Gelibolu'nun Beyaz Rusları Anıldı
Bolşevik Devrimi'nden kaçarak Gelibolu'ya yerleşen Beyaz Ruslar anısına 'Rusların Gelibolu Gurbetinin 100. Yıl Dönümüne Doğru' başlıklı panel yapıldı TürkRus Toplumsal Forum Eş Başkanı Ahmet Berat Çonkar: 'Kaderin bir sonucu olarak geçmişte yaşamları Gelibolu'da kesişen bu iki ulusun dayanışma ve hoşgörü örnekleri adeta tarihe geçmiştir'
Rusya'daki Bolşevik Devrimi'nden kaçarak 99 yıl önce Gelibolu'ya yerleşen ve zamanla bu bölgede hayatlarını kaybeden Beyaz Ruslar anısına panel düzenlendi.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Türkiye-Rusya İşbirliği Araştırma ve Uygulama Merkezi (TURUSİA), Türk-Rus Toplumsal Forumu ve Gelibolu Belediyesinin katkılarıyla hazırlanan panel öncesi, Beyaz Ruslar için yaptırılan anıt ziyaret edilerek karanfil bırakıldı.
Aynı yerdeki fotoğraf müzesini de gezen katılımcılar adına emekli büyükelçi ve Türk-Rus Toplumsal Forum Türk Kanadı Genel Sekreteri Ender Arat tarafından anı defteri imzalandı.
Arat, gazetecilere yaptığı açıklamada, Gelibolu'nun Ruslar için çok önemli bir yer olduğunu söyledi.
Bu anlamda Gelibolu'da bir panel düzenlendiğini belirten Arat, "Kendi ülkelerindeki çatışma nedeniyle ayrılmak zorunda kalmışlar. O dönemde bu topraklar İngiliz, Fransız ve Yunan işgali altındaydı. Gelibolu'ya Fransızlar tarafından yerleştirilmişler fakat buradaki Türk toplumu onları kucaklamış." dedi.
ÇOMÜ TURUSİA Müdürü Prof. Dr. Vedat Çalışkan ise "Geçmişte yaşananlar, Türk ve Rus toplumları arasında kardeşliği, hoşgörülülüğü, dayanışmayı ve farklı etnik, dini kimliklere sahip olmalarına karşın merhamet neticesinde, büyük zorlukları aşabilme gücünü gösterdi ve kanıtladı." ifadesini kullandı.
- "İki toplum arasındaki insani dayanışma etkileyicidir"
Ziyaretin ardından, Atatürk Kültür Merkezi'nde "Rusların Gelibolu Gurbetinin 100. Yıl Dönümüne Doğru" başlıklı panel yapıldı.
Panelde konuşan Türk-Rus Toplumsal Forum Eş Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Berat Çonkar, böyle bir etkinlik için Gelibolu'da bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Birinci Dünya Savaşı'nın en fazla etkilediği ülkelerin başında Türkiye ve Rusya'nın geldiğini anlatan Çonkar, Gelibolu'nun ise iki ülkenin tarihi kaderinde çok önemli yer tutan bir coğrafya olduğunu ifade etti.
Gelibolu'nun aynı zamanda Türk tarihi ve ülkenin kaderi bakımından destansı bir savunmanın ve kahramanlığın adı olduğunu hatırlatan Çonkar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kafkasya, Orta Doğu ve Karadeniz havzasının etkin bölgesel aktörleriyiz ve aynı zamanda bir boyutu ile de bütün bu alanlarda jeopolitik bir rekabet de söz konusu aramızda. Türkiye ve Rusya olarak yüzyıllar boyunca bazen rekabet, bazen de dostluk ve iş birliği içinde hep etkileşim halinde olduk. Sınırların kalktığı, toplumların birbirlerini yeniden keşfettiği çağımızda ise bu etkileşim çok daha fazla yoğunlaştı. İki ülke olarak aramızdaki ilişkileri artık devletten devlete ilişki şeklinde tanımlamamız mümkün değil. Bu ilişki toplumdan topluma bir mahiyet kazanmıştır. Kaderin bir sonucu olarak geçmişte yaşamları Gelibolu'da kesişen bu iki ulusun dayanışma ve hoşgörü örnekleri adeta tarihe geçmiştir. Gerçekten de bir savaşın yol açtığı yıkımın Türkiye'ye sürüklediği Ruslar ile Türk toplumu arasında yaşanan insani dayanışma örnekleri günümüz medeniyeti için önemli ve etkileyicidir."
Çonkar, tarih boyunca çekişmeler yaşayan ulusların, zor zamanlarda birbirlerine uzattıkları insanlık elini ve olağanüstü dayanışma örneklerini bugünlerde hatırlamanın sayısız yararı olduğunu sözlerine ekledi.
Panelde, Prof. Dr. Vedat Çalışkan ile İstanbul Üniversitesi Slav Dilleri Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Türkan Olcay ve Ege Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın İbrahimov da değerlendirmelerde bulundu.
Etkinliğe, Çanakkale Vali Yardımcısı ve Eceabat Kaymakamı Turan Yılmaz, Gelibolu Kaymakamı Hakan Kılınçkaya, Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi İsmail Safi, Gelibolu Belediye Başkanı Mustafa Özacar, Rusya Federasyonu Ankara Temsilciliğinden Natık Guluyev ve Rusya Federasyonu Eğitim ve Bilim Merkezi Müdürü Enver Şeyhov katıldı.
Kaynak: AA
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Türkiye-Rusya İşbirliği Araştırma ve Uygulama Merkezi (TURUSİA), Türk-Rus Toplumsal Forumu ve Gelibolu Belediyesinin katkılarıyla hazırlanan panel öncesi, Beyaz Ruslar için yaptırılan anıt ziyaret edilerek karanfil bırakıldı.
Aynı yerdeki fotoğraf müzesini de gezen katılımcılar adına emekli büyükelçi ve Türk-Rus Toplumsal Forum Türk Kanadı Genel Sekreteri Ender Arat tarafından anı defteri imzalandı.
Arat, gazetecilere yaptığı açıklamada, Gelibolu'nun Ruslar için çok önemli bir yer olduğunu söyledi.
Bu anlamda Gelibolu'da bir panel düzenlendiğini belirten Arat, "Kendi ülkelerindeki çatışma nedeniyle ayrılmak zorunda kalmışlar. O dönemde bu topraklar İngiliz, Fransız ve Yunan işgali altındaydı. Gelibolu'ya Fransızlar tarafından yerleştirilmişler fakat buradaki Türk toplumu onları kucaklamış." dedi.
ÇOMÜ TURUSİA Müdürü Prof. Dr. Vedat Çalışkan ise "Geçmişte yaşananlar, Türk ve Rus toplumları arasında kardeşliği, hoşgörülülüğü, dayanışmayı ve farklı etnik, dini kimliklere sahip olmalarına karşın merhamet neticesinde, büyük zorlukları aşabilme gücünü gösterdi ve kanıtladı." ifadesini kullandı.
- "İki toplum arasındaki insani dayanışma etkileyicidir"
Ziyaretin ardından, Atatürk Kültür Merkezi'nde "Rusların Gelibolu Gurbetinin 100. Yıl Dönümüne Doğru" başlıklı panel yapıldı.
Panelde konuşan Türk-Rus Toplumsal Forum Eş Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Berat Çonkar, böyle bir etkinlik için Gelibolu'da bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Birinci Dünya Savaşı'nın en fazla etkilediği ülkelerin başında Türkiye ve Rusya'nın geldiğini anlatan Çonkar, Gelibolu'nun ise iki ülkenin tarihi kaderinde çok önemli yer tutan bir coğrafya olduğunu ifade etti.
Gelibolu'nun aynı zamanda Türk tarihi ve ülkenin kaderi bakımından destansı bir savunmanın ve kahramanlığın adı olduğunu hatırlatan Çonkar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kafkasya, Orta Doğu ve Karadeniz havzasının etkin bölgesel aktörleriyiz ve aynı zamanda bir boyutu ile de bütün bu alanlarda jeopolitik bir rekabet de söz konusu aramızda. Türkiye ve Rusya olarak yüzyıllar boyunca bazen rekabet, bazen de dostluk ve iş birliği içinde hep etkileşim halinde olduk. Sınırların kalktığı, toplumların birbirlerini yeniden keşfettiği çağımızda ise bu etkileşim çok daha fazla yoğunlaştı. İki ülke olarak aramızdaki ilişkileri artık devletten devlete ilişki şeklinde tanımlamamız mümkün değil. Bu ilişki toplumdan topluma bir mahiyet kazanmıştır. Kaderin bir sonucu olarak geçmişte yaşamları Gelibolu'da kesişen bu iki ulusun dayanışma ve hoşgörü örnekleri adeta tarihe geçmiştir. Gerçekten de bir savaşın yol açtığı yıkımın Türkiye'ye sürüklediği Ruslar ile Türk toplumu arasında yaşanan insani dayanışma örnekleri günümüz medeniyeti için önemli ve etkileyicidir."
Çonkar, tarih boyunca çekişmeler yaşayan ulusların, zor zamanlarda birbirlerine uzattıkları insanlık elini ve olağanüstü dayanışma örneklerini bugünlerde hatırlamanın sayısız yararı olduğunu sözlerine ekledi.
Panelde, Prof. Dr. Vedat Çalışkan ile İstanbul Üniversitesi Slav Dilleri Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Türkan Olcay ve Ege Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın İbrahimov da değerlendirmelerde bulundu.
Etkinliğe, Çanakkale Vali Yardımcısı ve Eceabat Kaymakamı Turan Yılmaz, Gelibolu Kaymakamı Hakan Kılınçkaya, Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi İsmail Safi, Gelibolu Belediye Başkanı Mustafa Özacar, Rusya Federasyonu Ankara Temsilciliğinden Natık Guluyev ve Rusya Federasyonu Eğitim ve Bilim Merkezi Müdürü Enver Şeyhov katıldı.