Lise Öğrencisinden Sebze Ve Meyvelerin Raf Ömrünü Uzatacak Proje
Arıların bitkilerden ürettiği bir madde olarak bilinen “propolisin ekstresini” inceleyen Saint Michel Fransız Lisesi 10. sınıf öğrencisi Berra Sabire Aydın, yaptığı çalışmada, propolis maddesini kullanarak sebze ve meyvelerin raf ömrünü uzattı, antibakteriyel kumaş elde etti ve koruyucu krem yaptı.
Arıların bitkilerden ürettiği bir madde olarak bilinen “propolisin ekstresini” inceleyen Saint Michel Fransız Lisesi 10. sınıf öğrencisi Berra Sabire Aydın, yaptığı çalışmada önce, sebze ve meyvelerin raf ömrünü uzattı, ardından koruyucu krem yaptı. Son olarak da propolis maddesini kullanarak antibakteriyel kumaş elde etti. Aydın’ın projesi, 50. TÜBİTAK Liselerarası Proje Yarışması’nda sergilenmeye değer görüldü, ardından, İstanbul Avrupa Bölgesi’nde toplam 1245 proje içerisinde kimya dalında ikincilik elde etti.
“Yüzde 100 doğal, çevreye zarar vermiyor”
10. sınıf öğrencisi Berra Sabire Aydın, yaptığı araştırmasında çıkış noktasını şu sözlerle aktardı: “Propolis, arıların, bitkilerden ürettiği, kovan içi temizlikte ve kovanın yalıtımında kullandıkları bir madde. Arılar, propolisi, bazen kovanın iç duvarlarını düzgün hâle getirmek ve içeriye giren yabancı maddelere engel olmak bazen de peteklerin ağızlarını kapatmak ve başka canlıların içeriye girmesine engel olmak amacıyla kullanır. Propolisin M.Ö. 350’ye kadar giden uzun bir kullanım geçmişi vardır. Yunanlılar onu apseler için Asurlular yara ve tümör tedavinde kullanmışlar, yani, propolisin bağışıklık sistemini güçlendirme, yara iyileştirme gibi insana birçok faydası var. Yüzde 100 doğal bir madde olduğu için çevreye de bir zarar vermez. Tüm bunları öğrendiğimde, bunu çevreyle uyumlu doğal üretime katkıda bulunabilmek için, hangi alanlarda kullanabileceğimi düşündüm ve böylece projemin genel çerçevesi kafamda belirdi. Ancak, propolis ekstresi ile ilgili bir çalışma bulamadım. Bu benim için keşfedilmesi gereken bir konu haline geldi. Araştırmalarıma yoğunlaşınca da, “propolis” maddesinin farklı şekillerde kullanımını geliştirmenin, her gün belki de biraz daha yitirdiğimiz doğal çevremize katkıda bulunabilme ihtimalini sunabilecek olması beni daha da çok heyecanlandırdı.”
“Propolisle sebze ve meyveler 10 gün boyunca korunabilecek”
Yöntem olarak propolisin çözücü maddelerle ( su, aseton, etanol ) ekstresini çıkardığını ve elde ettiği ekstrelerden 3 deney yaptığını ifade eden Aydın, çalışmasını şöyle detaylandırdı:
“İlk olarak, katkı maddesiz nemlendirici krem yaptım. İçinde hiçbir yapay madde ve kimyasal olmadan sadece, propolis su ekstresi ile elde ettiğim kremi testlere tabi tuttum. 9 ay süren çalışmamda kremin hiçbir bozulma göstermediğini gördüm. İkinci olarak da sebze ve meyvelerin raf ömrünü uzatmak için bir çalışma yaptım. Organik meyveleri dolapta 10 gün beklettiğimizde hepsinin çürüdüğünü biliriz. Ben meyveleri propolis ekstresine batırdım ve 10 günün sonunda hiçbir bozulma olmadığını, tadının da tıpkı ilk günkü gibi olduğunu gördüm. Bu sayede gerek yaş sebze ya da meyvelerin nakliyelerinde gerekse evde sebze ve meyvelerin tüketim ömürlerini uzatabileceğimizi gördük, hem de hiçbir yapay madde kullanmadan, yani propolisin su ekstresi, doğal ve sağlıklı bir koruyucu görevi görmüş oldu. Son olarak da, yün ve pamuk kumaşlara propolisin aseton ekstresini uyguladım ve bu kumaşlara çeşitli bakteri testleri yaptım. Bunların sonucunda, propolisin aseton ekstresinin kumaşlarda büyük ölçüde bakterileri öldürmekte etkin olduğunu gözlemledim.”
“Propolis ekstresiyle yapılan başka bir çalışma yok”
Projenin dünyada örnekleri olduğunu ancak kendi düzeyinde propolisin ekstresiyle yapılmış başka bir çalışma olmadığını kaydeden Aydın,“Elbette çalışmalarında propolisi kullananlar var, fakat, literatür taraması yaptığımda da propolisin ekstresiyle çalışma yapan yoktu. Bu projede kullanılan ekstre işlemleriyle, propolisin özünün daha iyi çıkmasını sağlayarak, literatüre de farklı bir bakış açısı kattığımı düşünüyorum” dedi.
“Bu maddeyle bebek ve hastane tekstilinde kumaş yapılabilecek”
Projesinden olumlu dönüşler aldığını söyleyen Aydın, “Kimyasal hiçbir katkı maddesi kullanılmadan, yüzde 100 doğal, propolis ekstreli kremler üretilme imkânı olduğunu, propolis maddesinin, çalışmadaki söz konusu besinleri hiçbir katkı maddesi olmadan çürümekten koruduğunu ve yine propolisle bebek ve hastane tekstilinde kullanılabilecek antibakteriyel kumaş elde edilebileceğini lise düzeyinde yapığım deneylerle göstermiş oldum. Çok gururluyum. Beni bu projemde destekleyen hocam Erdem Tezcan’a ve aileme teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“Propolisi ülkemizde iyi tanıtılmalı”
Araştırmacıların arı reçinesinde 300’den fazla birleşim tespit etmiş olduğunu ve bunun iyi değerlendirilmesi gerektiğini de belirten Aydın, “Tespit edilen bu bileşimlerin çoğu polifenol yapıdadır. Polifenol, hastalıkla mücadele eden ve hastalıklara karşı savaşan antitoksinlerdir. O yüzden propolisi ülkemizde iyi tanıtmalı ve her alanda kullanımını yaygın hale getirmeliyiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Kaynak: İHA
“Yüzde 100 doğal, çevreye zarar vermiyor”
10. sınıf öğrencisi Berra Sabire Aydın, yaptığı araştırmasında çıkış noktasını şu sözlerle aktardı: “Propolis, arıların, bitkilerden ürettiği, kovan içi temizlikte ve kovanın yalıtımında kullandıkları bir madde. Arılar, propolisi, bazen kovanın iç duvarlarını düzgün hâle getirmek ve içeriye giren yabancı maddelere engel olmak bazen de peteklerin ağızlarını kapatmak ve başka canlıların içeriye girmesine engel olmak amacıyla kullanır. Propolisin M.Ö. 350’ye kadar giden uzun bir kullanım geçmişi vardır. Yunanlılar onu apseler için Asurlular yara ve tümör tedavinde kullanmışlar, yani, propolisin bağışıklık sistemini güçlendirme, yara iyileştirme gibi insana birçok faydası var. Yüzde 100 doğal bir madde olduğu için çevreye de bir zarar vermez. Tüm bunları öğrendiğimde, bunu çevreyle uyumlu doğal üretime katkıda bulunabilmek için, hangi alanlarda kullanabileceğimi düşündüm ve böylece projemin genel çerçevesi kafamda belirdi. Ancak, propolis ekstresi ile ilgili bir çalışma bulamadım. Bu benim için keşfedilmesi gereken bir konu haline geldi. Araştırmalarıma yoğunlaşınca da, “propolis” maddesinin farklı şekillerde kullanımını geliştirmenin, her gün belki de biraz daha yitirdiğimiz doğal çevremize katkıda bulunabilme ihtimalini sunabilecek olması beni daha da çok heyecanlandırdı.”
“Propolisle sebze ve meyveler 10 gün boyunca korunabilecek”
Yöntem olarak propolisin çözücü maddelerle ( su, aseton, etanol ) ekstresini çıkardığını ve elde ettiği ekstrelerden 3 deney yaptığını ifade eden Aydın, çalışmasını şöyle detaylandırdı:
“İlk olarak, katkı maddesiz nemlendirici krem yaptım. İçinde hiçbir yapay madde ve kimyasal olmadan sadece, propolis su ekstresi ile elde ettiğim kremi testlere tabi tuttum. 9 ay süren çalışmamda kremin hiçbir bozulma göstermediğini gördüm. İkinci olarak da sebze ve meyvelerin raf ömrünü uzatmak için bir çalışma yaptım. Organik meyveleri dolapta 10 gün beklettiğimizde hepsinin çürüdüğünü biliriz. Ben meyveleri propolis ekstresine batırdım ve 10 günün sonunda hiçbir bozulma olmadığını, tadının da tıpkı ilk günkü gibi olduğunu gördüm. Bu sayede gerek yaş sebze ya da meyvelerin nakliyelerinde gerekse evde sebze ve meyvelerin tüketim ömürlerini uzatabileceğimizi gördük, hem de hiçbir yapay madde kullanmadan, yani propolisin su ekstresi, doğal ve sağlıklı bir koruyucu görevi görmüş oldu. Son olarak da, yün ve pamuk kumaşlara propolisin aseton ekstresini uyguladım ve bu kumaşlara çeşitli bakteri testleri yaptım. Bunların sonucunda, propolisin aseton ekstresinin kumaşlarda büyük ölçüde bakterileri öldürmekte etkin olduğunu gözlemledim.”
“Propolis ekstresiyle yapılan başka bir çalışma yok”
Projenin dünyada örnekleri olduğunu ancak kendi düzeyinde propolisin ekstresiyle yapılmış başka bir çalışma olmadığını kaydeden Aydın,“Elbette çalışmalarında propolisi kullananlar var, fakat, literatür taraması yaptığımda da propolisin ekstresiyle çalışma yapan yoktu. Bu projede kullanılan ekstre işlemleriyle, propolisin özünün daha iyi çıkmasını sağlayarak, literatüre de farklı bir bakış açısı kattığımı düşünüyorum” dedi.
“Bu maddeyle bebek ve hastane tekstilinde kumaş yapılabilecek”
Projesinden olumlu dönüşler aldığını söyleyen Aydın, “Kimyasal hiçbir katkı maddesi kullanılmadan, yüzde 100 doğal, propolis ekstreli kremler üretilme imkânı olduğunu, propolis maddesinin, çalışmadaki söz konusu besinleri hiçbir katkı maddesi olmadan çürümekten koruduğunu ve yine propolisle bebek ve hastane tekstilinde kullanılabilecek antibakteriyel kumaş elde edilebileceğini lise düzeyinde yapığım deneylerle göstermiş oldum. Çok gururluyum. Beni bu projemde destekleyen hocam Erdem Tezcan’a ve aileme teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“Propolisi ülkemizde iyi tanıtılmalı”
Araştırmacıların arı reçinesinde 300’den fazla birleşim tespit etmiş olduğunu ve bunun iyi değerlendirilmesi gerektiğini de belirten Aydın, “Tespit edilen bu bileşimlerin çoğu polifenol yapıdadır. Polifenol, hastalıkla mücadele eden ve hastalıklara karşı savaşan antitoksinlerdir. O yüzden propolisi ülkemizde iyi tanıtmalı ve her alanda kullanımını yaygın hale getirmeliyiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.