Palandöken Açıklaması'Su Faturalarına ÜFE Oranında Zam Gelmesi Yanlış'
Su faturalarında bazı kalemlerin artışının yanlış olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Vatandaş, memur, işçi, maaş zamlarını her ay ÜFE’ye göre artırılarak almıyorken, su faturalarında su ve atık su bedellerinin ÜFE oranıyla her ay artırılması yanlış. Vatandaş indirim beklerken bu artış gizli zam niteliğindedir. Su faturası elektrik faturası ile yarışır hale gelmişken bir de bu şekilde yapılan zamlar vatandaşı zora sokuyor. Zaman kaybedilmeden bu yanlış uygulamalardan vazgeçilmeli” dedi.
İndirim beklerken faturalardaki artışla hem enflasyonunun hem de vatandaşın cebinin olumsuz etkilendiğini hatırlatan Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Geçtiğimiz günlerde Ankara’da su faturalarındaki artışın nedeni basında tartışıldı. Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) ise bu faturalardaki fiyat artışının nedenini aylık olarak Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) oranında artış olarak açıkladı.
Fakat ortada bir adaletsizlik var. İşçinin, memurun, esnafın, kısacası vatandaşın her ay kazandığı para, aldığı maaş ÜFE oranında artış göstermiyor. Hal böyleyken faturalardaki bu aylık artış direkt cebimizden fazladan çıkan para olarak yansıyor. Bu tüm ülkemiz için geçerli. Faturalar evimizin iş yerimizin en temel harcamaları ve bunların artması hem alım gücünü hem de enflasyonu olumsuz etkiliyor. Vatandaş ve esnaf faturalarda indirim beklerken bu yapılan gizli zam niteliğinde, adaletsiz bir uygulamadır. Ekonomik dalgalanmanın olumsuz etkisi ortadan kaybolmaya başlamışken bu şekilde uygulamalar bu süreci yavaşlatıyor” diye konuştu.
-“Doğalgazda da su faturasındaki gibi yanlış bir uygulama var”
Su faturalarının elektrik faturaları ile yarışır hale geldiğini belirten Palandöken, “Eskiden su faturası elektrik faturasının 4’te 1’i kadar gelirdi. Şimdi ise elektrik faturasını geçen su faturaları oluyor. Zaten faturanın yarısından fazlası su bedeli dışındaki farklı kalemler. Örneğin son 5 yıldır su faturalarına sayaç okuma bedeli de eklendi. Bunun gibi vergiler ve eklentiler ile faturalar zaten yüksek gelirken ÜFE oranındaki aylık artış kabul edilemez. 2 ay önce doğalgaz aboneleri için de ön ödemeli sayaçlarla ilgili bir uygulama yürürlüğe girdi. Örneğin 500 liralık gaz alan vatandaş, zam geldiği gün 300 liralık kullanmışsa kalan 200 liraya o günden itibaren zam da ekleniyor. Önceden peşin parası ödenmiş paranın faizi de vatandaşa verilmeli öyleyse. Ya da o faiz miktarı zamdan düşülmeli. Fakat böyle bir şey olmadığı için dolayısıyla bu da su faturasındaki gibi yanlış bir uygulama. Vatandaşlarımız da içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda tasarrufa gitmeli. Örneğin akıtan musluklar değiştirilmeli. Bu konuda masraftan kaçınmamalı çünkü akıtan musluğun faturası tamir parasını çoktan geçiyor” şeklinde söyledi.
Kaynak: İHA
Fakat ortada bir adaletsizlik var. İşçinin, memurun, esnafın, kısacası vatandaşın her ay kazandığı para, aldığı maaş ÜFE oranında artış göstermiyor. Hal böyleyken faturalardaki bu aylık artış direkt cebimizden fazladan çıkan para olarak yansıyor. Bu tüm ülkemiz için geçerli. Faturalar evimizin iş yerimizin en temel harcamaları ve bunların artması hem alım gücünü hem de enflasyonu olumsuz etkiliyor. Vatandaş ve esnaf faturalarda indirim beklerken bu yapılan gizli zam niteliğinde, adaletsiz bir uygulamadır. Ekonomik dalgalanmanın olumsuz etkisi ortadan kaybolmaya başlamışken bu şekilde uygulamalar bu süreci yavaşlatıyor” diye konuştu.
-“Doğalgazda da su faturasındaki gibi yanlış bir uygulama var”
Su faturalarının elektrik faturaları ile yarışır hale geldiğini belirten Palandöken, “Eskiden su faturası elektrik faturasının 4’te 1’i kadar gelirdi. Şimdi ise elektrik faturasını geçen su faturaları oluyor. Zaten faturanın yarısından fazlası su bedeli dışındaki farklı kalemler. Örneğin son 5 yıldır su faturalarına sayaç okuma bedeli de eklendi. Bunun gibi vergiler ve eklentiler ile faturalar zaten yüksek gelirken ÜFE oranındaki aylık artış kabul edilemez. 2 ay önce doğalgaz aboneleri için de ön ödemeli sayaçlarla ilgili bir uygulama yürürlüğe girdi. Örneğin 500 liralık gaz alan vatandaş, zam geldiği gün 300 liralık kullanmışsa kalan 200 liraya o günden itibaren zam da ekleniyor. Önceden peşin parası ödenmiş paranın faizi de vatandaşa verilmeli öyleyse. Ya da o faiz miktarı zamdan düşülmeli. Fakat böyle bir şey olmadığı için dolayısıyla bu da su faturasındaki gibi yanlış bir uygulama. Vatandaşlarımız da içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda tasarrufa gitmeli. Örneğin akıtan musluklar değiştirilmeli. Bu konuda masraftan kaçınmamalı çünkü akıtan musluğun faturası tamir parasını çoktan geçiyor” şeklinde söyledi.