Prof. Dr. Ceylan'dan Engelliler Günü Mesajı; 'Hayat Birlikte Güzel'
Güneş Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla mesaj yayınladı.
“Engelli; doğuştan veya sonradan; bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal hayata uyum sağlama ve günlük ihtiyaçlarını karşılamada güçlükleri olan ve korunma, bakım veya rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişidir” diyerek engelli kavramını açıklayan Ceylan şu ifadeleri kullandı.
"Ülkemizde “Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı’nın” iki binli yılların başında yapmış olduğu araştırma neticesinde açıkladığı ilk ve tek engelliler istatistiğine göre, nüfusumuzun %12.29 ‘u yani takriben 9,5 milyonu engelli olarak sayılmaktadır. Tıbbın hızla gelişmesine rağmen buna karşılık doğum öncesi bilinçsiz hamilelik dönemi, doğum sonrası gerekli tetkiklerin ve aşı takviminin takibinde ihmalkâr davranışlar, trafik, iş kazaları, terör ve benzeri sebepler göz önüne alındığında yukarıdaki oranın hızla artış gösterdiği hazin bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.
Engelli olduğu için hiç kimse toplumdan dışlanmamalı, aksine özründen dolayı hiçbir imkân ve fırsatlardan yoksun kalmamasına özen gösterilmelidir. Bu maksatla atılacak her adım, engelli vatandaşlarımızın öz güvenlerini güçlendirecek ve hayata daha sıkı bağlanarak toplumda üreten bir birey olmalarını sağlayacaktır.
Güneş Vakfı olarak en önemli özelliklerimizden birisi, engelli vatandaşlarımıza yapılacak olan hizmetleri göstermelik ve yapıyor gözükmek için değil, insani ve manevî değerleri önde tutarak yapmamıştır. Dolayısıyla özümseyerek yapmamızdır. Bu konu ile ilgili bir kaçtane önerimiz olacaktır. Bunları sayacak olursak; Engelli araç ve gereçlerinin gelir durumuna bakılmaksızın sosyal dayanışma fonundan ihtiyaç sahiplerine verilmesi, İmar kanunundaki değişiklikle binaların fiziksel yapısının engellilerin kullanımına uygun hale getirilmesi, Belediyelerin ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği yaparak çevrenin iş gücü ihtiyacına göre engellilere yönelik mesleki kursların açılması, buna bağlı olarak iş eğitim merkezleri ve yaşam evlerinin açılması, Toplu ulaşım araçlarının engellilerin kullanımına ve ulaşabilirliğine uygun olmasını sağlanması ve bu araçlardan ücretsiz veya indirimli faydalanılması, Aile danışma ve rehabilitasyon merkezlerinin kurulması ve bu merkezler aracılığıyla engelli çocukların kendi kendine yeterli seviyeye getirilmesi, Okul eğitimine hazırlanması ve aile içi uyumu sağlanması, ve bunlar gibi daha birçok alanda o güne kadar olmayan haklar ve hizmetler verilmesini sıralayabiliriz
Onun için her birimiz, bu alanda üzerimize düşen sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirmek zorundayız.
Tüm bu vesileler ile Çevremizdeki herkesi 3 Aralık Dünya Engelliler Günü münasebetiyle, öncelikle kalplerimizdeki engelleri kaldırıp, engelli vatandaşlarımızın hayatlarına 5 dakika empati yapmaya davet ediyoruz. Çünkü, Hayat birlikte güzel.”
Kaynak: İHA
"Ülkemizde “Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı’nın” iki binli yılların başında yapmış olduğu araştırma neticesinde açıkladığı ilk ve tek engelliler istatistiğine göre, nüfusumuzun %12.29 ‘u yani takriben 9,5 milyonu engelli olarak sayılmaktadır. Tıbbın hızla gelişmesine rağmen buna karşılık doğum öncesi bilinçsiz hamilelik dönemi, doğum sonrası gerekli tetkiklerin ve aşı takviminin takibinde ihmalkâr davranışlar, trafik, iş kazaları, terör ve benzeri sebepler göz önüne alındığında yukarıdaki oranın hızla artış gösterdiği hazin bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.
Engelli olduğu için hiç kimse toplumdan dışlanmamalı, aksine özründen dolayı hiçbir imkân ve fırsatlardan yoksun kalmamasına özen gösterilmelidir. Bu maksatla atılacak her adım, engelli vatandaşlarımızın öz güvenlerini güçlendirecek ve hayata daha sıkı bağlanarak toplumda üreten bir birey olmalarını sağlayacaktır.
Güneş Vakfı olarak en önemli özelliklerimizden birisi, engelli vatandaşlarımıza yapılacak olan hizmetleri göstermelik ve yapıyor gözükmek için değil, insani ve manevî değerleri önde tutarak yapmamıştır. Dolayısıyla özümseyerek yapmamızdır. Bu konu ile ilgili bir kaçtane önerimiz olacaktır. Bunları sayacak olursak; Engelli araç ve gereçlerinin gelir durumuna bakılmaksızın sosyal dayanışma fonundan ihtiyaç sahiplerine verilmesi, İmar kanunundaki değişiklikle binaların fiziksel yapısının engellilerin kullanımına uygun hale getirilmesi, Belediyelerin ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği yaparak çevrenin iş gücü ihtiyacına göre engellilere yönelik mesleki kursların açılması, buna bağlı olarak iş eğitim merkezleri ve yaşam evlerinin açılması, Toplu ulaşım araçlarının engellilerin kullanımına ve ulaşabilirliğine uygun olmasını sağlanması ve bu araçlardan ücretsiz veya indirimli faydalanılması, Aile danışma ve rehabilitasyon merkezlerinin kurulması ve bu merkezler aracılığıyla engelli çocukların kendi kendine yeterli seviyeye getirilmesi, Okul eğitimine hazırlanması ve aile içi uyumu sağlanması, ve bunlar gibi daha birçok alanda o güne kadar olmayan haklar ve hizmetler verilmesini sıralayabiliriz
Onun için her birimiz, bu alanda üzerimize düşen sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirmek zorundayız.
Tüm bu vesileler ile Çevremizdeki herkesi 3 Aralık Dünya Engelliler Günü münasebetiyle, öncelikle kalplerimizdeki engelleri kaldırıp, engelli vatandaşlarımızın hayatlarına 5 dakika empati yapmaya davet ediyoruz. Çünkü, Hayat birlikte güzel.”