Bağımsız Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz Açıklaması
'Libya ile Deniz Yetki Alanları anlaşmasının imzalanması önemli bir başarıdır'.
Bağımsız Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, "Libya ile Deniz Yetki Alanları anlaşmasının imzalanması önemli bir başarıdır." dedi.
Yılmaz, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, İdlib'de yaşananlardan dolayı 100 binden fazla Suriyelinin yönünü Türkiye'ye çevirdiğini söyledi.
Türkiye'nin son dönemde bir göçmen ülkesine döndüğünü ileri süren Yılmaz, Göç İdaresinin resmi rakamlarına göre 3 milyon 695 bin 944 Suriyelinin Türkiye'de yaşadığını belirterek, "Türkiye bir istilaya uğruyor, yaşam tarzı olarak Araplaşıyor ama İdlib'den gelen göçe de bir çözüm üretilmiyor." diye konuştu.
Yılmaz, Avrupa Birliği (AB) ile göç anlaşması çerçevesinde "bire bir" formülünün geliştirildiğini, Türkiye'de bulunan 3 milyon 695 bin 944 Suriyeliye karşın AB ülkelerinin kabul ettiği göçmen sayısının 25 bin olduğunu söyledi.
Bu rakamın oldukça komik olduğunun altını çizen Yılmaz, "Türkiye'nin bugüne kadar 40 milyar dolardan fazla kaynağı gitmiş, ekonomi perişan durumda. Türkiye'de insanlar ekonomik yönden inim inim inliyor ve böyle devam ederse kendi coğrafyamızı kaybetmek üzereyiz. Ekonomik kriz yaşandığı bir dönemde Türkiye'nin böyle bir gücü yok. Kaldı ki mecburiyeti hiç yok. Karşımızda yapılan anlaşmaya uymayan bir Avrupa var." ifadelerini kullandı.
- "Türkiye'nin çıkış planını iyi hazırlaması gerekir"
Öztürk Yılmaz, Libya'da bir iç çatışmanın bulunduğunu, Türkiye'nin anlaşma imzaladığı Ulusal Mutabakat Hükümetinin sallantıda olduğunu öne sürdü.
Ulusal Mutabakat Hükümetinin karşısındaki kuvvetin askeri yönden daha güçlü olduğunu belirten Yılmaz, şunları kaydetti:
"Libya ile Deniz Yetki Alanları anlaşmasının imzalanması önemli bir başarıdır. Türkiye'nin bunun arkasında durması lazım. Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye ile ayrıca askeri ve teknik bir anlaşma daha imzalayıp yardım talebinde bulunmuştur. Türkiye'nin buraya askeri ve teknik malzeme sağlaması yerindedir. Aksi takdirde Ulusal Mutabakat Hükümeti devrildiği zaman imzalanan anlaşma çöpe atılacak. Ulusal Mutabakat Hükümetinin ayakta kalması önem taşıyor. Orada bulunacak Türk askerinin görev yönergesinde çatışma olmamalıdır. Sadece teknik, lojistik ve tatbikat desteği ile sınırlı kalmalıdır. Bunun ötesine geçildiği zaman biz zarar görürüz. Libya'da Türkiye taraf olursa ve Mısır'daki Sisi yönetiminin Türk askerine bir saldırı düzenlemesi halinde Türkiye'nin çıkış planını iyi hazırlaması gerekir."
Kaynak: AA
Yılmaz, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, İdlib'de yaşananlardan dolayı 100 binden fazla Suriyelinin yönünü Türkiye'ye çevirdiğini söyledi.
Türkiye'nin son dönemde bir göçmen ülkesine döndüğünü ileri süren Yılmaz, Göç İdaresinin resmi rakamlarına göre 3 milyon 695 bin 944 Suriyelinin Türkiye'de yaşadığını belirterek, "Türkiye bir istilaya uğruyor, yaşam tarzı olarak Araplaşıyor ama İdlib'den gelen göçe de bir çözüm üretilmiyor." diye konuştu.
Yılmaz, Avrupa Birliği (AB) ile göç anlaşması çerçevesinde "bire bir" formülünün geliştirildiğini, Türkiye'de bulunan 3 milyon 695 bin 944 Suriyeliye karşın AB ülkelerinin kabul ettiği göçmen sayısının 25 bin olduğunu söyledi.
Bu rakamın oldukça komik olduğunun altını çizen Yılmaz, "Türkiye'nin bugüne kadar 40 milyar dolardan fazla kaynağı gitmiş, ekonomi perişan durumda. Türkiye'de insanlar ekonomik yönden inim inim inliyor ve böyle devam ederse kendi coğrafyamızı kaybetmek üzereyiz. Ekonomik kriz yaşandığı bir dönemde Türkiye'nin böyle bir gücü yok. Kaldı ki mecburiyeti hiç yok. Karşımızda yapılan anlaşmaya uymayan bir Avrupa var." ifadelerini kullandı.
- "Türkiye'nin çıkış planını iyi hazırlaması gerekir"
Öztürk Yılmaz, Libya'da bir iç çatışmanın bulunduğunu, Türkiye'nin anlaşma imzaladığı Ulusal Mutabakat Hükümetinin sallantıda olduğunu öne sürdü.
Ulusal Mutabakat Hükümetinin karşısındaki kuvvetin askeri yönden daha güçlü olduğunu belirten Yılmaz, şunları kaydetti:
"Libya ile Deniz Yetki Alanları anlaşmasının imzalanması önemli bir başarıdır. Türkiye'nin bunun arkasında durması lazım. Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye ile ayrıca askeri ve teknik bir anlaşma daha imzalayıp yardım talebinde bulunmuştur. Türkiye'nin buraya askeri ve teknik malzeme sağlaması yerindedir. Aksi takdirde Ulusal Mutabakat Hükümeti devrildiği zaman imzalanan anlaşma çöpe atılacak. Ulusal Mutabakat Hükümetinin ayakta kalması önem taşıyor. Orada bulunacak Türk askerinin görev yönergesinde çatışma olmamalıdır. Sadece teknik, lojistik ve tatbikat desteği ile sınırlı kalmalıdır. Bunun ötesine geçildiği zaman biz zarar görürüz. Libya'da Türkiye taraf olursa ve Mısır'daki Sisi yönetiminin Türk askerine bir saldırı düzenlemesi halinde Türkiye'nin çıkış planını iyi hazırlaması gerekir."