'Darbeci Rejimi Destekleyenler Sudan Halkının Düşmanıdır'
Sudan'daki Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri yöneticilerinden Mahmud Hasaneyn:'Darbeci rejimi destekleyen devletleri Sudan halkının düşmanı olarak kabul edeceğiz''Devrim açık ve belirli temeller üzerine inşa edildi. Bunlardan birincisi Beşir rejimini sona erdirmek ikincisi ise demokratik bir sivil yönetim kurmaktı. Beşir'le ilgili hedef gerçekleşti''Göstericilere eylemlerine devam etme ve devrimin hedefleri gerçekleşene kadar vazgeçmeme çağrısında bulunuyorum. Sivil bir yönetim oluşturuluncaya dek gösteriler sürecek'
ADİL ABDURRAHİM - Sudan'daki Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri yöneticilerinden Mahmud Hasaneyn, darbeci rejimi destekleyen devletleri Sudan halkının düşmanı olarak kabul edeceklerini söyledi.
Sudan'da devrik cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir döneminin önde gelen muhaliflerinden olan ve bu dönemde 3 yıl cezaevinde kalan Hasaneyn (80), AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Darbeci rejimi destekleyen devletleri Sudan halkının düşmanı olarak kabul edeceğiz." dedi.
Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri'nin, geçiş döneminde de devrim programından ve sivil demokratik bir yönetim kurulması talebinden vazgeçmeyeceğini belirten Hasaneyn, Askeri Geçiş Konseyi'ni "geçiş sürecini başlatmaları için en kısa sürede yönetimi sivillere devretmeye" davet etti.
Sudan'daki gösterilerin şimdiye kadar elde ettiği kazanımlara ilişkin Hasaneyn, "Devrim açık ve belirli temeller üzerine inşa edildi. Bunlardan birincisi Beşir rejimini sona erdirmek ikincisi ise demokratik bir sivil yönetim kurmaktı. Beşir'le ilgili hedef gerçekleşti." diye konuştu.
Beşir rejiminin şu an sadece bazı kurumlar olarak varlık gösterdiğini ifade eden Hasaneyn, şöyle devam etti:
"Öğrenci Güvenliği ve Gölge Taburları gibi kurumlar anayasanın dışındalar ama silah taşıyorlar ve devletten para alıyorlar. Askeri Konsey bu milislerin elindeki silahları toplamalı."
Afrika Birliği'nin 1997 yılında çıkardığı kanunla askerin yönetimi ele almasını ya da yönetimin bir parçası olmasını yasakladığını ve bunun Avrupa Birliği ve uluslararası kanunlarda da geçerli bir madde olduğunu kaydeden Hasaneyn, ancak Sudan'daki askeri yönetimde bu maddenin göz ardı edildiğini vurguladı.
- "Sivil bir yönetim ve hükümet istiyoruz"
Geçiş döneminin görevinin devlet kurumlarını yeniden yapılandırmak olduğunu belirten Hasaneyn, ordunun ise yönetim hakkı bulunmadığını ve sadece ülkenin güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğunu söyledi.
Hasaneyn, "Sivil bir yönetim ve hükümet istiyoruz." ifadesini kullandı.
- "Sivil bir yönetim oluşturuluncaya dek gösteriler sürecek"
Başkent Hartum'da ordu karargahı önünde iki haftayı aşkın süredir devam eden protestolara işaret eden Hasaneyn, gösterilerin devrimin güvenliğinin garantisi olduğunu vurguladı. Hasaneyn, şöyle konuştu:
"Protestolar ordunun halktan yana olmasını sağladı. Göstericilere eylemlerine devam etme ve devrimin hedefleri gerçekleşene kadar vazgeçmeme çağrısında bulunuyorum. Sivil bir yönetim oluşturuluncaya dek gösteriler sürecek."
Hukuk devletinin, halka karşı suç işleyen, ekonomik altyapıyı ve toplumsal dokuyu bozan herkesten hesap sorması gerektiğinin altını çizen Hasaneyn, ülkede siyaset, ekonomi ve medya alanında yolsuzlukla mücadele kanununun uygulanması çağrısında bulundu.
- "Biz burada yeniden inşa edilmesi gereken bir vatandan bahsediyoruz"
Geçiş dönemine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Hasaneyn, "heves ve çıkarlarını" ön planda tutan birtakım kişiler olduğuna işaret ederek, "Biz burada heveslerden, çıkarlardan ya da partilerden bahsetmiyoruz. Sudan halkının yaptığı devrimden ve yeniden inşa edilmesi gereken bir vatandan bahsediyoruz. Bunun için ülkenin birliğine inanan tüm güçlerin ilerleme kaydetmesi gerek." diye konuştu.
Hasaneyn, geçiş döneminde direnişçilerin ön planda olması gerektiğini, rejime karşı mücadele veren ve bu rejim nedeniyle sıkıntı çekenlerin yeniden aynı acıların yaşanmaması için bütün boşlukları doldurmak istediğini kaydetti.
- "Sudan'ı yardım alan bir ülke olmaktan çıkarıp yardım eden bir ülke yapabiliriz"
Başka ülkelerin iç işlerine müdahale edilmesine karşı oldukları gibi kendi ülkelerinin de iç işlerine müdahale edilmesini kabul etmediklerini vurgulayan Hasaneyn, "Hiçbir devlet ya da rejime karşı değiliz. Biz kendi davamıza bakıyor, devletimizi yeniden inşa etmek istiyoruz. Sudan'ı yardım ve bağış alan bir ülke olmaktan çıkarıp yardım eden bir ülke yapabiliriz." ifadelerini kullandı.
Komşularla dostluk ile karşılıklı çıkarlar temelinde iyi ilişkiler kurmak istediklerini dile getiren Hasaneyn, insan hakları ihlallerine maruz kalan kişiler olarak başkalarının haklarının çiğnenmesine de izin vermeyeceklerini ve nerede olursa olsun insan haklarından yana olacaklarını söyledi.
Sudan'da 19 Aralık 2018'de ekonomik kriz sebebiyle başlayan gösterilerin hızla başkent Hartum ve ülke genelinde rejim karşıtı protestolara dönüşmesinin ardından, 11 Nisan'da ordu yönetime el koyduğunu açıklamış ve 30 yıllık Ömer el-Beşir dönemi sona ermişti.
Beşir iktidarını deviren askeri darbeye rağmen Hartum'da ordu karargahı önündeki rejim karşıtı gösteriler, yönetimin sivillere bırakılması talebiyle yaklaşık 20 gündür devam ediyor.
Kaynak: AA
Sudan'da devrik cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir döneminin önde gelen muhaliflerinden olan ve bu dönemde 3 yıl cezaevinde kalan Hasaneyn (80), AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Darbeci rejimi destekleyen devletleri Sudan halkının düşmanı olarak kabul edeceğiz." dedi.
Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri'nin, geçiş döneminde de devrim programından ve sivil demokratik bir yönetim kurulması talebinden vazgeçmeyeceğini belirten Hasaneyn, Askeri Geçiş Konseyi'ni "geçiş sürecini başlatmaları için en kısa sürede yönetimi sivillere devretmeye" davet etti.
Sudan'daki gösterilerin şimdiye kadar elde ettiği kazanımlara ilişkin Hasaneyn, "Devrim açık ve belirli temeller üzerine inşa edildi. Bunlardan birincisi Beşir rejimini sona erdirmek ikincisi ise demokratik bir sivil yönetim kurmaktı. Beşir'le ilgili hedef gerçekleşti." diye konuştu.
Beşir rejiminin şu an sadece bazı kurumlar olarak varlık gösterdiğini ifade eden Hasaneyn, şöyle devam etti:
"Öğrenci Güvenliği ve Gölge Taburları gibi kurumlar anayasanın dışındalar ama silah taşıyorlar ve devletten para alıyorlar. Askeri Konsey bu milislerin elindeki silahları toplamalı."
Afrika Birliği'nin 1997 yılında çıkardığı kanunla askerin yönetimi ele almasını ya da yönetimin bir parçası olmasını yasakladığını ve bunun Avrupa Birliği ve uluslararası kanunlarda da geçerli bir madde olduğunu kaydeden Hasaneyn, ancak Sudan'daki askeri yönetimde bu maddenin göz ardı edildiğini vurguladı.
- "Sivil bir yönetim ve hükümet istiyoruz"
Geçiş döneminin görevinin devlet kurumlarını yeniden yapılandırmak olduğunu belirten Hasaneyn, ordunun ise yönetim hakkı bulunmadığını ve sadece ülkenin güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğunu söyledi.
Hasaneyn, "Sivil bir yönetim ve hükümet istiyoruz." ifadesini kullandı.
- "Sivil bir yönetim oluşturuluncaya dek gösteriler sürecek"
Başkent Hartum'da ordu karargahı önünde iki haftayı aşkın süredir devam eden protestolara işaret eden Hasaneyn, gösterilerin devrimin güvenliğinin garantisi olduğunu vurguladı. Hasaneyn, şöyle konuştu:
"Protestolar ordunun halktan yana olmasını sağladı. Göstericilere eylemlerine devam etme ve devrimin hedefleri gerçekleşene kadar vazgeçmeme çağrısında bulunuyorum. Sivil bir yönetim oluşturuluncaya dek gösteriler sürecek."
Hukuk devletinin, halka karşı suç işleyen, ekonomik altyapıyı ve toplumsal dokuyu bozan herkesten hesap sorması gerektiğinin altını çizen Hasaneyn, ülkede siyaset, ekonomi ve medya alanında yolsuzlukla mücadele kanununun uygulanması çağrısında bulundu.
- "Biz burada yeniden inşa edilmesi gereken bir vatandan bahsediyoruz"
Geçiş dönemine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Hasaneyn, "heves ve çıkarlarını" ön planda tutan birtakım kişiler olduğuna işaret ederek, "Biz burada heveslerden, çıkarlardan ya da partilerden bahsetmiyoruz. Sudan halkının yaptığı devrimden ve yeniden inşa edilmesi gereken bir vatandan bahsediyoruz. Bunun için ülkenin birliğine inanan tüm güçlerin ilerleme kaydetmesi gerek." diye konuştu.
Hasaneyn, geçiş döneminde direnişçilerin ön planda olması gerektiğini, rejime karşı mücadele veren ve bu rejim nedeniyle sıkıntı çekenlerin yeniden aynı acıların yaşanmaması için bütün boşlukları doldurmak istediğini kaydetti.
- "Sudan'ı yardım alan bir ülke olmaktan çıkarıp yardım eden bir ülke yapabiliriz"
Başka ülkelerin iç işlerine müdahale edilmesine karşı oldukları gibi kendi ülkelerinin de iç işlerine müdahale edilmesini kabul etmediklerini vurgulayan Hasaneyn, "Hiçbir devlet ya da rejime karşı değiliz. Biz kendi davamıza bakıyor, devletimizi yeniden inşa etmek istiyoruz. Sudan'ı yardım ve bağış alan bir ülke olmaktan çıkarıp yardım eden bir ülke yapabiliriz." ifadelerini kullandı.
Komşularla dostluk ile karşılıklı çıkarlar temelinde iyi ilişkiler kurmak istediklerini dile getiren Hasaneyn, insan hakları ihlallerine maruz kalan kişiler olarak başkalarının haklarının çiğnenmesine de izin vermeyeceklerini ve nerede olursa olsun insan haklarından yana olacaklarını söyledi.
Sudan'da 19 Aralık 2018'de ekonomik kriz sebebiyle başlayan gösterilerin hızla başkent Hartum ve ülke genelinde rejim karşıtı protestolara dönüşmesinin ardından, 11 Nisan'da ordu yönetime el koyduğunu açıklamış ve 30 yıllık Ömer el-Beşir dönemi sona ermişti.
Beşir iktidarını deviren askeri darbeye rağmen Hartum'da ordu karargahı önündeki rejim karşıtı gösteriler, yönetimin sivillere bırakılması talebiyle yaklaşık 20 gündür devam ediyor.