Deniz Feneri, Arakanlı Sığınmacılar İçin 3 Mahalle Kurdu
Deniz Feneri Derneği, Myanmar ordusu ile Budist grupların baskı ve zulmüne maruz kalarak ana vatanlarından göç etmeye mecbur bırakılan Arakanlı Müslümanlar için Bangladeş'in Cox's Bazar kentinde yaptırdığı bin 600 bambu evi sahiplerine teslim etti Deniz Feneri Ankara Şube Koordinatörü Hamit Kunt: 'Gönül isterdi ki kalıcı konutlar yapalım ama Bangladeş hükümeti 'Bunlar mültecidir, bir gün geri dönecekler ve kalıcı konut yapılırsa burada devamlı kalırlar.' endişesiyle müsaade etmedi' 'Şu ana kadar bin 600 konutun inşası bitti, 3 ayrı mahallede bu inşaatları yaptık ve tamamladık. Yaklaşık 700 civarında su kuyusu bitti, şu anda hizmet veriyor. 10'dan fazla mescit bitti ve mahallelerde ibadete açıldı'
KAAN BOZDOĞAN - Deniz Feneri Derneği, Myanmar'daki saldırılardan kaçarak Bangladeş'in Cox's Bazar kentindeki kamplarda derme çatma barınaklara sığınan Arakanlı Müslümanlar için yaşam şartları iyileştirilmiş mahalleler kurarken, inşa edilen bin 600 bambu evi mültecilere teslim etti.
Deniz Feneri Derneği, Türkiye ve dünyanın dört bir yanında gıda, giyim, eğitim, sağlık ve barınma yardımlarını sürdürüyor.
Bu kapsamda, Myanmar ordusu ve Budist grupların zulüm ve sistematik baskısına maruz kalan, topraklarını terk etmeye mecbur bırakılarak Bangladeş'in Cox's Bazar şehrindeki kamplara sığınan Rohingyalar'a (Arakanlı Müslümanlar) da yardım eli uzatıyor. Kamplarda ilkel koşullarda yaşam mücadelesi veren Rohingyalar'a bugüne kadar hayırseverlerin de katkılarıyla çeşitli yardımlar ulaştıran dernek, Cox's Bazar'daki Kutupalong Mülteci Kampı'nda yaşam koşulları iyileştirilmiş mahalleler kuruyor. Su kuyuları ve gıda gibi temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ibadet ve eğitim alanları da oluşturan Deniz Feneri Derneği, Arakanlı Müslümanlar için bambudan yaptırılan bin 600 evi sahiplerine teslim etti.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor. Vatan topraklarındaki zulümden kaçan ve özellikle şiddetli yağış ve fırtınanın etkili olduğu muson mevsiminde zor günler geçiren Rohingyalar, üç mahallede kendileri için kurulan evler vesilesiyle çetin kış şartlarından korunmuş olacak.
- Bin 600 ev ile 3 mahalle kuruldu
Deniz Feneri Derneği Ankara Şube Koordinatörü Hamit Kunt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada yaklaşık 3 milyon civarında Arakanlı Müslüman'ın yaşadığını, bunlardan yarısının Cox's Bazar'daki kamplarda bulunduğunu söyledi.
Rohingyalar'ın Myanmar'daki ana vatanlarından zor şartlar altında kamplara ulaştığını hatırlatan Kunt, Naf Nehri'nden ilkel ya da basit kayıklarla geçmek isteyen birçok mültecinin kayıkların batması sonucu hayatını kaybettiğini anlattı.
Kamplara ulaşan sığınmacıların ilk günlerde bambu dalları ya da naylonların altında güç şartlarda yaşadığına dikkati çeken Kunt, Deniz Feneri Derneği olarak hayırseverlerin de katkılarıyla ilk günden bugüne kamp bölgesinde başlattıkları gıda, kurban, su kuyusu, okul, ev ve mescit gibi yardımları aralıksız sürdürdüklerini söyledi.
Kunt, son olarak Ankaralı iş insanı Hasan Hüseyin Ergenç'in yaptırdığı 430 konutu teslim alarak toplamda bin 600 konuta ulaştıklarını vurguladı.
Ergenç'in evlerin yanı sıra 20 su kuyusu ve iki cami bağışı ile kampta adeta kompleks oluşturulduğunu anlatan Kunt, bu bağışlarla 3 mahalle kurulduğunu ifade etti.
Kunt, "Şu ana kadar bin 600 konutun inşası bitti, 3 ayrı mahallede bu inşaatları yaptık ve tamamladık. Yaklaşık 700 civarında su kuyusu bitti, şu anda hizmet veriyor. 10'dan fazla mescit bitti ve mahallelerde ibadete açıldı." dedi.
Evlerin bölgede dayanıklılığıyla bilinen ve inşaat malzemesi olarak kullanılan bambu ağacından yapıldığına işaret eden Kunt, her bir evin yaklaşık 20 metrekare alana inşa edildiğini dile getirdi.
Ankara Şube Koordinatörü Hamit Kunt, "Gönül isterdi ki kalıcı konutlar yapalım onlar için ama Bangladeş hükümeti kalıcı konut yapılmasına 'Bunlar mültecidir, bir gün geri dönecekler ve kalıcı konut yapılırsa burada devamlı kalırlar.' endişesiyle müsaade etmedi. En azından Türkiye Cumhuriyeti'nin AFAD'ı, Kızılay'ı ve başka kurumlarıyla Deniz Feneri gibi sivil toplum kuruluşlarıyla yaşanabilir konutlar yapmaya çalıştık. Yapabildiğimizin en iyisini yapmaya çalıştık, bundan daha ötesine zaten izin verilmiyor." diye konuştu.
Ergenç ailesinin ferdi Mustafa Ergenç de mazlum kardeşlerinin yanında olmanın güzelliği ve sevincini yaşadığını belirterek, "Deniz Feneri'yle Cox's Bazar'a kadar gelebildik. Televizyon yayınlarıyla burada gördüklerimiz çok farklı. Mazlumların yanında olan bir ülkemizin olduğunu gördük. Ülkemizin, insanımızın ne kadar kıymetli olduğunu gördük. Hayırseverler bağışlarını buralar için yapsın, kurbanlarını buralara göndersin." dedi.
- Kampta kesilen kurbanların etleri dağıtıldı
Deniz Feneri Derneği, Arakanlı Müslümanların yaşadığı kampta Türkiye'deki hayırseverler tarafından bağışlanan 112 hisse kurbanın da kesimini yaptı.
İslami kurallara uygun şekilde kesilen kurbanların etleri, bin 350 aileye dağıtıldı. Çoğunluğu Türkiye'deki kuruluşlar tarafından yapılan yardımlarla beslenme ihtiyaçlarını karşılayan mülteciler, kurban kesimi sırasında Türkiye'ye ve Türkiye'deki hayırseverlere dua etti.
Kampta ayrıca içerisinde yağından tuzuna, pirincinden şekerine kadar tüm temel ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu yardım paketi ile her aileye ikişer battaniye dağıtıldı.
Kaynak: AA
Deniz Feneri Derneği, Türkiye ve dünyanın dört bir yanında gıda, giyim, eğitim, sağlık ve barınma yardımlarını sürdürüyor.
Bu kapsamda, Myanmar ordusu ve Budist grupların zulüm ve sistematik baskısına maruz kalan, topraklarını terk etmeye mecbur bırakılarak Bangladeş'in Cox's Bazar şehrindeki kamplara sığınan Rohingyalar'a (Arakanlı Müslümanlar) da yardım eli uzatıyor. Kamplarda ilkel koşullarda yaşam mücadelesi veren Rohingyalar'a bugüne kadar hayırseverlerin de katkılarıyla çeşitli yardımlar ulaştıran dernek, Cox's Bazar'daki Kutupalong Mülteci Kampı'nda yaşam koşulları iyileştirilmiş mahalleler kuruyor. Su kuyuları ve gıda gibi temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ibadet ve eğitim alanları da oluşturan Deniz Feneri Derneği, Arakanlı Müslümanlar için bambudan yaptırılan bin 600 evi sahiplerine teslim etti.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor. Vatan topraklarındaki zulümden kaçan ve özellikle şiddetli yağış ve fırtınanın etkili olduğu muson mevsiminde zor günler geçiren Rohingyalar, üç mahallede kendileri için kurulan evler vesilesiyle çetin kış şartlarından korunmuş olacak.
- Bin 600 ev ile 3 mahalle kuruldu
Deniz Feneri Derneği Ankara Şube Koordinatörü Hamit Kunt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada yaklaşık 3 milyon civarında Arakanlı Müslüman'ın yaşadığını, bunlardan yarısının Cox's Bazar'daki kamplarda bulunduğunu söyledi.
Rohingyalar'ın Myanmar'daki ana vatanlarından zor şartlar altında kamplara ulaştığını hatırlatan Kunt, Naf Nehri'nden ilkel ya da basit kayıklarla geçmek isteyen birçok mültecinin kayıkların batması sonucu hayatını kaybettiğini anlattı.
Kamplara ulaşan sığınmacıların ilk günlerde bambu dalları ya da naylonların altında güç şartlarda yaşadığına dikkati çeken Kunt, Deniz Feneri Derneği olarak hayırseverlerin de katkılarıyla ilk günden bugüne kamp bölgesinde başlattıkları gıda, kurban, su kuyusu, okul, ev ve mescit gibi yardımları aralıksız sürdürdüklerini söyledi.
Kunt, son olarak Ankaralı iş insanı Hasan Hüseyin Ergenç'in yaptırdığı 430 konutu teslim alarak toplamda bin 600 konuta ulaştıklarını vurguladı.
Ergenç'in evlerin yanı sıra 20 su kuyusu ve iki cami bağışı ile kampta adeta kompleks oluşturulduğunu anlatan Kunt, bu bağışlarla 3 mahalle kurulduğunu ifade etti.
Kunt, "Şu ana kadar bin 600 konutun inşası bitti, 3 ayrı mahallede bu inşaatları yaptık ve tamamladık. Yaklaşık 700 civarında su kuyusu bitti, şu anda hizmet veriyor. 10'dan fazla mescit bitti ve mahallelerde ibadete açıldı." dedi.
Evlerin bölgede dayanıklılığıyla bilinen ve inşaat malzemesi olarak kullanılan bambu ağacından yapıldığına işaret eden Kunt, her bir evin yaklaşık 20 metrekare alana inşa edildiğini dile getirdi.
Ankara Şube Koordinatörü Hamit Kunt, "Gönül isterdi ki kalıcı konutlar yapalım onlar için ama Bangladeş hükümeti kalıcı konut yapılmasına 'Bunlar mültecidir, bir gün geri dönecekler ve kalıcı konut yapılırsa burada devamlı kalırlar.' endişesiyle müsaade etmedi. En azından Türkiye Cumhuriyeti'nin AFAD'ı, Kızılay'ı ve başka kurumlarıyla Deniz Feneri gibi sivil toplum kuruluşlarıyla yaşanabilir konutlar yapmaya çalıştık. Yapabildiğimizin en iyisini yapmaya çalıştık, bundan daha ötesine zaten izin verilmiyor." diye konuştu.
Ergenç ailesinin ferdi Mustafa Ergenç de mazlum kardeşlerinin yanında olmanın güzelliği ve sevincini yaşadığını belirterek, "Deniz Feneri'yle Cox's Bazar'a kadar gelebildik. Televizyon yayınlarıyla burada gördüklerimiz çok farklı. Mazlumların yanında olan bir ülkemizin olduğunu gördük. Ülkemizin, insanımızın ne kadar kıymetli olduğunu gördük. Hayırseverler bağışlarını buralar için yapsın, kurbanlarını buralara göndersin." dedi.
- Kampta kesilen kurbanların etleri dağıtıldı
Deniz Feneri Derneği, Arakanlı Müslümanların yaşadığı kampta Türkiye'deki hayırseverler tarafından bağışlanan 112 hisse kurbanın da kesimini yaptı.
İslami kurallara uygun şekilde kesilen kurbanların etleri, bin 350 aileye dağıtıldı. Çoğunluğu Türkiye'deki kuruluşlar tarafından yapılan yardımlarla beslenme ihtiyaçlarını karşılayan mülteciler, kurban kesimi sırasında Türkiye'ye ve Türkiye'deki hayırseverlere dua etti.
Kampta ayrıca içerisinde yağından tuzuna, pirincinden şekerine kadar tüm temel ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu yardım paketi ile her aileye ikişer battaniye dağıtıldı.