Tarım Ve Orman Bakanı Pakdemirli Açıklaması ''2023 Yılında İthal Et İşini Bitireceğim, 2022'De Olabilir'
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, ’’2023 yılında ithal et işini bitireceğim. 2022’de olabilir. Bugün itibariyle benim bir ihtiyacım yok” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Meclis’te devam eden 2020 Merkezi Yönetim bütçe görüşmelerine katılarak milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Bakan Pakdemirli ithal et konusunda, “Benim dönemimde bir kilogram ithal et imza atmadım, bin ton Bosna hariç. Benden önce gelen bağlantıların bir kısmı iptal edilmiştir, mümkün mertebe hepsini iptal ettim. 2023 yılında ithal et işini bitireceğim. 2022’de olabilir. Bugün itibariyle benim bir ihtiyacım yok. Et ve süt kurumu ithal eder, Et ve süt kurumu dışında kimsenin et ithal yetkisi yoktur. Canlı hayvan olarak girer. Besili girer. Besili hayvanda frene basmış durumdayız. 26 Ekim’den itibaren yeni kontrol belgesi vermiyoruz. İhtiyaç olmadıkça vermeyeceğiz. Kontrol belgesini daha önceden alanların gelişleri devam ediyor. Et ve süt kurumu olarak stoklarımıza mal çektik. Piyasaya vermek istemiyorum ki, et fiyatları ucuzlamasın. Besiciye zarar vermeyelim” dedi.
Ispanak zehirlenmesi vakalarına ilişkin soru üzerine Pakdemirli, “Tarlada karışan bir ürün, kesinlikle gıda ilaçlarıyla alakası yok. Tamamen yabani otların bu işe karışmasından dolayı bir durum. Soruşturma açtık, devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Yangınlarda uçak kullanılmasına ilişkin eleştirilere cevap veren Pakdemirli, “30 tane hava aracımız var. Orman Türkiye’de eşi benzeri olmayan bir teşkilat. 40 bin personeli var. Hem İzmir hem Çanakkale’de Muğla, Keşan’da teşkilatım yanında olmak içinde çaba sarf ettim. Bu işin içerisinde oldum. Uçak kullanmama meselesine gelince. Etimesgut’a gittiğimizde ‘Uçaklarla bizi bir uçurun’ dedim. ‘Genel müdür, uçaklar emniyetli değil’ dedi.
İhale zamanı gelince ‘Türk Hava Kurumu eşitler arası birinci’ dedim. Muğla yangınına gittik. 24 tane olan helikopter sayımızı 30’a çıkardık. Helikopter ile bir ton su atma maliyeti bin 300 lira, Türk Hava Kurumu ile bir ton su atma maliyetim 8 bin lira. Bir yıl sırtımızdan indirdik diye aradan kafa çıkartıyorlar. Türk Hava Kurumu’nun bize yüzde 8 faydası var. Ama ne yazık ki, Türk Hava Kurumu hem Muğla hem de İzmir yangınında aradan kafa çıkartarak, ‘biz olsak şöyle olurdu, böyle olurdu’. Uçakların uçmayla ilgili problemi var. Sivil Havacılık üç yıl için belge veriyor” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Ispanak zehirlenmesi vakalarına ilişkin soru üzerine Pakdemirli, “Tarlada karışan bir ürün, kesinlikle gıda ilaçlarıyla alakası yok. Tamamen yabani otların bu işe karışmasından dolayı bir durum. Soruşturma açtık, devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Yangınlarda uçak kullanılmasına ilişkin eleştirilere cevap veren Pakdemirli, “30 tane hava aracımız var. Orman Türkiye’de eşi benzeri olmayan bir teşkilat. 40 bin personeli var. Hem İzmir hem Çanakkale’de Muğla, Keşan’da teşkilatım yanında olmak içinde çaba sarf ettim. Bu işin içerisinde oldum. Uçak kullanmama meselesine gelince. Etimesgut’a gittiğimizde ‘Uçaklarla bizi bir uçurun’ dedim. ‘Genel müdür, uçaklar emniyetli değil’ dedi.
İhale zamanı gelince ‘Türk Hava Kurumu eşitler arası birinci’ dedim. Muğla yangınına gittik. 24 tane olan helikopter sayımızı 30’a çıkardık. Helikopter ile bir ton su atma maliyeti bin 300 lira, Türk Hava Kurumu ile bir ton su atma maliyetim 8 bin lira. Bir yıl sırtımızdan indirdik diye aradan kafa çıkartıyorlar. Türk Hava Kurumu’nun bize yüzde 8 faydası var. Ama ne yazık ki, Türk Hava Kurumu hem Muğla hem de İzmir yangınında aradan kafa çıkartarak, ‘biz olsak şöyle olurdu, böyle olurdu’. Uçakların uçmayla ilgili problemi var. Sivil Havacılık üç yıl için belge veriyor” şeklinde konuştu.