GRAFİKLİ - TSK PKK'nın Irak'taki Yayılmacı Politikasının Önünü Kesti

Irak'ın Türkiye ve İran sınır şeridi üzerinde 29 yıldır 800 köyü işgal eden terör örgütü PKK, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) sözde üst düzey yöneticilerine yönelik düzenlediği nokta atışı operasyonlar karşısında büyük bir telaş ve çaresizlik içinde TSK'nın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile Irak içinde örgüte karşı sürdürdüğü operasyonlar sonucu PKK'nın hareket kabiliyeti ciddi bir şekilde azaldığı gibi yayılmacı politikasında da gerileme yaşandı Örgüt son olarak MİT ve TSK'nın ortak operasyonu sonucu 27 Haziran 2019'da KCK’nın sözde Başkanlık Divanı ve Yürütme Konseyi üyesi Diyar Garip Muhammed'in Kandil'de öldürülmesiyle büyük bir paniğe kapıldı Irak'ın Süleymaniye vilayetinden olan Muhammed'in öldürülmesinin ardından IKBY'yi hedef tahtasına oturtan PKK, başta Peşmerge güçleri olmak üzere devlet kurumlarının, diplomatik misyonların hedef alınacağı tehdidinde bulundu PKK, IKBY'deki kent merkezlerinde eylemler gerçekleştirmek için 'Kürdistan Koruma Cevheri' adında yeni bir grup kurdu.

Irak'ın Türkiye ve İran sınır şeridi üzerinde 29 yıldır 800 köyü işgal eden terör örgütü PKK, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) sözde üst düzey yöneticilerine yönelik düzenlediği nokta atışı operasyonlar karşısında büyük bir telaş ve çaresizlik içinde.

Irak'ta önce Kandil ardından Musul'un Mahmur ve son olarak Sincar ilçesinde konuşlanan PKK, TSK'nın düzenlediği başarılı operasyonlarından öncesine kadar yayılmacı bir siyaset izliyordu.

Ancak TSK'nın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile Irak içinde örgüte karşı sürdürdüğü operasyonlar sonucu PKK'nın hareket kabiliyeti ciddi bir şekilde azaldığı gibi yayılmacı politikasında da gerileme yaşandı.

Örgüt, TSK'nın Kandil'e düzenlediği Pençe 1 ve Pençe 2 harekatlarıyla kalbinden ağır darbeler aldı.

Terör örgütü PKK son olarak, MİT ve TSK'nın ortak operasyonu sonucu 27 Haziran 2019'da KCK’nın sözde Başkanlık Divanı ve Yürütme Konseyi üyesi Diyar Garip Muhammed'in Kandil'de öldürülmesiyle büyük bir paniğe kapıldı.

Irak'ın Süleymaniye vilayetinden olan Muhammed'in öldürülmesinin ardından Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ni (IKBY) hedef tahtasına oturtan PKK, başta Peşmerge güçleri olmak üzere devlet kurumlarının, diplomatik misyonların hedef alınacağı tehdidinde bulundu.

- IKBY: "PKK 800 köyü işgal etti"

PKK, Diyar Garip Muhammed'in öldürülmesi olayından sonra IKBY'yi TSK ve MİT'le iş birliği yapmakla suçlayarak, kent merkezlerinde eylemler gerçekleştirmek için "Kürdistan Koruma Cevheri" adında yeni bir grup kurduklarını duyurmuştu.

IKBY Güvenlik Ajansı da suçlanmaya ilişkin 7 Temmuz'da yayımladığı yazılı açıklamada, "PKK bölgeye çatışma ve istikrarsızlığın getirilmesinin asıl sebebidir. IKBY'deki 800'den fazla köy ve yerleşim biriminin yeniden imarı önünde yıllardır engel teşkil ediyorlar." ifadelerine yer vermişti.

- Örgütün Irak'taki yapılanması

Terör örgütü PKK, 1980'li yılların başında Lübnan ve Suriye'deki askeri kamplarını bugün varlık gösterdiği Irak-İran sınırındaki Kandil bölgesine taşıdı.

Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin'in Iraklı Kürt partilere yönelik saldırısını fırsat bilen PKK, sınır hattında meydana gelen boşluğu 1990'a kadar yayılmacı bir politikayla doldurdu.

IKBY'de hakim iki parti, Kürdistan Demokrat Partisi ve Kürdistan Yurtseverler Partisi, 1990'lı yıllarda PKK ile silahlı mücadele ederek örgütü bölgelerinden atmak için girişimlerde bulundu.

Örgüt daha sonra Musul'un Mahmur ilçesinde Birleşmiş Milletler bünyesinde kurulan "Mahmur Kampı"nı askeri üse çevirerek, çocuklar dahil kamptaki herkesi silah altına aldı.

Başta Kandil olmak üzere Türkiye ve İran sınırı üzerindeki Irak'ın 800 köyünü işgal eden PKK, Mahmur'dan sonra gözünü Ezidilerin çoğunlukta yaşadığı Musul'un Sincar ilçesine çevirdi.

Terör örgütü DEAŞ'ın, Ağustos 2014'te Sincar'daki Ezidilere saldırmasını bahane eden PKK, savaş mağduru Ezidileri silahlandırarak farklı isimler altında gruplar kurdu.

- TSK'nın son 1 yılda PKK'ya indirdiği ağır darbe

Türkiye'nin barış, huzur ve güvenliğini bozmak için sivilleri, çocukları ve bebekleri dahi hedef almaktan çekinmeyen terör örgütü PKK'ya yönelik son dönemde düzenlenen operasyonlarda örgütün çok sayıda sözde sorumlusu öldürüldü.

TSK, Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), Jandarma Genel Komutanlığı ve MİT Başkanlığının, ülkenin huzurunu bozmaya çalışan terör örgütlerine yönelik amansız takibi devam ediyor.

Örgüte son bir yıl içinde en büyük darbe Tunceli Pülümür’de PKK/KCK Yürütme Konseyi üyesi ve sözde kuzey saha sorumlusu olan İbrahim Çoban'ın 11 Ağustos 2018'de etkisiz hale getirilmesiyle indirildi. Çoban kırmızı listede yer alıyordu. Aynı operasyonda sözde Erzurum saha sorumlusu Mahmut Laçin de öldürüldü.

Sincar’da PKK/KCK Yürütme Konseyi üyesi ve sözde Sincar Eyalet Sorumlusu İsmail Özden 15 Ağustos 2018'de etkisiz hale getirildi.

PKK’nın tepe kadrosunda bulunan Cemil Bayık’ın en yakın adamı Rıza Altun ve beraberindekiler, 21 Mart 2019'da adım adım izlenip Kandil’deki bir toplantıda hava harekatıyla vuruldu.

Operasyonda, aralarında PKK’nın sözde Dış İlişkiler Sorumlusu "Navdar" kod adlı Mikail Özdemir, PKK’nın sözde Sözcüsü "Serhat Varto" kod isimli Emrullah Dursun ve sözde Kandil Bölge Sorumlusu "Sinan Sor" kod adlı Ali Aktaş’ın bulunduğu üst düzey teröristler de etkisiz hale getirildi.

"Pençe Operasyonu" kapsamında kırmızı listedeki ele başlarından Mehmet Soysüren 9 Nisan 2019'da etkisiz hale getirildi. Sözde Tunceli Doğu Cephe sorumlusu Celal Kaya Tunceli'de 9 Mayıs 2019'da etkisiz hale getirildi.

Bitlis’te düzenlenen operasyonda kırmızı kategoride yer alan sözde orta saha sorumlusu Şerif Yakut da 18 Haziran 2019'da öldürüldü.

MİT ve TSK’nın ortak operasyonuyla KCK’nın sözde Başkanlık Divanı ve Yürütme Konseyi üyesi Diyar Garip Muhammed, 27 Haziran 2019'da Kandil’de lazer güdümlü füzelerle öldürüldü.

PKK’nın sözde Gabar Maliye ve Lojistik sorumlusu Mehmet Şirin Arslan 7 Temmuz 2019'da Gabar dağındaki operasyonda öldürüldü.

Kaynak: AA