Tasavvuf Geleneği İçinde Seyyid Yahya Şirvani-İ Bakuvi Paneli
Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Şeref Ateş: 'YEE bulunduğu ülkelerde o ülkenin değerleriyle, paydaşlarıyla Türkiye arasında bağ kurmaya çalışıyor'.
Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de, Yunus Emre Enstitüsünce (YEE) "Tasavvuf Geleneği İçinde Seyyid Yahya Şirvani-i Bakuvi" başlıklı panel düzenlendi.
YEE ve Azerbaycan Manevi Değerlerin Tebliği Fonu iş birliği ile Azerbaycan Diller Üniversitesinde (ADÜ) yapılan panele YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, ADÜ Rektörü Prof. Dr. Kamal Abdulla, Azerbaycan Dini Kurumlardan Sorumlu Devlet Komitesi Başkan Yardımcısı Seyyad Salahlı, Azerbaycanlı milletvekilleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Azerbaycan milletvekili Hikmet Babaoğlu, etkinlikte yaptığı konuşmada, Türk İslam dünyasının milli ve manevi değerlerinin küresel emperyalizmin kuşatması altında olduğunu, herkesin bu değerleri korumak için çaba sarf etmesi gerektiğini söyledi.
Türk dünyasının manevi sınırlarının siyasi sınırlarının ötesinde olduğunu vurgulayan Babaoğlu, Seyyid Yahya Şirvani'nin tüm Türk dünyasına yayılan manevi mirasının yaşatılması gerektiğine dikkati çekti.
Milletvekili Ganire Paşayeva da dönemin ünlü mutasavvıflarından Şirvani gibi kişilerin genç nesillere anlatılmasının önemine işaret etti.
Bakü Yunus Emre Enstitüsünden Doç. Dr. Cihan Özdemir, Türk milleti ve devletinin tarihi seyrinde siyaset, iktisat, sanat ve tasavvuf gibi dinamiklerin mevcut olduğunu ifade ederek, tasavvufun Türk İslam medeniyetinin ortaya çıkmasına ve yükselmesine yol açan çok önemli bir dinamik olduğunu vurguladı.
Açılış konuşmalarının ardından Prof. Dr. Metin İzeti, Dr. Mustafa Tatçı, Ömer Tuğrul İnançer ve Ümit Akdemir gibi tasavvuf sahasında ihtisas ve eser sahibi akademisyen ve uzmanlar Şirvani ve Halvetilik konusunda bildiri sundu.
- "YEE bulunduğu ülkelerle Türkiye arasında bağ kuruyor"
Panel sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan YEE Başkanı Ateş, Seyyid Yahya Şirvani'nin hem Azerbaycan hem de Anadolu için önemli bir değer olduğunu söyledi.
Şirvani'nin Anadolu irfanı diye tabir edilen manevi değerlerin yaygınlaşmasında bir ekol oluşturduğunu hatırlatan Ateş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Azerbaycan ile Türkiye arasında manevi ve kültürel bağları güçlendirmek için bu gibi ortak değerleri gündeme taşımamız gerekiyor. 'Bir millet, iki devlet' söylemini uygulamada da göstermemiz lazım çünkü hem konuştuğumuz dil aynı hem İslam'a yaklaşımımız hem de medeniyetimiz aynı. Ahmet Yesevi ve ekolünün getirdiği ve bugün kısmen unutulmuş olan bu değeri, onun felsefe ve görüşlerini gündeme getirmek, Türkiye'de tanıtmak ve Türkiye ile yeniden bir bağ kurmaktır amacımız. YEE bulunduğu ülkelerde o ülkenin değerleriyle, paydaşlarıyla Türkiye arasında bağ kurmaya çalışıyor."
Panel çerçevesinde Türk Tasavvuf Musikisi Vakfı İstanbul Tarihi Türk Musikisi grubu tarafından akşam Bakü'de, yarın ise Şamahı şehrinde konserler düzenlenecek.
Bakü'deki panelin aynısı yarın yine Şamahı şehrinde de yapılacak.
"Azerbaycan'ın ve Kafkasların Mevlanası" olarak nitelendirilen ve İslam'da mezhepler arası kardeşliğin ve hoşgörünün sembolü Seyyid Yahya Şirvani Bakuvi, Halveti tarikatında "Pir-i Sani" (tarikatın ikinci kurucusu) olarak biliniyor. 1464 tarihinde Bakü'de vefat eden Şirvani'nin tasavvufla ilgili çok sayıda eseri bulunuyor.
Kaynak: AA
YEE ve Azerbaycan Manevi Değerlerin Tebliği Fonu iş birliği ile Azerbaycan Diller Üniversitesinde (ADÜ) yapılan panele YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, ADÜ Rektörü Prof. Dr. Kamal Abdulla, Azerbaycan Dini Kurumlardan Sorumlu Devlet Komitesi Başkan Yardımcısı Seyyad Salahlı, Azerbaycanlı milletvekilleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Azerbaycan milletvekili Hikmet Babaoğlu, etkinlikte yaptığı konuşmada, Türk İslam dünyasının milli ve manevi değerlerinin küresel emperyalizmin kuşatması altında olduğunu, herkesin bu değerleri korumak için çaba sarf etmesi gerektiğini söyledi.
Türk dünyasının manevi sınırlarının siyasi sınırlarının ötesinde olduğunu vurgulayan Babaoğlu, Seyyid Yahya Şirvani'nin tüm Türk dünyasına yayılan manevi mirasının yaşatılması gerektiğine dikkati çekti.
Milletvekili Ganire Paşayeva da dönemin ünlü mutasavvıflarından Şirvani gibi kişilerin genç nesillere anlatılmasının önemine işaret etti.
Bakü Yunus Emre Enstitüsünden Doç. Dr. Cihan Özdemir, Türk milleti ve devletinin tarihi seyrinde siyaset, iktisat, sanat ve tasavvuf gibi dinamiklerin mevcut olduğunu ifade ederek, tasavvufun Türk İslam medeniyetinin ortaya çıkmasına ve yükselmesine yol açan çok önemli bir dinamik olduğunu vurguladı.
Açılış konuşmalarının ardından Prof. Dr. Metin İzeti, Dr. Mustafa Tatçı, Ömer Tuğrul İnançer ve Ümit Akdemir gibi tasavvuf sahasında ihtisas ve eser sahibi akademisyen ve uzmanlar Şirvani ve Halvetilik konusunda bildiri sundu.
- "YEE bulunduğu ülkelerle Türkiye arasında bağ kuruyor"
Panel sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan YEE Başkanı Ateş, Seyyid Yahya Şirvani'nin hem Azerbaycan hem de Anadolu için önemli bir değer olduğunu söyledi.
Şirvani'nin Anadolu irfanı diye tabir edilen manevi değerlerin yaygınlaşmasında bir ekol oluşturduğunu hatırlatan Ateş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Azerbaycan ile Türkiye arasında manevi ve kültürel bağları güçlendirmek için bu gibi ortak değerleri gündeme taşımamız gerekiyor. 'Bir millet, iki devlet' söylemini uygulamada da göstermemiz lazım çünkü hem konuştuğumuz dil aynı hem İslam'a yaklaşımımız hem de medeniyetimiz aynı. Ahmet Yesevi ve ekolünün getirdiği ve bugün kısmen unutulmuş olan bu değeri, onun felsefe ve görüşlerini gündeme getirmek, Türkiye'de tanıtmak ve Türkiye ile yeniden bir bağ kurmaktır amacımız. YEE bulunduğu ülkelerde o ülkenin değerleriyle, paydaşlarıyla Türkiye arasında bağ kurmaya çalışıyor."
Panel çerçevesinde Türk Tasavvuf Musikisi Vakfı İstanbul Tarihi Türk Musikisi grubu tarafından akşam Bakü'de, yarın ise Şamahı şehrinde konserler düzenlenecek.
Bakü'deki panelin aynısı yarın yine Şamahı şehrinde de yapılacak.
"Azerbaycan'ın ve Kafkasların Mevlanası" olarak nitelendirilen ve İslam'da mezhepler arası kardeşliğin ve hoşgörünün sembolü Seyyid Yahya Şirvani Bakuvi, Halveti tarikatında "Pir-i Sani" (tarikatın ikinci kurucusu) olarak biliniyor. 1464 tarihinde Bakü'de vefat eden Şirvani'nin tasavvufla ilgili çok sayıda eseri bulunuyor.