'Boydan Devlete Osmanlı- Söğüt'ten İstanbul'a' Sempozyumu Sona Erdi
Osmanlı Devleti’nin kuruluşuna tanıklık eden Söğüt ve boydan devlete Osmanlı tarihinin geleceğe bilimsel olarak aktarılması konularının tartışılması amacıyla düzenlenen "Boydan Devlete Osmanlı-Söğüt’ten İstanbul’a" başlıklı sempozyum sona ererken, Osmanlı soyundan gelen Osman Selahaddin Osmanoğlu, sempozyumun onur konuğu oldu.
Bilecik Valiliği ve Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ile Kültür Konseyi işbirliğinde Eski Çağ’dan Osmanlının kuruluşuna uzanan gelişmeler, Selçuklu yönetim sisteminin Anadolu’daki yansıması, fetih ruhunun devlet yapısına intikali, beylikten devlete, uç beyliğinden sancak ve devlet oluşa, bölgenin önemi üzerine
’Bilecik/Söğüt’ ile ’Devleti yaşatan ruh’ konularının ele alındığı "Boydan Devlete Osmanlı- Söğüt’ten İstanbul’a" sempozyumu sona erdi. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen ve 2 gün süren konferansın kapanış gününde 22 akademisyen sunum yaptı.
“Türkiye’nin farklı bölgelerinden gençleri buraya getirmeliyiz”
Burada bir konuşma yapan Bilecik Valisi Bilal Şentürk, Türkiye’nin farklı bölgelerinden gençlerin Bilecik’e getirilmesi gerektiğine değinerek, “Bu kadar tarih zenginliğimizden ne kadar haberdarız? Görsellerimiz var ama bu görselliğin arkasında yatan manayı ne kadar biliyoruz? Bilecik kuruluşun ve kurtuluşun kenti. Böyle zengin olan bir ilin yaşayanlarının daha da bilinçlenmesi ve donanımlı olması gerekir. Tarihe tanıklık etmiş mekânların sesini dinlemek istiyoruz. Bilecik’in bahtsızlığı Kurtuluş savaşında 3 kez yakılmasıdır. Tarihin yakın dönemine şahitlik etmiş, geçmişle olan bağların bu yönde zayıf kalmasındaki temel sebep de bu. O dönemde Bilecik genelinde 43 adet ipek fabrikası yakılmış. O dönemde dahi Bilecik bir sanayi kentiymiş. Bilecik bir yanık şehirdir. Yanık şehir, Şeyh Edebali Türbesi yerleşkesinin bulunduğu eski yerleşim yeri. O alan Yunanlılar tarafından 3 defa yakılmış. Biraz çalışma yapılsa o yakılan evlerin enkazlarına rastlayabiliriz. Dolayısıyla burada belleğimizi yeniden inşa etmek gibi bir yükümlülüğümüz var. Bu çalışmalar ona da dayanak oluşturacak. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gençleri buraya getirmeliyiz. Mekânların dilini onlara dinletebilmeliyiz. Buradan Osmanlı’yı dünyaya görsel olarak anlatmaya ihtiyacımız var. Bu yönde çalışmalarımız devam ediyor. Buraya yapılacak katkının bütün milletimize ve ülkemize olacağının bilincinde hareket ederek çalışacağız” ifadelerine yer verdi.
Yedi oturum başkanlarının değerlendirmelerde bulunmasının ardından sempozyuma verdiği katkılarından dolayı Vali Şentürk ve Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Taş tarafından Kültür Konseyi Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Şadi Polat ile sempozyumun onur konuğu Sultan 5. Murad kolundan Osman Selahaddin Osmanoğlu’na plaket verildi.
Osmanoğlu, sempozyuma katılmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek, Bilecik’te bulunmasının kendisi için önemli olduğunu söyledi.
Kaynak: İHA
’Bilecik/Söğüt’ ile ’Devleti yaşatan ruh’ konularının ele alındığı "Boydan Devlete Osmanlı- Söğüt’ten İstanbul’a" sempozyumu sona erdi. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen ve 2 gün süren konferansın kapanış gününde 22 akademisyen sunum yaptı.
“Türkiye’nin farklı bölgelerinden gençleri buraya getirmeliyiz”
Burada bir konuşma yapan Bilecik Valisi Bilal Şentürk, Türkiye’nin farklı bölgelerinden gençlerin Bilecik’e getirilmesi gerektiğine değinerek, “Bu kadar tarih zenginliğimizden ne kadar haberdarız? Görsellerimiz var ama bu görselliğin arkasında yatan manayı ne kadar biliyoruz? Bilecik kuruluşun ve kurtuluşun kenti. Böyle zengin olan bir ilin yaşayanlarının daha da bilinçlenmesi ve donanımlı olması gerekir. Tarihe tanıklık etmiş mekânların sesini dinlemek istiyoruz. Bilecik’in bahtsızlığı Kurtuluş savaşında 3 kez yakılmasıdır. Tarihin yakın dönemine şahitlik etmiş, geçmişle olan bağların bu yönde zayıf kalmasındaki temel sebep de bu. O dönemde Bilecik genelinde 43 adet ipek fabrikası yakılmış. O dönemde dahi Bilecik bir sanayi kentiymiş. Bilecik bir yanık şehirdir. Yanık şehir, Şeyh Edebali Türbesi yerleşkesinin bulunduğu eski yerleşim yeri. O alan Yunanlılar tarafından 3 defa yakılmış. Biraz çalışma yapılsa o yakılan evlerin enkazlarına rastlayabiliriz. Dolayısıyla burada belleğimizi yeniden inşa etmek gibi bir yükümlülüğümüz var. Bu çalışmalar ona da dayanak oluşturacak. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gençleri buraya getirmeliyiz. Mekânların dilini onlara dinletebilmeliyiz. Buradan Osmanlı’yı dünyaya görsel olarak anlatmaya ihtiyacımız var. Bu yönde çalışmalarımız devam ediyor. Buraya yapılacak katkının bütün milletimize ve ülkemize olacağının bilincinde hareket ederek çalışacağız” ifadelerine yer verdi.
Yedi oturum başkanlarının değerlendirmelerde bulunmasının ardından sempozyuma verdiği katkılarından dolayı Vali Şentürk ve Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Taş tarafından Kültür Konseyi Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Şadi Polat ile sempozyumun onur konuğu Sultan 5. Murad kolundan Osman Selahaddin Osmanoğlu’na plaket verildi.
Osmanoğlu, sempozyuma katılmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek, Bilecik’te bulunmasının kendisi için önemli olduğunu söyledi.