CHP Aday Tanıtım Toplantısı
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: (1) 'Buradan 82 milyon vatandaşıma sesleniyorum; Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Eğer herhangi bir soruna çözüm bulmak istiyorlarsa, gelecekler CHP'nin kadrolarına başvuracaklar. Hangi sorun nasıl çözülür onları anlatacağız' 'Mevcut siyasi iktidar çözüm üretemiyor, şikayet ediyor. Vatandaşa şikayet ediyor. Şikayet ediyorsan o koltuktan ayrılacaksın, sorunu çözen insanlar o koltuğa oturacak' 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Osmanlı'dan sonra ilk kez Londra'daki bir avuç tefeciye teslim edilmiştir' 'Bugün geldiğimiz noktada siyasal bağımsızlığımız olmakla birlikte Türkiye ekonomik bağımsızlığını kaybetmiştir'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Buradan 82 milyon vatandaşıma sesleniyorum; Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Eğer herhangi bir soruna çözüm bulmak istiyorlarsa, gelecekler CHP'nin kadrolarına başvuracaklar. Hangi sorun nasıl çözülür onları anlatacağız." dedi.
Kılıçdaroğlu, partisince Ankara Spor Salonunda düzenlenen aday tanıtım toplantısına, "Güzel günler göreceğiz. Ayrışmadan, bölünmeden birlikte mücadele edeceğiz." diyerek başladı.
Türkiye'yi 21. yüzyılın parlayan yıldızı yapmak için çalışacaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, mücadelelerinin "birlikte, kardeşçe yaşama mücadelesi" olduğunu bildirdi.
Toplantının halk oyunları gösteriyle başladığını belirten Kılıçdaroğlu, "7 bölgenin ayrı havası var. Bu kadar zengin bir kültürü olan cennet gibi bir ülkede, ayrımsız, birlikte, kardeşçe yaşamak istiyoruz. Ama ayırıyorlar, bölüyorlar, kutuplaştırıyorlar. Sakın ha bu tuzağa hiç kimse düşmesin. Onlar bize ne derse desin, biz onlara selam vereceğiz. Bu ülkenin birlikte yaşamaya ihtiyacı var. Bu ülkede herkesin karnının doymaya ihtiyacı var. O nedenle biz bu güzel coğrafyayı cennete dönüştürmek için mücadele edeceğiz. Belediye başkanlarımızın temel görevlerinden biri bu olacaktır." diye konuştu.
Bu toplantıdan sonra, il başkanları, ilçe başkanları, belediye başkan adayları, tüm parti örgütlerinin alana çıkacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, asla kırıcı bir dil kullanmadan herkesi dinleyeceklerini belirtti.
Bu süreçte İYİ Parti ile Türkiye genelinde iş birliği yaptıklarını hatırlatan Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve İYİ Partililer'e selam gönderdi.
Saadet Partisi'yle de dirsek temasında bulunduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve partililere de selamlarını iletti.
Kılıçdaroğlu, "Buradan 82 milyon vatandaşıma sesleniyorum; Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Eğer herhangi bir soruna çözüm bulmak istiyorlarsa gelecekler CHP'nin kadrolarına başvuracaklar. Hangi sorun nasıl çözülür onları anlatacağız." dedi.
Sorunlara çözüm üretmek için sağlıklı tespitler yapılması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Önce soruna doğru teşhis koymak gerekiyor. Biz yurt sathına dağıldığımızda ilçenin, beldenin sorunlarını anlatacağız. Bir konuyu dikkatinize sunmak isterim. Türkiye iyi yönetilmiyor. Bırakın yönetilmeyi, Türkiye savruluyor. Eğer bir siyasal iktidar, sorunları çözme kapasitesini kaybetmişse, sorunlara teslim olmuşsa, o siyasal iktidar çözüm üretemez. Bir süre sonra şikayet makamı haline dönüşür. Bugün Türkiye'de geldiğimiz nokta budur. Mevcut siyasi iktidar çözüm üretemiyor, şikayet ediyor. Vatandaşa şikayet ediyor. Şikayet ediyorsan o koltuktan ayrılacaksın, sorunu çözen insanlar o koltuğa oturacak. Bunların şikayet etmeye hakkı var mı? 17 yıldır iktidar olanların şikayet etmeye hakkı yoktur. 17 yılda istedikleri kanunu, kararnameyi çıkardılar, istedikleri bakanları getirdiler, istediklerini götürdüler. Devlet memuriyetinin en altından en üstüne kadar bütün atamaları yaptılar. Herkesi değiştirdiler, 17 yıldır tek başına Türkiye'yi yönetiyorlar, bugün Türkiye'yi sorunlar yumağı ile karşı karşıya bıraktılar."
İktidarın şeker fabrikalarını, sigara fabrikalarını, petro kimya tesislerini sattığını ancak bunların da yetmediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Dünyanın borcunu yaptılar, yetmedi. Şimdi borç kapatmak için kapı kapı dolaşıyorlar. Borcu ödemek için borçlanan bir iktidar gerçeği ile karşı karşıyayız." ifadesini kullandı.
- "Bir avuç tefeciye teslim edildi
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Osmanlı'dan sonra ilk kez Londra'daki bir avuç tefeciye teslim edilmiştir. Bu gerçeği herkese anlatın." diyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Nasıl teslim ettiler, borçlanarak. Şimdi borç vermiyorlar, emir veriyorlar. 'Bizim taleplerimiz var, bunları yerine getirirseniz ancak size borç veririz' diyorlar. Borç alan emir alır. Emir alma noktasındalar şimdi. Londra'daki bir avuç tefeciye AK Parti iktidarları döneminde 163 milyar dolar faiz ödendi. Bu faizi kim ödedi? Sarayda oturan zat mı, bakanları mı, dolarla ihale alanlar mı ödedi, Man Adası'nda şirket kuran yandaşlar mı ödedi? Hayır. 163 milyar doları, memuru, işsizi, ev kadını, yeni doğan bebeği ödedi. 163 milyar doları ödemek için hep birlikte çalıştı. Türkiye'yi bu noktaya sarayda oturan zat ve onun arkadaşları getirdi. Tarihten bir gerçeği önünüze koymak isterim; Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye'yi kurduğunda ilk yaptığı iş Osmanlı'nın borcunu son kuruşuna kadar ödemek olmuştur."
Atatürk'ün ayrıca "Savaş meydanlarında kazanılan zaferler, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa ülke bağımsızlığını koruyamaz" dediğini de aktaran Kılıçdaroğlu, "Bugün geldiğimiz noktada siyasal bağımsızlığımız olmakla birlikte Türkiye, ekonomik bağımsızlığını kaybetmiştir." dedi.
Dışarıdan talimatla iş yapan bir yönetimin Türkiye'de olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Borç aldılar, şimdi emir alma süreci başladı" ifadesini kullandı.
Amerikan Başkanı Trump'ın "Papazı bıraktın bıraktın, yoksa seni mahvederiz" şeklinde sosyal medyadan paylaşımda bulunduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, yargının talimatla geceden toplanıp söz konusu kişiyi tahliye ettiğini ileri sürdü.
Kılıçdaroğlu, "Hani adalet bağımsızdı. Saraydan alınan talimatla karar verilen bir süreç başladı. O nedenle papazı bırakıyorsunuz. Trump emrediyor, siz bırakıyorsunuz. Merkel, Macron emrediyor, siz bırakıyorsunuz. Peki kimi bırakmıyorlar? Bu ülkenin gazetecilerini, akademisyenlerini, aydınlarını, bu ülkede barış isteyenleri bırakmıyorlar. Türkiye'yi zulümden kurtaracak kadro Kuvayımilliye kadrolarıdır, o kadro CHP kadrolarıdır."
İktidarın Türkiye'yi üretimden kopardığını belirten Kılıçdaroğlu, "Üretmeyen Türkiye oldu. Tarımı mahvettiler. Buğday üretiyoruz, çiftçiden 96 kuruştan alıyorlar. Dışardan alırken 1 lira 31 kuruştan alıyorlar. Mısırda, ayçiçeğinde, soyada aynı gerçek var. Dışardan daha pahalıya getiriyorlar. Dışardan kilo başına verdiğin fazla parayı bizim çiftiye versen bütün Ortadoğu'yu besler." diye konuştu.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Kılıçdaroğlu, partisince Ankara Spor Salonunda düzenlenen aday tanıtım toplantısına, "Güzel günler göreceğiz. Ayrışmadan, bölünmeden birlikte mücadele edeceğiz." diyerek başladı.
Türkiye'yi 21. yüzyılın parlayan yıldızı yapmak için çalışacaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, mücadelelerinin "birlikte, kardeşçe yaşama mücadelesi" olduğunu bildirdi.
Toplantının halk oyunları gösteriyle başladığını belirten Kılıçdaroğlu, "7 bölgenin ayrı havası var. Bu kadar zengin bir kültürü olan cennet gibi bir ülkede, ayrımsız, birlikte, kardeşçe yaşamak istiyoruz. Ama ayırıyorlar, bölüyorlar, kutuplaştırıyorlar. Sakın ha bu tuzağa hiç kimse düşmesin. Onlar bize ne derse desin, biz onlara selam vereceğiz. Bu ülkenin birlikte yaşamaya ihtiyacı var. Bu ülkede herkesin karnının doymaya ihtiyacı var. O nedenle biz bu güzel coğrafyayı cennete dönüştürmek için mücadele edeceğiz. Belediye başkanlarımızın temel görevlerinden biri bu olacaktır." diye konuştu.
Bu toplantıdan sonra, il başkanları, ilçe başkanları, belediye başkan adayları, tüm parti örgütlerinin alana çıkacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, asla kırıcı bir dil kullanmadan herkesi dinleyeceklerini belirtti.
Bu süreçte İYİ Parti ile Türkiye genelinde iş birliği yaptıklarını hatırlatan Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve İYİ Partililer'e selam gönderdi.
Saadet Partisi'yle de dirsek temasında bulunduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve partililere de selamlarını iletti.
Kılıçdaroğlu, "Buradan 82 milyon vatandaşıma sesleniyorum; Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Eğer herhangi bir soruna çözüm bulmak istiyorlarsa gelecekler CHP'nin kadrolarına başvuracaklar. Hangi sorun nasıl çözülür onları anlatacağız." dedi.
Sorunlara çözüm üretmek için sağlıklı tespitler yapılması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Önce soruna doğru teşhis koymak gerekiyor. Biz yurt sathına dağıldığımızda ilçenin, beldenin sorunlarını anlatacağız. Bir konuyu dikkatinize sunmak isterim. Türkiye iyi yönetilmiyor. Bırakın yönetilmeyi, Türkiye savruluyor. Eğer bir siyasal iktidar, sorunları çözme kapasitesini kaybetmişse, sorunlara teslim olmuşsa, o siyasal iktidar çözüm üretemez. Bir süre sonra şikayet makamı haline dönüşür. Bugün Türkiye'de geldiğimiz nokta budur. Mevcut siyasi iktidar çözüm üretemiyor, şikayet ediyor. Vatandaşa şikayet ediyor. Şikayet ediyorsan o koltuktan ayrılacaksın, sorunu çözen insanlar o koltuğa oturacak. Bunların şikayet etmeye hakkı var mı? 17 yıldır iktidar olanların şikayet etmeye hakkı yoktur. 17 yılda istedikleri kanunu, kararnameyi çıkardılar, istedikleri bakanları getirdiler, istediklerini götürdüler. Devlet memuriyetinin en altından en üstüne kadar bütün atamaları yaptılar. Herkesi değiştirdiler, 17 yıldır tek başına Türkiye'yi yönetiyorlar, bugün Türkiye'yi sorunlar yumağı ile karşı karşıya bıraktılar."
İktidarın şeker fabrikalarını, sigara fabrikalarını, petro kimya tesislerini sattığını ancak bunların da yetmediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Dünyanın borcunu yaptılar, yetmedi. Şimdi borç kapatmak için kapı kapı dolaşıyorlar. Borcu ödemek için borçlanan bir iktidar gerçeği ile karşı karşıyayız." ifadesini kullandı.
- "Bir avuç tefeciye teslim edildi
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Osmanlı'dan sonra ilk kez Londra'daki bir avuç tefeciye teslim edilmiştir. Bu gerçeği herkese anlatın." diyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Nasıl teslim ettiler, borçlanarak. Şimdi borç vermiyorlar, emir veriyorlar. 'Bizim taleplerimiz var, bunları yerine getirirseniz ancak size borç veririz' diyorlar. Borç alan emir alır. Emir alma noktasındalar şimdi. Londra'daki bir avuç tefeciye AK Parti iktidarları döneminde 163 milyar dolar faiz ödendi. Bu faizi kim ödedi? Sarayda oturan zat mı, bakanları mı, dolarla ihale alanlar mı ödedi, Man Adası'nda şirket kuran yandaşlar mı ödedi? Hayır. 163 milyar doları, memuru, işsizi, ev kadını, yeni doğan bebeği ödedi. 163 milyar doları ödemek için hep birlikte çalıştı. Türkiye'yi bu noktaya sarayda oturan zat ve onun arkadaşları getirdi. Tarihten bir gerçeği önünüze koymak isterim; Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye'yi kurduğunda ilk yaptığı iş Osmanlı'nın borcunu son kuruşuna kadar ödemek olmuştur."
Atatürk'ün ayrıca "Savaş meydanlarında kazanılan zaferler, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa ülke bağımsızlığını koruyamaz" dediğini de aktaran Kılıçdaroğlu, "Bugün geldiğimiz noktada siyasal bağımsızlığımız olmakla birlikte Türkiye, ekonomik bağımsızlığını kaybetmiştir." dedi.
Dışarıdan talimatla iş yapan bir yönetimin Türkiye'de olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Borç aldılar, şimdi emir alma süreci başladı" ifadesini kullandı.
Amerikan Başkanı Trump'ın "Papazı bıraktın bıraktın, yoksa seni mahvederiz" şeklinde sosyal medyadan paylaşımda bulunduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, yargının talimatla geceden toplanıp söz konusu kişiyi tahliye ettiğini ileri sürdü.
Kılıçdaroğlu, "Hani adalet bağımsızdı. Saraydan alınan talimatla karar verilen bir süreç başladı. O nedenle papazı bırakıyorsunuz. Trump emrediyor, siz bırakıyorsunuz. Merkel, Macron emrediyor, siz bırakıyorsunuz. Peki kimi bırakmıyorlar? Bu ülkenin gazetecilerini, akademisyenlerini, aydınlarını, bu ülkede barış isteyenleri bırakmıyorlar. Türkiye'yi zulümden kurtaracak kadro Kuvayımilliye kadrolarıdır, o kadro CHP kadrolarıdır."
İktidarın Türkiye'yi üretimden kopardığını belirten Kılıçdaroğlu, "Üretmeyen Türkiye oldu. Tarımı mahvettiler. Buğday üretiyoruz, çiftçiden 96 kuruştan alıyorlar. Dışardan alırken 1 lira 31 kuruştan alıyorlar. Mısırda, ayçiçeğinde, soyada aynı gerçek var. Dışardan daha pahalıya getiriyorlar. Dışardan kilo başına verdiğin fazla parayı bizim çiftiye versen bütün Ortadoğu'yu besler." diye konuştu.
(Sürecek)