Kısrak Sahiplerinin Tercihi 'Emekli Şampiyonlar'
Şanlıurfa'da geçmişleri başarılarla dolu olan 'emekli aygırlar', genetik özelliklerinin sürdürülmesi ve performansı yüksek tayların yetiştirilmesi için çiftleştirmede kısrak sahiplerinin özel tercihi oluyor TJK Aşım İstasyonu Müdürü Çetin Yıldız: 'İstasyonda 150 kısrak ve 24 aygırımız var. Ocakşubat aylarıyla birlikte aşımlarımız başlıyor. Kısrak sahiplerinin atlarını yarışlarda şampiyon olan ancak daha sonra çeşitli nedenlerden dolayı emekliye ayrılan aygırlarla çiftleştiriyoruz' 'Yıllık aşım sayımız 600700, bu sayıyı bin 200'lere çıkarmayı hedefliyoruz'
YASİN DİKME - Türkiye'de safkan Arap atlarının yetiştirildiği önemli merkezlerden biri olan Şanlıurfa'da, geçmişleri başarılarla dolu olan şampiyon aygırlar, genetik özelliklerinin sürdürülmesi ve performansı yüksek tayların yetiştirilmesi için kısrak sahiplerinin özel tercihi oluyor.
Osmanlı döneminden bu yana safkan Arap atı yetiştirme merkezlerinden biri olan kentte, Türkiye Jokey Kulübü (TJK) bünyesinde kurulan aşım istasyonu, safkan yarış atı kalitesini yükseltmek ve performansı yüksek taylar yetiştirmek amacıyla hizmet veriyor.
İstasyonda çeşitli nedenlerden dolayı yarışlara katılamayan, aralarında eski şampiyonlar "Atom karınca, Bozok, Sağanak, Efem, Şimşeğinoğlu, Sancakbeyi" adlı atların da bulunduğu 23 damızlık bulunuyor.
Aygırlar, at yetiştiricilerinin kısraklarıyla çiftleştirilerek, kalitesi ve performansı yüksek taylar elde ediliyor.
Aşım için ödenen ücret ise aygırın şampiyon olması ve diğer yavrularının gösterdiği başarıya göre değişiyor. Buna göre, kaliteli ve özel ırk aygırların yavrularına sahip olmak isteyen kısrak sahipleri, çiftleşme için 3-10 bin lira arasında ücreti gözden çıkarıyor.
Aşım istasyonu müdürü Çetin Yıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Şanlıurfa'nın Türkiye'de Arap atı yetiştiriciliğinde önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.
Kentte bulunan aşım istasyonunun bölgede çok önem arz ettiğini belirten Yıldız, "İstasyonda 150 kısrak ve 24 aygırımız var. Ocak-şubat aylarıyla birlikte aşımlarımız başlıyor. Kısrak sahiplerinin atlarını yarışlarda şampiyon olan ancak daha sonra çeşitli nedenlerden dolayı emekliye ayrılan aygırlarla çiftleştiriyoruz. Aşımlarımız veterinerler ve alanında uzman kişilerin gözetiminde yapılıyor. Yıllık aşım sayımız 600-700, bu sayıyı bin 200'lere çıkarmayı hedefliyoruz." diye konuştu.
Yıldız, aygırlara özenle bakıldığını anlatarak, şöyle konuştu:
"İstasyonumuzda geçmişte çok önemli başarılar elde etmiş 'Atom karınca, Sağanak, Efem, Şimşeğinoğlu, Sancakbeyi, Lidertay' gibi önemli şampiyonlarımız var. Bu atlarımız grup bir, grup iki gibi yarışlarda şampiyonluklar kazanmış. Örneğin Sağanak'ın yavruları olan Südürgüm ve Yakupbey de şampiyon oldu. Bu sezon aygırlarımıza çok güveniyoruz. İnanıyorum ki onların da yavruları güzel başarılar elde edecektir. Aşım sayısında bin 200'leri bulacağız inşallah. İnşallah hedefimize ulaşırız. Bilindiği üzere Şanlıurfa Arap atı yetiştiriciliği konusunda önemli bir merkez. Atlara maddi yönde bakmıyoruz. Osmanlı döneminden beri onlarla iç içe yaşıyoruz. Özellikli Suruç ilçesinde atçılık çok önemli. Yüzlerce kişi geçimini at yetiştiriciliğiyle sağlıyor."
- Virüs hastalıkları at yetiştiricilerine zarar verdi
Bölgede görülen çeşitli virüs hastalıklarının atlara zarar verdiğini, bunların en önemlisinin de Nil virüsü olduğunu ifade eden Yıldız, geçen yılın son aylarında ortaya çıkan virüsün, özellikle Suruç ilçesinde birçok yarış atını telef ettiğini hatırlattı.
Yıldız, atlarda görülen hastalıklarla ilgili kurumlarla koordineli çalıştıklarını aktararak, şöyle devam etti:
"Geçen yıl Nil virüsü nedeniyle 30'un üzerinde tay kaybettik. Durumun daha da kötüye gitmemesi için önlemimizi aldık. Hastalığın aşılarını burada bulunduruyoruz. At yetiştiricilerinin de dikkatli olması gerekiyor. Salgın başladığı zaman atları dışarıya bırakmasınlar ve derhal bizlerle irtibata geçsinler. Kesinlikle kendi başlarına hareket etmemelerini rica ediyoruz. Hastalığın teşhisi çok önemli. Kendi başlarına ilaç vermesinler, durumu daha da kötü olabilir."
- "Seyis ne kadar iyi bakarsa at o kadar iyi koşar"
Aşım istasyonunda görevli seyis Yakup Okuyucu da yaklaşık 20 yıldır atların bakımını yaptığını söyledi.
Atların bakımına çok önem verdiklerini anlatan Okuyucu, şunları kaydetti:
"Aygırlarımızın periyodik bakımları var. Her gün atların bulunduğu ahırları itinayla temizlenir, sulukları dezenfekte ederiz. Atlarımız her gün kendilerine ayrılan özel padoklara konuluyor. Burada koştuktan sonra bakımları yapılıyor. Bu kapsamda itinayla yıkadıktan sonra tırnaklarını temizleyip güzelce kurutuyoruz. Seyis ata ne kadar iyi bakarsa, at o kadar iyi koşar. Onlar bizim ekmek kapımız. Onların sayesinde çoluk çocuğumuza ekmek götürüyoruz."
Kaynak: AA
Osmanlı döneminden bu yana safkan Arap atı yetiştirme merkezlerinden biri olan kentte, Türkiye Jokey Kulübü (TJK) bünyesinde kurulan aşım istasyonu, safkan yarış atı kalitesini yükseltmek ve performansı yüksek taylar yetiştirmek amacıyla hizmet veriyor.
İstasyonda çeşitli nedenlerden dolayı yarışlara katılamayan, aralarında eski şampiyonlar "Atom karınca, Bozok, Sağanak, Efem, Şimşeğinoğlu, Sancakbeyi" adlı atların da bulunduğu 23 damızlık bulunuyor.
Aygırlar, at yetiştiricilerinin kısraklarıyla çiftleştirilerek, kalitesi ve performansı yüksek taylar elde ediliyor.
Aşım için ödenen ücret ise aygırın şampiyon olması ve diğer yavrularının gösterdiği başarıya göre değişiyor. Buna göre, kaliteli ve özel ırk aygırların yavrularına sahip olmak isteyen kısrak sahipleri, çiftleşme için 3-10 bin lira arasında ücreti gözden çıkarıyor.
Aşım istasyonu müdürü Çetin Yıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Şanlıurfa'nın Türkiye'de Arap atı yetiştiriciliğinde önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.
Kentte bulunan aşım istasyonunun bölgede çok önem arz ettiğini belirten Yıldız, "İstasyonda 150 kısrak ve 24 aygırımız var. Ocak-şubat aylarıyla birlikte aşımlarımız başlıyor. Kısrak sahiplerinin atlarını yarışlarda şampiyon olan ancak daha sonra çeşitli nedenlerden dolayı emekliye ayrılan aygırlarla çiftleştiriyoruz. Aşımlarımız veterinerler ve alanında uzman kişilerin gözetiminde yapılıyor. Yıllık aşım sayımız 600-700, bu sayıyı bin 200'lere çıkarmayı hedefliyoruz." diye konuştu.
Yıldız, aygırlara özenle bakıldığını anlatarak, şöyle konuştu:
"İstasyonumuzda geçmişte çok önemli başarılar elde etmiş 'Atom karınca, Sağanak, Efem, Şimşeğinoğlu, Sancakbeyi, Lidertay' gibi önemli şampiyonlarımız var. Bu atlarımız grup bir, grup iki gibi yarışlarda şampiyonluklar kazanmış. Örneğin Sağanak'ın yavruları olan Südürgüm ve Yakupbey de şampiyon oldu. Bu sezon aygırlarımıza çok güveniyoruz. İnanıyorum ki onların da yavruları güzel başarılar elde edecektir. Aşım sayısında bin 200'leri bulacağız inşallah. İnşallah hedefimize ulaşırız. Bilindiği üzere Şanlıurfa Arap atı yetiştiriciliği konusunda önemli bir merkez. Atlara maddi yönde bakmıyoruz. Osmanlı döneminden beri onlarla iç içe yaşıyoruz. Özellikli Suruç ilçesinde atçılık çok önemli. Yüzlerce kişi geçimini at yetiştiriciliğiyle sağlıyor."
- Virüs hastalıkları at yetiştiricilerine zarar verdi
Bölgede görülen çeşitli virüs hastalıklarının atlara zarar verdiğini, bunların en önemlisinin de Nil virüsü olduğunu ifade eden Yıldız, geçen yılın son aylarında ortaya çıkan virüsün, özellikle Suruç ilçesinde birçok yarış atını telef ettiğini hatırlattı.
Yıldız, atlarda görülen hastalıklarla ilgili kurumlarla koordineli çalıştıklarını aktararak, şöyle devam etti:
"Geçen yıl Nil virüsü nedeniyle 30'un üzerinde tay kaybettik. Durumun daha da kötüye gitmemesi için önlemimizi aldık. Hastalığın aşılarını burada bulunduruyoruz. At yetiştiricilerinin de dikkatli olması gerekiyor. Salgın başladığı zaman atları dışarıya bırakmasınlar ve derhal bizlerle irtibata geçsinler. Kesinlikle kendi başlarına hareket etmemelerini rica ediyoruz. Hastalığın teşhisi çok önemli. Kendi başlarına ilaç vermesinler, durumu daha da kötü olabilir."
- "Seyis ne kadar iyi bakarsa at o kadar iyi koşar"
Aşım istasyonunda görevli seyis Yakup Okuyucu da yaklaşık 20 yıldır atların bakımını yaptığını söyledi.
Atların bakımına çok önem verdiklerini anlatan Okuyucu, şunları kaydetti:
"Aygırlarımızın periyodik bakımları var. Her gün atların bulunduğu ahırları itinayla temizlenir, sulukları dezenfekte ederiz. Atlarımız her gün kendilerine ayrılan özel padoklara konuluyor. Burada koştuktan sonra bakımları yapılıyor. Bu kapsamda itinayla yıkadıktan sonra tırnaklarını temizleyip güzelce kurutuyoruz. Seyis ata ne kadar iyi bakarsa, at o kadar iyi koşar. Onlar bizim ekmek kapımız. Onların sayesinde çoluk çocuğumuza ekmek götürüyoruz."