Türk Ve Rus Sanatçılardan Ortak Sergi
'2019 Türkiye Rusya Kültür ve Turizm Yılı' faaliyetleri kapsamında hazırlanan 'İstanbulSt. Petersburg, Suya Yansıyan Tarih' sergisi, Kethüda Hamam Beşiktaş Kültür Merkezi'nde ziyarete açıldı
Türk ve Rus ressamların eserlerinden oluşan "İstanbul-St. Petersburg, Suya Yansıyan Tarih" isimli karma resim sergisi, sanatseverlerle buluştu.
"2019 Türkiye - Rusya Kültür ve Turizm Yılı" faaliyetleri kapsamında Rusya Federasyonu'nun İstanbul Başkonsolosluğu ile Beşiktaş Belediyesi'nin ortaklaşa hazırladığı sergi, Kethüda Hamam Beşiktaş Kültür Merkezi'nde ziyarete açıldı.
Serginin açılış konuşmasını yapan Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov, "İstanbul-St. Petersburg, Suya Yansıyan Tarih"in önemli bir sergi olduğunu ve tüm eserlerin sergiye özel yapıldığını söyledi.
Buravov, sergide Rus ressamların İstanbul'u, Türk ressamların ise St. Petersburg'u resmettiğini aktararak, "Bu çok enterasan ve iki ülke halkını birbirine daha da yakınlaştıran bir nokta diyebilirim." ifadesini kullandı.
- "Türk sanatçıların özgürce hareket etmeleri hoşuma gitti"
Açılışa konuk olan tarihçi yazar İlber Ortaylı da AA muhabirine yaptığı açıklamada, sergiyi çok beğendiğini dile getirerek, "Herkes yeni bir üslup denemiş, hem Türk sanatçılar hem de Rus sanatçılar. Tabii Rus sanatçılar çok kuvvetli ustalar. Bu bakımdan sergide Türk sanatçıların daha özgürce hareket etmeleri hoşuma gitti. Çok güzel minyatürden esinlenen yeni gelişmeler var. İnşallah bunun gibi çalışmalar hep devam eder." dedi.
Serginin küratörlüğünü üstlenen Aygül Akmanova Okutan da sergiye bir yılda hazırlandıklarına işaret ederek, "Ben Rusya'da doğdum ve sanat üzerine orada eğitim aldım. Fakat 12 yıldır Türkiye'de yaşıyorum. Bu bakımdan hem Rusya'daki sanat hayatından hem de Türkiye'deki sanat hayatından haberdarım, birçok ressamı tanıyorum ve öyle bir noktaya geldim ki artık bu sanatçıların birbiriyle tanışmasını çok istedim." diye konuştu.
Okutan, bugüne kadar Rus ve Türk sanatçıların ortak bir projede bir araya gelemediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Sergiye katılan sanatçıları aslında biraz Rus gözüyle bakarak seçtim. Rusya'da gerçekten sanat eğitimi muhteşem bir noktada. Bu yüzden Türkiye'yi en iyi şekilde temsil edebilecek modern çalışmalar yapan sanatçıları seçtim. Hepsi çok özel ve özgür bir tarzla kendilerini geliştirdiler. Herkesin kendine özel bir stili var. Gerçekten tüm sanatçılar dünya çapında birer ustalar. Sergi ayrıca kasım ayında St. Petersburg'a taşınacak."
- "Sanat bal gibidir"
Sergide eserleri yer alan ebru sanatçısı Hikmet Barutçugil de kültür ve sanatın insanları bir araya getirmenin en önemli yol olduğunun altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sanat bal gibidir. Bal suyun geçmediği delikten bile geçermiş. Kültür ve sanat da böyledir. Çünkü içinde dil, din, ırk, mezhep ve siyasi görüş gibi bir şey barındırmaz, sadece güzellikten bahseder. Dolayısıyla iki ülkenin dostluğunun, dünya dostluğu için bir vesile olacağı kanaatindeyim."
Rus sanatçı Salavat Gilazetdinov ise sanata çocukluğundan beri ilgi duyduğunu belirterek, "İlk olarak bir sanat lisesine gittim. Evlendikten sonra da 30 yaşımdayken Ufa Üniversitesinin Güzel Sanatlar Bölümü'ne kabul edildim. O günden bugüne de sanatın farklı alanında çalışmalar yapıyorum." diye konuştu.
Türk motiflerinden esinlenerek hazırladığı sergideki eserlerine değinen Gilazetdinov, şunları anlattı:
"Bu eserlerimdeki teknik aslında bana özel bir teknik ve 20 yıldır bu tekniği, üzerinde çalışmalar yaparak, geliştiriyorum. Bu tekniği bulmam, arkeolojiye ve eski kültürlere olan merakımdan kaynaklı diyebilirim. Aslında bu tekniğe sıcak damgalama diyorlar ama bana göre benzemiyor. Çünkü bu eserde heykel ve resim sanatı bir araya gelerek yepyeni bir eser ortaya çıkıyor."
Gilazetdinov, eserlerinde kağıt, tutkal ve yağlı boya malzemelerini kullandığını söyleyerek, bir eserin bir haftalık süreç sonunda tamamlandığını aktardı.
İstanbul'a ilk kez geldiğini dile getiren Gilazetdinov, "İstanbul'a gelmek benim için bambaşka bir deneyim oldu. İstanbul'u İslam kültürünün bir merkezi olarak görüyorum. Adaları ve Tarihi Yarımada'yı gezdim. Her yerde bir caminin olmasından ve ezanlardan çok etkilendim. Ayrıca Türk yemekleri çok güzel ve Türkler gerçekten çok misafirperver." değerlendirmesini yaptı.
- Sergi hakkında
Sergide, Gilazetdinov ve Barutçugil'in yanı sıra ayrıca Mahir Güven, Kadir Ablak, Memduh Kuzay, Hakan Esmer, Taner Alakuş, Aygül Okutan ile Rus sanatçılardan İldar Ahmetvaliev, Azat Galimov, Aleksey Talaşçuk, Sergey Temerev, Oleg Şirinkin ve Oleg Yudin'in eserleri yer alıyor.
"Kültür ve Sanat Başkenti" olarak kabul gören İstanbul ve St. Petersburg şehirlerinin karakteristik mimarisini ve panoramik görünümlerini yansıtan sergi aracılığıyla iki ülke arasında kültür ve sanat ilişkilerinin daha da güçlenmesi hedefleniyor.
Projeyle aynı zamanda Türk ve Rus sanatçıların eserlerinin tek bir çatı altında toplanması ve sergilenmesiyle sanatçılar arasında kültürel bir köprü kurulması amaçlanıyor.
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ile St. Petersburg Türkiye'yle Bilimsel ve Kültürel İlişkiler Derneği Başkanı Aleksander Kolesnikov'ın yanı sıra serginin açılışına sanat dünyasından birçok isim katıldı.
Toplam 100 eserin yer aldığı sergi, 7 Kasım'a kadar görülebilecek. Sergi daha sonra dünyaca ünlü St. Petersburg A. L. Ştiglits Devlet Sanat-Sanayi Akademisi binasına taşınarak, 29 Kasım - 20 Aralık tarihlerinde akademinin ana salonunda sanatseverlerin beğenisine sunulacak.
Kaynak: AA
"2019 Türkiye - Rusya Kültür ve Turizm Yılı" faaliyetleri kapsamında Rusya Federasyonu'nun İstanbul Başkonsolosluğu ile Beşiktaş Belediyesi'nin ortaklaşa hazırladığı sergi, Kethüda Hamam Beşiktaş Kültür Merkezi'nde ziyarete açıldı.
Serginin açılış konuşmasını yapan Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov, "İstanbul-St. Petersburg, Suya Yansıyan Tarih"in önemli bir sergi olduğunu ve tüm eserlerin sergiye özel yapıldığını söyledi.
Buravov, sergide Rus ressamların İstanbul'u, Türk ressamların ise St. Petersburg'u resmettiğini aktararak, "Bu çok enterasan ve iki ülke halkını birbirine daha da yakınlaştıran bir nokta diyebilirim." ifadesini kullandı.
- "Türk sanatçıların özgürce hareket etmeleri hoşuma gitti"
Açılışa konuk olan tarihçi yazar İlber Ortaylı da AA muhabirine yaptığı açıklamada, sergiyi çok beğendiğini dile getirerek, "Herkes yeni bir üslup denemiş, hem Türk sanatçılar hem de Rus sanatçılar. Tabii Rus sanatçılar çok kuvvetli ustalar. Bu bakımdan sergide Türk sanatçıların daha özgürce hareket etmeleri hoşuma gitti. Çok güzel minyatürden esinlenen yeni gelişmeler var. İnşallah bunun gibi çalışmalar hep devam eder." dedi.
Serginin küratörlüğünü üstlenen Aygül Akmanova Okutan da sergiye bir yılda hazırlandıklarına işaret ederek, "Ben Rusya'da doğdum ve sanat üzerine orada eğitim aldım. Fakat 12 yıldır Türkiye'de yaşıyorum. Bu bakımdan hem Rusya'daki sanat hayatından hem de Türkiye'deki sanat hayatından haberdarım, birçok ressamı tanıyorum ve öyle bir noktaya geldim ki artık bu sanatçıların birbiriyle tanışmasını çok istedim." diye konuştu.
Okutan, bugüne kadar Rus ve Türk sanatçıların ortak bir projede bir araya gelemediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Sergiye katılan sanatçıları aslında biraz Rus gözüyle bakarak seçtim. Rusya'da gerçekten sanat eğitimi muhteşem bir noktada. Bu yüzden Türkiye'yi en iyi şekilde temsil edebilecek modern çalışmalar yapan sanatçıları seçtim. Hepsi çok özel ve özgür bir tarzla kendilerini geliştirdiler. Herkesin kendine özel bir stili var. Gerçekten tüm sanatçılar dünya çapında birer ustalar. Sergi ayrıca kasım ayında St. Petersburg'a taşınacak."
- "Sanat bal gibidir"
Sergide eserleri yer alan ebru sanatçısı Hikmet Barutçugil de kültür ve sanatın insanları bir araya getirmenin en önemli yol olduğunun altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sanat bal gibidir. Bal suyun geçmediği delikten bile geçermiş. Kültür ve sanat da böyledir. Çünkü içinde dil, din, ırk, mezhep ve siyasi görüş gibi bir şey barındırmaz, sadece güzellikten bahseder. Dolayısıyla iki ülkenin dostluğunun, dünya dostluğu için bir vesile olacağı kanaatindeyim."
Rus sanatçı Salavat Gilazetdinov ise sanata çocukluğundan beri ilgi duyduğunu belirterek, "İlk olarak bir sanat lisesine gittim. Evlendikten sonra da 30 yaşımdayken Ufa Üniversitesinin Güzel Sanatlar Bölümü'ne kabul edildim. O günden bugüne de sanatın farklı alanında çalışmalar yapıyorum." diye konuştu.
Türk motiflerinden esinlenerek hazırladığı sergideki eserlerine değinen Gilazetdinov, şunları anlattı:
"Bu eserlerimdeki teknik aslında bana özel bir teknik ve 20 yıldır bu tekniği, üzerinde çalışmalar yaparak, geliştiriyorum. Bu tekniği bulmam, arkeolojiye ve eski kültürlere olan merakımdan kaynaklı diyebilirim. Aslında bu tekniğe sıcak damgalama diyorlar ama bana göre benzemiyor. Çünkü bu eserde heykel ve resim sanatı bir araya gelerek yepyeni bir eser ortaya çıkıyor."
Gilazetdinov, eserlerinde kağıt, tutkal ve yağlı boya malzemelerini kullandığını söyleyerek, bir eserin bir haftalık süreç sonunda tamamlandığını aktardı.
İstanbul'a ilk kez geldiğini dile getiren Gilazetdinov, "İstanbul'a gelmek benim için bambaşka bir deneyim oldu. İstanbul'u İslam kültürünün bir merkezi olarak görüyorum. Adaları ve Tarihi Yarımada'yı gezdim. Her yerde bir caminin olmasından ve ezanlardan çok etkilendim. Ayrıca Türk yemekleri çok güzel ve Türkler gerçekten çok misafirperver." değerlendirmesini yaptı.
- Sergi hakkında
Sergide, Gilazetdinov ve Barutçugil'in yanı sıra ayrıca Mahir Güven, Kadir Ablak, Memduh Kuzay, Hakan Esmer, Taner Alakuş, Aygül Okutan ile Rus sanatçılardan İldar Ahmetvaliev, Azat Galimov, Aleksey Talaşçuk, Sergey Temerev, Oleg Şirinkin ve Oleg Yudin'in eserleri yer alıyor.
"Kültür ve Sanat Başkenti" olarak kabul gören İstanbul ve St. Petersburg şehirlerinin karakteristik mimarisini ve panoramik görünümlerini yansıtan sergi aracılığıyla iki ülke arasında kültür ve sanat ilişkilerinin daha da güçlenmesi hedefleniyor.
Projeyle aynı zamanda Türk ve Rus sanatçıların eserlerinin tek bir çatı altında toplanması ve sergilenmesiyle sanatçılar arasında kültürel bir köprü kurulması amaçlanıyor.
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ile St. Petersburg Türkiye'yle Bilimsel ve Kültürel İlişkiler Derneği Başkanı Aleksander Kolesnikov'ın yanı sıra serginin açılışına sanat dünyasından birçok isim katıldı.
Toplam 100 eserin yer aldığı sergi, 7 Kasım'a kadar görülebilecek. Sergi daha sonra dünyaca ünlü St. Petersburg A. L. Ştiglits Devlet Sanat-Sanayi Akademisi binasına taşınarak, 29 Kasım - 20 Aralık tarihlerinde akademinin ana salonunda sanatseverlerin beğenisine sunulacak.