desteklemek için üç vergi dönemi boyunca 75 bin liraya kadar olan kazançlarını vergiden muaf tutmuş durumdayız. Bununla beraber esnafımızın 11 bin liraya kadar olan kazançlarına vergi indirimi uyguluyoruz. İlk defa sigortalı olan esnafların ve ilk defa sigortalı olan gençlerin 1 yıllık sigorta primlerini Maliye ve Hazine Bakanlığı tarafından ödeniyor. Biz de bakanlık olarak talepleri tek tek inceliyoruz. En son yemek kartlarıyla ilgili sıkıntılar vardı. Onların komisyon oranları çok yüksekti. Bunu düzeltme yönünde çalışmalar yaptık. Bu konuda çok eleştiri aldık ama çalışmalar yaptık. En geç 30 gün içerisinde geri ödeme yapılması konusunda çalışmalar yaptık. Ama bunların ne kadarı size zamanında ödendi bilemiyoruz” diye konuştu.
“Buluşmalara devam edeceğiz”
Cumhuriyet tarihinde ilk defa esnaf ve sanatkarların sektör analizlerinin yapıldığını belirten Pekcan, “Bendevi Palandöken’in de altını çizdiği üzere esnaflarımıza 1 yıla kadar olan kredilerde yüzde 7 faizde, bir yıldan fazla olanlara ise yüzde 8 faizle kredi imkanı tanıdık. Kredi limitleri arttırıldı. İşletme kredileri için 200 bin liraya kadar, yatırım kredileri için alım satım, araç alımlarında 500 bin liraya kadar kredi limitleri tamamlandı. Gene esnaflarımızın uzun vadeli ve sürdürülebilir politikalarla desteklenmesi ve güçlenmesi için çalışıyoruz. Cumhuriyet tarihinde ilk defa esnaf ve sanatkarlarımız için sektör analizleri çalışmasını tamamladık. Üniversitelerin de desteğiyle 8 sektörün incelenmesi ve analizlerini yapmış bulunuyoruz. Bugün burada sizlerin taleplerini toplayacağız, oldukça da kalabalığız ama tek tek cevaplamaya süremiz yetmeyebilir ama daha sonra mutlaka hepsine yazılı geri dönüş yapacağız. Bu buluşmalara gerek Ankara’da, gerekse Anadolu’da devam edeceğiz” dedi.
Esnafa yönelik markalaşma ve pazara giriş için çalışmalar yürütüldüğünü söyleyen Pekcan, “Bakanlık olarak hem iç ticaret hem dış ticaret hem gümrükleri tek çatı altında toplanmış durumda. Bunu esnafımız için fırsata dönüştürmeyi düşünüyorum. Bu doğrultuda da esnaflarımızın sadece yerel bir işletme olmasından ziyade esnaflarımızı nasıl uluslararası bir işletme yapabiliriz bu konu üzerinde çalışacağız. Eğitim hizmetlerimize bu doğrultuda devam edeceğiz. Artık sizlerin rakipleri arka sokaktaki esnaf olmayacak, dünyanın herhangi bir yerindeki esnaf olacak. E-ticaret bizim rakibimizse, biz o e-ticareti kullanarak esnafımızı uluslararası arenada nasıl rekabetçi kılarız. Bu konuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Esnafımıza yönelik markalaşma ve pazara giriş projesini hayata geçirdik. UR-GE Projesi var Bakanlığımızın, bu uygulamayı esnaflar üzerine nasıl uygularız diye arkadaşlarımız çalışmaya devam ediyor” şeklinde konuştu.
“Haksız rekabetle karşı karşıyayız”
"31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçimler ve akabinde yenilenen İstanbul seçimlerinden sonra artık geçim dönemine girdik" diyen Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken ise, “Yerel seçimlerin ardından ülkemizde seçim dönemi bitti. Artık sayın bakanım geçim dönemi. Ekmek parası. Bizim tek beklentimiz kepengimizin açık kalması, devlete yük olmadan kendi maharetimizle zanaatımızla ayakta kalabilme. Takdir edersiniz ki bu bizim yaşam hakkı. Esnaf ve sanatkarlar hiçbir zaman devletine yük olmadı, olmayacağız. Ama gerçekten haksız rekabetle karşı karşıyayız. Günümüzün modası olan perakende sektöründeki düzenlenen yasa tasarısı bile bizim ayakta kalabilmemize yeterli çare olmadı” dedi.
“Yüreğimize su serptirilmeli”
TESK olarak sayılarının giderek azaldığını söyleyen Palandöken, esnafın sokağın simgesi olduğunu vurguladı. Palandöken, “Kabinede de konuşulurken özellikle milletvekilleri, ‘Biz esnaf ve sanatkar çocuğuz’ diye konuşurlar. Esnaf bir sokağın simgesi, markası. En zengin tüccara sorsanız yine ‘Esnafım’ der. Ama esnafla olan mücadelede en önde yer alıyor. Bu bizi incitiyor, acıtıyor. Biz onlar için emek sarf ediyoruz, mücadele ediyoruz, onların ürününü satıyoruz onlar da bizim rakibimiz olmasın. TESK olarak sayımız her gün azalıyor. 4 milyon, 3 milyon diye telaffuz ettiğimiz kesim neredeyse bizim kadar diğer mesleki odalara gitmek suretiyle bir haksız rekabet doğruluyor. Tamam, tüzel kişiler emin ama şirketler fark edilmeli. Bir an evvel bu mesele çözülmeli en azından yüreğimize su serptirilmeli” şeklinde konuştu.