'Ülkenin Güvenliğine Tehdit Oluşturmaya Çalışan PKK Dahil Tüm Terör Örgütlerine En Büyük Hezimetleri Yaşatıyoruz'
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Ülkenin güvenliğine tehdit oluşturmaya çalışan PKK dahil tüm terör örgütlerine en büyük hezimetleri yaşatıyoruz. Cudi’den El Bab’a, Afrin’den Irak’ın kuzeyine, Cerablus’tan Gabar’a kadar. En zor coğrafyalarda bölücü terör örgütlerinin ve elbette FETÖ’nün ensesindeyiz, nefes aldırmıyoruz aldırmayacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde bir otelde gerçekleşen Eğitim-Bir-Sen’in 6.Olağan Genel Kurulunda konuştu.
Oktay, Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Sistemi’yle her alanda yeni bir döneme girdiğini belirterek, ekonomisi güçlü, toplum yapısı sağlam ve dünyaya öncülük eden bir ülke olma yolunda emin adımlarla ilerlerken eğitim sisteminin de Cumhurbaşkanı Erdoğan öncülüğünde insanı merkeze alan bir anlayışla yeniden dizayn edildiğini aktardı.
“Ülkemizin hedeflerini gerçekleştirme mücadelesinde en büyük güç kaynağımız nitelikli, öz güveni yüksek, milli ve manevi değerlerimizle donanmış nesillerimizin yetişmesidir” diyen Oktay, gayretlerinin, milli şair Mehmet Akif Ersoy’un "Asım’ın nesli" olarak ifade ettiği tarihine, medeniyetine, kültürüne sahip çıkan, bu birikimi ilim ve teknikle tamamlayan bir neslin yetişmesi yönünde olduğunu vurguladı.
Bu nesli yetiştirmek için 16 yıldır ülkeyi öncelikle eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olmak üzere tüm alanlarda ilerletmek için gece gündüz çalıştıklarını kaydeden Oktay, "Hem eğitimcilerimizin hem de bizlerin eğitim alanında attığımız her adımı dikkatle hesaplaması, düşünmesi ve değerlendirmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
16 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde eğitim konusunda çok büyük yatırımlara imza attıklarını ve çok önemli ilerlemeler gerçekleştirdiklerini anlatan Oktay, son 16 yılda Milli Eğitim Bakanlığının bütçesini 7,5 milyar liradan 113,8 milyar liraya yükselttiklerini, bütçeden ayrılan pay bakımından eğitimi ilk sıraya çıkardıklarını hatırlattı. Oktay, atadıkları 610 bin yeni öğretmenle toplam öğretmen sayısının 920 binin üzerine çıkararak hiçbir eğitim kademesinde sınıfların boş kalmamasını, derslerin boş geçmemesini sağladıklarını bildirdi.
Cumhuriyet tarihinin en güçlü eğitim atılımını yaptıklarını bildiren Oktay: "Geçtiğimiz ekim ayında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan 2023 Eğitim Vizyonu’muz ile eğitimde içerik çalışmalarımızda daha iyi noktalara geleceğimize inanıyorum. 2023 Eğitim Vizyonu, orta vadede eğitimde kalite konusunda bir atılımı hedeflemektedir. İnsanı temel alan eğitim vizyonumuz ile eğitimde niteliği artıracak ve ahlaki değerlerimizi, sanatı, kültürü, estetiği ve sporu eğitim gündemimizin en üst sıralarına taşıyacağız. 2023 hedeflerimiz ve milli teknoloji hamlemiz doğrultusunda hedeflerimize ancak nitelikli bilgi üretimi ve nitelikli insan kaynağıyla ulaşabiliriz” açıklamasında bulundu.
“Bu kuşatmayı kırmak için eğitim süreci çok önemlidir”
Köklü tarih ve inancın gereği olarak, beşikten mezara kadar öğrenmeyi sürdürmenin en değerli miras olduğunu belirten Oktay, konuşmasına şöyle devam etti:
"Öğretmenlik, emek isteyen, adanmışlık isteyen bir meslektir. Öğretmenler kıymetli bir mesleğin değerli temsilcileri olmanın yanı sıra adeta cevher işleyen birer zanaatkardır. Her bir öğretmen bilgisiyle birlikte duruşunu da heyecanını da ufkunu da öğrencileriyle paylaşır. Her eğitim sistemi, öğretmenlerin omuzlarında yükselir ve hiçbiri öğretmeninin niteliğini aşamaz. Çocuklarımızın yalnızca zihinlerini bilgiyle doldurarak diploma sahibi olmaları yeterli değildir. Çocuklarımızın gönül dünyalarını doyurmayı da ihmal etmemeliyiz. Bugün çocuklarımız ve gençlerimiz gelişen teknolojinin etkisiyle küresel kültür ürünlerinin kuşatmasına giderek daha fazla maruz kalıyor. Gençlerimiz, internet bağımlılığı, çevrimiçi oyun bağımlılığı ve aşırı sosyal medya kullanımı riskleri ile karşı karşıya. Bu kuşatmayı kırmak için, aileden başlayıp okulla devam eden ve toplum hayatının diğer unsurlarıyla zenginleşen eğitim süreci çok önemlidir. Bu anlamda kıymetli eğitimcilerimize büyük görevler düşmektedir. Öz kültürümüzü ve değerlerimizi koruyarak dünyayı tanıyan, kavrayan ve yönlendiren nesiller yetiştirme başarısını hep birlikte ortaya koyacağız. 2023 hedeflerimize, 2053 ve 2071 vizyonlarımıza, talim ve terbiye ile eğitim ve öğretimi birlikte sağlayacak eğitim neferlerimizle ulaşacağız. Bu hedeflere ulaşabilmemiz için elimizdeki en kıymetli sermayemiz, çocuklarımız ve gençlerimiz ve eğitimcilerimizdir” değerlendirmesinde bulundu.
“En zor coğrafyalarda bölücü terör örgütlerinin ve elbette FETÖ’nün ensesindeyiz, nefes aldırmıyoruz aldırmayacağız”
Devlet olarak bir taraftan kalkınma hamlesi için gece gündüz çalışırken, diğer taraftan da ülkenin bekasına yönelik tehditleri kaynağında bertaraf etmeyi sürdürdüklerini kaydeden Oktay, FETÖ gibi terör örgütlerinin ülkeyi ve toplumu ele geçirmeye çalıştıklarını, sinsice eğitim sistemine sızmaya cüret ettiklerini ifade etti.
Oktay, şunları kaydetti:
"Ülkenin güvenliğine tehdit oluşturmaya çalışan PKK dahil tüm terör örgütlerine en büyük hezimetleri yaşatıyoruz. Cudi’den El Bab’a, Afrin’den Irak’ın kuzeyine,Cerablus’tan Gabar’a kadar. En zor coğrafyalarda bölücü terör örgütlerinin ve elbette FETÖ’nün ensesindeyiz, nefes aldırmıyoruz aldırmayacağız. Bizim sevdamız, Türkiye sevdasıdır. Bizim meselemiz, memleket meselesidir."
İnsani ve vicdani dış politika ile tarihten aldıkları şuurla bugün, bölgede yurdunu terk etmiş 4 milyonun üzerinde mülteciye ev sahipliği yaptıklarını hatırlatan Oktay, "Eğitim öğretim çağındaki yaklaşık 700 binin üzerindeki Suriyeli çocuğa tüm imkanlar çerçevesinde destek oluyor eğitimlerine devam etmelerini sağlıyoruz. İnsani yardımlarda, milli gelire oranla dünyanın en cömert devletiyiz. Somali’den Arakan’a, Yemen’den Türkistan’a kadar her yerde sivil toplum kuruluşlarımızla, TİKA, AFAD, Yurt dışı Türkler Başkanlığı ve Kızılay ile gönül coğrafyamızdaki tüm kardeşlerimize destek oluyoruz. Biz bugünlere milletimizin desteği, mazlumların ve mağdurların hayır duasıyla geldik. Tarih boyunca nice mazlumları ensar anlayışıyla kucakladığımız gibi, ülkemize göç eden mültecileri Anadolu irfanı ve şefkati ile kucaklıyoruz, kucaklamaya da devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
430 bine yaklaşan üye sayısıyla Eğitim-Bir-Sen’in kamu görevlilerinin en büyük sendikası konumunda olduğunu söyleyen Oktay, 27 yaşına giren bir sendika olarak Eğitim-Bir-Sen’in dünden bugüne yapmış olduğu sendikacılık çalışmaları ve kamu görevlilerinin haklarının korunması faaliyetlerini çok önemli olduğunu kaydett. Oktay, Eğitim-Bir-Sen’in kurucusu, Türk edebiyatının abide isimlerinden Mehmet Akif İnan’ı rahmetle andı.
Akif İnan’ın sendikayı kurarak eğitimcilerin hak mücadelesini savunmayı amaçladığını aktaran Oktay, İnan’ın bunun da ötesinde geniş vizyonuyla bu emek mücadelesini Türkiye’den tüm İslam coğrafyasına yaymayı hedeflediğini dile getirdi.
16 yılda hak ve özgürlükler noktasında nereden nereye gelindiğinin en yakın şahidinin Eğitim-Bir-Sen üyeleri olduğunu belirten Oktay, istikrarla, daha güçlü bir Türkiye’yi birlikte inşa ederek bugün gelinen noktanın da ötesine geçebileceklerini bildirdi.
" Mücadeleyle dolu bu uzun yolculukta 31 Mart önemli bir dönüm noktası"
Geçmişten aldıkları ilham, aşk ve inançla geleceğe yürüyen bir millet olduklarını vurgulayan Oktay, "Biz 16 yıldır bu yolda sizlerle, milletimizle birlikte el ele omuz omuza yürüyoruz. İşte şu karşımda gördüğüm manzara, yıllardır atılan adımların artık meyve verdiğine işaret ediyor. Bu gördüğüm birliktelik ve sinerji, Asım’ın Nesli’nin yetişmesi için umutlarımızı çoğaltıyor. Demokrasimize, kalkınmamıza ve ekonomimize sahip çıkmayı, ilerlemelerin takipçisi olmayı sürdüreceğiz. Özellikle milli teknoloji hamlemiz doğrultusunda Türkiye’nin teknolojiyi transfer eden değil teknolojiyi üreten ve teknoloji alanında rekabet gücüne sahip bir ülke konumuna gelmesi için nitelikli insan gücü yetiştireceğiz. Önümüzdeki dönemde eğitim alanında temel hedefimiz eğitimin kalitesini yükseltmek olacaktır. Eğitimin altyapısında elde ettiğimiz başarıyı, eğitimin içeriğini ve kalitesini yükselterek taçlandıracağız. Mehmet Akif İnan’ın, Şükrü Gökdemir’in ve Erol Battal’ın yerli ve milli duruş sahibi yol arkadaşlarına da bu yakışır” diye konuştu.
Mücadeleyle dolu bu uzun yolculukta 31 Mart’ın önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkat çeken Oktay, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sağladığı dinamizmin tüm avantajlarını kullanarak yerel seçimlerden sonraki dönemi, güçlü icraat dönemi olarak en iyi şekilde değerlendireceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 31 Mart öncesinde olduğu gibi 31 Mart sonrasında da yerel yönetimlerimiz ile ülkemizi hep birlikte el ele çok daha ilerilere taşıyacağız" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Oktay, Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Sistemi’yle her alanda yeni bir döneme girdiğini belirterek, ekonomisi güçlü, toplum yapısı sağlam ve dünyaya öncülük eden bir ülke olma yolunda emin adımlarla ilerlerken eğitim sisteminin de Cumhurbaşkanı Erdoğan öncülüğünde insanı merkeze alan bir anlayışla yeniden dizayn edildiğini aktardı.
“Ülkemizin hedeflerini gerçekleştirme mücadelesinde en büyük güç kaynağımız nitelikli, öz güveni yüksek, milli ve manevi değerlerimizle donanmış nesillerimizin yetişmesidir” diyen Oktay, gayretlerinin, milli şair Mehmet Akif Ersoy’un "Asım’ın nesli" olarak ifade ettiği tarihine, medeniyetine, kültürüne sahip çıkan, bu birikimi ilim ve teknikle tamamlayan bir neslin yetişmesi yönünde olduğunu vurguladı.
Bu nesli yetiştirmek için 16 yıldır ülkeyi öncelikle eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olmak üzere tüm alanlarda ilerletmek için gece gündüz çalıştıklarını kaydeden Oktay, "Hem eğitimcilerimizin hem de bizlerin eğitim alanında attığımız her adımı dikkatle hesaplaması, düşünmesi ve değerlendirmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
16 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde eğitim konusunda çok büyük yatırımlara imza attıklarını ve çok önemli ilerlemeler gerçekleştirdiklerini anlatan Oktay, son 16 yılda Milli Eğitim Bakanlığının bütçesini 7,5 milyar liradan 113,8 milyar liraya yükselttiklerini, bütçeden ayrılan pay bakımından eğitimi ilk sıraya çıkardıklarını hatırlattı. Oktay, atadıkları 610 bin yeni öğretmenle toplam öğretmen sayısının 920 binin üzerine çıkararak hiçbir eğitim kademesinde sınıfların boş kalmamasını, derslerin boş geçmemesini sağladıklarını bildirdi.
Cumhuriyet tarihinin en güçlü eğitim atılımını yaptıklarını bildiren Oktay: "Geçtiğimiz ekim ayında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan 2023 Eğitim Vizyonu’muz ile eğitimde içerik çalışmalarımızda daha iyi noktalara geleceğimize inanıyorum. 2023 Eğitim Vizyonu, orta vadede eğitimde kalite konusunda bir atılımı hedeflemektedir. İnsanı temel alan eğitim vizyonumuz ile eğitimde niteliği artıracak ve ahlaki değerlerimizi, sanatı, kültürü, estetiği ve sporu eğitim gündemimizin en üst sıralarına taşıyacağız. 2023 hedeflerimiz ve milli teknoloji hamlemiz doğrultusunda hedeflerimize ancak nitelikli bilgi üretimi ve nitelikli insan kaynağıyla ulaşabiliriz” açıklamasında bulundu.
“Bu kuşatmayı kırmak için eğitim süreci çok önemlidir”
Köklü tarih ve inancın gereği olarak, beşikten mezara kadar öğrenmeyi sürdürmenin en değerli miras olduğunu belirten Oktay, konuşmasına şöyle devam etti:
"Öğretmenlik, emek isteyen, adanmışlık isteyen bir meslektir. Öğretmenler kıymetli bir mesleğin değerli temsilcileri olmanın yanı sıra adeta cevher işleyen birer zanaatkardır. Her bir öğretmen bilgisiyle birlikte duruşunu da heyecanını da ufkunu da öğrencileriyle paylaşır. Her eğitim sistemi, öğretmenlerin omuzlarında yükselir ve hiçbiri öğretmeninin niteliğini aşamaz. Çocuklarımızın yalnızca zihinlerini bilgiyle doldurarak diploma sahibi olmaları yeterli değildir. Çocuklarımızın gönül dünyalarını doyurmayı da ihmal etmemeliyiz. Bugün çocuklarımız ve gençlerimiz gelişen teknolojinin etkisiyle küresel kültür ürünlerinin kuşatmasına giderek daha fazla maruz kalıyor. Gençlerimiz, internet bağımlılığı, çevrimiçi oyun bağımlılığı ve aşırı sosyal medya kullanımı riskleri ile karşı karşıya. Bu kuşatmayı kırmak için, aileden başlayıp okulla devam eden ve toplum hayatının diğer unsurlarıyla zenginleşen eğitim süreci çok önemlidir. Bu anlamda kıymetli eğitimcilerimize büyük görevler düşmektedir. Öz kültürümüzü ve değerlerimizi koruyarak dünyayı tanıyan, kavrayan ve yönlendiren nesiller yetiştirme başarısını hep birlikte ortaya koyacağız. 2023 hedeflerimize, 2053 ve 2071 vizyonlarımıza, talim ve terbiye ile eğitim ve öğretimi birlikte sağlayacak eğitim neferlerimizle ulaşacağız. Bu hedeflere ulaşabilmemiz için elimizdeki en kıymetli sermayemiz, çocuklarımız ve gençlerimiz ve eğitimcilerimizdir” değerlendirmesinde bulundu.
“En zor coğrafyalarda bölücü terör örgütlerinin ve elbette FETÖ’nün ensesindeyiz, nefes aldırmıyoruz aldırmayacağız”
Devlet olarak bir taraftan kalkınma hamlesi için gece gündüz çalışırken, diğer taraftan da ülkenin bekasına yönelik tehditleri kaynağında bertaraf etmeyi sürdürdüklerini kaydeden Oktay, FETÖ gibi terör örgütlerinin ülkeyi ve toplumu ele geçirmeye çalıştıklarını, sinsice eğitim sistemine sızmaya cüret ettiklerini ifade etti.
Oktay, şunları kaydetti:
"Ülkenin güvenliğine tehdit oluşturmaya çalışan PKK dahil tüm terör örgütlerine en büyük hezimetleri yaşatıyoruz. Cudi’den El Bab’a, Afrin’den Irak’ın kuzeyine,Cerablus’tan Gabar’a kadar. En zor coğrafyalarda bölücü terör örgütlerinin ve elbette FETÖ’nün ensesindeyiz, nefes aldırmıyoruz aldırmayacağız. Bizim sevdamız, Türkiye sevdasıdır. Bizim meselemiz, memleket meselesidir."
İnsani ve vicdani dış politika ile tarihten aldıkları şuurla bugün, bölgede yurdunu terk etmiş 4 milyonun üzerinde mülteciye ev sahipliği yaptıklarını hatırlatan Oktay, "Eğitim öğretim çağındaki yaklaşık 700 binin üzerindeki Suriyeli çocuğa tüm imkanlar çerçevesinde destek oluyor eğitimlerine devam etmelerini sağlıyoruz. İnsani yardımlarda, milli gelire oranla dünyanın en cömert devletiyiz. Somali’den Arakan’a, Yemen’den Türkistan’a kadar her yerde sivil toplum kuruluşlarımızla, TİKA, AFAD, Yurt dışı Türkler Başkanlığı ve Kızılay ile gönül coğrafyamızdaki tüm kardeşlerimize destek oluyoruz. Biz bugünlere milletimizin desteği, mazlumların ve mağdurların hayır duasıyla geldik. Tarih boyunca nice mazlumları ensar anlayışıyla kucakladığımız gibi, ülkemize göç eden mültecileri Anadolu irfanı ve şefkati ile kucaklıyoruz, kucaklamaya da devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
430 bine yaklaşan üye sayısıyla Eğitim-Bir-Sen’in kamu görevlilerinin en büyük sendikası konumunda olduğunu söyleyen Oktay, 27 yaşına giren bir sendika olarak Eğitim-Bir-Sen’in dünden bugüne yapmış olduğu sendikacılık çalışmaları ve kamu görevlilerinin haklarının korunması faaliyetlerini çok önemli olduğunu kaydett. Oktay, Eğitim-Bir-Sen’in kurucusu, Türk edebiyatının abide isimlerinden Mehmet Akif İnan’ı rahmetle andı.
Akif İnan’ın sendikayı kurarak eğitimcilerin hak mücadelesini savunmayı amaçladığını aktaran Oktay, İnan’ın bunun da ötesinde geniş vizyonuyla bu emek mücadelesini Türkiye’den tüm İslam coğrafyasına yaymayı hedeflediğini dile getirdi.
16 yılda hak ve özgürlükler noktasında nereden nereye gelindiğinin en yakın şahidinin Eğitim-Bir-Sen üyeleri olduğunu belirten Oktay, istikrarla, daha güçlü bir Türkiye’yi birlikte inşa ederek bugün gelinen noktanın da ötesine geçebileceklerini bildirdi.
" Mücadeleyle dolu bu uzun yolculukta 31 Mart önemli bir dönüm noktası"
Geçmişten aldıkları ilham, aşk ve inançla geleceğe yürüyen bir millet olduklarını vurgulayan Oktay, "Biz 16 yıldır bu yolda sizlerle, milletimizle birlikte el ele omuz omuza yürüyoruz. İşte şu karşımda gördüğüm manzara, yıllardır atılan adımların artık meyve verdiğine işaret ediyor. Bu gördüğüm birliktelik ve sinerji, Asım’ın Nesli’nin yetişmesi için umutlarımızı çoğaltıyor. Demokrasimize, kalkınmamıza ve ekonomimize sahip çıkmayı, ilerlemelerin takipçisi olmayı sürdüreceğiz. Özellikle milli teknoloji hamlemiz doğrultusunda Türkiye’nin teknolojiyi transfer eden değil teknolojiyi üreten ve teknoloji alanında rekabet gücüne sahip bir ülke konumuna gelmesi için nitelikli insan gücü yetiştireceğiz. Önümüzdeki dönemde eğitim alanında temel hedefimiz eğitimin kalitesini yükseltmek olacaktır. Eğitimin altyapısında elde ettiğimiz başarıyı, eğitimin içeriğini ve kalitesini yükselterek taçlandıracağız. Mehmet Akif İnan’ın, Şükrü Gökdemir’in ve Erol Battal’ın yerli ve milli duruş sahibi yol arkadaşlarına da bu yakışır” diye konuştu.
Mücadeleyle dolu bu uzun yolculukta 31 Mart’ın önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkat çeken Oktay, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sağladığı dinamizmin tüm avantajlarını kullanarak yerel seçimlerden sonraki dönemi, güçlü icraat dönemi olarak en iyi şekilde değerlendireceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 31 Mart öncesinde olduğu gibi 31 Mart sonrasında da yerel yönetimlerimiz ile ülkemizi hep birlikte el ele çok daha ilerilere taşıyacağız" ifadelerini kullandı.