(Özel) Kocasından Yersiz Para İstemek Ağır Kusur Sayıldı
Yargıtay, gerek kendisi gerekse de ailesi için avukat kocasından yersiz (zırt-pırt) ekonomik taleplerde bulunan kadını ağır kusurlu saydı. Aile mahkemesinin tazminat ödenmesine hükmettiği kadına kötü haber Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nden geldi.
Şiddetli geçimsizlik yaşayan çift, karşılıklı olarak boşanma davası açtı. Tarafları dinleyen mahkeme, avukat olan kocayı kusurlu bulup, kadın lehine tazminat ödenmesine hükmetti. Avukat koca kararı temyiz edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi. Tarafların boşanmasında kocasından yersiz ekonomik taleplerde bulunduğu öne sürülen kadını ağır kusurlu bulan Yüksek Mahkeme, kadın lehine hükmedilen tazminatın da yasalara aykırı olduğuna dikkat çekti.
Yargıtay kararında şöyle denildi: "Davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarının yanında kadına hakaret ettiği ortadadır. Davacı-karşı davalı kadının ise gerek kendisi gerekse de ailesi için avukat olan kocasından yersiz ekonomik taleplerde bulunduğu anlaşılmaktadır. Kadının birlik görevlerini ihmal ettiği, güven sarsıcı davranışlar sergilediği anlaşılmaktadır. Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen tarafların bu kusurlu davranışları karşısında boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurlu sayılmalıdır. Bu husus gözetilmeden karar verilmesi yasaya aykırıdır. Her iki eş de eşit kusurlu olduğundan birinin kusuru diğerinin kusurundan üstün tutmak mümkün bulunmamaktadır. O halde eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemez. Kadın lehine maddi manevi tazminata hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca 4 yaşındaki çocuk için hükmedilen nafaka miktarı da çoktur. Kararın bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."
Kaynak: İHA
Yargıtay kararında şöyle denildi: "Davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarının yanında kadına hakaret ettiği ortadadır. Davacı-karşı davalı kadının ise gerek kendisi gerekse de ailesi için avukat olan kocasından yersiz ekonomik taleplerde bulunduğu anlaşılmaktadır. Kadının birlik görevlerini ihmal ettiği, güven sarsıcı davranışlar sergilediği anlaşılmaktadır. Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen tarafların bu kusurlu davranışları karşısında boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurlu sayılmalıdır. Bu husus gözetilmeden karar verilmesi yasaya aykırıdır. Her iki eş de eşit kusurlu olduğundan birinin kusuru diğerinin kusurundan üstün tutmak mümkün bulunmamaktadır. O halde eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemez. Kadın lehine maddi manevi tazminata hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca 4 yaşındaki çocuk için hükmedilen nafaka miktarı da çoktur. Kararın bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."