Akademisyenler, Suriyeli Göçmenlerle İlgili Olumlu Haberlerin Etkisini İnceledi

Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyeleri Dr. Gizem Melek ve Dr. Dilek Melike Uluçay’ın, "Suriyeli göçmenlerle ilgili medyada yer alan olumlu haberlerin insanların tutum ve fikirleri üzerindeki etkisini" incelediği çalışmaları, uluslararası akademik dergide yayınlandı. Çalışma ayrıca, TÜBİTAK’ın desteğiyle Uluslararası Siyaset Bilimi Birliğinin Avustralya’da düzenlenen 25. Dünya Kongresinde de sunuldu.

Akademisyenler, Suriyeli Göçmenlerle İlgili Olumlu Haberlerin Etkisini İnceledi
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Doktor Öğretim Üyesi Gizem Melek ve Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Doktor Öğretim Üyesi Dilek Melike Uluçay, medyada yer alan olumlu haberlerin Suriyeli göçmenlerle ilgili insanların tutumu ve fikirleri üzerindeki etkisini araştırdı. İki grup öğrenciyle yapılan araştırmada, öncelikle katılımcıların Suriyelilerle ilgili tutumlarını belirlemeye yönelik bir ölçek uygulandı. Ekonomik, fiziksel, toplumsal uyum, modern yaşam, kültürel çeşitlilik, insani (yardımseverlik) konularına yönelik tehdit ve fayda unsurlarını içeren 41 soru katılımcılara yöneltildi. Katılımcılar, olumlu ve olumsuz düşüncelerini bu sorular ışığında paylaştı.

İlk grupta yer alan 57 öğrenciyle bir hafta her gün 30’ar dakikalık oturumlar düzenlediklerini ve bu bir haftada toplam 24 haber okuttuklarını belirten Melek ve Uluçay, "Bu oturumlarda, içerik hakkında bilgi vermeden onlara Suriyelilerle ilgili sadece olumlu içerikli haberler okuttuk. Oturumlar öncesinde ilk gün öğrencilerin Suriyelilerle ilgili tutumlarını belirlemeye yönelik bir ölçek uyguladık. Aynı ölçeği 5. günün sonunda haberleri okuyup oturumları tamamladıktan sonra tekrarladık. Diğer taraftan 34 öğrencilik kontrol grubumuza ise haber okutmadık, sadece başta ve sonda tutum ölçeğini uyguladık" diyerek çalışma yöntemlerini anlattı.

Avustralya’da kongrede gündeme geldi

Akademisyenler, "Çalışmanın sonucunda, ilk gruptaki olumlu haberleri okuyan öğrenci tutumlarında olumlu yönde istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulduk. Haber okumayan kontrol grubumuzun ise tutumları aynı kaldı. Sosyal ağlar ve internet içeriklerine yoğun olarak maruz kalınan bir yeni medya düzeninde bile hala geleneksel haberciliğin insanların tutum ve fikirleri üzerinde çok büyük bir etkisi olduğunu tespit ettik. Buradan anladığımız, bir hafta gibi kısa bir sürede bile medyanın insanların kemikleşmiş olumsuz yargılarını olumlu yönde değiştirebilecek güce sahip olduğu. Bu çalışma, bize medyanın ikinci aşama gündem belirleme kuramı doğrultusunda algı ve tutumlar üzerindeki gücünü bir kez daha göstermiş oldu" dedi.

Yaşarlı akademisyenlerin çalışması, Madrid Complutense Üniversitesinin yayınladığı uluslararası akademik dergide de yayımlandı. Çalışma ayrıca, TÜBİTAK’ın 2224-A Yurt Dışı Bilimsel Etkinliklere Katılımı Destekleme Programı desteğiyle Uluslararası Siyaset Bilimi Birliğinin Avustralya’da düzenlenen 25. Dünya Kongresinde de sunuldu.
Kaynak: İHA